iltasyazilim
FD Üye
Pir Gavsul Azam Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin müridleri sayılamayacak kadar çoktur Onlar dünya ve ahiret mutluluklarına da ermişlerdir Dervişlerinin hiçbiri tevbesiz ölmemiştir
Pir Gavsul Azam Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin müridleri sayılamayacak kadar çoktur Onlar dünya ve ahiret mutluluklarına da ermişlerdir Dervişlerinin hiçbiri tevbesiz ölmemiştir
Şeyh Ali ElGarseni’nin (RA) Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin şöyle buyurduğunu naklediyor: “Cehennem hazineleri ile şöyle bir konuşma geçti aramızda: ‘Dervişlerimden cehennem'e giren varmı?’ dedim ‘Allah (CC) hakkı için hayır’ dediler ‘Tabi olmayacak Çünkü elim müridlerimi, göğün yeri kuşattığı gibi kuşatmıştır’ dedim Rabbimden yetmiş küsur defa söz aldım ve Rabbimin İzzeti Hakk’ı için, dervişlerimin hepsi kendimle birlikte Cennet’e girinceye ve onları cennete götürünceye kadar Rabbimin huzurundan ayrılmam’
Hz Pir’e (KSA) sordular: “Biri senin tarikatına girse ya da sana intisab etse (baglansa), fakat senden ders almaz ise, senin hırkanı giymezse senin dostların sayılabilir mi? Cevap verdi: “Her kim bana intisab ederse, Allahu Teala (CC) onu kabul eder ve o benim dostlarımdan olur Her kim medresemin kapısının önünden geçerse, muhakkak Allahu Zülcelal (CC) onun ahirette azabını hafifletir
Yine Gavsı Geylani (KSA) Hzleri buyurdular ki: “Rabbim Azze ve Celle bana, Medresemin kapısının önünden geçen her müslümanın azabını hafifleteceğine dair söz vermiştir
Biri gelip O'na (KSA) BabülEzc civarındaki kabristanın birinden korkunç bir ses duyduğunu söyledi Hz Pîr (KSA) bunun üzerine sordu: “O adam benden feyz aldı mı? Onlar da: “Bilmiyoruz dediler Bu sefer Gavsı Geylani (KSA) Hzleri: “Meclisimde hiç hazır bulundu mu? diye sordu Yine “Bilmiyoruz dediler Gavs (KSA) Hzleri bu sefer: “Arkamda namaz kıldı mı? diye sorunca yine “Bilmiyoruz Dediler Başını bir saat kadar eğdi Murakabaya daldı Sonra başını heybetle kaldırarak haykırdı: “ (Allah'ın selâm'ı üzerlerine olsun) gelip bana, o kişinin yüzümü gördüğünü ve hakkında iyi niyet taşıdığını, bu yüzden Allah (CC) Hzleri tarafından afv edildiğini haber verdiler Bunun üzerine bir daha ondan, böyle korkunç bir ses duyulmamıştır
Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri, Allahu Teala Hzleri’nden, müridlerinin hiçbirinin tevbesiz ölmeyeceğine dair garanti almıştır Her müridi, Hz Pir'in (KSA) müridlerinden yedi kişi kurtarabileceğini, Hz Pirimiz sık sık ifade etmiştir Hatta bir keresinde demiştir ki: “Mağripte bir müridimin avreti açılırsa, biz onu meşrikten mutlaka örteriz Himmetimizle (Allah'ın (CC) izni ve inâyetiyle) dostumuzu kurtarırız
Buyurmuştur ki: “Ne mutlu beni görenlere Beni görmeyenlere hasrem (üzgünüm) doğrusu
Şeyh Ali ElKureşiy'e (RA) göre Pîr Gavsul Azam (KSA) Hzleri ona demiş ki: “Bana, gözün alabileceği kadar bir kitab verilmiştir Onda, bana intisab edecek olan dervişlerimin ve arkadaşlarımın (Müridlerimin) ve kıyamete kadar bana mürid olacakların isimlerini gördüm
Hz Pir Abdulkadari Geylani (KSA) Hzleri’ne sordular: “İyi müridleriniz malum Ya kötüleri ne ne olacak? Bunun üzerine Hz Pir (KSA) şu cevabı vermiştir: “İyiye gelince, o kendini bize adamıştır Kötüye gelince, biz kendimizi, onu kurtarmak için adamışızdır
Şeyh Adiy bin Misafir (RA) Hzleri şu mühim açıklamayı yaptı: “Bütün şeyhlerin müridlerinden her kim benden feyz hırkasını istedi ise, rahatlıkla giydirdim, ama Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin müridlerine karşı bunu yapamadım Çünkü hepsini, Rahmet deryasında yüzerlerken gördüm Böyle olan kimseler, denizi bırakıp da bir bardak ile su dağıtan kişinin yanına gelirler mi hiç?
