Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Baştan uyalarım, hassasiyetiniz varsa lütfen okumayın!
İnsan etinin en lezzetli et olduğuna dair 'söylentileri' daha evvel hazırladığımız içeriklerde sizlerle paylaşmıştık.
Hatırlamayanlar şu içeriğimizi okuyabilirler:
Esasen insan ırkının, öbür bir insanın etiyle beslenmesi ya da onu yemesi, çok eski vakitlere dayanır. Yaklaşık 120.000 yıl önceye…
Hem de yalnızca aç oldukları vakit değil, birçok vakit yalnızca yemiş olmak, bazen de rakip kümedeki üyeleri azaltmak ve onların gücüne sahip olabilmek için.
Örneğin, neandertaller ile çağdaş beşerler ortasındaki son ortak atalar, Arkaik Homo Sapiensler (Homo Antecessor) besin kaynaklarına ulaşabilseler bile sistemli olarak yamyamlık yapmaya devam etmişlerdir.
Hatta bu beşerler, rakip kümedeki üyelerin yendiği ziyafet düzenlemişlerdir.
Bu bahis hakkında en güçlü ispatların kimileri ise Fransa’da ortaya çıkmıştır.
Marsilyanın kuzeyinde Movlo Guery mağaralarında 120 bin yıl öncesine ilişkin ve insan dokularının yenildiğini gösteren izlere rastlanmıştır.
Bu bölgede yapılan çalışmalarda, epey ilkel olmasına karşın, ziyadesiyle tesirli olan ve insan eti yemek için kullanılan aletler bulunmuştur.
Çalışmayı yapan uzmanların incelediği kafataslarının evvel derisinin soyulduğu, sonra da kasıtlı olarak dövüldüğü ve beynin yendiği görülmüş.
Birinci yapılan çalışmalardan sonra bu insan eti yeme durumunun, kıtlıktan ve bu kıtlığın getirdiği açlıktan olabileceği düşünüldü.
Lakin sonrasında çalışmalar genişletildikçe, hafriyat yapılan bölgenin ekosisteminin güçlü olduğu ve kıtlık üzere bir durumun olmadığı görüldü. Kemikler üzerinde yapılan incelemelerde göstermiş ki, insan etinin kemikten ayrılması epeyce dikkatli bir halde yapılmış ve güya bu durum bir ayin havasına büründürülmüş.
İlkel insanın birinci vakitlerinde ayin havasına büründürülerek insan kıyımları yaşansa da yaklaşık 120.000 yıl sonra, 1846 yılında Amerika’nın bir köşesinde üzücü bir olay vukuu bulmuş.
Daha uygun ömür şartları için Independence, Missouri'den California'ya gerçek yola çıkan büyük bir konvoyun yolu kana bulanmış bir anlamda…
Onlarca at ve otomobilden oluşan bir konvoy, 2000 millik şiddetli dağ yollarını aşmak için yola çıkar.
O devrin en sarp kayalıklarının bulunduğu Sierra dağlarına gelindiğinde 20 otomobillik bir küme, ana konvoydan ayrılır ve daha kestirme bir yoldan California’ya varmak istediklerini söylerler.
Başlarına geleceklerden bihaber şekilde…
Yaklaşık 90 şahıstan oluşan küme, Alder Lake denilen bölgede sıkışır kalır, kar ve tipi yüzünden ilerleyemez.
Bu sebepten buldukları birinci yerde kamp kurarlar.
Birinci insan vefatı ise 24. günün sonunda gelir, 2 yaşındaki bir bebek hem soğuktan hem de açlıktan dolayı ölür.
Birinci başlarda kümenin başındaki bireylerin ve annesinin de engellemesiyle bebeğin cesedine dokunulmaz ancak sonraki gün açlık güzelce bela olmuştur başlarına ve bebeğin cesedini yerler.
Ateş yakmak üzere bahtları olmadığından, tüm bu yamyamlığı pişmemiş et ile yaparlar bu arada…
Başlarda yalnızca soğuktan ya da açlıktan ölenleri yemek üzere anlaşılsa da, direkt olarak yemek için 7 kişiyi öldürürler.
Hastalık, soğuk ya da açlıktan kendi kendine ölenler de dahil kümeden toplamda 37 kişi yenilir.
Yaklaşık 6 ay boyunca dağlarda mahsur kalan ve daha sonradan isimleri Camp of Death olarak anılacak bu küme, 90 kişi yola çıkıp 53 kişi olarak dönerler.
idamclient.ushmm.org
53 kişinin yaşaması için 37 kişi yenilmiştir yani.
Tarihe The Donner Party olarak geçen bu konvoy, çağdaş insanoğlunun 120.000 yıl evvelki atalarından hiçbir farkı olmadığını çarpıcı bir halde ortaya koyar.
Hele ki aç kaldığında…
