Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Ahmed Mekki Efendi Hayatı
Ahmed Mekki Efendi Biyografisi
Ahmed Mekki Efendi Alim,ârif, veliyyi kâmil olan Seyyid Abdülhakîm Arvâsî`nin büyük oğluAnnesi büyük velî, kerâmetler sâhibi, Seyyid Fehîmi Arvâsîhazretlerinin büyük oğlu MReşid Arvâsî`nin kızı Âişe Hanımdır 1896 yılında Van`ın Başkale kazâsında doğdu 1967 yılındavefât etti
Ahmed Mekki Efendi Küçük yaştan îtibâren fazîletlibabalarından ve amcası Seyyid Tâhâ Efendiden ilim tahsîline başladıMedrese tahsîlini bitirdikten daha sonra tekrar babasından zâhirî ilimlerininceliklerini alarak icâzetle şereflendi Yüksek teveccühlerine vehimmetlerine mazhar olarak evliyâlık yolunda kemâl mertebelere ulaştı
Ahmed Mekkî Efendi, din ilimlerindeki buüstün derecesine karşın son derece edeb ve tevâzu sâhibi idi Bu hâliile kendisini öteki insanlardan gizlerdi Görünüşte herhangi bir kimse gibi insanlararasında bulunur, ancak fiilen, aralıksız cenâbı Adalet ile olurdu
Ahmed Mekkî Efendi uzun yıllar Üsküdar veKadıköy müftülüklerinde bulunup, sağlam fetvâlar verdi Bu vazîfelerisırasında pak ruhlu yüzlerce genci ilim ve fazîletle süsledi CenâbıHak, İstanbul halkını bu feyz ve bolluk kaynağından yıllarcafaydalandırdı İlim bilgi vermek için ekseri zamanlarda talebelerinekendisi giderdi Şâyet talebesi okumak istemezse, tatlı dili ile onuiknâ edip okuturdu Bu işleri sırf cenâbı Hakk`ın rızâsı için yapar,hiç bir karşılık beklemezdi
Ahmed Mekki Efendi Yakınlarından birisi çocuklarını küçükyaşta okumaları için Ahmed Mekkî Efendiye gönderdi Bir müddet sonraçocuklar derse girmekte gevşek davrandılar Tavsiye da menfaat vermediBu husûsu Mekkî Efendiye talep ettiğinde buyurdu fakat: Onlara her dersiçin para vereceğini vâd et Her gün benden dersini okuduğuna dâirimzâlı kâğıt getirene şu değin para vereceğini söyle O yakını dediğigibi yapınca, çocuklar derslere severek geldiler ve çok şeyleröğrendiler Küçük yaştaki çocukları bu yolla okutmanın basit ve faydalıolduğu anlaşılmış oldu
Cumartesi ve Pazar günleri öğleden sonraFâtih Câmiinde vâz verirdi Bu vâzlarında Beydâvî Tefsîri`ni şerhleriile birlikte, tekrar ardına kadar dinleyenlere anlatıp îzâh etti Buşekilde başlayıp bitirmek babalarından sonradan bir de kendilerine nasîboldu Ahmed Mekkî Efendi kendisine suâl sormaya gelenlere, Ehlisünnetin gözbebeği İslâm âlimlerinin eserlerine bakmadan cevapvermezdi Hattâ bâzan aynı suâli sormak için değişik zamanlarda farklıkimseler geldiğinde, hepsinde de; Hele bir kitaba bakalım der vekitaptan okuyarak cevâbını verirdi
Fazla eli açık idi Gecegündüz kapısısevenlerine, gelenlerine açıktı Misâfirlerine karşısında tekrar tekrar ikrâmedilecek bir şeyler de bulurdu Kendisi de çağırılan, dâvet edilen yeregider ve gittiği yerlerde büyüklerin hallerinden, yaşayışlarındanbahsederdi Müftülük yaptığı zamanlarda din görevlilerine dâimâşefkatli davranır, hal ve hatırlarını sorup gönüllerini alırdı Maddîdurumu iyi olmayanlara elinden geldiği değin yardımcı olurdu Busebeple emrinde çalışanlar onu bir müftü olarak yok, şefkatli birbaba gibi görürlerdi Bir gün genç bir müezzin askere bu vesileyle vedâmaksadıyla yanında geldi Ahmed Mekkî Efendi, ona duâ ederek; Evlâdımgidince adresini bana bildir diye tenbih etti Müezzin, askerolduktan sonradan, Ahmed Mekkî Efendiye bir mektup göndererek adresinibildirdi Bir ay dek daha sonra komutanı kendisini arayarak İstanbul`danparası geldiğini ve almasını istedi Müezzin fazla şaşırmıştı Çünküİstanbul`dan kendisine para gönderecek hiç kimsesi yoktu Daha Sonra parayıgönderen zâtın, Ahmed Mekkî hazretleri olduğunu öğrendi