Pir Gavsul Azam (KSA) Hzleri’nin dervişlerinden ElBetayihi (RA) anlatıyor: Bir gün şeyhimiz Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin evine girdim Önceden görmediğim, tanımadığım dört kişi gördüm Onlar kalkıp çıkmak için yürüyünce, Hz Pir (KSA) bana: ‘Yetiş onlara da, sana dua etsinler’ emrini verdi Koştum, onları medresenin avlusunda yakaladım ve bana dua etmelerini rica ettim Onlardan biri bana dönerek dedi ki: ‘Ne mutlu sana Sen böyle bir şahsın dervişi ve hizmetindesin ki, Allah (CC) Hzleri O’nun bereketiyle yerleri, tepeleri, dereleri, denizleri ile birlikte ayakta tutuyor O’nun duası sayesinde, halkın iyisine de kötüsüne de Allah (CC) merhamet ediyor Biz diğer Veliler, O’nun ayağı gölgesi altındayız, O’nun emrindeyiz O’nun emrinden hiç ayrılamayız’ Sonra yanımdan uzaklaşıp gittiler Hayret ve dehşet ile Hz Pir’e (KSA) koştum Daha bir şey söylemeden bana hitâb etti: ‘Ey Allah’ın (CC) kulu Ben hayatta iken, onların sana anlattıklarını kimseye söyleme’ Ben: ‘Bunlar kimdi?’ diye sordum Hz Pir (KSA) Hzleri: ‘Bunlar Kâf Dağı’nın ileri gelenleridir ve halen oradadırlar’ dedi
Şeyh Ömer ElBezzâz (RA) Hzleri anlatıyor: “Hz Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nden dinledim: ‘Hüseyin ElHallacın (Hallacı Mansûr RA) ayağı kaymıştı O asırda elinden tutup onu kaldıracak kimse (Veli) yoktu Eğer ben, onun zamanında olsaydım, (bulunsaydım) elinden tutup onu kurtarırdım Çünkü kıyamete kadar ayağı kayan her müridimin, ahbabımın, arkadaşımın elinden tutup kurtaracağım’
Ebul Ferec bin ElHamami’nin bir müşahedesi: “Hz Pir Gavsul Azim (KSA) hakkında duyduğum şeyleri bir türlü kabul edemezdim, inkâr ederdim Böyle şey olmaz derdim Bir gün BabilEcz'de bir işim çıktı Oraya gitmem gerekti, gittim Dönüşümde Hz Pir’in (KSA) medresesinin önünden geçiyordum Müezzin İkindi ezanını okuyordu İçimden ‘Bakalım şu namazı onun arkasında abdestsiz kılayım farkına varacak mı?’ diye bir düşünce geçirdim Camiye girdim, arkasında İkindi Namazını kıldım Namaz bitince Hz Pir bana dönerek: ‘Ey Oğul? Bana bir hacet için gelseydin, mutlaka hacetini görürdüm Lakin gaflet, bütün mevcudiyyetini kuşatmış ve bu yüzden arkamda abdestsiz namaz kıldın’ Bunu hiç doğru yapmadın’ demez mi? Hayretten az kaldı düşüp bayılacaktım O (KSA), benim içimdekileri nasıl bilebilirdi? O andan itibaren tevbekâr olup yanından, hizmetinden hiç ayrılmadım Gün geçtikçe O’nu (KSA) sevmeye, saymaya başladım O’nun (KSA) feyz ve bereketini çok gördüm
