Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Hayatın süratli temposu değil can kahrı öldürür. Kişileri hasta ve mutsuz yapan, hiçbir şeyin bedel olmadığı hissidir.”
~Dr.Harold Dodds~
Hasta Değil Mutsuzsunuz.
Bir bölgeniz ağrıyor, sinirlisiniz, gereksiniminizden çok yemek yiyorsunuz, daima bir şeyler karşıt gidecekmiş üzere hissediyor sabahları yorgun kalkıyorsunuz. Daha çok geçmişle ilgileniyor gelecekle ilgili olumlu fikirler besleyemiyorsunuz. Âlâ haber siz hasta değilsiniz lakin MUTSUZSUNUZ.
1. Sabit inançları hayatın çok güç olduğu cephesindedir.
2. Yerküredeki birçok insanın 'güvenilmez' olduğunu düşünürler.
3. Yerkürede neyin 'doğru/iyi' olduğundan fazla, neyin 'yanlış/kötü' olduğuna odaklanırlar.
4. Kendilerini öbür kişilerle kıyaslayarak kıskançlık duyarlar.
5. Hayatlarını külliyen denetim etmeye çalışırlar ve bu yüzden mütemadi didinirler.
6. Gelecekleri hakkında büyük telaş ve kaygılara sahiptirler.
7. Konuşmaları dedikodu ve ağlayıp sızlanma doludur.
Beşerler Neden Bir Psikoloğa Muhtaçlık Duyar?
Fikirlerinde, hislerinde, davranışlarında, münasebetlerinde bir şeyler yolunda gitmiyor. Mutsuz, acı çekiyor, huzursuz ve kasvetleri bedensel sıhhatini tehdit ediyorsa bir psikoloğa muhtaçlık duyabilir. Bununla birlikte ilaç kullanmak istemeyen, bağımlılıklarından kurtulmak isteyen, hayatının bir geçiş devrinde içindeki kaynaklardan daha verimli yararlanmak isteyenler de bir psikolog düzgün gelebilir.
Psikolojimizin Bozulduğunu Kendi Kendimize Anlayabilir Miyiz?
Sizde sıradan olmayan davranışları kendi kendinize fark edebilirsiniz. Siz etmeseniz yakınlarınız fark eder.
Ruh halinizde ani değişiklikler, ölçüsüz kızgınlık, vücut kuvvetinin düşmesi yahut artması, uyku muhtaçlığının artması yahut uyuyamamak, suçluluk duygusu, değersizlik, şiddetli dikkat dağınıklığı, unutkanlık, derdin artması, sekse isteksizlik yahut haddinden fazla istek duymak, huzursuzluğun yanında eşlik eden bedensen rahatsızlıklar, baş ağrısı, sırt ağrısı, kabızlık, çarpıntı, deri döküntüleri, tikler, yeme bozuklukları vb. belirtiler.
Bir Sabah Uyanıp “Bir Psikoloğa Gideyim” Demiyor Herhalde?
Evet karar vermesi için başından geçen hadiselerin ona evvel zarar vermesini bekliyor. Ölçüsüz unutkan, telaşlı, öfkeli bedensel ağrıları, uyku-yemek bozuklukları artık ona hasar vermeye başlıyor kullandığı ilaçlar yarar etmiyor yahut bu ilaçları kullanmak istemiyorsa evvel düşünüyor fakat tekrar de internetten bir psikolog araştırmak konumuna bu mevzuda etrafında tanıdığı birinin referansıyla yahut bir yakınının teşviki ile bir psikolog arıyor.
Konuşarak Bir İşi Çözemeyeceğine İnanan Ve Akıl İstemeyenlere Ne Yapıyorsunuz?
