Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
40 yaş duası
Dua, kulun Rabbine çağrısı, O ’na yakarması, O ’nunla konuşması, O ’na içini dökmesi, O ’nu yardıma çağırması, O ’ndan takviye dilemesi, O ’na yoksul olduğunun itirafı, O ’nun erişilmez şiddet ve kudret sahibi olduğunun şuuruyla O ’nun her şeye yeteceğinin teslimidir Dua, doğrudan Ulu Rab ile iletişim kurmak, O ’nunla söyleşmektir
Dua, Rab ile kul aralarında kurulan bir nevi canlı bağlantıdır doğrudan kulun Rabbisine içini döküşü, sızlanışı ve yakarışıdır Dua Rabb ’e çağrı, ya da Rabb ’i yardıma çağrıdır Dua kulluğun en kestirme yoludur Rabbena Allâhhümme sözleriyle başlayan dua, kulun Rabbisi ile diyalogudur Kulun Rabb ’ini hatırlamasıdır, O ’nu zikridir Bunun için dualara ezkâr denmiştir Yeniden dua, kulun Rabbisine sığınmasıdır
Kur ’ânı Kerîm, Fatiha duasıyla başlar ve FelakNâs dualarıyla sona erer Dua ile başlayıp dua ile sona eren kitabımızda, duanın gereğini ve önemini gösteren âyetler vardır Yeniden Kur ’ân, öyle çok dua örneği ile doludur Ulu Allah (cc), kendisinden nasıl isteneceği hakkında aydınlatmak için o kadar çok peygamber ve salih kulunun yaptıkları duaları bize anlatır Bu dualar kabul olmuş, manalı ve özlü dualardır
Dua, hayatımızı kuşatankuşatması gereken bir gerçektir Tıpatıp Kitabımızın dua ile başlayıp dua ile sona erdiği gibi, insan da doğumundan ölümüne kadarki süreçte dua ile hep iç içedir Annebabamız “Allah ’ın emri ve Peygamberin kavliyle diyerek girdiler dünya evine Besmeleyle yoğruldu hamurumuz Ve daha sonra biz dünyaya geldik Daha doğar doğmaz kulaklarımıza ezankamet okundu dua niyetiyle
Geldiğimiz bu dünya sınav salonunda Ulu Marifetli ’nın bizim için yerinde görüp belirlediği bir vakit ömür süreceğiz Imtihan süresi sona erince ayrılacağız dünyadan Ardımızdan yine dua niyetiyle namaz kılınacak ve dualar edilecek
Manâlı olan ise bu iki dua demetinin arasını, diğer dua demetleriyle süsleyip, hayatı bir hoş dua buketine dönüştürebilmektir
Duadan en ileri düzeyde netice alabilmek için, dua şuurunun oluşması gerekir Bunun için de kimden, neyi, ne zaman ve nasıl isteyeceğimiz son derece önemlidir Bu bilincin oluşması için ilk olarak bir dua örgüsü olan Kur ’ân ’ı bolca okumak, daha sonra da ağzı dualı bir insan olan Peygamberimizi tanımak gerekir Özetle Yüce Allah ’ın ve Hz Peygamber ’in bizlere sunduğu dua örneklerinden yararlanmak gerekir
İşte Kitabımızın bize sunduğu dua örneklerinden birisi de insanın bilhassa kırk yaşına basınca yapması gereken şu duadır:
Biz insana, anne ve babasına hoş muamele etmesini emrettik Zira annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur Çocuğun anne karnında taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer Nihayet insan, gücünü kuvvetini bulup daha sonra kırk yaşına girince, “Ya Rabbî! der “Lüzum bana, gerek anneme babama lütfettiğin nimetlerine şükür yoluna beni sevket Senin razı olacağın makbul ve hoş meslek yapmaya beni yönelt ve bana salih, dine emrindeki, makbul nesil nasib eyle! Rabbim! Senin kapına döndüm, ben sana teslim olanlardanım Işte Biz, onların yaptıkları en hoş işlerini, taatlerini kabul edip, günahlarını affedeceğiz Bunlar cennetlikler arasındadırlar Bu, onlara söz bahşedilen hakiki bir vaaddir
