iltasyazilim
FD Üye
Akdeniz Bölgesi Türküleri
Akdeniz Bölgesi Insanlar
IspartaAkdeniz Bölgesi Türküleri
Akdeniz bölgesinin (Isparta, Burdur) irk, bir bütünlük arz etmektedir Bölge, Akdeniz kıyıları ile İç Anadolu, Ege, Marmara bölgeleri arasında bir köprü görevini görmektedir Bu sebeple, ilde zengin bir halk varlığı oluşmuştur İlin Akdeniz, İç Anadolu, Ege bölgeleriyle ortak ezgileri bulunmaktadır AlevîTahtacı inancına alt köylerde yaşayanlar, yörenin halk müziği müziğine bambaşka bir renk vermişlerdir Ayrıca Kafkasya, Bulgaristan, Romanya ve Yunanistan ’dan yöreye yerleştirilen Türk göçmenler, bölgenin irk müziğine, insanlar oyunlarına yeni katkılarda bulunmuşlardır
Ahali kültürünün konuları olan doğum, sünnet, evlenme, ölüm, askerhacı yolcu etme ve karşılama ile ilgili gelenekler, gezeksohbetler, mesire yerlerindeki eğlenceler, seyirlik ve çocuk oyunları, dinî ve geleneksel bayramlar, nevruzhıdrellez gibi kutlamalar, bağbozumları, gül toplama, halı tekstil gibi işler, halk şairleri (âşık) Isparta halk müziği müziğini besleyen, yeni ezgi ve türkülerin oluşmasını sağlayan kültürel unsurlardır
Isparta millet ezgilerini kırık havalar, uzun havalar, karma havalar sınıflandırması açısından bakıldığında kırık havaların çoğunlukta olduğu görülür Yörede uzun havalara “Gurbet Havası veya sadece “Gurbet denildiği gibi “Guval da denilmektedir Bağlama ya da kemane ile bu havaların özelliğine yerinde 5 veya 7 zamanlı ezgiler çalınır Avşar Beyleri en meşhur gurbet havalarıdır Gelin ve güvey okşamaları da uzun hava niteliğindedir Ağıtlar, ninniler, Garip ve Kerem ayağındaki ezgiler yörede “GuvalGurbet Havası olarak okunur Ağıtlara yörede “yakım denilmektedir Gurbet havalarının anında ardındaki Teke Zortlaması gibi hareketli, kırık havalara geçilir
Yöredeki ezgiler dinsel (dinî) ve din dışı diye iki şekilde ele alınarak bakıldığında, Cem törenlerinde Pir Sultan, Kul Himmet, Hatâyî gibi Alevî inancına emrindeki şairlerden deyişler, duvazların okunduğu ve samah dönüldüğü görülmektedir Sünnî inancına alt topluluklarda ise düğünlerde, kutsal gecelerde, mevlitlerde ilâhiler söylenmektedir
Isparta millet müziğinde Yahyalı Kerem dizisinin dağıtılmış derecelerinden başlayıp karara dışarı giden ezgiler çoğunluktadır Acayip, Kerem, Yanık Kerem, Mermer ayarlarında söylenen türküler bunlara örnektir bir takım türkülerde bir ayaktan öbürüne geçişteki el yatkınlığı uyarı çekicidir Evlerinin Önü Mersin, Gıcır Gıcır Kazanç Yarin Kağnısı bu ezgi yapısındadır Bunun yanı sıra yaygın olarak kullanılan 2+2+2+3 9 ve 2+3+2+2 9 zamanlı türküler de bulunmaktadır dahası 2, 3 ve 4 zamanlılar ile 5 ve 7 zamanlı türkülere de (gurbet havalarının saz bölümleri) rastlanılmaktadır Zeybek, Teke Zortlaması, Gakgili, Dattiri ve Dımıdan havaları 9 zamanlıdırlar
Yöre ezgileri, halk aralarında Zeybek, Gurbet Havası (Guval), Yakımlar, Teke Zortlaması, dımıdan, dattiri, Gakgili, Okşama, Boğaz Havası, Oyun Havası, Samah, Anlatım Tarzı biçiminde sınıflandırılmaktadır