Şeyh Matar ElBarzani’nin (RA) oğlu Şeyh EbulHayr Kerûm (RA) anlatıyor: “Babam ölüm döşeğindeyken kendisine: ‘Senden sonra kime uymamı vasiyyet edersin?’ diye sordum ‘Şeyh Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’ne intisâb et’ dedi ‘Galiba ağır hasta olduğundan ne dediğini bilmiyor’ dedim Bir saat sonra yine: ‘Senden sonra kime intisâb edeyim?’ diye sordum ‘Şeyh Abdulkadir'e (KSA)’ diye cevab verdi Bir saat bekledikten sonra yine sordum Bu defa şöyle dedi: ‘Bir zaman gelecek ki, Şeyh Abdulkadir’den (KSA) başka hiç kimseye intisab edilmeyecek’ Babam ölünce Bağdat'a Şeyh Abdulkâdir (KSA) Hzleri’nin yanına gittim Orada bütün Meşâyıhı Kirâm'ı gördüm Hz Pir (KSA) durmadan konuşuyor ve şöyle diyordu: ‘Ben sizin vaizleriniz gibi değilim Beni yukarıdakiler de dinler Çünkü ben Allah (CC) Hzleri’nin emri ile konuşurum’ Bir ara başını kaldırdı Ben de başımı yukarıya kaldırınca, nurdan atlar üzerinde nurdan adamlar saf saf olmuş, Hz Pir'i (KSA) başları eğik, huşu içinde dinliyorlar Kimisi hüznünden ağlıyor, kimisi titriyor, kimisinin elbisesi tutuşmuş ateşler içinde yanıyor Bunu görünce korktum ve kürsüye doğru koştum Hz Pir’in (KSA) yanına çıkınca kulağımdan tutarak: ‘Babanın ilk vasiyyetiyle neden yetişmedin?’ diye çıkıştı Heybetinden korktum ve başımı eğdim
Pir Gavsul Azam Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin müridleri sayılamayacak kadar çoktur Onlar dünya ve ahiret mutluluklarına da ermişlerdir Dervişlerinin hiçbiri tevbesiz ölmemiştir
Şeyh Ali ElGarseni’nin (RA) Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin şöyle buyurduğunu naklediyor: “Cehennem hazineleri ile şöyle bir konuşma geçti aramızda: ‘Dervişlerimden cehennem'e giren varmı?’ dedim ‘Allah (CC) hakkı için hayır’ dediler ‘Tabi olmayacak Çünkü elim müridlerimi, göğün yeri kuşattığı gibi kuşatmıştır’ dedim Rabbimden yetmiş küsur defa söz aldım ve Rabbimin İzzeti Hakk’ı için, dervişlerimin hepsi kendimle birlikte Cennet’e girinceye ve onları cennete götürünceye kadar Rabbimin huzurundan ayrılmam’
Hz Pir’e (KSA) sordular: “Biri senin tarikatına girse ya da sana intisab etse (baglansa), fakat senden ders almaz ise, senin hırkanı giymezse senin dostların sayılabilir mi? Cevap verdi: “Her kim bana intisab ederse, Allahu Teala (CC) onu kabul eder ve o benim dostlarımdan olur Her kim medresemin kapısının önünden geçerse, muhakkak Allahu Zülcelal (CC) onun ahirette azabını hafifletir
Yine Gavsı Geylani (KSA) Hzleri buyurdular ki: “Rabbim Azze ve Celle bana, Medresemin kapısının önünden geçen her müslümanın azabını hafifleteceğine dair söz vermiştir
Biri gelip O'na (KSA) BabülEzc civarındaki kabristanın birinden korkunç bir ses duyduğunu söyledi Hz Pîr (KSA) bunun üzerine sordu: “O adam benden feyz aldı mı? Onlar da: “Bilmiyoruz dediler Bu sefer Gavsı Geylani (KSA) Hzleri: “Meclisimde hiç hazır bulundu mu? diye sordu Yine “Bilmiyoruz dediler Gavs (KSA) Hzleri bu sefer: “Arkamda namaz kıldı mı? diye sorunca yine “Bilmiyoruz Dediler Başını bir saat kadar eğdi Murakabaya daldı Sonra başını heybetle kaldırarak haykırdı: “ (Allah'ın selâm'ı üzerlerine olsun) gelip bana, o kişinin yüzümü gördüğünü ve hakkında iyi niyet taşıdığını, bu yüzden Allah (CC) Hzleri tarafından afv edildiğini haber verdiler Bunun üzerine bir daha ondan, böyle korkunç bir ses duyulmamıştır
Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri, Allahu Teala Hzleri’nden, müridlerinin hiçbirinin tevbesiz ölmeyeceğine dair garanti almıştır Her müridi, Hz Pir'in (KSA) müridlerinden yedi kişi kurtarabileceğini, Hz Pirimiz sık sık ifade etmiştir Hatta bir keresinde demiştir ki: “Mağripte bir müridimin avreti açılırsa, biz onu meşrikten mutlaka örteriz Himmetimizle (Allah'ın (CC) izni ve inâyetiyle) dostumuzu kurtarırız
Buyurmuştur ki: “Ne mutlu beni görenlere Beni görmeyenlere hasrem (üzgünüm) doğrusu
Şeyh Ali ElKureşiy'e (RA) göre Pîr Gavsul Azam (KSA) Hzleri ona demiş ki: “Bana, gözün alabileceği kadar bir kitab verilmiştir Onda, bana intisab edecek olan dervişlerimin ve arkadaşlarımın (Müridlerimin) ve kıyamete kadar bana mürid olacakların isimlerini gördüm
Hz Pir Abdulkadari Geylani (KSA) Hzleri’ne sordular: “İyi müridleriniz malum Ya kötüleri ne ne olacak? Bunun üzerine Hz Pir (KSA) şu cevabı vermiştir: “İyiye gelince, o kendini bize adamıştır Kötüye gelince, biz kendimizi, onu kurtarmak için adamışızdır
Şeyh Adiy bin Misafir (RA) Hzleri şu mühim açıklamayı yaptı: “Bütün şeyhlerin müridlerinden her kim benden feyz hırkasını istedi ise, rahatlıkla giydirdim, ama Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin müridlerine karşı bunu yapamadım Çünkü hepsini, Rahmet deryasında yüzerlerken gördüm Böyle olan kimseler, denizi bırakıp da bir bardak ile su dağıtan kişinin yanına gelirler mi hiç?
Pir Gavsul Azam (KSA) Hzleri’nin dervişlerinden ElBetayihi (RA) anlatıyor: Bir gün şeyhimiz Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nin evine girdim Önceden görmediğim, tanımadığım dört kişi gördüm Onlar kalkıp çıkmak için yürüyünce, Hz Pir (KSA) bana: ‘Yetiş onlara da, sana dua etsinler’ emrini verdi Koştum, onları medresenin avlusunda yakaladım ve bana dua etmelerini rica ettim Onlardan biri bana dönerek dedi ki: ‘Ne mutlu sana Sen böyle bir şahsın dervişi ve hizmetindesin ki, Allah (CC) Hzleri O’nun bereketiyle yerleri, tepeleri, dereleri, denizleri ile birlikte ayakta tutuyor O’nun duası sayesinde, halkın iyisine de kötüsüne de Allah (CC) merhamet ediyor Biz diğer Veliler, O’nun ayağı gölgesi altındayız, O’nun emrindeyiz O’nun emrinden hiç ayrılamayız’ Sonra yanımdan uzaklaşıp gittiler Hayret ve dehşet ile Hz Pir’e (KSA) koştum Daha bir şey söylemeden bana hitâb etti: ‘Ey Allah’ın (CC) kulu Ben hayatta iken, onların sana anlattıklarını kimseye söyleme’ Ben: ‘Bunlar kimdi?’ diye sordum Hz Pir (KSA) Hzleri: ‘Bunlar Kâf Dağı’nın ileri gelenleridir ve halen oradadırlar’ dedi
