iltasyazilim
FD Üye
KIYAMET vakti, dünya hayatının son günü olmakla birlikte ahiretteki sonsuz hayatın da başlangıcı olacaktır Kıyamet günü yaşanacak birbirinden dehşetli olaylarla Allah’ın yüce kudreti insanların tümü tarafından idrak edilecektir
Peygamberimiz Hz Muhammed (sav), kıyametten önce gerçekleşecek olan alametleri bundan 1400 yıl öncesinde hadisi şeriflerinde detaylı olarak tarif etmiştir Buna göre; savaşlar, anarşi, fakirlik, cinsel dejenerasyon artacak; doğal afetler sıklaşacak; insanlar güzel ahlaktan uzaklaşacak; sahte peygamberler ortaya çıkacaktır Tüm bunların ardından, Allah Hz Mehdi’yi vesile kılarak İslam ahlakını bütün dünyaya hakim edecektir
Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde yer alan bu bilgilerin gerçekliğini bize gösteren en önemli delil, bu olayların vakti geldiğinde tam tarif edildiği şekilde ve birbiri ardına gerçekleşmiş olmasıdır Hadislerde bildirilen çok sayıda alamet, 1979’dan 2006’ya kadar yaşanan dünya tarihine oranla kısa bir zaman dilimi içinde birbiri ardıncagerçekleşmiştir
Bu işaretleri anlamak için yapmamız gereken, kıyamet günü ve alametleri ile ilgili Kuran ayetleri ve Peygamber Efendimiz (sav)'in on dört asır öncesinden bildirdiği hadisler üzerinde dikkatle düşünmektir Rabbimiz bir ayetinde Ve de ki: Allah'a hamdolsun O size ayetlerini gösterecektir, siz de onları bilip tanıyacaksınız(Neml Suresi, 93) şeklinde vaat etmektedir
Ancak öncelikle belirtmek gerekir ki, herşeyin en doğrusunu Allah bilir Her konuda olduğu gibi kıyamet hakkında da O'nun bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz yoktur Kesin olarak gerçekleşecek olan kıyametin vaktini sadece Allah bilmektedir:
“De ki: Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?O, gaybı bilendir Kendi gaybını (görülmez bilgi hazinesini) kimseye açık tutmaz (ona muttali kılmaz) (Cin Suresi, 2526)
Afganistan’ın Rusya tarafından işgali (1979)
“Talikan'a (Afganistan'a) yazık oldu Şüphesiz Allah Teala'nın orada altın ve gümüş olmayan hazineleri vardır Orada Allah'ı hakkıyla bilen insanlar vardır Onlar ahir zaman Mehdi'sinin yardımcılarıdır
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 59)
Hadiste Afganistan'ın ahir zamanda işgal edileceğine işaret vardır Gerçekten de Rusların Afganistan'ı işgali olan 1979 yılı Hicri 1400 yılına, diğer bir ifadeyle Hicri 14 yüzyılın başlangıcına denk gelmektedir Ayrıca bu rivayette Afganistan'ın maddi zenginliklerine dikkat çekilmektedir Bugün Afganistan'da çeşitli sebeplerle işletilmeye açılmamış büyük petrol yatakları, demir havzaları ve kömür madenleri tespit edilmiştir
Dördüncü Sulh (Arapİsrail Barışı) (1979)
“Sizinle insanlar (bir nüshada Rumlar deniyor) arasında dört sulh olacak, dördüncü sulh, Heraklius ehlinden bir adam vasıtası ile olur ve bu yedi sene devam eder
(Kıyamet Alametleri, Osman Çataklı, 2998)
Hadiste Hz İsa ile birlikte yeryüzünde bulunacak olan Hz Mehdi'nin alametlerinden biri haber verilmiştir Bu alamete göre Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasında 4 kez bir barış anlaşması yapılacak, bu anlaşma 7 yıl sürecektir İslam aleminden birçok kimsenin kanaati, hadiste geçen 4 Sulhun, 1979'da ABDİsrail ve Mısır arasında Amerika'da Camp David'de yapılan anlaşma olduğudur (En doğrusunu Allah bilir)
Kabe’de Kan Akıtılması (1979)
“Onun çıkacağı yıl, insanlar hacca, başlarında bir emir bulunmadan gidecekler Hep birlikte Beyti Şerif'i tavaf edecekler, sonra Mina'ya indiklerinde birbirine saldıracak, hacılar soyulacak, kanlar Akabe Cemresinin üzerine akacak (Kıyamet Alametleri, s 168169)
“İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler Mina'ya indiklerinde büyük savaşlar olur Öyle ki ayaklar kan gölü içinde kalır (Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 35)
Hadislerde onun çıkacağı yılcümlesi kullanılarak, Mehdi'nin çıkış tarihinde Hac sırasında meydana gelecek bir katliama dikkat çekilmektedir 1979 yılında, Hac sırasında gerçekleşen Kabe baskınında aynen böyle bir katliam yaşanmıştır Çok ilginçtir ki bu kanlı Kabe baskını da ahir zamanın başlangıcının ve Mehdi'nin çıkışının diğer alametlerinin gerçekleştiği dönemin tam başında yani Hicri 1400 yılının ilk gününde, 1 Muharrem 1400 (21 Kasım 1979) tarihinde meydana gelmiştir
Yine hadisi şerifte kanların akacağından bahsedilerek öldürme olayına dikkat çekilmiştir Baskın sırasında Suudi askerleri ile saldırgan militanlar arasında meydana gelen çarpışmada 30 kişinin öldürülmesi, bu rivayetin kalan kısmını da doğrulamıştır
İranIrak Savaşı (1980)
Şevval ayında ayaklanma Zilkade'de harb konuşmaları, Zilhicce'de ise harb vaki olacak (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s 166)
Hadiste belirtilen Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları İranIrak savaşının gelişim aşamalarıyla aynı tarihlere denk gelmektedir: İran Şahı'na karşı olan ilk ayaklanma, bilindiği gibi, hadiste belirtilen 5 Şevval 1398 (8 Eylül 1976)'de olmuştur Hicri 1400 Zilhicce (1980 Ekim) ayında İranIrak arasındaki savaş tam anlamıyla başlamıştır
Depremlerin Çoğalması
“Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… depremler çoğalacak… (RamuzEl Ehadis, 47611)
“Kıyametten önce iki büyük hadise vardır… ve sonra da zelzeleli yıllar (RamuzEl Ehadis, 1872)
Son birkaç yıl içinde meydana gelen büyük ve sürekli depremler, dünya kamuoyunun gündeminde devamlı olarak ilk sıralarda yer almaktadır Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine bakılırsa 1999 yılında, yeryüzünde 20832 deprem meydana gelmiştir Bu depremlerde yaklaşık olarak 22000 insan hayatını kaybetmiştir
