iltasyazilim
FD Üye
2 Süleyman'ın Tahta Çıkışı (8 Kasım 1687)
2 Süleyman, Sultan İbrahim'in oğludur; 15 Nisan 1642'de İstanbul'da doğmuştur Ağabeyi Sultan 4 Mehmed'in saltanatı döneminde kırk yıla yakın veliaht şehzâde olarak kalmıştır Osmanlı tarihinde en uzun vakit veliahtlık makamında yer alan şehzâdedir Kanunî Sultan Süleyman'dan itibaren şehzâdelerin çocuk sahibi olmalarına müsaade edilmediği için çocuğu yoktu Zamanın şartları içerisinde iyi bir eğitim alarak yetişmiştir Dindar, merhametli, gözü kara bir insandır Döneminde yaşanan hâdiseler ve şayet de ağabeyinin zaafları nedeniyle sus payı ve sefahate düşmandı
Ağabeyi 4 Mehmed'in saltanatının son yıllarında yaşanan Viyana bozgunu ve akabinde çoğalan hâdiseler, Osmanlı tarihinin gerçekten yürek parçalayıcı dönemlerinden birini teşkil eder Serhatlerde yaşanan mağlubiyetler, devletin bütün zaaflarının âdeta bir ânda beraberce ortaya çıkması; becerikli, cesur, vatanperver devlet adamlarının yokluğu gibi sebepler, devletin sürekli şekilde toprak ve şeref kaybına sebep olmuştur Başta Budin olmak üzere, yüzlerce yıllık Türk yurdu Macaristan topraklarının düşman eline geçmesi, buna mukabil padişahın av merakından ve güya zevklerinden vazgeçemeyişi bir hoşnutsuzluk meydana getirmişti 1687 Ağustos'unda yaşanan Mohaç bozgunu, Eylül'de kazanılan Kamaniçe Zaferi'yle dengelenmeye çalışıldı ise de, akabinde Venediklilerin Mora'yı alıp Atina'yı işgal etmeleri tüm moralleri bozdu Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın idamında manâlı rol oynayan dönemin Veziriazamı Sarı Süleyman Paşa'nın askerî hususlardaki kabiliyetsizliği ordunun disiplinine önemli zararlar vermişti
Sonuç Olarak; bir sefer organizasyonuyla başla¬yan huzursuzluk, isyana dönüştü Sadrazam linç edilme korkusuyla bayrakı şerîfi de alıp Peter¬varadin'e kaçtı Bunu duyan asker ayrıntılarıyla galeyana gelerek sadrazamın otağını yağmaladı Serdarı ekremlik (başkomutanlık) makamına Halep Beylerbeyi Vezir Siyavuş Paşa getirildi, akabinde veziriazam oldu Padişah ne olursa olsun, ordunun Belgrad'da kalmasını ve kışı serhatlerde geçirmesini istiyordu Ayaklanma hâlindeki ordu ise, çoktan İstanbul'un yolunu tutmuştu Daha Alçak rütbedeki yeniçeri subaylarının teşviki ile başlayan isyan hareketinde, üst kademedeki komutanların ve devlet adamlarının sözü geçmez olmuştu Âsilerin Edirne'ye yaklaşması ve ilk elden padişahı maksat almaya başlamaları üstüne Sadaret Kaymakamı (başbakan vekili) Vezir Recep Paşa, Padişah 4 Mehmed'in tahtını kurtarmanın bundan böyle mümkün olmadığını görerek oğlu Şehzâde Mustafa'yı tahta hariç tutmak istedi Fakat Şeyhülislâm daha ihtiyar iki şehzâde varken bunun uygun olmadığı düşüncesiyle fetva vermeye yanaşmadı
Recep Paşa'nın yerine getirilen Köprülüzâde Mustafa Paşa, 8 Kasım 1687 günü sabahleyin namazından daha sonra Ayasofya Camiî'nde ulemanın da hazırlanmış bulunduğu bir meclis akdederek, âsilerin gönderdikleri ve dağıtılmış talepleri ihtiva eden yazıyı okuttu Neticede; yalnız avlanmakla zaman geçiren, devlet her taraftan hücuma maruz kalmışken liyakatli kişileri görevden uzaklaştıran ve devlet işleriyle ilgilenmeyen padişahın meşru görülemeyeceğine dâir hafıza birliğine varılmıştır Şeyhülislâmın fetvası ile şehzâdelerin yaşadığı Şimşirlik'e (kılıç dairesi) gidilerek Şehzâde Süleyman dargın ve tahta çıkarılmıştır Osmanlı tarihinin bu en kibar ve karışık döneminde tahta meydana çıkan 2 Süleyman, vefatına kadar (23 Haziran 1691) bu görevde kalmıştır *