Birinci adım harekete geçmektir. Muhitin baskısı ve dürtülmesiyle hareket edenlerde değişim dileği eksik oluyor. Kalıpları kırıp bir psikoloğa gittiyse samimi bir formda yardım istediğini kabul ediyorum. Lakin kimsenin onun benzersiz derdine tahlil üretemeyeceğine ve haklılığını ispatlamak için de gelenler olabiliyor. Bir kimseyle elektiriğinizin tutup tutmadığını çok kısa müddet içinde anlarsınız. Bizim için ahenk her şeydir. Şayet ahenge giriyorsak itimat, inanç ve düzgünleşme dileği istek ettiğimiz sonucu kolaylaştırıyor. Bilinçaltı ile çalışmak harika bir armoni gerektiriyor ve bu olmazsa aslında ben işimi yapamam.
Yani Bir Cins Dimağına Girip Dimağını Mi Okuyorsunuz?
Kişi müsaade verdiği sürece evet bunu da yapıyorum. İnsan dimağı bir bilgisayarın çalışma mantığı ile tıpkı çalışıyor bir mealde hayatta yaşadığı meseleler o sorunu doğuran yazılımlardan kaynaklanıyor. Bu yazılımları değiştirdiğinizde algı da ve sıkıntılar da değişiyor. Başarılı seansların ahir yıllardır uçağa binemeyenler uçuyor. Imtihan derdi yüzünde hak ettiği puanı alamayan mekteplinin puanları süratle yükseliyor. İlaç, husus yahut duygusal bağımlılıkları olanlar özgürleşiyorlar. Öğrenilmiş çaresizlik diye bir şey var.
En Çok Bilinçaltı Temizleme Ve Zihinsel Detoks Uygulamalırınla Biliniyorsunuz. Bu Nasıl Bir Şey
“Kirlenmek Güzeldir” sloganını kullanan bir reklam var. Hayatımız boyunca yaşamak ve öğrenmek istiyorsak kirlenmeyi de göze almalıyız. Kirlenmekten korkan kaybeder. Kirlendiğinde nasıl detokfikasyon yapacağını bilmeyen hastalanır. Bunlara inanmayan kalıplarına takıntılı yaşar. Birinci yardımda nasıl evvel nefes alması ve kalbi çalıştırmak değerliyse kişinin içinde bulunduğu çıkmazlar üzerinde çalışabilmek için birinci evvel zihinsel ve duygusal rahatlamayı yaşaması gerekir. Bu nedenle birinci dokunuşum bilinçaltını temizlemek ve kimseyi gerçek gereksinimleriyle yüzleştirip değişime hazırlamaktır.
Bunun için devranla geliştirdiğim ve özünde koşullanma ve nörobilimsel formüllere dayalı pratiklerden yararlanıyorum. Kendi farkındalığını arttırarak mizacını tanıması ona nazaran beslenmesi, ömür gücündeki blokajları çözmesi ve altın nefes ile tanışmasını sağlıyorum.
“Her Sorun Bir Fırsattır” Derler Hakikaten O denli Mi?
Sıkıntıların hedefi kozmik yerkürede sizinle uğraşmak değildir. Problemler hayat hedefinize elverişli bir şeyler öğrenmeniz için hayatınıza “Sorun” kimliği ile girer. Ona bir elçi üzere bakmazsanız ve kendinizi ilaçla avutmaya yahut uyutmaya çalışırsanız savaş çıkar. Hasta olur mutsuz olursunuz. Her sorun tekamülünüzün ( şahsî gelişiminizin) bir modülü olarak görürseniz. Meselelerinizi sevmekle tahlillerine daha keyifli ulaşırsınız ve meselelerinizin KALİTESİ’ni arttırırsınız.
Adil Maviş
Bu metnin telif hakkı Adil Maviş’e aittir. Kaynak gösterilerek yayınlanabilir. Makaledeki haberlere dayanarak rastgele bir teşhis ve tedavi uygulanamaz. Adil Maviş kendi geliştirdiği ve kişinin içsel dinamiklerini en üst seviyede kullanılabilmesine dayalı koçluk ve ferdi danışmanlık hizmeti vermektedir. Bu bağlamda alacağınız hizmet teşhis ve tedavi kapsamında değildir.