(Afganistan ve Endonezya depremlerinde ölen yaklaşık 500 bin kişi bu istatistiklere dahil edilmemiştir)
Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi tarafından yapılan ölçümlere göre;
1556 yılı ile 1975 yılı arasındaki 400 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı: 110 iken (50'dan büyük)
1980 yılı ile 2003 yılı arasındaki 23 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı 1685 olmuştur (65'dan büyük)
Bir başka deyişle, 400 yılda kayıtlara geçen deprem sayısı 110 iken,
Hz Mehdi'nin çıkış alametlerine işaret eden 23 yıllık dönemde 1685 deprem yaşanmıştır
(US Geological Survey National Earthquake Information Center, “Earthquake Facts and Statistics, 2000, Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız)
Mısır Meliğinin Öldürülmesi (1981)
“Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alametil Mehdiyyil Muntazar, s 49)
Mısır'ın yakın tarihi incelendiğinde hadiste de belirtildiği gibi, bir meliğinöldürüldüğü görülmektedir: 1970 yılında Mısır'ın başına geçen ve 11 yıl iktidarda kalan Enver Sedat
Enver Sedat 1981 yılında bir resmi geçit sırasında muhalifleri tarafından düzenlenen bir suikast sonucunda hayatını yitirmiştir
Ramazan Ayında Güneş ve Ay Tutulmaları (19811982)
“Mehdi için 2 alamet vardır ki Bunun birincisi, Ramazan'ın birinci gecesi Ay'ın; ikincisi de, Ramazan'ın ortasında Güneş'in tutulmasıdır
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 47)
“ Güneş'in oruç ayının ortasında, Ay'ın ise sonunda tutulması
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 37)
“Ramazan'da iki defa tutulma olacaktır
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 4953)
Hadislerde dikkati çeken en önemli nokta Ramazan Ayı'nın ortasında hem Güneş tutulmasının, hem de bir ay içinde Ayın ve Güneşin iki kere tutulmasının gerçekte çok düşük bir ihtimal olduğudur Bu, belli döneme denk gelmesi olasılığı açısından normal şartlarda gerçekleşmeyecek bir durumdur
Eğer bu hadislerde tarif edilen olaylar dikkatle incelenirse, rivayetler arasında çeşitli farklılıklar olduğu göze çarpar Böyle bir durumda yapılacak en doğru şey, aynı olaya bakan farklı rivayetlerin ittifak ettikleri ortak yönleri tespit etmek olacaktır Buna göre, hadis rivayetlerinin toplamından çıkan ortak sonuçlar şunlardır:
1 Ramazan ayında Ay ve Güneş tutulmaları olacaktır
2 Bu tutulmalar ortalama 1415 gün arayla olacaktır
3 Bu tutulmalar iki kere tekrarlanacaktır
Bu tespitlere uygun olarak, 1981 yılında (Hicri1401'de) Ramazan Ayı'nın 15 günü Ay, 29 günü de Güneş tutulmuştur
Yine ikinci olarak, 1982 yılında (Hicri1402'de) Ramazan Ayının 14 günü Ay, 28 günü de Güneş tutulmuştur
Ayrıca bu hadisede Ayın Ramazan'ın tam ortasında DOLUNAY halinde tutulması ve dikkatleri çekecek bir alamet olarak belirmesi de son derece anlamlıdır
Bu olayların Hz Mehdi'nin diğer çıkış alametleriyle aynı dönemde meydana gelmesi ve Hicri 14 yüzyıl başlarında, üst üste iki yıl (14011402) mucizevi bir tarzda tekrarlanması rivayetlerin işaretinin bu olaylar olabileceğini kuvvetlendirmektedir
Şam Meliğinin Öldürülmesi (1982)
“Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alametil Mehdiyyil Muntazar, s 49)
Şam kelimesi, yalnızca Suriye'deki Şam şehri için kullanılmaz Şam, Arapçada kelime anlamı olarak solanlamına gelir ve eskiden beri Hicaz bölgesinin (Mekke ve Medine şehirlerinin bulunduğu bölge) sol tarafında kalan ülkeleri ifade eder Şam bölgesi yöneticilerinden de suikaste uğrayan çok sayıda kişi olmuştur
Kuyruklu Yıldızın Doğması (1986)
“Mehdi'nin çıkışından evvel, (her tarafı) aydınlatan kuyruklu bir yıldız doğacaktır (Kıyamet Alametleri, s 200)
“O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görünecektir (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 53)
“O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 32)
Hadislerde belirtildiği gibi:
1986 yılında (Hicri 1406'da) yani 14 yüzyıl başlarında Halleykuyruklu yıldızı Dünyamızın yakınından geçmiştir Bu kuyruklu yıldız parlak, ışıklı bir yıldızdır
Hareket yönü doğudan batıya doğrudur
1981 ve 1982 (14011402) yıllarında meydana gelen Ay ve Güneş tutulmaları olayından sonra ortaya çıkmıştır
Bu yıldızın doğuşunun da diğer alametler ile aynı zamanda meydana gelmesi, Halley kuyruklu yıldızının hadiste işaret edilen yıldız olduğunu doğrular niteliktedir
Tozlu Dumanlı Bir Fitne (2001)
“Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek,
bunu diğerleri takip edecek (Kitabül Burhan fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 26)
Bu hadiste ise, Hz Mehdi'nin çıkışından önce, tozlu ve dumanlı, karanlık bir fitnenin görüleceğinden söz edilmektedir Fitne, insanın akıl ve kalbini doğrudan doğruya hak ve hakikatten saptıracak şey, savaş, azdırma, karışıklık, ihtilaf, kavgagibi anlamlara gelen bir kelimedir Hadiste bu fitnenin ardında toz ve duman bırakacağı belirtilir Ayrıca bu fitnenin karanlıkolarak nitelendirilmesi, nereden geldiği belli olmayan, umulmadık bir olay olduğuna işaret kabul edilebilir Bu açılardan bakıldığında söz konusu hadisin, 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nin New York ve Washington şehirlerinde meydana gelen, dünya tarihinin en büyük terör olayı olarak nitelendirilen saldırıya işaret etmesi muhtemeldir Televizyon ekranlarında ve gazetelerde de şahit olunduğu gibi, bu iki büyük terör olayının ardından büyük bir toz bulutu ve duman çevreyi sarıp kuşatmıştır Patlamalar sonucunda çöken binalar ise, daha büyük bir toz bulutunun oluşmasına neden olmuş, hatta çevredeki insanların üzerleri tamamen bu tozla kaplanmıştır Bu olay, hadiste haber verilen ve Hz Mehdi'nin çıkışının bir alameti olarak bildirilen tozlu dumanlı, karanlık fitneolabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Bağdatın Alevlerle Yokedilmesi ( 2003)