Fakat dahası öyleleri var fakat, kendisini imana dâvet eden anne ve babasına: “Öf be! Yetti bundan böyle! Benden önce nice nesiller ölüp de geri dönmediği hâlde, siz beni mezarımdan dirilip çıkarılmakla mı korkutuyorsunuz! derken, onlar: Allah ’a sığınıp yalvararak oğullarına: “Yazık ediyorsun kendine! derler, imana gel, Allah ’ın vâdi şüphesiz gerçektir O ise yine de: “Bu âhiret inancı eskilerin masallarından başka bir şey değildir diye diretir Işte onlar, kendilerinden önce insanlardan ve cinlerden gelmiş geçmiş topluluklar içinde, haklarında azap hükmü kesinleşmiş olanlardır Çünkü onlar hüsrana uğramış kimselerdir
Herkesin, yaptığı işlere kadar dereceleri vardır Sonuçta Allah onlara işlerinin karşılığını tam tamına ödeyecek, onlar asla haksızlığa mâruz kalmayacaklardır (Ahkâf46: 1519)
Âyetlerde iki evlâat tipinin karşılaştırılması yapılmaktadır Bunlardan biri uğurlu, diğeri ise hayırsız evlâttır Önce nimetlere şükreden, kendine, annebabasına ve nesline dua eden, tevbe eden Müslüman evlât tiplemesi yapılarak, insanlar ona yönlendirilmekte, peşinde da hayata gelmesine sebep olan annebabası ile bile iyi geçinemeyen, onları incitip üzen, DirilişHesap Günü ’nü imkânsız gören ve Allah ’ın uyarılarına “eskilerin masalları diyen kötü ve hayırsız evlât portresi çizilerek, böyle olmama konusunda insan uyarılmaktadır
Âyette geçen ve bilhassa kırk yaşında okunması nasihat edilen, âlimlerin, bilhassa çocuğu haylaz ve haylaz olan annebabalara bol miktarda okumayı tavsiye ettikleri bu (Kurtubî, elCâmi ’, 16:194) duanın metni şöyledir:
Biz insana anne babasına iyi davranmayı emrettik Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesilme süresi (toplam olarak) otuz aydır
Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der:
Bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et Neslimi de salih kimseler yap Kuşkusuz ben sana döndüm Kesin fakat ben sana teslim olanlardanım*
Dua, kulun Rabbine çağrısı, O ’na yakarması, O ’nunla konuşması, O ’na içini dökmesi, O ’nu yardıma çağırması, O ’ndan takviye dilemesi, O ’na yoksul olduğunun itirafı, O ’nun erişilmez şiddet ve kudret sahibi olduğunun şuuruyla O ’nun her şeye yeteceğinin teslimidir Dua, doğrudan Ulu Rab ile iletişim kurmak, O ’nunla söyleşmektir
Dua, Rab ile kul aralarında kurulan bir nevi canlı bağlantıdır doğrudan kulun Rabbisine içini döküşü, sızlanışı ve yakarışıdır Dua Rabb ’e çağrı, ya da Rabb ’i yardıma çağrıdır Dua kulluğun en kestirme yoludur Rabbena Allâhhümme sözleriyle başlayan dua, kulun Rabbisi ile diyalogudur Kulun Rabb ’ini hatırlamasıdır, O ’nu zikridir Bunun için dualara ezkâr denmiştir Yeniden dua, kulun Rabbisine sığınmasıdır
Kur ’ânı Kerîm, Fatiha duasıyla başlar ve FelakNâs dualarıyla sona erer Dua ile başlayıp dua ile sona eren kitabımızda, duanın gereğini ve önemini gösteren âyetler vardır Yeniden Kur ’ân, öyle çok dua örneği ile doludur Ulu Allah (cc), kendisinden nasıl isteneceği hakkında aydınlatmak için o kadar çok peygamber ve salih kulunun yaptıkları duaları bize anlatır Bu dualar kabul olmuş, manalı ve özlü dualardır
Dua, hayatımızı kuşatankuşatması gereken bir gerçektir Tıpatıp Kitabımızın dua ile başlayıp dua ile sona erdiği gibi, insan da doğumundan ölümüne kadarki süreçte dua ile hep iç içedir Annebabamız “Allah ’ın emri ve Peygamberin kavliyle diyerek girdiler dünya evine Besmeleyle yoğruldu hamurumuz Ve daha sonra biz dünyaya geldik Daha doğar doğmaz kulaklarımıza ezankamet okundu dua niyetiyle
Geldiğimiz bu dünya sınav salonunda Ulu Marifetli ’nın bizim için yerinde görüp belirlediği bir vakit ömür süreceğiz Imtihan süresi sona erince ayrılacağız dünyadan Ardımızdan yine dua niyetiyle namaz kılınacak ve dualar edilecek