Zeybek: Keza türkü olarak söylenen ayrıca de oynanabilen ezgilerdir İl merkezi ile Gönen ve Keçiborlu gibi İç Ege ’ye açılan ilçelerde ağır zeybekler ön plandadır Ağır zeybeklerin 94 ’lük, bazen de 92 ’lik ölçüler taşıdığı görülür Serenler, Evlerinin Önü Mersin, Ardıçtandır Kuyuların Kovası, Kâzım ’ım ağır zeybeklerdendir İlin öteki yerlerinde ve bayan eğlencelerinde ise hafif zeybekler söylenip, oynanır Şu Gelen Atlı mıdır?, Şu Aydın ’ın Uşağı, Ay Doğar Ayan Beyan, Sarı Zeybek, Haymanalı, Hatçem, Çayıra Serdim Postu, Meren Altında Tavuk Gıdaklar 98 ’lik ölçünün egemen olduğu zeybeklerdir
Gurbet Havası: Uzun hava türündeki bu ezgilere “Guval (Kaval) ya da sadece “Gurbet de denilir Guvaldan sonradan fazla süratli bir tempoda oynanan zortlatmalara geçilir Toroslardaki Yörükler matem, ninni ile Acayip, Avşar, Kerem ayağındaki ezgileri “Guval olarak okurlar Guval ’dan sonra çok süratli ritimdeki zortlamalara geçilir Teke Zortlatmaları için çok çabuk olmaları nedeniyle özel bir tezene tavrı geliştirilmiştir Bu konuşma, 916 ’lık bir tartımdadır ve 916 ’lığın tüm varyasyonları görülür
Yakım: Yörede ağıtlara “Yakım denilmektedir Boğulan Gelin, Yaralandım, Al Başlı Gelin, Yaran Sürmeli Mehmet, Camız Süsen Gelin, Gerdekte Ölen Güveyi, Deryalar Yüzünde Bir Yeşil Uç, Beni Vuran Amcaoğlu, Süpürün Damları Osman Geliyor, Demir Parmaklıktan Bakar Bakar Ağlarım, Fadimem Fadimem Tombul Fadimem, Bu Gençlikte Vefat Bazan Baskı gibi türküler gurbet havaları içinde yer alan türkülerdir
Teke Zortlaması: Genellikle Anadolu ’nun güney bölgelerinden başlayarak, Toros dağları boyunca uzanan ve İçel, Antalya, Burdur, Isparta, Denizli, Afyon, Muğla illerini içine alan yöreye “Teke Yöresi denilmektedir Bu bölge, Hamitoğulları Beyliğinin bir kısmı olan Teke Beyliği ’nin yönettiği topraklar olması nedeniyle Teke yöresi adı verilmiştir Bu bölgenin havalarına “Teke Havası, oyunlarına da “Teke Oyunları denilmektedir Bunun yanı sıra yörenin oyun ve ezgilerinde Tekenin hareketleri yansıtıldığı için de “Teke Yöresi denildiği ileri sürülmektedir Ezgilerin ritimleri fazla hızlıdır
Teke Zortlatmaları, iki bölümlüdür Yellemede, oyun, yürük olarak başlar ve hoplatmadan aynı ezgi ile hızlanarak devam eder Teke Zortlatmalarında eğlence bölümü yoktur Oyunlar böylece tek bölümlü havayı anımsatırlar Zortlatmalar sık sık sözlüdür
Teke Havaları, bağlama ile ne dek süratli çalınırsa çalınsın oynanacak hıza ulaşılamamaktadır Benzer koşul büyük kaval için de geçerlidir bu nedenle Sipsi ve Çift Kaval (çifte) kullanılır Teke Zortlamaları Türk Müziğindeki Ağır Aksak (2+2+3+2), Aksak (2+2+2+3), Raks aksağı (2+3+2+2) ve Oynak (3+2+2+2) olarak aşina dokuz vuruşlu alaşım ölçülerin 916 ’lık türüne girmektedir Teke Zortlamalarının “Dımıdan, “Gakgili ve “Dattiri adları bahşedilen çeşitleri bulunmaktadır
Dımıdan: Teke yöresi Türkmenlerinde kadınların leğen dibi döverek oynadıkları Teke Zortlamalarıdır (2+2+2+3) ölçüsü hakimdir
Dattiri: Yörede zortlamaların daha yürük (çabuk) olanlarına bu isim verilmiştir Çalgı ile çalınamayacak derecede ritimleri hızlı olduğundan Boğaz Havasıyla eşlik edilirler Bayan oyunları olup, (2+3+2+2) ölçüsü hakimdir