“Ahir zamanda Bağdat alevlerle yok edilir (Risaletül Hurucül Mehdi, Cilt 3, sf 177)
2003 Irak Savaşı'nda, savaşın ilk gününden itibaren Bağdat, en yoğun bombardımana tutulan şehirlerden biri olmuştur Ağır bombardıman, geceleri Bağdat'ın tıpkı hadiste haber verildiği gibi alev alev yanmasına neden olmuştur Bağdat'ın gazete ve televizyon haberlerine yansıyan görüntüleri, yukarıdaki hadiste dikkat çekilen alevlerle yok ediliraçıklaması ile tam olarak mutabıktır Bu da ahir zamanda bulunduğumuzu gösteren açık alametlerden biridir
Irak Halkı Üç Fırkaya Bölünür (2003)
“Irak halkı üç fırkaya ayrılır Bir kısmı çapulculara katılır Bir kısmı ailelerini geride bırakıp kaçarlar Bir kısmı savaşır ve öldürülürler Siz bunları gördüğünüz vakit kıyamete hazırlanın
(Fera İdu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam ElMehdi ElMuntazar)
Ahir zaman alametlerinden biri de Irak halkının üçe ayrılmasıdır Hadiste haber verildiğine göre, halkın bir grubu çapulcularakatılacaktır Savaş sonrasında otorite boşluğu nedeniyle Irak'ta büyük yağmalama olayları yaşanmıştır Gerçekten de halkın bir kısmı, hırsızlık, gasp, yağmalama gibi çapulculukolarak nitelendirilebilecek faaliyetleri yapanlara dahil olmuşlardır
Hadiste bir kısım halkın ise, bulundukları yerden bir an önce kaçmaya yeltenecekleri, hatta geride bıraktıkları ailelerini dahi düşünemez konumda olacakları haber verilmiştir Gazetelerde bu yönde yer alan haberler dikkat çekicidir
Hadiste halkın bir kısmının ise, savaşa katılacağı ve öldürüleceği bildirilmektedir Irak Savaşı sırasında da, bir kısım insanlar çeşitli bölgelerde yaşanan çatışmalara katılmış ve hayatlarını kaybetmişlerdir
Ayrıca hadisin ilk bölümünde dikkat çekilen, Irak'ın üçe ayrılmasıkonusu fiziki anlamda da gerçekleşmiştir Körfez Savaşı sonrasında, Irak coğrafi olarak üç bölgeye ayrılmıştır 32 ve 36 paralelin arası, 32 paralelin güneyi ve 36 paralelin kuzeyi olarak belirlenen bu üç bölgenin oluşturulması, hadisin işaret ettiği gelişmelerden biri olabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Irak ve Şam’a Ambargo (2003)
Ebu Nadre (ra) dedi ki; Cabir (ra)'ın yanında idik, şöyle dedi: Öyle bir zaman yaklaşıyor ki, Irak ahalisine bir kafiz (ölçek), bir dirhem (bir ağırlık ölçüsüdür) sevk olunmayacak Dedik ki: Bu kimden dolayı olurDedi ki: Acemler ('Arap olmayanlar) bunu men' ederlerSonra dedi: Şam ahalisine bir dinar, bir müdy (kile, bir ölçü birimidir) sevk olunmayacak Bu kimden dolayı olurdedik Rumlar'dan dolayıdedi (EtTac, Ali Nâsıf elHüseyni)
Irak ve Şam'a ambargo uygulanacak olması kıyamet öncesinde yaşanacağı bildirilen olaylardan, yani Hz Mehdi'nin geliş alametlerinden biridir Irak'a, hadiste haber verildiği gibi, on yılı aşkın bir süredir ambargo uygulanıyor olması dikkat çekicidir Bununla birlikte, Suriye'ye de ambargo uygulanması ihtimali sıkça gündeme gelmektedir
Irak Halkı Şam’a ve Kuzeye Kaçar (2003)
“Masum ve temiz Irak halkı Şam'a kaçar (Risaletül Hurucül Mehdi, s 210)
2003 senesinde Irak Savaşı başlamadan hemen önce onbinlerce Iraklı'nın, Suriye başta olmak üzere çeşitli ülkelere göç etme çabaları bu hadisteki olayla büyük bir benzerlik göstermektedir Bu konuyla ilgili de çeşitli haber ve resimlere medyada yer verilmiştir
Iraklıların Parası Kalmayacak (2003)
Iraklıların elinde ölçecekleri bir tartı aleti ve alışveriş yapabilecekleri bir para hemen hemen kalmayacak(Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 45)
Ahir zaman ve dolayısıyla Hz Mehdi'nin çıkış alametlerinden biri de Iraklıların parasının değer kaybetmesidir Bu hadis iki ayrı duruma işaret ediyor olabilir Bunlardan birincisi, İranIrak ve Körfez Savaşı sonrasında Irak'ta yaşanılan ekonomik çöküntüdür Savaş dolayısıyla büyük zarar gören Irak ekonomisi, savaş sonrası devam eden ambargolar nedeniyle bir türlü düzelmemiştir Halkın alım gücü düşmüş, yokluk ve fakirlik en önemli sorunlardan biri haline gelmiştir
Ordunun Kaybolması (2003)
“Mehdi'nin beş alameti bulunur Bunlar Süfyani, Yemani, semadan bir sayha (çağrı, nara), Beyda'da bir ordunun batışı ve günahsız insanların öldürülmesidir (Naim Bin Hammad)
“Kendisine bir ordu gönderilecek Bunlar yerin bir çölünde iken yere batırılacaklardır (Müslim'den; Geleceğin Tarihi 4, s31)
“Bir ordu savaş için gelir, çöle girdiğinde baş ve sonundakileri batar, ortadakiler de kurtulmaz (Hanbel, Tirmizi, İbni Mace, Ebu Davud'dan; Geleceğin Tarihi 4, s30)
2003 yılında gerçekleşen Irak Savaşı sırasında Irak ordusunun büyük bir kısmının neredeyse birdenbire ortadan yok olması savaşın en dikkat çekici olaylarından biriydi Birçok gazete ve televizyonda, Cumhuriyet Muhafızları olarak bilinen yaklaşık 60000 kişilik ordunun ve Fedailer olarak bilinen yaklaşık 15000 Iraklı askerin kaybolması haber olarak yer aldı Yan sayfadaki hadislerde bu konuya dikkat çekilmesi, Hz İsa'nın ve dolayısıyla Hz Mehdi'nin geliş alametlerinden biri olan bir ordunun batmasıolayının gerçekleşmiş olabileceğini göstermektedir (En doğrusunu Allah bilir) Nitekim ilerleyen günlerde de savaş uçaklarının bir kısmının çöl kumları altına gömülmüş olarak bulunması, hadiste bahsedilen çölde bir ordunun batması olayının Irak ordusu ile ilgili olma ihtimalini güçlendirmektedir
