Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Ağrının Tarihi Yerleri

Ağrının Tarihi Yerleri
0
211

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Sancı İli Tarihi Yerleri
Ağrının Tarihi mekanları
Ağrının Tarihi Eserleri
Ağrının Tarihi Yerleri hakkında bilgi

Diyadin Kalesi

İlçe merkezinin güneyine düşer Evliya Çelebi ’ye tarafından Diyadin kalesi Azerbaycan hükümdarı Ziyaeddin ((Sultan Hasan oğluAkkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan ’ın oğlu) tarafından yapılmıştır Fiilen kalenin yapılış tarzı, kullanılan araç gereç ve işçiliği yönünden Urartu eserlerine fazla benzemektedir Bir sınır kalesi olan Diyadin kalesini Ziyaeddin her yerde onartmış, eklemeler yapmış, mevcut kale içerisinde bir sığınak ve hatta yaptırmıştır

Seyyah Evliya Çelebi burayı gezdiği yıllarda Diyadin kalesinin 600 toprak örtülü evi, bir hanı, bir hamamı, 4050 dükkânı varmış Fakat günümüzde bahsedilen bu yapılara rastlanmamaktadır Ancak kalenin eksik bir kalıntısı ve kaleden Murat nehrine inen bir suyolu mevcuttur

Tokluca Kalesi

Diyadin ilçesine 19 km mesafede bulunan Tokluca Köyü ’nün hemencecik arkasındaki yokuş üzerinde bulunmaktadır

Avnik Kalesi

Avnik Kalesi, Diyadin ’e 29 km mesafedeki Aladağ ’ın yüksek bir tepecik noktasında yer alan “Ali Hido adlı ile anılan “Yankaya Mezrasında bulunmaktadır

Kuje (Miraşe) Kalesi

Avnik Kalesi ’nin yakın bir uygun bulunan “Kuje Kaleside; Aladağ ’ın yüksek noktalarında “Yankaya mezrası sınırları içinde yer almaktadır

Kudret Köprüsü

Köprü çermiğinin hemencecik yanı başındadır Çermiğin adı da buradan gelmektedir Murat nehri üzerinde takriben 40 metre yüksekliğinde 30 metre eninde natürel bir köprü olarak sert kayalardan oluşmuş yıkılma tehlikesi olmayan aleyhinde tarafa geçit veren bir köprü görünümündedir

İshakpaşa Sarayı

İshak Paşa Sarayı, saraydan öte bir külliyedir İstanbul Topkapı Sarayı ’ndan sonradan son devirde yapılmış sarayların en ünlüsüdür Doğubayazıt ’ın 7 km güneydoğusunda, Eski Doğubayazıt ’ın kayalıkları üzerindedir

Yapılan araştırmalarda sarayın banisi olan paşanın ya da paşaların kimliği konusunda tek kaynağa ast kalınmıştır Bu kaynak, bugün inşa üzerinde bulunan bir kitabedir

Sarayın yapımında kullanılan taşların Sızı merkez ilçesine emrindeki Ağadeve Köyü ’nde ama ocaklardan çıkarıldıkları ve takriben 110 km uzaklıktaki Bayazıt ’a görülünceye kadar kaybolmaları ve uygun yerlere yerleştirilmeleri için numaralandıkları da kaynaklarda yer almaktadır Yeniden bazı kaynaklarda sarayın mimarlıklarının “Ahıskalı oldukları belirtiliyorsa da bunların kimlikleri ve sarayları konusunda fazla bilgiye sahip değiliz Fakat, sarayın farklı alanlara yönlendirilmiş bölümlerindeki taşlar üstünde, burada çalışan ustaların çok sayıda simge ve işaretlerine rastlanmaktadır

Eski Bayazıt Camii (Selim Camii)

Doğubayazıt, 1514 Çaldıran Savaşı ’ndan daha sonra I Selim vaktinde Osmanlı topraklarına katılmış, Doğubayazıt Kalesinin derhal yanına, merkezi kubbeli ve tek minareli Selim Camii de o dönemde yapılmıştır Caminin yer aldığı yamaç düzeltildikten sonradan, duvar örülmek suretiyle düz bir teras oluşturulmuş ve üzerinde bu camii yapı edilmiştir Kesme taştan yapılan bu camii, 15 – 20 mx 15 20 m boyutlarında, kara planlı ve tek kubbelidir Sonradan yıkılan beş gözlü son cemaat yeri ile bir minaresi vardı Yapıda kahverengi tuğla kırmızısı, sarı ve beyaz renkte taşlar karmakarışık bir biçimde kullanılmıştır

Tarihi caminin antre kapısı, gövde duvarları, mihrabı, son cemaat yeri, mihrabiyeleri, duvar payeleri, kubbeye geçiş sistemleri, duvarlardaki kemerler, pencereler ve minarenin yapımında bir sadelik göze çarpar Bayazıt Camii kubbesinin çökme tehlikesi ile karşı karşıya olmasından nedeniyle, camii şuanda ziyaret ve ibadete kapalıdır

Bayazıt Kalesi (Doğubayazıt Kalesi)

