ABDURRAHMAN TAGÎ (Tahi)
On dokuzuncu yuzyılın buyuk velilerinden İsmi Abdurrahman olup Tagi, Tahi ve Nurşini nisbeleriyle bilinir Ustadı A'zam ve Seyda lakaplarıyla meşhUr olmuştur Babası, Molla MahmUd Efendi, annesi Seyyid Molla Muhammed Efendinin kızı Meyasin Hanımdır 1831 (H1247) senesinde Şirvan'da doğdu 1886 (H1304) senesinde Bitlis vilayetine bağlı Guroymak (Nurşin) ilcesinde vefat etti Kabri Nurşin'dedir
Asil ve temiz bir aileden gelen Abdurrahman Tagi'nin bulunduğu ev, halk arasında SUfi evi olarak şohret buldu Cunku, babası Molla MahmUd Efendi kemalat, olgunluklar sahibi, ilmiyle amel eden, Peygamber efendimizin yuce sunnetine uymakta titizlik gosteren salih biri idi Onceleri Kadiriyye yoluna girmişti Sonra Nakşibendiyye yoluna da bağlandı Aslen hazreti Huseyin efendimizin soyundan gelen ve seyyide olan annesi Meyasin Hanım da saliha bir kadındı Babası Molla MahmUd Efendinin erkek kardeşleri yoktu Kadiriyye yoluna mensUb kerameti ile meşhUr bir kız kardeşi vardı
Kucuk yaşta tavrı ve hareketleri ile dikkat ceken Abdurrahman Tagi hakkında anne ve babası; Cenabı Allah'ın bize lutfettiği bu cocuk başka cocuklara benzemez Bunun maddi bakımdan ziyade manevi yonden yetişmesine ihtimam gostermeliyiz!diyerek itina gosterdiler Dedesi Molla Muhammed'in de en buyuk arzUsu onun ilimde ve maneviyatta yetişmesiydi Hatta dedesi cocuğun omuzuna elini koyarak; Bizim ailemizin ilmi, irsi olarak dededen oğula devam eder Halbuki benim oğullarımdan hicbirisi bendeki ilmi taleb etmedi İlmime varis, mirascı olacak sen varsınderdi
Ailesinin de teşvik ve desteğiyle kucuk yaşta ilim oğrenmeye başlayan Abdurrahman Tagi, Kur'anı kerim okumayı oğrendi Anne terbiyesi ve yaratılışındaki temizlik sebebiyle akranları arasında farkedilir oldu Oyunla ve boş işlerle meşgUl olmuyor, hep faydalı işlerle ve ilim oğrenmekle vakit geciriyordu Abdurrahman Tagi, cocukluğuyla ilgili olarak şoyle derdi:
Annemin guzel terbiyesi yuzunden rUhlar alemiyle ilişkim kesilmezdi Allah'tan gafil olmazdım Cocukların arasında kendimi devamlı kusurlu gorurdum
Abdurrahman Tagi on yaşına basınca, annesi vefat etti Annesinin vefatından sonra babası onun terbiyesine ve okutulmasına onem verdi Şafii fıkıh kitaplarından İmamı Rafii'nin Muharrer adlı eserini okudu Arapca gramer ilmini oğrenip HadaikudDekaik kitabına kadar babasının yanında okudu Daha sonra memleketinin meşhUr alimlerinden Molla Abdussamed'in yanına gitti O vefat edince buyuk alim Molla Ziyauddin Arvasi'nin yanına giderek ilim oğrendi Ondan, Molla Cami'ye kadar okudu MollaZiyauddin'in sevgisine kavuşup ondan hic ayrılmadı Molla Ziyauddin Arvasi muhabbet ve yakınlıkla ona yoneldi Bir defasında; Muhabbete denk olacak hicbir şey yokturbuyurdu ve muhabbetin ozelliklerini acıkladı, muhabbetin ustun olduğunu anlattı Bu arada cevredeki diğer alimlerden fıkıh, tefsir, hadis gibi dini ilimleri tahsil etti Bu ilimlerde yuksek ilim ve derece sahibi oldu Okuduğu hocalardan icazet, diploma aldı Sonra babasına vakfedilen Ispahart'taki medresede ders vermeye ve talebe yetiştirmeye başladı Gerek ilim oğrendiği, gerekse ilim oğrettiği medreselerde en fazla yakınlık duyduğu kimseler, dunyaya gonul vermeyenlerdi Bu sebeple kendisi, dunyaya meyl etmeyen, Allahu tealanın rızasına kavuşmayı asıl maksad kabUl eden bir zat idi Medresede ders verdiği sırada, bazan talebelerini akan suların kıyılarına, cicekli bahcelere ve guzel manzaralı tepelere goturerek orada ders verirdi Dersleri esnasında Allahu tealanın varlığını ve birliğini gosteren tabiat hadiselerini anlatırdı Bazan ders verdiği kitapta cozumu zor meselelerle karşılaşınca kitabı kapatır, talebelerinden ilahi aşka dair bir kaside soylemelerini ister, sonra bu muşkillerin cevabını Allahu tealadan kendisine bildirmesini dilerdi