Irak’ın Yeniden Yapılanması (2003)
“…Irak'a saldırmadıkça kıyamet kopmaz Ve Irak'taki masum insanlar Şam'a doğru sığınma yerleri ararlar Şam yeniden yapılanır, Irak da yeniden yapılanır (Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 254)
Hadiste Irak'ın yeniden inşa edileceğine dikkat çekilmektedir Önce İranIrak Savaşı, daha sonra Körfez Savaşı, son olarak da 2003'teki Irak Savaşı'nın ardından, Irak'ta pek çok şehir yerle bir olmuştur Bu savaşın sonrasında yaşanan yağmalama olaylarının da etkisiyle büyük bir harabeye dönüşen Irak'ın yeniden inşa edilmesi mecburi hale gelmiştir Bu durum gazete haberlerinde de çok geniş olarak yer almıştır
Şam Irak ve Arabistan’da Kargaşa Yaşanması (2003)
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: Öyle bela ve musibetler olacak ki, hiçbir kimse, sığınabileceği bir makam bulamayacaktır Bu belalar Şam'ın etrafında dolanacak, Irak'ın üzerine çökecek Arabistan yarımadasının elini ve ayağını bağlayacaktır Onlar belayı bir tarafta defetmeye çalışırlarken, diğer taraftan o yine ortaya çıkacaktır(Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 3839)
Doğuda Yer Batması Tsunami(2004)
“On alamet görülmeden kıyamet kopmayacaktır; Biri doğuda, biri batıda, bir diğeri de Arap Yarımadası'nda meydana gelecek yere batma hadisesi(Müslim, Fiten, 39)
Peygamber Efendimiz (sav)'in haber verdiği kıyamet alametlerinden bir tanesi, doğu tarafında gerçekleşecek olan yere batmahadisesidir
Bu alametin büyük bir kara parçasının ya da insan topluluğunun ortadan kalkması, yeryüzünden yok olması anlamına gelmesi muhtemeldir (En doğrusunu Allah bilir) 2004 yılının son ayında Güney Asya'da gerçekleşen büyük tsunami felaketi bu alametle çok büyük benzerlikler göstermektedir Dolayısıyla Peygamberimiz (sav)'in haber verdiği doğudaki yere batışalameti, bu büyük tsunami felaketine işaret ediyor olabilir (Hiç şüphesiz en doğrusunu Rabbimiz bilir)
Tarih boyunca Asya'da, Uzakdoğu'da çeşitli felaketler, depremler ve kasırgalar yaşanmıştır Bu felaketlerde çok büyük yıkımlar gerçekleşmiş, çok yüksek sayılarda insan hayatını kaybetmiştir Ancak 26 Aralık 2004 tarihinde Güney Asya'da gerçekleşen ve 400 bin kişiye yakın insanın ölümüyle sonuçlanan tsunami, bu felaketlerin en büyüğü olmuştur Bu büyük felaket sırasında, yeraltındaki büyük levhaların hareketi sonucu oluşan 1000 kilometrekarelik kırılmalar ve kıtaların yer değiştirmesinin yarattığı büyük enerji, okyanuslarda meydana gelen çok büyük enerjiyle birleşip, Güney Asya ülkelerinden Endonezya, Sri Lanka, Hindistan, Malezya, Tayland, Bangladeş, Myanmar, Mal Adaları ve Seyşel Adaları'nı hatta 5 bin km uzaklıktaki bir Afrika ülkesi olan Somali sahillerini dahi vurmuştur
Kıyamet alametlerinin birbiri ardına gerçekleştiği ahir zamanda meydana gelen bu tsunami felaketi, çok geniş bir alanı etkilemiş, şehirlerin deniz sularının altında kalıp yok olmasına, dünya haritasının değişmesine neden olmuştur İşte bu nedenle de doğudaki yere batışifadesi ile Güney Asya'da gerçekleşmiş olan bu felakete işaret ediliyor olabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Batıda Yer Batması Katrina (2005)
“On alamet görülmeden kıyamet kopmayacaktır; Biri doğuda, biri batıda, bir diğeri de Arap Yarımadası'nda meydana gelecek yere batma hadisesi(Müslim, Fiten, 39)
ABD'nin Meksika Körfezi'nde yaşanan Katrina Kasırgası'nın meydana getirdiği büyük yıkım, Peygamber Efendimiz Hz Muhammed (sav)'in haber verdiği bir diğer kıyamet alametini, Batıdaki Yere Batışı akıllara getirmektedir
Peygamberimiz (sav)'in ahir zamanda gerçekleşeceğini bildirdiği bu yere batışın, tarihteki benzerlerinden çok daha büyük, çok daha etkili olması gerekmektedir Nitekim Katrina Kasırgası da geçmişteki benzerlerinden çok daha büyük bir yıkım meydana getirmiştir
İnsanlara ölüm gelip evler mezar olduğu zaman halin nice olur(ÖlümKıyametAhiret ve Ahir zaman Alametleri, s 392, no 726)
New Orleans Şehrinin Yere Batışı
Katrina Kasırgası birçok şehirde çok büyük tahribat oluştururken, New Orleans'ı yaşanamayacak hale getirdi ABD'nin turizm ve kültür merkezlerinden biri olarak kabul edilen New Orleans'ın yüzde 80'i sular altında kaldı Bazı yerlerde suyun yüksekliği 6 metreyi aştı Dolayısıyla New Orleans suların altına gömülerek, adeta ortadan kalktı Peygamberimiz (sav)'in haber verdiği Doğudaki yere batmaalameti Endonezya'da yaşanan tsunami felaketine bir işaret olabileceği gibi, Batıdaki yere batmahadisesi de New Orleans şehrinin ortadan kalkışına bir işaret olabilir Hiç şüphesiz en doğrusunu Allah bilir
Büyük Olayların ve Hayret verici Şeylerin Meydana Gelmesi
“Onun zamanında büyük hadiseler vuku bulacak (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 27)
“Onun zamanında nice hayret veren haller zuhur edecektir (Mektubatı Rabbani, 2258)
“Onun zuhur mebdeleri ve mukaddimeleri (çıkış alametleri) Resulullah Efendimiz (sav)'in irhasatına (peygamberliğine delil olan alametlere) benzer (Mektubatı Rabbani, 2258)
Hz Muhammed (sav)'in doğumundan önce büyük ve olağanüstü olaylar meydana gelmişti Doğduğu gece yeni bir yıldız doğmuş, ateşe tapan İran Padişahlarının sarayının 14 burcu yıkılmış, İran'da 1000 yıldır yanmakta olan Mecusi ateşi sönmüş, Semavi Vadisi sel suları altında kalmış, Save Gölü kurumuştu
Rivayetlerde işaret edildiği gibi, Hz Mehdi'nin ortaya çıkışı da, Peygamber Efendimiz (sav)'inkine benzeyecektir Onun çıkışı döneminde de büyük ve harika olaylar olacaktır