Dînî ilimleri öğrenip hâfızlığa çalışanbir genç, Üsküdar Müftülüğünde imâmlık imtihânı açıldığını işittiFakir ve garipti Imtihan günü müftülüğe gittiğinde mürâcaat edenlerinçok topluluk olduğunu gördüBana burada meslek vermezler Elbiselerimeski, yaşım küçük, tecrübem de yok diye düşünerek bütün geri dönmeyekarar vermişti ama, o sırada müftülüğün kapısı açıldı ve dışarıya çıkanbir birey gerilerden onu çağırarak; Oğlum sakın imtihana girmedengitme dedi ve içeri girdi Genç bu işte bir hayır var deyip imtihanagirdi ve kazandı Sonradan bu zâtın müftü Ahmed Mekkî Efendi olduğunu öğrendi
Ahmed Mekkî Efendi 71 yaşında iken 1967(H1387)`de âhirete irtihâl eyledi Son sözü Elhamdülillah olduCenâze namazına binlerce kişi katıldı O zamâna değin İstanbul böylebir cemâati eksik görmüştü Edirnekapı kabristanlığına defnedildi
Ahmed Mekki Efendi Mekkî Efendinin Süheyl, Behâeddîn,Medenî, Hikmet ve Zâhide isminde beş çocuğu vardı Bunlardan Süheyl veBehâeddîn efendiler babalarının sağlığında vefât etmişlerdir
Ahmed Mekkî Efendinin kabri üç yıl kadarsonra çevre yolu yapılması nedeniyle Ankara, Bağlum`a babalarınınyanına nakledildi Bu üç yıl içinde cesedi tıpkı duruyordu
Ahmed Mekki Efendinin Kefenininde kabre konduğu gündeki gibi bozulmamış olduğu görüldü *
Ahmed Mekki Efendi Biyografisi
Ahmed Mekki Efendi Alim,ârif, veliyyi kâmil olan Seyyid Abdülhakîm Arvâsî`nin büyük oğluAnnesi büyük velî, kerâmetler sâhibi, Seyyid Fehîmi Arvâsîhazretlerinin büyük oğlu MReşid Arvâsî`nin kızı Âişe Hanımdır 1896 yılında Van`ın Başkale kazâsında doğdu 1967 yılındavefât etti
Ahmed Mekki Efendi Küçük yaştan îtibâren fazîletlibabalarından ve amcası Seyyid Tâhâ Efendiden ilim tahsîline başladıMedrese tahsîlini bitirdikten daha sonra tekrar babasından zâhirî ilimlerininceliklerini alarak icâzetle şereflendi Yüksek teveccühlerine vehimmetlerine mazhar olarak evliyâlık yolunda kemâl mertebelere ulaştı
Ahmed Mekkî Efendi, din ilimlerindeki buüstün derecesine karşın son derece edeb ve tevâzu sâhibi idi Bu hâliile kendisini öteki insanlardan gizlerdi Görünüşte herhangi bir kimse gibi insanlararasında bulunur, ancak fiilen, aralıksız cenâbı Adalet ile olurdu
Ahmed Mekkî Efendi uzun yıllar Üsküdar veKadıköy müftülüklerinde bulunup, sağlam fetvâlar verdi Bu vazîfelerisırasında pak ruhlu yüzlerce genci ilim ve fazîletle süsledi CenâbıHak, İstanbul halkını bu feyz ve bolluk kaynağından yıllarcafaydalandırdı İlim bilgi vermek için ekseri zamanlarda talebelerinekendisi giderdi Şâyet talebesi okumak istemezse, tatlı dili ile onuiknâ edip okuturdu Bu işleri sırf cenâbı Hakk`ın rızâsı için yapar,hiç bir karşılık beklemezdi