Doğubayazıt şehrinin 7 km güneydoğusunda Belleburç denilen bir konumda, sarp bir sarp kayalık üstünde belirlenmiş olan ve günümüzde harabe bir durumda bulunan kalenin başlangıçta ne vakit ve kimler tarafından yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir Ancak kaledeki Urartu Kaya Mezarları ve antik çağlara ait harabeler, buranın antik bir yerleşme olduğu izlenimini vermektedir Bayazıt şehrinin coğrafi konumu nedeniyle, kale tarih her tarafında manâlı görevler üstlenmiştir

Keşiş Bahçesi

Eski Doğubayazıt ’ın anında aşağı hemen hemen bir vaha görünümünde, yemyeşil büyük bir bahçedir 16 Yüzyılda ortaya çıktığı farzedilen ve asırlarca Anadolu ’da dilden dile anlatılan, “Kerem ile Aslı hikâyesinin bu bahçede geçtiği söylenir Kerem, Sızı Dağı ’nı aşarak buraya gelir ve Aslı ile burada buluşur Hikâye ayrı dinlerden oldukları için evlenemeyen iki gencin acı sonla biten aşklarını anlatır Günümüzde Keşiş Bahçesi açık hava kafeteryası olarak hizmet vermektedir

Ahmedİ Hani Türbesi

Ahmedi Hani, Hicri 1061 (MS 1651) tarihinde doğmuştur Babası İlyas, dedesi Eyaz, büyük dedesi Rüstem ’dir Babası oğluna Ahmed adını verdi Hani onun soyadı gibidir Hani, biri mesken alanı bağımlılığı, diğeri de mensup olduğu aşirettir Hani aşiretine mensup olan Ahmed ’in şöhreti oluşunca, Hani soyadıyla anıldı Doğum tarihini ve ömrünce yazıp emek verdiğini bildiren Hani ’nin, doğum yerini mahsus belirtmediği düşünülmektedir

Kendi kalemiyle doğum tarihi Hicri 1061 (Miladi 1651) ’dir Mem û Zîn ’in bitişinin 1695, yaşının 44 olduğunu ve yazı alanına 14 yaşında başlayıp 30 yıl uğraştığını detaylarıyla anlatıyor

Havaran Kalesi

Hamur ilçe merkezindeki kaledir Doğudan Murat nehrine karışan Hamur çayı ile bunun geçtiği derince dereye açılan güneydeki Kurudere aralarında bulunan ve doğudan batıya doğru uzanan yarımada gibi sarp bir sarp kayalık üstünde kurulmuştur Kasabanın batı bitişiğinde, dereden yaklaşık 100 m yüksektedir Giriş kapısı güney doğu yönündedir Kalenin uç kısmı, çevre araziye hafif bir meyille bağlandığından, burası derince kazılmış, bir hendek oluşturulmuştur

Şoşik Kalesi

Hamurun Şoşik (Karlıca) köyünde yalçın kayalar üstüne üretilmiş kaledir Köy ilçe merkezine 34 km uzaklıktadır

Kaleyi yapan ve yapım tarihi bilinmemektedir Ancak Akkoyunlulardan kaldığı sanılmaktadır Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Şoşik Kalesi Sultan Hasan oğlu Ziyaüddinin yapısıdır Yalçın bir kayanın tepesinde dört köşe kaledir, şeklinde tanımlayıp Diyadin Kalesi gibi burayı da Uzun Hasanın oğlu Ziyaüddinin yaptırdığını belirtiyorsa da, Uzun Hasanın bu adda bir oğlu yoktur

Kalenin ortasında geniş bir bölge vardır Yanlardaki odalardan iki büyüğü ayaktadır Yıkılmayan bölümlerden biriside hamamdır Kaleden aşağıya inen meren ve dar yollar vardır Kalenin yapısı ve kullanılan taşlar alışılmış kale mimarisinden farklıdır

Aşağılardan kaleye çıkmak için blok taşlardan meren yapılmıştır Kale dibinde, sert kayalara oyularak üretilmiş Âmâ Kuyu ve Zindan da Şoşik Kalesinin bölümlerindendir Kalenin doğusunda büyük bir su kulesi ile güney batı ve kuzey doğusunda büyük bir su kulesi ile güney batı ve kuzey yönlerinde iki kule kalıntısı vardır Kalenin daha alçak tarafında bambaşka ve özel olarak yapılmış bir ibadethane bulunmaktadır

Şoşik Kalesinin 2 km doğusunda ikinci bir kale daha vardır ki, kale beyinin burayı kızı için yaptırdığı söylenmektedir Dik bir yığın üzerindeki bu kale kalıntısına insanlar, Kız kalesi adını vermektedir

Şoşik Kalesi, Ağrıdaki kalelerin içinde mimarı tarzı fazla öbür olan bir yapıdır Yapıda kullanılan taşlar da değişiktir Bu taşlar, yörede bulunmayan elips biçiminde bir değişiklik özel taşlardır Kalenin köşeleri ve güney cephesinde üç yeri 2 metre kadar haricen çıkıntılı olarak yapılmıştır *
 
858,523Konular
981,276Mesajlar
31,128Kullanıcılar
offfSon üye
Üst Alt