Peygamberimiz Hz Muhammed (sav), kıyametten önce gerçekleşecek olan alametleri bundan 1400 yıl öncesinde hadisi şeriflerinde detaylı olarak tarif etmiştir Buna göre; savaşlar, anarşi, fakirlik, cinsel dejenerasyon artacak; doğal afetler sıklaşacak; insanlar güzel ahlaktan uzaklaşacak; sahte peygamberler ortaya çıkacaktır Tüm bunların ardından, Allah Hz Mehdi’yi vesile kılarak İslam ahlakını bütün dünyaya hakim edecektir
Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde yer alan bu bilgilerin gerçekliğini bize gösteren en önemli delil, bu olayların vakti geldiğinde tam tarif edildiği şekilde ve birbiri ardına gerçekleşmiş olmasıdır Hadislerde bildirilen çok sayıda alamet, 1979’dan 2006’ya kadar yaşanan dünya tarihine oranla kısa bir zaman dilimi içinde birbiri ardıncagerçekleşmiştir
Bu işaretleri anlamak için yapmamız gereken, kıyamet günü ve alametleri ile ilgili Kuran ayetleri ve Peygamber Efendimiz (sav)'in on dört asır öncesinden bildirdiği hadisler üzerinde dikkatle düşünmektir Rabbimiz bir ayetinde Ve de ki: Allah'a hamdolsun O size ayetlerini gösterecektir, siz de onları bilip tanıyacaksınız(Neml Suresi, 93) şeklinde vaat etmektedir
Ancak öncelikle belirtmek gerekir ki, herşeyin en doğrusunu Allah bilir Her konuda olduğu gibi kıyamet hakkında da O'nun bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz yoktur Kesin olarak gerçekleşecek olan kıyametin vaktini sadece Allah bilmektedir:
“De ki: Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?O, gaybı bilendir Kendi gaybını (görülmez bilgi hazinesini) kimseye açık tutmaz (ona muttali kılmaz) (Cin Suresi, 2526)
Afganistan’ın Rusya tarafından işgali (1979)
“Talikan'a (Afganistan'a) yazık oldu Şüphesiz Allah Teala'nın orada altın ve gümüş olmayan hazineleri vardır Orada Allah'ı hakkıyla bilen insanlar vardır Onlar ahir zaman Mehdi'sinin yardımcılarıdır
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 59)
Hadiste Afganistan'ın ahir zamanda işgal edileceğine işaret vardır Gerçekten de Rusların Afganistan'ı işgali olan 1979 yılı Hicri 1400 yılına, diğer bir ifadeyle Hicri 14 yüzyılın başlangıcına denk gelmektedir Ayrıca bu rivayette Afganistan'ın maddi zenginliklerine dikkat çekilmektedir Bugün Afganistan'da çeşitli sebeplerle işletilmeye açılmamış büyük petrol yatakları, demir havzaları ve kömür madenleri tespit edilmiştir
Dördüncü Sulh (Arapİsrail Barışı) (1979)
“Sizinle insanlar (bir nüshada Rumlar deniyor) arasında dört sulh olacak, dördüncü sulh, Heraklius ehlinden bir adam vasıtası ile olur ve bu yedi sene devam eder
(Kıyamet Alametleri, Osman Çataklı, 2998)
Hadiste Hz İsa ile birlikte yeryüzünde bulunacak olan Hz Mehdi'nin alametlerinden biri haber verilmiştir Bu alamete göre Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasında 4 kez bir barış anlaşması yapılacak, bu anlaşma 7 yıl sürecektir İslam aleminden birçok kimsenin kanaati, hadiste geçen 4 Sulhun, 1979'da ABDİsrail ve Mısır arasında Amerika'da Camp David'de yapılan anlaşma olduğudur (En doğrusunu Allah bilir)
Kabe’de Kan Akıtılması (1979)
“Onun çıkacağı yıl, insanlar hacca, başlarında bir emir bulunmadan gidecekler Hep birlikte Beyti Şerif'i tavaf edecekler, sonra Mina'ya indiklerinde birbirine saldıracak, hacılar soyulacak, kanlar Akabe Cemresinin üzerine akacak (Kıyamet Alametleri, s 168169)
“İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler Mina'ya indiklerinde büyük savaşlar olur Öyle ki ayaklar kan gölü içinde kalır (Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 35)
Hadislerde onun çıkacağı yılcümlesi kullanılarak, Mehdi'nin çıkış tarihinde Hac sırasında meydana gelecek bir katliama dikkat çekilmektedir 1979 yılında, Hac sırasında gerçekleşen Kabe baskınında aynen böyle bir katliam yaşanmıştır Çok ilginçtir ki bu kanlı Kabe baskını da ahir zamanın başlangıcının ve Mehdi'nin çıkışının diğer alametlerinin gerçekleştiği dönemin tam başında yani Hicri 1400 yılının ilk gününde, 1 Muharrem 1400 (21 Kasım 1979) tarihinde meydana gelmiştir
Yine hadisi şerifte kanların akacağından bahsedilerek öldürme olayına dikkat çekilmiştir Baskın sırasında Suudi askerleri ile saldırgan militanlar arasında meydana gelen çarpışmada 30 kişinin öldürülmesi, bu rivayetin kalan kısmını da doğrulamıştır
İranIrak Savaşı (1980)
Şevval ayında ayaklanma Zilkade'de harb konuşmaları, Zilhicce'de ise harb vaki olacak (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s 166)
Hadiste belirtilen Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları İranIrak savaşının gelişim aşamalarıyla aynı tarihlere denk gelmektedir: İran Şahı'na karşı olan ilk ayaklanma, bilindiği gibi, hadiste belirtilen 5 Şevval 1398 (8 Eylül 1976)'de olmuştur Hicri 1400 Zilhicce (1980 Ekim) ayında İranIrak arasındaki savaş tam anlamıyla başlamıştır
Depremlerin Çoğalması
“Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… depremler çoğalacak… (RamuzEl Ehadis, 47611)
“Kıyametten önce iki büyük hadise vardır… ve sonra da zelzeleli yıllar (RamuzEl Ehadis, 1872)
Son birkaç yıl içinde meydana gelen büyük ve sürekli depremler, dünya kamuoyunun gündeminde devamlı olarak ilk sıralarda yer almaktadır Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine bakılırsa 1999 yılında, yeryüzünde 20832 deprem meydana gelmiştir Bu depremlerde yaklaşık olarak 22000 insan hayatını kaybetmiştir
(Afganistan ve Endonezya depremlerinde ölen yaklaşık 500 bin kişi bu istatistiklere dahil edilmemiştir)
Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi tarafından yapılan ölçümlere göre;
1556 yılı ile 1975 yılı arasındaki 400 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı: 110 iken (50'dan büyük)
1980 yılı ile 2003 yılı arasındaki 23 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı 1685 olmuştur (65'dan büyük)
Bir başka deyişle, 400 yılda kayıtlara geçen deprem sayısı 110 iken,
Hz Mehdi'nin çıkış alametlerine işaret eden 23 yıllık dönemde 1685 deprem yaşanmıştır
(US Geological Survey National Earthquake Information Center, “Earthquake Facts and Statistics, 2000, Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız)
Mısır Meliğinin Öldürülmesi (1981)
“Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alametil Mehdiyyil Muntazar, s 49)
Mısır'ın yakın tarihi incelendiğinde hadiste de belirtildiği gibi, bir meliğinöldürüldüğü görülmektedir: 1970 yılında Mısır'ın başına geçen ve 11 yıl iktidarda kalan Enver Sedat
Enver Sedat 1981 yılında bir resmi geçit sırasında muhalifleri tarafından düzenlenen bir suikast sonucunda hayatını yitirmiştir
Ramazan Ayında Güneş ve Ay Tutulmaları (19811982)
“Mehdi için 2 alamet vardır ki Bunun birincisi, Ramazan'ın birinci gecesi Ay'ın; ikincisi de, Ramazan'ın ortasında Güneş'in tutulmasıdır
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 47)
“ Güneş'in oruç ayının ortasında, Ay'ın ise sonunda tutulması
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 37)
“Ramazan'da iki defa tutulma olacaktır
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 4953)
Hadislerde dikkati çeken en önemli nokta Ramazan Ayı'nın ortasında hem Güneş tutulmasının, hem de bir ay içinde Ayın ve Güneşin iki kere tutulmasının gerçekte çok düşük bir ihtimal olduğudur Bu, belli döneme denk gelmesi olasılığı açısından normal şartlarda gerçekleşmeyecek bir durumdur
Eğer bu hadislerde tarif edilen olaylar dikkatle incelenirse, rivayetler arasında çeşitli farklılıklar olduğu göze çarpar Böyle bir durumda yapılacak en doğru şey, aynı olaya bakan farklı rivayetlerin ittifak ettikleri ortak yönleri tespit etmek olacaktır Buna göre, hadis rivayetlerinin toplamından çıkan ortak sonuçlar şunlardır:
1 Ramazan ayında Ay ve Güneş tutulmaları olacaktır
2 Bu tutulmalar ortalama 1415 gün arayla olacaktır
3 Bu tutulmalar iki kere tekrarlanacaktır
Bu tespitlere uygun olarak, 1981 yılında (Hicri1401'de) Ramazan Ayı'nın 15 günü Ay, 29 günü de Güneş tutulmuştur
Yine ikinci olarak, 1982 yılında (Hicri1402'de) Ramazan Ayının 14 günü Ay, 28 günü de Güneş tutulmuştur
Ayrıca bu hadisede Ayın Ramazan'ın tam ortasında DOLUNAY halinde tutulması ve dikkatleri çekecek bir alamet olarak belirmesi de son derece anlamlıdır
Bu olayların Hz Mehdi'nin diğer çıkış alametleriyle aynı dönemde meydana gelmesi ve Hicri 14 yüzyıl başlarında, üst üste iki yıl (14011402) mucizevi bir tarzda tekrarlanması rivayetlerin işaretinin bu olaylar olabileceğini kuvvetlendirmektedir
Şam Meliğinin Öldürülmesi (1982)
“Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir
(ElKavlu'l Muhtasar Fi Alametil Mehdiyyil Muntazar, s 49)
Şam kelimesi, yalnızca Suriye'deki Şam şehri için kullanılmaz Şam, Arapçada kelime anlamı olarak solanlamına gelir ve eskiden beri Hicaz bölgesinin (Mekke ve Medine şehirlerinin bulunduğu bölge) sol tarafında kalan ülkeleri ifade eder Şam bölgesi yöneticilerinden de suikaste uğrayan çok sayıda kişi olmuştur
Kuyruklu Yıldızın Doğması (1986)
“Mehdi'nin çıkışından evvel, (her tarafı) aydınlatan kuyruklu bir yıldız doğacaktır (Kıyamet Alametleri, s 200)
“O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görünecektir (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 53)
“O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır
(Kitabül Burhan Fi Alametiil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 32)
Hadislerde belirtildiği gibi:
1986 yılında (Hicri 1406'da) yani 14 yüzyıl başlarında Halleykuyruklu yıldızı Dünyamızın yakınından geçmiştir Bu kuyruklu yıldız parlak, ışıklı bir yıldızdır
Hareket yönü doğudan batıya doğrudur
1981 ve 1982 (14011402) yıllarında meydana gelen Ay ve Güneş tutulmaları olayından sonra ortaya çıkmıştır
Bu yıldızın doğuşunun da diğer alametler ile aynı zamanda meydana gelmesi, Halley kuyruklu yıldızının hadiste işaret edilen yıldız olduğunu doğrular niteliktedir
Tozlu Dumanlı Bir Fitne (2001)
“Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek,
bunu diğerleri takip edecek (Kitabül Burhan fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 26)
Bu hadiste ise, Hz Mehdi'nin çıkışından önce, tozlu ve dumanlı, karanlık bir fitnenin görüleceğinden söz edilmektedir Fitne, insanın akıl ve kalbini doğrudan doğruya hak ve hakikatten saptıracak şey, savaş, azdırma, karışıklık, ihtilaf, kavgagibi anlamlara gelen bir kelimedir Hadiste bu fitnenin ardında toz ve duman bırakacağı belirtilir Ayrıca bu fitnenin karanlıkolarak nitelendirilmesi, nereden geldiği belli olmayan, umulmadık bir olay olduğuna işaret kabul edilebilir Bu açılardan bakıldığında söz konusu hadisin, 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nin New York ve Washington şehirlerinde meydana gelen, dünya tarihinin en büyük terör olayı olarak nitelendirilen saldırıya işaret etmesi muhtemeldir Televizyon ekranlarında ve gazetelerde de şahit olunduğu gibi, bu iki büyük terör olayının ardından büyük bir toz bulutu ve duman çevreyi sarıp kuşatmıştır Patlamalar sonucunda çöken binalar ise, daha büyük bir toz bulutunun oluşmasına neden olmuş, hatta çevredeki insanların üzerleri tamamen bu tozla kaplanmıştır Bu olay, hadiste haber verilen ve Hz Mehdi'nin çıkışının bir alameti olarak bildirilen tozlu dumanlı, karanlık fitneolabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Bağdatın Alevlerle Yokedilmesi ( 2003)