Ahmed Mekki Efendi Yakınlarından birisi çocuklarını küçükyaşta okumaları için Ahmed Mekkî Efendiye gönderdi Bir müddet sonraçocuklar derse girmekte gevşek davrandılar Tavsiye da menfaat vermediBu husûsu Mekkî Efendiye talep ettiğinde buyurdu fakat: Onlara her dersiçin para vereceğini vâd et Her gün benden dersini okuduğuna dâirimzâlı kâğıt getirene şu değin para vereceğini söyle O yakını dediğigibi yapınca, çocuklar derslere severek geldiler ve çok şeyleröğrendiler Küçük yaştaki çocukları bu yolla okutmanın basit ve faydalıolduğu anlaşılmış oldu
Cumartesi ve Pazar günleri öğleden sonraFâtih Câmiinde vâz verirdi Bu vâzlarında Beydâvî Tefsîri`ni şerhleriile birlikte, tekrar ardına kadar dinleyenlere anlatıp îzâh etti Buşekilde başlayıp bitirmek babalarından sonradan bir de kendilerine nasîboldu Ahmed Mekkî Efendi kendisine suâl sormaya gelenlere, Ehlisünnetin gözbebeği İslâm âlimlerinin eserlerine bakmadan cevapvermezdi Hattâ bâzan aynı suâli sormak için değişik zamanlarda farklıkimseler geldiğinde, hepsinde de; Hele bir kitaba bakalım der vekitaptan okuyarak cevâbını verirdi
Fazla eli açık idi Gecegündüz kapısısevenlerine, gelenlerine açıktı Misâfirlerine karşısında tekrar tekrar ikrâmedilecek bir şeyler de bulurdu Kendisi de çağırılan, dâvet edilen yeregider ve gittiği yerlerde büyüklerin hallerinden, yaşayışlarındanbahsederdi Müftülük yaptığı zamanlarda din görevlilerine dâimâşefkatli davranır, hal ve hatırlarını sorup gönüllerini alırdı Maddîdurumu iyi olmayanlara elinden geldiği değin yardımcı olurdu Busebeple emrinde çalışanlar onu bir müftü olarak yok, şefkatli birbaba gibi görürlerdi Bir gün genç bir müezzin askere bu vesileyle vedâmaksadıyla yanında geldi Ahmed Mekkî Efendi, ona duâ ederek; Evlâdımgidince adresini bana bildir diye tenbih etti Müezzin, askerolduktan sonradan, Ahmed Mekkî Efendiye bir mektup göndererek adresinibildirdi Bir ay dek daha sonra komutanı kendisini arayarak İstanbul`danparası geldiğini ve almasını istedi Müezzin fazla şaşırmıştı Çünküİstanbul`dan kendisine para gönderecek hiç kimsesi yoktu Daha Sonra parayıgönderen zâtın, Ahmed Mekkî hazretleri olduğunu öğrendi
Dînî ilimleri öğrenip hâfızlığa çalışanbir genç, Üsküdar Müftülüğünde imâmlık imtihânı açıldığını işittiFakir ve garipti Imtihan günü müftülüğe gittiğinde mürâcaat edenlerinçok topluluk olduğunu gördüBana burada meslek vermezler Elbiselerimeski, yaşım küçük, tecrübem de yok diye düşünerek bütün geri dönmeyekarar vermişti ama, o sırada müftülüğün kapısı açıldı ve dışarıya çıkanbir birey gerilerden onu çağırarak; Oğlum sakın imtihana girmedengitme dedi ve içeri girdi Genç bu işte bir hayır var deyip imtihanagirdi ve kazandı Sonradan bu zâtın müftü Ahmed Mekkî Efendi olduğunu öğrendi
Ahmed Mekkî Efendi 71 yaşında iken 1967(H1387)`de âhirete irtihâl eyledi Son sözü Elhamdülillah olduCenâze namazına binlerce kişi katıldı O zamâna değin İstanbul böylebir cemâati eksik görmüştü Edirnekapı kabristanlığına defnedildi
Ahmed Mekki Efendi Mekkî Efendinin Süheyl, Behâeddîn,Medenî, Hikmet ve Zâhide isminde beş çocuğu vardı Bunlardan Süheyl veBehâeddîn efendiler babalarının sağlığında vefât etmişlerdir
Ahmed Mekkî Efendinin kabri üç yıl kadarsonra çevre yolu yapılması nedeniyle Ankara, Bağlum`a babalarınınyanına nakledildi Bu üç yıl içinde cesedi tıpkı duruyordu
Ahmed Mekki Efendinin Kefenininde kabre konduğu gündeki gibi bozulmamış olduğu görüldü *