On dokuzuncu yuzyılın buyuk velilerinden İsmi Abdurrahman olup Tagi, Tahi ve Nurşini nisbeleriyle bilinir Ustadı A'zam ve Seyda lakaplarıyla meşhUr olmuştur Babası, Molla MahmUd Efendi, annesi Seyyid Molla Muhammed Efendinin kızı Meyasin Hanımdır 1831 (H1247) senesinde Şirvan'da doğdu 1886 (H1304) senesinde Bitlis vilayetine bağlı Guroymak (Nurşin) ilcesinde vefat etti Kabri Nurşin'dedir
Asil ve temiz bir aileden gelen Abdurrahman Tagi'nin bulunduğu ev, halk arasında SUfi evi olarak şohret buldu Cunku, babası Molla MahmUd Efendi kemalat, olgunluklar sahibi, ilmiyle amel eden, Peygamber efendimizin yuce sunnetine uymakta titizlik gosteren salih biri idi Onceleri Kadiriyye yoluna girmişti Sonra Nakşibendiyye yoluna da bağlandı Aslen hazreti Huseyin efendimizin soyundan gelen ve seyyide olan annesi Meyasin Hanım da saliha bir kadındı Babası Molla MahmUd Efendinin erkek kardeşleri yoktu Kadiriyye yoluna mensUb kerameti ile meşhUr bir kız kardeşi vardı
Kucuk yaşta tavrı ve hareketleri ile dikkat ceken Abdurrahman Tagi hakkında anne ve babası; Cenabı Allah'ın bize lutfettiği bu cocuk başka cocuklara benzemez Bunun maddi bakımdan ziyade manevi yonden yetişmesine ihtimam gostermeliyiz!diyerek itina gosterdiler Dedesi Molla Muhammed'in de en buyuk arzUsu onun ilimde ve maneviyatta yetişmesiydi Hatta dedesi cocuğun omuzuna elini koyarak; Bizim ailemizin ilmi, irsi olarak dededen oğula devam eder Halbuki benim oğullarımdan hicbirisi bendeki ilmi taleb etmedi İlmime varis, mirascı olacak sen varsınderdi
Ailesinin de teşvik ve desteğiyle kucuk yaşta ilim oğrenmeye başlayan Abdurrahman Tagi, Kur'anı kerim okumayı oğrendi Anne terbiyesi ve yaratılışındaki temizlik sebebiyle akranları arasında farkedilir oldu Oyunla ve boş işlerle meşgUl olmuyor, hep faydalı işlerle ve ilim oğrenmekle vakit geciriyordu Abdurrahman Tagi, cocukluğuyla ilgili olarak şoyle derdi:
Annemin guzel terbiyesi yuzunden rUhlar alemiyle ilişkim kesilmezdi Allah'tan gafil olmazdım Cocukların arasında kendimi devamlı kusurlu gorurdum
Abdurrahman Tagi on yaşına basınca, annesi vefat etti Annesinin vefatından sonra babası onun terbiyesine ve okutulmasına onem verdi Şafii fıkıh kitaplarından İmamı Rafii'nin Muharrer adlı eserini okudu Arapca gramer ilmini oğrenip HadaikudDekaik kitabına kadar babasının yanında okudu Daha sonra memleketinin meşhUr alimlerinden Molla Abdussamed'in yanına gitti O vefat edince buyuk alim Molla Ziyauddin Arvasi'nin yanına giderek ilim oğrendi Ondan, Molla Cami'ye kadar okudu MollaZiyauddin'in sevgisine kavuşup ondan hic ayrılmadı Molla Ziyauddin Arvasi muhabbet ve yakınlıkla ona yoneldi Bir defasında; Muhabbete denk olacak hicbir şey yokturbuyurdu ve muhabbetin ozelliklerini acıkladı, muhabbetin ustun olduğunu anlattı Bu arada cevredeki diğer alimlerden fıkıh, tefsir, hadis gibi dini ilimleri tahsil etti Bu ilimlerde yuksek ilim ve derece sahibi oldu Okuduğu hocalardan icazet, diploma aldı Sonra babasına vakfedilen Ispahart'taki medresede ders vermeye ve talebe yetiştirmeye başladı Gerek ilim oğrendiği, gerekse ilim oğrettiği medreselerde en fazla yakınlık duyduğu kimseler, dunyaya gonul vermeyenlerdi Bu sebeple kendisi, dunyaya meyl etmeyen, Allahu tealanın rızasına kavuşmayı asıl maksad kabUl eden bir zat idi Medresede ders verdiği sırada, bazan talebelerini akan suların kıyılarına, cicekli bahcelere ve guzel manzaralı tepelere goturerek orada ders verirdi Dersleri esnasında Allahu tealanın varlığını ve birliğini gosteren tabiat hadiselerini anlatırdı Bazan ders verdiği kitapta cozumu zor meselelerle karşılaşınca kitabı kapatır, talebelerinden ilahi aşka dair bir kaside soylemelerini ister, sonra bu muşkillerin cevabını Allahu tealadan kendisine bildirmesini dilerdi