“Ahir zamanda Bağdat alevlerle yok edilir (Risaletül Hurucül Mehdi, Cilt 3, sf 177)
2003 Irak Savaşı'nda, savaşın ilk gününden itibaren Bağdat, en yoğun bombardımana tutulan şehirlerden biri olmuştur Ağır bombardıman, geceleri Bağdat'ın tıpkı hadiste haber verildiği gibi alev alev yanmasına neden olmuştur Bağdat'ın gazete ve televizyon haberlerine yansıyan görüntüleri, yukarıdaki hadiste dikkat çekilen alevlerle yok ediliraçıklaması ile tam olarak mutabıktır Bu da ahir zamanda bulunduğumuzu gösteren açık alametlerden biridir
Irak Halkı Üç Fırkaya Bölünür (2003)
“Irak halkı üç fırkaya ayrılır Bir kısmı çapulculara katılır Bir kısmı ailelerini geride bırakıp kaçarlar Bir kısmı savaşır ve öldürülürler Siz bunları gördüğünüz vakit kıyamete hazırlanın
(Fera İdu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam ElMehdi ElMuntazar)
Ahir zaman alametlerinden biri de Irak halkının üçe ayrılmasıdır Hadiste haber verildiğine göre, halkın bir grubu çapulcularakatılacaktır Savaş sonrasında otorite boşluğu nedeniyle Irak'ta büyük yağmalama olayları yaşanmıştır Gerçekten de halkın bir kısmı, hırsızlık, gasp, yağmalama gibi çapulculukolarak nitelendirilebilecek faaliyetleri yapanlara dahil olmuşlardır
Hadiste bir kısım halkın ise, bulundukları yerden bir an önce kaçmaya yeltenecekleri, hatta geride bıraktıkları ailelerini dahi düşünemez konumda olacakları haber verilmiştir Gazetelerde bu yönde yer alan haberler dikkat çekicidir
Hadiste halkın bir kısmının ise, savaşa katılacağı ve öldürüleceği bildirilmektedir Irak Savaşı sırasında da, bir kısım insanlar çeşitli bölgelerde yaşanan çatışmalara katılmış ve hayatlarını kaybetmişlerdir
Ayrıca hadisin ilk bölümünde dikkat çekilen, Irak'ın üçe ayrılmasıkonusu fiziki anlamda da gerçekleşmiştir Körfez Savaşı sonrasında, Irak coğrafi olarak üç bölgeye ayrılmıştır 32 ve 36 paralelin arası, 32 paralelin güneyi ve 36 paralelin kuzeyi olarak belirlenen bu üç bölgenin oluşturulması, hadisin işaret ettiği gelişmelerden biri olabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Irak ve Şam’a Ambargo (2003)
Ebu Nadre (ra) dedi ki; Cabir (ra)'ın yanında idik, şöyle dedi: Öyle bir zaman yaklaşıyor ki, Irak ahalisine bir kafiz (ölçek), bir dirhem (bir ağırlık ölçüsüdür) sevk olunmayacak Dedik ki: Bu kimden dolayı olurDedi ki: Acemler ('Arap olmayanlar) bunu men' ederlerSonra dedi: Şam ahalisine bir dinar, bir müdy (kile, bir ölçü birimidir) sevk olunmayacak Bu kimden dolayı olurdedik Rumlar'dan dolayıdedi (EtTac, Ali Nâsıf elHüseyni)
Irak ve Şam'a ambargo uygulanacak olması kıyamet öncesinde yaşanacağı bildirilen olaylardan, yani Hz Mehdi'nin geliş alametlerinden biridir Irak'a, hadiste haber verildiği gibi, on yılı aşkın bir süredir ambargo uygulanıyor olması dikkat çekicidir Bununla birlikte, Suriye'ye de ambargo uygulanması ihtimali sıkça gündeme gelmektedir
Irak Halkı Şam’a ve Kuzeye Kaçar (2003)
“Masum ve temiz Irak halkı Şam'a kaçar (Risaletül Hurucül Mehdi, s 210)
2003 senesinde Irak Savaşı başlamadan hemen önce onbinlerce Iraklı'nın, Suriye başta olmak üzere çeşitli ülkelere göç etme çabaları bu hadisteki olayla büyük bir benzerlik göstermektedir Bu konuyla ilgili de çeşitli haber ve resimlere medyada yer verilmiştir
Iraklıların Parası Kalmayacak (2003)
Iraklıların elinde ölçecekleri bir tartı aleti ve alışveriş yapabilecekleri bir para hemen hemen kalmayacak(Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 45)
Ahir zaman ve dolayısıyla Hz Mehdi'nin çıkış alametlerinden biri de Iraklıların parasının değer kaybetmesidir Bu hadis iki ayrı duruma işaret ediyor olabilir Bunlardan birincisi, İranIrak ve Körfez Savaşı sonrasında Irak'ta yaşanılan ekonomik çöküntüdür Savaş dolayısıyla büyük zarar gören Irak ekonomisi, savaş sonrası devam eden ambargolar nedeniyle bir türlü düzelmemiştir Halkın alım gücü düşmüş, yokluk ve fakirlik en önemli sorunlardan biri haline gelmiştir
Ordunun Kaybolması (2003)
“Mehdi'nin beş alameti bulunur Bunlar Süfyani, Yemani, semadan bir sayha (çağrı, nara), Beyda'da bir ordunun batışı ve günahsız insanların öldürülmesidir (Naim Bin Hammad)
“Kendisine bir ordu gönderilecek Bunlar yerin bir çölünde iken yere batırılacaklardır (Müslim'den; Geleceğin Tarihi 4, s31)
“Bir ordu savaş için gelir, çöle girdiğinde baş ve sonundakileri batar, ortadakiler de kurtulmaz (Hanbel, Tirmizi, İbni Mace, Ebu Davud'dan; Geleceğin Tarihi 4, s30)
2003 yılında gerçekleşen Irak Savaşı sırasında Irak ordusunun büyük bir kısmının neredeyse birdenbire ortadan yok olması savaşın en dikkat çekici olaylarından biriydi Birçok gazete ve televizyonda, Cumhuriyet Muhafızları olarak bilinen yaklaşık 60000 kişilik ordunun ve Fedailer olarak bilinen yaklaşık 15000 Iraklı askerin kaybolması haber olarak yer aldı Yan sayfadaki hadislerde bu konuya dikkat çekilmesi, Hz İsa'nın ve dolayısıyla Hz Mehdi'nin geliş alametlerinden biri olan bir ordunun batmasıolayının gerçekleşmiş olabileceğini göstermektedir (En doğrusunu Allah bilir) Nitekim ilerleyen günlerde de savaş uçaklarının bir kısmının çöl kumları altına gömülmüş olarak bulunması, hadiste bahsedilen çölde bir ordunun batması olayının Irak ordusu ile ilgili olma ihtimalini güçlendirmektedir