Şeyh Ömer ElBezzâz (RA) Hzleri anlatıyor: “Hz Pir Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’nden dinledim: ‘Hüseyin ElHallacın (Hallacı Mansûr RA) ayağı kaymıştı O asırda elinden tutup onu kaldıracak kimse (Veli) yoktu Eğer ben, onun zamanında olsaydım, (bulunsaydım) elinden tutup onu kurtarırdım Çünkü kıyamete kadar ayağı kayan her müridimin, ahbabımın, arkadaşımın elinden tutup kurtaracağım’
Ebul Ferec bin ElHamami’nin bir müşahedesi: “Hz Pir Gavsul Azim (KSA) hakkında duyduğum şeyleri bir türlü kabul edemezdim, inkâr ederdim Böyle şey olmaz derdim Bir gün BabilEcz'de bir işim çıktı Oraya gitmem gerekti, gittim Dönüşümde Hz Pir’in (KSA) medresesinin önünden geçiyordum Müezzin İkindi ezanını okuyordu İçimden ‘Bakalım şu namazı onun arkasında abdestsiz kılayım farkına varacak mı?’ diye bir düşünce geçirdim Camiye girdim, arkasında İkindi Namazını kıldım Namaz bitince Hz Pir bana dönerek: ‘Ey Oğul? Bana bir hacet için gelseydin, mutlaka hacetini görürdüm Lakin gaflet, bütün mevcudiyyetini kuşatmış ve bu yüzden arkamda abdestsiz namaz kıldın’ Bunu hiç doğru yapmadın’ demez mi? Hayretten az kaldı düşüp bayılacaktım O (KSA), benim içimdekileri nasıl bilebilirdi? O andan itibaren tevbekâr olup yanından, hizmetinden hiç ayrılmadım Gün geçtikçe O’nu (KSA) sevmeye, saymaya başladım O’nun (KSA) feyz ve bereketini çok gördüm
Şeyh Matar ElBarzani’nin (RA) oğlu Şeyh EbulHayr Kerûm (RA) anlatıyor: “Babam ölüm döşeğindeyken kendisine: ‘Senden sonra kime uymamı vasiyyet edersin?’ diye sordum ‘Şeyh Abdulkadiri Geylani (KSA) Hzleri’ne intisâb et’ dedi ‘Galiba ağır hasta olduğundan ne dediğini bilmiyor’ dedim Bir saat sonra yine: ‘Senden sonra kime intisâb edeyim?’ diye sordum ‘Şeyh Abdulkadir'e (KSA)’ diye cevab verdi Bir saat bekledikten sonra yine sordum Bu defa şöyle dedi: ‘Bir zaman gelecek ki, Şeyh Abdulkadir’den (KSA) başka hiç kimseye intisab edilmeyecek’ Babam ölünce Bağdat'a Şeyh Abdulkâdir (KSA) Hzleri’nin yanına gittim Orada bütün Meşâyıhı Kirâm'ı gördüm Hz Pir (KSA) durmadan konuşuyor ve şöyle diyordu: ‘Ben sizin vaizleriniz gibi değilim Beni yukarıdakiler de dinler Çünkü ben Allah (CC) Hzleri’nin emri ile konuşurum’ Bir ara başını kaldırdı Ben de başımı yukarıya kaldırınca, nurdan atlar üzerinde nurdan adamlar saf saf olmuş, Hz Pir'i (KSA) başları eğik, huşu içinde dinliyorlar Kimisi hüznünden ağlıyor, kimisi titriyor, kimisinin elbisesi tutuşmuş ateşler içinde yanıyor Bunu görünce korktum ve kürsüye doğru koştum Hz Pir’in (KSA) yanına çıkınca kulağımdan tutarak: ‘Babanın ilk vasiyyetiyle neden yetişmedin?’ diye çıkıştı Heybetinden korktum ve başımı eğdim