Gakgili: Teke yöresinde Dattirilerin enstrüman ile çalınmasına bahşedilen addır Enstrüman ile çalındığı için daha ağırdır
Okşama: Yörede kadın oyunlarına bahşedilen addır Zil Okşaması, GelinDamat Okşaması, Davul Okşaması, Kına Okşaması, Sağdıç Okşaması gibi türleri vardır GelinGüveyi okşamalarında övme, iftihar duygusu hakimdir Okşamalar, ağır ve yürük elde etmek üzere iki biçimde oynanır Garilom, Gabardıç, Sağdıç Dolanması gibi oyunlar yürük, diğer okşamalar ise ağırdır Kadın meclislerinde okşamaları defçi kadınlar çalıp söylerler Teke oyunu olarak tanınan okşamalar, bir takım bölgelerde zeybek olarak sayılmaktadır Isparta, Yenice, Eğirdir gibi yörelerde bu isim verilir
Yörede, hem zeybek oyunlarının yanı sıra samahlar da oynanmaktadır Isparta ’nın değişik yerlerinde yerleşen Tahtacı ve Abdalların da, açık olmayan ve kendilerine has ayinlerinde (cemlerinde) oynadıkları oyunlar “Samah ya da “Semah olarak adlandırılır Semahlar bağlama ve bazen de kemanenin eşliğinde, sıkça tabir veya nefeslerin söylendiği, o esnada daha ziyade gençler olmak üzere kadınlı erkekli çiftlerde oluşan gurupların muhakkak bir düzen içinde oynadıkları dini rakslardır
Isparta ’da, özellikle düğünlerde kadın kına gecelerinde veya erkeklerin kendi aralarında bir araya geldiği damat okşamalarında oyunlar oynanarak yaratılan eğlenceye tekrar “Samah denilir Oysa ayin ya da dini raks samahları ile bir ilgisi yoktur
Bir Takım gelin okşamalarında, mısra sonlarında hı, hı, hııve ay babam anam ağabeyciğim kızım hı, hı, hııgibi ifadelere rastlanmaktadır Bu ifadeler ile türküde anlatılmak istenen konu daha hazin ve kederli bir duruma getirilmektedir Gelin okşamaları; nikah esnasında, gelin hamamında ve kına gecelerinde bir bayan göre söylenmektedir Bu kadın, gelin ve yakınlarına türküler söylemekle birlikte onların ağızlarından da bu tür türküler söylemektedir Yörede, damat okşamaları ise kına gecesinde, bir erkek tarafından kına yakılırken söylenir Bu türküler ile güvey övülür ve düğününün kutlu olması temenni edilir
Boğaz Havası: Teke yöresi Yörüklerinin parmaklarını gırtlakları üstüne bastırarak, buhran gücü ve parmakların yer değiştirmesi ile elde ettikleri ezgilerin tümüne bahşedilen addır “Boğaz vurmak, “Boğaz araklamak gibi tanımlamalar da boğaz havasını bir ezgi ile söylemek anlamında kullanılmıştır Boğaz havaları bazı Yörüklerin dilinde “Hada ve “Doa gibi isimler almıştır Boğaz havalarının yörede özel bir önemi vardır Erkek çobanların kaval, düdük çalmalarına karşılık kızbayan çobanlar “Boğaz çalarlar Ara Sıra erkeklerin “Boğaz çaldıkları da görülür Yörük çoban kızları dağlarda hayvanlarını otlatırken, birbirleri ile haberleşmek, müzik gereksinimlerini karşılamak, atışmak amaçlarıyla kullandıkları bilinmektedir