Irak’ın Yeniden Yapılanması (2003)
“…Irak'a saldırmadıkça kıyamet kopmaz Ve Irak'taki masum insanlar Şam'a doğru sığınma yerleri ararlar Şam yeniden yapılanır, Irak da yeniden yapılanır (Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 254)
Hadiste Irak'ın yeniden inşa edileceğine dikkat çekilmektedir Önce İranIrak Savaşı, daha sonra Körfez Savaşı, son olarak da 2003'teki Irak Savaşı'nın ardından, Irak'ta pek çok şehir yerle bir olmuştur Bu savaşın sonrasında yaşanan yağmalama olaylarının da etkisiyle büyük bir harabeye dönüşen Irak'ın yeniden inşa edilmesi mecburi hale gelmiştir Bu durum gazete haberlerinde de çok geniş olarak yer almıştır
Şam Irak ve Arabistan’da Kargaşa Yaşanması (2003)
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: Öyle bela ve musibetler olacak ki, hiçbir kimse, sığınabileceği bir makam bulamayacaktır Bu belalar Şam'ın etrafında dolanacak, Irak'ın üzerine çökecek Arabistan yarımadasının elini ve ayağını bağlayacaktır Onlar belayı bir tarafta defetmeye çalışırlarken, diğer taraftan o yine ortaya çıkacaktır(Kenzul Ummal, Kitabul kıyame kısmul efal, c5, s 3839)
Doğuda Yer Batması Tsunami(2004)
“On alamet görülmeden kıyamet kopmayacaktır; Biri doğuda, biri batıda, bir diğeri de Arap Yarımadası'nda meydana gelecek yere batma hadisesi(Müslim, Fiten, 39)
Peygamber Efendimiz (sav)'in haber verdiği kıyamet alametlerinden bir tanesi, doğu tarafında gerçekleşecek olan yere batmahadisesidir
Bu alametin büyük bir kara parçasının ya da insan topluluğunun ortadan kalkması, yeryüzünden yok olması anlamına gelmesi muhtemeldir (En doğrusunu Allah bilir) 2004 yılının son ayında Güney Asya'da gerçekleşen büyük tsunami felaketi bu alametle çok büyük benzerlikler göstermektedir Dolayısıyla Peygamberimiz (sav)'in haber verdiği doğudaki yere batışalameti, bu büyük tsunami felaketine işaret ediyor olabilir (Hiç şüphesiz en doğrusunu Rabbimiz bilir)
Tarih boyunca Asya'da, Uzakdoğu'da çeşitli felaketler, depremler ve kasırgalar yaşanmıştır Bu felaketlerde çok büyük yıkımlar gerçekleşmiş, çok yüksek sayılarda insan hayatını kaybetmiştir Ancak 26 Aralık 2004 tarihinde Güney Asya'da gerçekleşen ve 400 bin kişiye yakın insanın ölümüyle sonuçlanan tsunami, bu felaketlerin en büyüğü olmuştur Bu büyük felaket sırasında, yeraltındaki büyük levhaların hareketi sonucu oluşan 1000 kilometrekarelik kırılmalar ve kıtaların yer değiştirmesinin yarattığı büyük enerji, okyanuslarda meydana gelen çok büyük enerjiyle birleşip, Güney Asya ülkelerinden Endonezya, Sri Lanka, Hindistan, Malezya, Tayland, Bangladeş, Myanmar, Mal Adaları ve Seyşel Adaları'nı hatta 5 bin km uzaklıktaki bir Afrika ülkesi olan Somali sahillerini dahi vurmuştur
Kıyamet alametlerinin birbiri ardına gerçekleştiği ahir zamanda meydana gelen bu tsunami felaketi, çok geniş bir alanı etkilemiş, şehirlerin deniz sularının altında kalıp yok olmasına, dünya haritasının değişmesine neden olmuştur İşte bu nedenle de doğudaki yere batışifadesi ile Güney Asya'da gerçekleşmiş olan bu felakete işaret ediliyor olabilir (En doğrusunu Allah bilir)
Batıda Yer Batması Katrina (2005)
“On alamet görülmeden kıyamet kopmayacaktır; Biri doğuda, biri batıda, bir diğeri de Arap Yarımadası'nda meydana gelecek yere batma hadisesi(Müslim, Fiten, 39)
ABD'nin Meksika Körfezi'nde yaşanan Katrina Kasırgası'nın meydana getirdiği büyük yıkım, Peygamber Efendimiz Hz Muhammed (sav)'in haber verdiği bir diğer kıyamet alametini, Batıdaki Yere Batışı akıllara getirmektedir
Peygamberimiz (sav)'in ahir zamanda gerçekleşeceğini bildirdiği bu yere batışın, tarihteki benzerlerinden çok daha büyük, çok daha etkili olması gerekmektedir Nitekim Katrina Kasırgası da geçmişteki benzerlerinden çok daha büyük bir yıkım meydana getirmiştir
İnsanlara ölüm gelip evler mezar olduğu zaman halin nice olur(ÖlümKıyametAhiret ve Ahir zaman Alametleri, s 392, no 726)
New Orleans Şehrinin Yere Batışı
Katrina Kasırgası birçok şehirde çok büyük tahribat oluştururken, New Orleans'ı yaşanamayacak hale getirdi ABD'nin turizm ve kültür merkezlerinden biri olarak kabul edilen New Orleans'ın yüzde 80'i sular altında kaldı Bazı yerlerde suyun yüksekliği 6 metreyi aştı Dolayısıyla New Orleans suların altına gömülerek, adeta ortadan kalktı Peygamberimiz (sav)'in haber verdiği Doğudaki yere batmaalameti Endonezya'da yaşanan tsunami felaketine bir işaret olabileceği gibi, Batıdaki yere batmahadisesi de New Orleans şehrinin ortadan kalkışına bir işaret olabilir Hiç şüphesiz en doğrusunu Allah bilir
Büyük Olayların ve Hayret verici Şeylerin Meydana Gelmesi
“Onun zamanında büyük hadiseler vuku bulacak (ElKavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s 27)
“Onun zamanında nice hayret veren haller zuhur edecektir (Mektubatı Rabbani, 2258)
“Onun zuhur mebdeleri ve mukaddimeleri (çıkış alametleri) Resulullah Efendimiz (sav)'in irhasatına (peygamberliğine delil olan alametlere) benzer (Mektubatı Rabbani, 2258)
Hz Muhammed (sav)'in doğumundan önce büyük ve olağanüstü olaylar meydana gelmişti Doğduğu gece yeni bir yıldız doğmuş, ateşe tapan İran Padişahlarının sarayının 14 burcu yıkılmış, İran'da 1000 yıldır yanmakta olan Mecusi ateşi sönmüş, Semavi Vadisi sel suları altında kalmış, Save Gölü kurumuştu
Rivayetlerde işaret edildiği gibi, Hz Mehdi'nin ortaya çıkışı da, Peygamber Efendimiz (sav)'inkine benzeyecektir Onun çıkışı döneminde de büyük ve harika olaylar olacaktır