2 Süleyman, Sultan İbrahim'in oğludur; 15 Nisan 1642'de İstanbul'da doğmuştur Ağabeyi Sultan 4 Mehmed'in saltanatı döneminde kırk yıla yakın veliaht şehzâde olarak kalmıştır Osmanlı tarihinde en uzun vakit veliahtlık makamında yer alan şehzâdedir Kanunî Sultan Süleyman'dan itibaren şehzâdelerin çocuk sahibi olmalarına müsaade edilmediği için çocuğu yoktu Zamanın şartları içerisinde iyi bir eğitim alarak yetişmiştir Dindar, merhametli, gözü kara bir insandır Döneminde yaşanan hâdiseler ve şayet de ağabeyinin zaafları nedeniyle sus payı ve sefahate düşmandı
Ağabeyi 4 Mehmed'in saltanatının son yıllarında yaşanan Viyana bozgunu ve akabinde çoğalan hâdiseler, Osmanlı tarihinin gerçekten yürek parçalayıcı dönemlerinden birini teşkil eder Serhatlerde yaşanan mağlubiyetler, devletin bütün zaaflarının âdeta bir ânda beraberce ortaya çıkması; becerikli, cesur, vatanperver devlet adamlarının yokluğu gibi sebepler, devletin sürekli şekilde toprak ve şeref kaybına sebep olmuştur Başta Budin olmak üzere, yüzlerce yıllık Türk yurdu Macaristan topraklarının düşman eline geçmesi, buna mukabil padişahın av merakından ve güya zevklerinden vazgeçemeyişi bir hoşnutsuzluk meydana getirmişti 1687 Ağustos'unda yaşanan Mohaç bozgunu, Eylül'de kazanılan Kamaniçe Zaferi'yle dengelenmeye çalışıldı ise de, akabinde Venediklilerin Mora'yı alıp Atina'yı işgal etmeleri tüm moralleri bozdu Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın idamında manâlı rol oynayan dönemin Veziriazamı Sarı Süleyman Paşa'nın askerî hususlardaki kabiliyetsizliği ordunun disiplinine önemli zararlar vermişti
Sonuç Olarak; bir sefer organizasyonuyla başla¬yan huzursuzluk, isyana dönüştü Sadrazam linç edilme korkusuyla bayrakı şerîfi de alıp Peter¬varadin'e kaçtı Bunu duyan asker ayrıntılarıyla galeyana gelerek sadrazamın otağını yağmaladı Serdarı ekremlik (başkomutanlık) makamına Halep Beylerbeyi Vezir Siyavuş Paşa getirildi, akabinde veziriazam oldu Padişah ne olursa olsun, ordunun Belgrad'da kalmasını ve kışı serhatlerde geçirmesini istiyordu Ayaklanma hâlindeki ordu ise, çoktan İstanbul'un yolunu tutmuştu Daha Alçak rütbedeki yeniçeri subaylarının teşviki ile başlayan isyan hareketinde, üst kademedeki komutanların ve devlet adamlarının sözü geçmez olmuştu Âsilerin Edirne'ye yaklaşması ve ilk elden padişahı maksat almaya başlamaları üstüne Sadaret Kaymakamı (başbakan vekili) Vezir Recep Paşa, Padişah 4 Mehmed'in tahtını kurtarmanın bundan böyle mümkün olmadığını görerek oğlu Şehzâde Mustafa'yı tahta hariç tutmak istedi Fakat Şeyhülislâm daha ihtiyar iki şehzâde varken bunun uygun olmadığı düşüncesiyle fetva vermeye yanaşmadı
Recep Paşa'nın yerine getirilen Köprülüzâde Mustafa Paşa, 8 Kasım 1687 günü sabahleyin namazından daha sonra Ayasofya Camiî'nde ulemanın da hazırlanmış bulunduğu bir meclis akdederek, âsilerin gönderdikleri ve dağıtılmış talepleri ihtiva eden yazıyı okuttu Neticede; yalnız avlanmakla zaman geçiren, devlet her taraftan hücuma maruz kalmışken liyakatli kişileri görevden uzaklaştıran ve devlet işleriyle ilgilenmeyen padişahın meşru görülemeyeceğine dâir hafıza birliğine varılmıştır Şeyhülislâmın fetvası ile şehzâdelerin yaşadığı Şimşirlik'e (kılıç dairesi) gidilerek Şehzâde Süleyman dargın ve tahta çıkarılmıştır Osmanlı tarihinin bu en kibar ve karışık döneminde tahta meydana çıkan 2 Süleyman, vefatına kadar (23 Haziran 1691) bu görevde kalmıştır *