Teke yöresinde kaval, boğaz havası şeklinde üflenirse, buna “Nefesleme denir Bu tür havalara “Boğaz Oyun Havası da denir Boğaz havalarını Yörük boğazları diye anılanlar; Sarı Keçili Kızımın Boğazı, Hayta Kızımın Boğazı, Saçı Kınalı Boğazı, Kocakarı Boğazı, Eski Yörük Boğazı, Guguk Boğazı vb Yörede, boğazlar çalınırken oyun havalarının arasına ayrıca birtakım üflemeler eklenir (gelmiş, derhal gelmiş, hoyda, hayda vb) gibi Boğaz havaları cura ile çalındığında tezene kullanılmaz, curanın tellerine parmakla vurularak ve teli sap ile parmak arasına sıkıştırarak parmakla teli çekerek ses çıkartılır
Kesinti: Sözlü oyunların bitiminde gelen bölüme denir Bu bölümde yapılan oyunlar şu biçimlerde görülür; Kesintisözlü müzikkesinti, Sözlü müzikkesintisözlü müzik kesinti, sözlü müzik kesinti sözlü müzik, sözlü müzikkesinti, kesintisözlü müzikkesintisözlü müzik
Kesinti sözcüğü muhakkak bir fasıldaki türkü ve oyunların sonunda, ortasında ya da başında çalınan müzik olmak üzere iki anlamda kullanılır Oyun adı başa eklenerek söylenir, Serenler Kesintisi gibi Özgürlük biçimdeki oyun havalarına da benzer isim verilir Bu durumda kesinti sözcüğü başa gelir Kesinti Havası, Kesinti Zeybeği gibi
Kaydalama: Teke oyunlarında keklik gibi sekerek yürümek, kanat çırpar gibi el çırpma, eğilerek dönme ve yer değişiklik ile yapılan oyunlara “Kaydalama adı verilir Kadınlar aralarında, iki birey ile ve def vurularak oynanır
Cümle Parçası: AlevîBektaşî geleneğinde, uluların, dedelerin, babaların ve Pîr Sultan, Kul Himmet, Hatayî gibi şairlerin müzik eşliğinde söylenen şiirleridir Cem törenlerinde mutlaka deyişler okunur
Isparta sözlü ezgilerinin konuları aşk, doğa, hayvan ve çocuk sevgisi, meslek aşkı, cesaret, gurbet, vefat, erken ve ani ölümlerde duyulan acı, iltifat, yergi, kutsal değerlere bağlılık, AllahMuhammedAli sevgisi gibi konulardır *
Akdeniz Bölgesi Insanlar
IspartaAkdeniz Bölgesi Türküleri
Akdeniz bölgesinin (Isparta, Burdur) irk, bir bütünlük arz etmektedir Bölge, Akdeniz kıyıları ile İç Anadolu, Ege, Marmara bölgeleri arasında bir köprü görevini görmektedir Bu sebeple, ilde zengin bir halk varlığı oluşmuştur İlin Akdeniz, İç Anadolu, Ege bölgeleriyle ortak ezgileri bulunmaktadır AlevîTahtacı inancına alt köylerde yaşayanlar, yörenin halk müziği müziğine bambaşka bir renk vermişlerdir Ayrıca Kafkasya, Bulgaristan, Romanya ve Yunanistan ’dan yöreye yerleştirilen Türk göçmenler, bölgenin irk müziğine, insanlar oyunlarına yeni katkılarda bulunmuşlardır
Ahali kültürünün konuları olan doğum, sünnet, evlenme, ölüm, askerhacı yolcu etme ve karşılama ile ilgili gelenekler, gezeksohbetler, mesire yerlerindeki eğlenceler, seyirlik ve çocuk oyunları, dinî ve geleneksel bayramlar, nevruzhıdrellez gibi kutlamalar, bağbozumları, gül toplama, halı tekstil gibi işler, halk şairleri (âşık) Isparta halk müziği müziğini besleyen, yeni ezgi ve türkülerin oluşmasını sağlayan kültürel unsurlardır
Isparta millet ezgilerini kırık havalar, uzun havalar, karma havalar sınıflandırması açısından bakıldığında kırık havaların çoğunlukta olduğu görülür Yörede uzun havalara “Gurbet Havası veya sadece “Gurbet denildiği gibi “Guval da denilmektedir Bağlama ya da kemane ile bu havaların özelliğine yerinde 5 veya 7 zamanlı ezgiler çalınır Avşar Beyleri en meşhur gurbet havalarıdır Gelin ve güvey okşamaları da uzun hava niteliğindedir Ağıtlar, ninniler, Garip ve Kerem ayağındaki ezgiler yörede “GuvalGurbet Havası olarak okunur Ağıtlara yörede “yakım denilmektedir Gurbet havalarının anında ardındaki Teke Zortlaması gibi hareketli, kırık havalara geçilir