Manâlı olan ise bu iki dua demetinin arasını, diğer dua demetleriyle süsleyip, hayatı bir hoş dua buketine dönüştürebilmektir
Duadan en ileri düzeyde netice alabilmek için, dua şuurunun oluşması gerekir Bunun için de kimden, neyi, ne zaman ve nasıl isteyeceğimiz son derece önemlidir Bu bilincin oluşması için ilk olarak bir dua örgüsü olan Kur ’ân ’ı bolca okumak, daha sonra da ağzı dualı bir insan olan Peygamberimizi tanımak gerekir Özetle Yüce Allah ’ın ve Hz Peygamber ’in bizlere sunduğu dua örneklerinden yararlanmak gerekir
İşte Kitabımızın bize sunduğu dua örneklerinden birisi de insanın bilhassa kırk yaşına basınca yapması gereken şu duadır:
Biz insana, anne ve babasına hoş muamele etmesini emrettik Zira annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur Çocuğun anne karnında taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer Nihayet insan, gücünü kuvvetini bulup daha sonra kırk yaşına girince, “Ya Rabbî! der “Lüzum bana, gerek anneme babama lütfettiğin nimetlerine şükür yoluna beni sevket Senin razı olacağın makbul ve hoş meslek yapmaya beni yönelt ve bana salih, dine emrindeki, makbul nesil nasib eyle! Rabbim! Senin kapına döndüm, ben sana teslim olanlardanım Işte Biz, onların yaptıkları en hoş işlerini, taatlerini kabul edip, günahlarını affedeceğiz Bunlar cennetlikler arasındadırlar Bu, onlara söz bahşedilen hakiki bir vaaddir
Fakat dahası öyleleri var fakat, kendisini imana dâvet eden anne ve babasına: “Öf be! Yetti bundan böyle! Benden önce nice nesiller ölüp de geri dönmediği hâlde, siz beni mezarımdan dirilip çıkarılmakla mı korkutuyorsunuz! derken, onlar: Allah ’a sığınıp yalvararak oğullarına: “Yazık ediyorsun kendine! derler, imana gel, Allah ’ın vâdi şüphesiz gerçektir O ise yine de: “Bu âhiret inancı eskilerin masallarından başka bir şey değildir diye diretir Işte onlar, kendilerinden önce insanlardan ve cinlerden gelmiş geçmiş topluluklar içinde, haklarında azap hükmü kesinleşmiş olanlardır Çünkü onlar hüsrana uğramış kimselerdir
Herkesin, yaptığı işlere kadar dereceleri vardır Sonuçta Allah onlara işlerinin karşılığını tam tamına ödeyecek, onlar asla haksızlığa mâruz kalmayacaklardır (Ahkâf46: 1519)
Âyetlerde iki evlâat tipinin karşılaştırılması yapılmaktadır Bunlardan biri uğurlu, diğeri ise hayırsız evlâttır Önce nimetlere şükreden, kendine, annebabasına ve nesline dua eden, tevbe eden Müslüman evlât tiplemesi yapılarak, insanlar ona yönlendirilmekte, peşinde da hayata gelmesine sebep olan annebabası ile bile iyi geçinemeyen, onları incitip üzen, DirilişHesap Günü ’nü imkânsız gören ve Allah ’ın uyarılarına “eskilerin masalları diyen kötü ve hayırsız evlât portresi çizilerek, böyle olmama konusunda insan uyarılmaktadır
Âyette geçen ve bilhassa kırk yaşında okunması nasihat edilen, âlimlerin, bilhassa çocuğu haylaz ve haylaz olan annebabalara bol miktarda okumayı tavsiye ettikleri bu (Kurtubî, elCâmi ’, 16:194) duanın metni şöyledir:
Biz insana anne babasına iyi davranmayı emrettik Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesilme süresi (toplam olarak) otuz aydır
Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der:
Bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et Neslimi de salih kimseler yap Kuşkusuz ben sana döndüm Kesin fakat ben sana teslim olanlardanım*
