iltasyazilim
FD Üye
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi Kimdir
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi Hayatı
Ahmed Ziyaüddin GÜMÜŞHANEVİ
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, dünya çapında bir şöhrete sahip, ünlü bir İslam âlimi 12281813 senesinde Gümüşhanenin Emirler Mahallesinde dünyaya geldi Adı Ahmed olup, daha çok Ziyaüddin mahlası ve Gümüşhanevî nisbeti ile meşhur olmuştur
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, künyesinden babasının adının Mustafa ve dedesinin adının Abdurrahman olduğunu öğreniyoruz Babası hayatını ticaretle şampiyon salih bir kimse idi İsimlerinin bir mahalleye verilecek dek nüfuzlu bir sülaleden gelmiş olmaları kaynaklarda zikrediliyor Bu mahallenin ismi emirler mahallesidir
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, reel bir zâhid ve hak dostudur Gümüşhanede hayatının birincil on senesini, yani çocukluk yıllarını geçirdiği biliniyor
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, tarikat silsilelerinde kendi adına özel bir şube teşkil edecek dek ileri mertebede bir şeyh ve âlim Hadis, kelam, fıkıh ve tasavvuf eserleri kaleme almış çok velud bir müellif; muhaddis, mütekellim, fakih
Gümüşhânevînin çocukluğundan beri ilim tahsiline ayrı bir merakı olduğu ve beş yaşında Kurânı Kerîmi hatmettiği, sekiz yaşına geldiğinde Kasidei Bürde, Delâili Hayrât ve Hizbi Azâm adlı eserleri hatmedip bu eserlerden icazet aldığı bilinmektedir
Gümüşhanede fakat hocalarının isimlerini kendisinin talebelerine verdiği icazetnamelerden öğrenildiğine göre şöyledir Şeyh Salim, Şeyh Ömer elBağdadi, Şeyh Ali elVefai ve Şeyh Ali
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, on yaşlarına geldiğinde ailesiyle birlikte Trabzona göç eder Ağabeyinin askere gitmesiyle yalnız kalan babasına işyerinde yardımcı olmak onu ilim tahsil etmekten alıkoymamıştır Ahmed, Trabzondaki âlimlerden sarf, nahiv ve fıkıh dersleri almaya başlar Ayrıca ilim tahsili hem ticari işler altında ezilmesinden üzüntü eden babası, ağabeyi askerden gelince onu İstanbula DârülUlûma göndermeye söz verir O da bunun sevinciyle bir taraftan derslerine devam eder; hıfzını tamamlar, bir taraftan da eli ile ördüğü para keselerini satarak ileride ihtiyacı olacak parayı biriktirmeye başlar Akranlarının oyunla meşgul olduğu dönemde o, ilim tahsiline devam eder Düşündüğü, düş ettiği ve en fazla arzuladığı şey ise mâsivâdan soyutladığı bedenini sadece ilim tahsiline hasretmektir Gümüşhanevî babasının taahhüt ettiği günün gelişini hasretle bekler Bu duyguların onda gelişmesinde içinde bulunduğu tasavvuf çevresinin etkisi vardır
seçme parça *
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi Hayatı
Ahmed Ziyaüddin GÜMÜŞHANEVİ
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, dünya çapında bir şöhrete sahip, ünlü bir İslam âlimi 12281813 senesinde Gümüşhanenin Emirler Mahallesinde dünyaya geldi Adı Ahmed olup, daha çok Ziyaüddin mahlası ve Gümüşhanevî nisbeti ile meşhur olmuştur
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, künyesinden babasının adının Mustafa ve dedesinin adının Abdurrahman olduğunu öğreniyoruz Babası hayatını ticaretle şampiyon salih bir kimse idi İsimlerinin bir mahalleye verilecek dek nüfuzlu bir sülaleden gelmiş olmaları kaynaklarda zikrediliyor Bu mahallenin ismi emirler mahallesidir
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, reel bir zâhid ve hak dostudur Gümüşhanede hayatının birincil on senesini, yani çocukluk yıllarını geçirdiği biliniyor
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, tarikat silsilelerinde kendi adına özel bir şube teşkil edecek dek ileri mertebede bir şeyh ve âlim Hadis, kelam, fıkıh ve tasavvuf eserleri kaleme almış çok velud bir müellif; muhaddis, mütekellim, fakih
Gümüşhânevînin çocukluğundan beri ilim tahsiline ayrı bir merakı olduğu ve beş yaşında Kurânı Kerîmi hatmettiği, sekiz yaşına geldiğinde Kasidei Bürde, Delâili Hayrât ve Hizbi Azâm adlı eserleri hatmedip bu eserlerden icazet aldığı bilinmektedir
Gümüşhanede fakat hocalarının isimlerini kendisinin talebelerine verdiği icazetnamelerden öğrenildiğine göre şöyledir Şeyh Salim, Şeyh Ömer elBağdadi, Şeyh Ali elVefai ve Şeyh Ali
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, on yaşlarına geldiğinde ailesiyle birlikte Trabzona göç eder Ağabeyinin askere gitmesiyle yalnız kalan babasına işyerinde yardımcı olmak onu ilim tahsil etmekten alıkoymamıştır Ahmed, Trabzondaki âlimlerden sarf, nahiv ve fıkıh dersleri almaya başlar Ayrıca ilim tahsili hem ticari işler altında ezilmesinden üzüntü eden babası, ağabeyi askerden gelince onu İstanbula DârülUlûma göndermeye söz verir O da bunun sevinciyle bir taraftan derslerine devam eder; hıfzını tamamlar, bir taraftan da eli ile ördüğü para keselerini satarak ileride ihtiyacı olacak parayı biriktirmeye başlar Akranlarının oyunla meşgul olduğu dönemde o, ilim tahsiline devam eder Düşündüğü, düş ettiği ve en fazla arzuladığı şey ise mâsivâdan soyutladığı bedenini sadece ilim tahsiline hasretmektir Gümüşhanevî babasının taahhüt ettiği günün gelişini hasretle bekler Bu duyguların onda gelişmesinde içinde bulunduğu tasavvuf çevresinin etkisi vardır
seçme parça *