Yöredeki ezgiler dinsel (dinî) ve din dışı diye iki şekilde ele alınarak bakıldığında, Cem törenlerinde Pir Sultan, Kul Himmet, Hatâyî gibi Alevî inancına emrindeki şairlerden deyişler, duvazların okunduğu ve samah dönüldüğü görülmektedir Sünnî inancına alt topluluklarda ise düğünlerde, kutsal gecelerde, mevlitlerde ilâhiler söylenmektedir
Isparta millet müziğinde Yahyalı Kerem dizisinin dağıtılmış derecelerinden başlayıp karara dışarı giden ezgiler çoğunluktadır Acayip, Kerem, Yanık Kerem, Mermer ayarlarında söylenen türküler bunlara örnektir bir takım türkülerde bir ayaktan öbürüne geçişteki el yatkınlığı uyarı çekicidir Evlerinin Önü Mersin, Gıcır Gıcır Kazanç Yarin Kağnısı bu ezgi yapısındadır Bunun yanı sıra yaygın olarak kullanılan 2+2+2+3 9 ve 2+3+2+2 9 zamanlı türküler de bulunmaktadır dahası 2, 3 ve 4 zamanlılar ile 5 ve 7 zamanlı türkülere de (gurbet havalarının saz bölümleri) rastlanılmaktadır Zeybek, Teke Zortlaması, Gakgili, Dattiri ve Dımıdan havaları 9 zamanlıdırlar
Yöre ezgileri, halk aralarında Zeybek, Gurbet Havası (Guval), Yakımlar, Teke Zortlaması, dımıdan, dattiri, Gakgili, Okşama, Boğaz Havası, Oyun Havası, Samah, Anlatım Tarzı biçiminde sınıflandırılmaktadır
Zeybek: Keza türkü olarak söylenen ayrıca de oynanabilen ezgilerdir İl merkezi ile Gönen ve Keçiborlu gibi İç Ege ’ye açılan ilçelerde ağır zeybekler ön plandadır Ağır zeybeklerin 94 ’lük, bazen de 92 ’lik ölçüler taşıdığı görülür Serenler, Evlerinin Önü Mersin, Ardıçtandır Kuyuların Kovası, Kâzım ’ım ağır zeybeklerdendir İlin öteki yerlerinde ve bayan eğlencelerinde ise hafif zeybekler söylenip, oynanır Şu Gelen Atlı mıdır?, Şu Aydın ’ın Uşağı, Ay Doğar Ayan Beyan, Sarı Zeybek, Haymanalı, Hatçem, Çayıra Serdim Postu, Meren Altında Tavuk Gıdaklar 98 ’lik ölçünün egemen olduğu zeybeklerdir
Gurbet Havası: Uzun hava türündeki bu ezgilere “Guval (Kaval) ya da sadece “Gurbet de denilir Guvaldan sonradan fazla süratli bir tempoda oynanan zortlatmalara geçilir Toroslardaki Yörükler matem, ninni ile Acayip, Avşar, Kerem ayağındaki ezgileri “Guval olarak okurlar Guval ’dan sonra çok süratli ritimdeki zortlamalara geçilir Teke Zortlatmaları için çok çabuk olmaları nedeniyle özel bir tezene tavrı geliştirilmiştir Bu konuşma, 916 ’lık bir tartımdadır ve 916 ’lığın tüm varyasyonları görülür
Yakım: Yörede ağıtlara “Yakım denilmektedir Boğulan Gelin, Yaralandım, Al Başlı Gelin, Yaran Sürmeli Mehmet, Camız Süsen Gelin, Gerdekte Ölen Güveyi, Deryalar Yüzünde Bir Yeşil Uç, Beni Vuran Amcaoğlu, Süpürün Damları Osman Geliyor, Demir Parmaklıktan Bakar Bakar Ağlarım, Fadimem Fadimem Tombul Fadimem, Bu Gençlikte Vefat Bazan Baskı gibi türküler gurbet havaları içinde yer alan türkülerdir
Teke Zortlaması: Genellikle Anadolu ’nun güney bölgelerinden başlayarak, Toros dağları boyunca uzanan ve İçel, Antalya, Burdur, Isparta, Denizli, Afyon, Muğla illerini içine alan yöreye “Teke Yöresi denilmektedir Bu bölge, Hamitoğulları Beyliğinin bir kısmı olan Teke Beyliği ’nin yönettiği topraklar olması nedeniyle Teke yöresi adı verilmiştir Bu bölgenin havalarına “Teke Havası, oyunlarına da “Teke Oyunları denilmektedir Bunun yanı sıra yörenin oyun ve ezgilerinde Tekenin hareketleri yansıtıldığı için de “Teke Yöresi denildiği ileri sürülmektedir Ezgilerin ritimleri fazla hızlıdır
Teke Zortlatmaları, iki bölümlüdür Yellemede, oyun, yürük olarak başlar ve hoplatmadan aynı ezgi ile hızlanarak devam eder Teke Zortlatmalarında eğlence bölümü yoktur Oyunlar böylece tek bölümlü havayı anımsatırlar Zortlatmalar sık sık sözlüdür
Teke Havaları, bağlama ile ne dek süratli çalınırsa çalınsın oynanacak hıza ulaşılamamaktadır Benzer koşul büyük kaval için de geçerlidir bu nedenle Sipsi ve Çift Kaval (çifte) kullanılır Teke Zortlamaları Türk Müziğindeki Ağır Aksak (2+2+3+2), Aksak (2+2+2+3), Raks aksağı (2+3+2+2) ve Oynak (3+2+2+2) olarak aşina dokuz vuruşlu alaşım ölçülerin 916 ’lık türüne girmektedir Teke Zortlamalarının “Dımıdan, “Gakgili ve “Dattiri adları bahşedilen çeşitleri bulunmaktadır
Dımıdan: Teke yöresi Türkmenlerinde kadınların leğen dibi döverek oynadıkları Teke Zortlamalarıdır (2+2+2+3) ölçüsü hakimdir
Dattiri: Yörede zortlamaların daha yürük (çabuk) olanlarına bu isim verilmiştir Çalgı ile çalınamayacak derecede ritimleri hızlı olduğundan Boğaz Havasıyla eşlik edilirler Bayan oyunları olup, (2+3+2+2) ölçüsü hakimdir
Gakgili: Teke yöresinde Dattirilerin enstrüman ile çalınmasına bahşedilen addır Enstrüman ile çalındığı için daha ağırdır
Okşama: Yörede kadın oyunlarına bahşedilen addır Zil Okşaması, GelinDamat Okşaması, Davul Okşaması, Kına Okşaması, Sağdıç Okşaması gibi türleri vardır GelinGüveyi okşamalarında övme, iftihar duygusu hakimdir Okşamalar, ağır ve yürük elde etmek üzere iki biçimde oynanır Garilom, Gabardıç, Sağdıç Dolanması gibi oyunlar yürük, diğer okşamalar ise ağırdır Kadın meclislerinde okşamaları defçi kadınlar çalıp söylerler Teke oyunu olarak tanınan okşamalar, bir takım bölgelerde zeybek olarak sayılmaktadır Isparta, Yenice, Eğirdir gibi yörelerde bu isim verilir
Yörede, hem zeybek oyunlarının yanı sıra samahlar da oynanmaktadır Isparta ’nın değişik yerlerinde yerleşen Tahtacı ve Abdalların da, açık olmayan ve kendilerine has ayinlerinde (cemlerinde) oynadıkları oyunlar “Samah ya da “Semah olarak adlandırılır Semahlar bağlama ve bazen de kemanenin eşliğinde, sıkça tabir veya nefeslerin söylendiği, o esnada daha ziyade gençler olmak üzere kadınlı erkekli çiftlerde oluşan gurupların muhakkak bir düzen içinde oynadıkları dini rakslardır
Isparta ’da, özellikle düğünlerde kadın kına gecelerinde veya erkeklerin kendi aralarında bir araya geldiği damat okşamalarında oyunlar oynanarak yaratılan eğlenceye tekrar “Samah denilir Oysa ayin ya da dini raks samahları ile bir ilgisi yoktur
Bir Takım gelin okşamalarında, mısra sonlarında hı, hı, hııve ay babam anam ağabeyciğim kızım hı, hı, hııgibi ifadelere rastlanmaktadır Bu ifadeler ile türküde anlatılmak istenen konu daha hazin ve kederli bir duruma getirilmektedir Gelin okşamaları; nikah esnasında, gelin hamamında ve kına gecelerinde bir bayan göre söylenmektedir Bu kadın, gelin ve yakınlarına türküler söylemekle birlikte onların ağızlarından da bu tür türküler söylemektedir Yörede, damat okşamaları ise kına gecesinde, bir erkek tarafından kına yakılırken söylenir Bu türküler ile güvey övülür ve düğününün kutlu olması temenni edilir
Boğaz Havası: Teke yöresi Yörüklerinin parmaklarını gırtlakları üstüne bastırarak, buhran gücü ve parmakların yer değiştirmesi ile elde ettikleri ezgilerin tümüne bahşedilen addır “Boğaz vurmak, “Boğaz araklamak gibi tanımlamalar da boğaz havasını bir ezgi ile söylemek anlamında kullanılmıştır Boğaz havaları bazı Yörüklerin dilinde “Hada ve “Doa gibi isimler almıştır Boğaz havalarının yörede özel bir önemi vardır Erkek çobanların kaval, düdük çalmalarına karşılık kızbayan çobanlar “Boğaz çalarlar Ara Sıra erkeklerin “Boğaz çaldıkları da görülür Yörük çoban kızları dağlarda hayvanlarını otlatırken, birbirleri ile haberleşmek, müzik gereksinimlerini karşılamak, atışmak amaçlarıyla kullandıkları bilinmektedir
Teke yöresinde kaval, boğaz havası şeklinde üflenirse, buna “Nefesleme denir Bu tür havalara “Boğaz Oyun Havası da denir Boğaz havalarını Yörük boğazları diye anılanlar; Sarı Keçili Kızımın Boğazı, Hayta Kızımın Boğazı, Saçı Kınalı Boğazı, Kocakarı Boğazı, Eski Yörük Boğazı, Guguk Boğazı vb Yörede, boğazlar çalınırken oyun havalarının arasına ayrıca birtakım üflemeler eklenir (gelmiş, derhal gelmiş, hoyda, hayda vb) gibi Boğaz havaları cura ile çalındığında tezene kullanılmaz, curanın tellerine parmakla vurularak ve teli sap ile parmak arasına sıkıştırarak parmakla teli çekerek ses çıkartılır
Kesinti: Sözlü oyunların bitiminde gelen bölüme denir Bu bölümde yapılan oyunlar şu biçimlerde görülür; Kesintisözlü müzikkesinti, Sözlü müzikkesintisözlü müzik kesinti, sözlü müzik kesinti sözlü müzik, sözlü müzikkesinti, kesintisözlü müzikkesintisözlü müzik
Kesinti sözcüğü muhakkak bir fasıldaki türkü ve oyunların sonunda, ortasında ya da başında çalınan müzik olmak üzere iki anlamda kullanılır Oyun adı başa eklenerek söylenir, Serenler Kesintisi gibi Özgürlük biçimdeki oyun havalarına da benzer isim verilir Bu durumda kesinti sözcüğü başa gelir Kesinti Havası, Kesinti Zeybeği gibi
Kaydalama: Teke oyunlarında keklik gibi sekerek yürümek, kanat çırpar gibi el çırpma, eğilerek dönme ve yer değişiklik ile yapılan oyunlara “Kaydalama adı verilir Kadınlar aralarında, iki birey ile ve def vurularak oynanır
Cümle Parçası: AlevîBektaşî geleneğinde, uluların, dedelerin, babaların ve Pîr Sultan, Kul Himmet, Hatayî gibi şairlerin müzik eşliğinde söylenen şiirleridir Cem törenlerinde mutlaka deyişler okunur
Isparta sözlü ezgilerinin konuları aşk, doğa, hayvan ve çocuk sevgisi, meslek aşkı, cesaret, gurbet, vefat, erken ve ani ölümlerde duyulan acı, iltifat, yergi, kutsal değerlere bağlılık, AllahMuhammedAli sevgisi gibi konulardır *