Ali Ramiteni Hayatı Hakkında Bilgi

Ali Ramiteni Hayatı Hakkında Veri

Ali Ramiteni hazretleri, Silsilei aliyyenin on ikincisidir Buhara yakınlarındaki Ramiten kasabasında doğdu

Herkese yol bildiren, kalbinden nur fışkıran Mahmudi Encirfagnevi hazretlerinden fazla faydalandı Evliyalık derecelerine kavuştu Maddesel ilimlerde de yükseldi İbadet ve derslerden daha sonra helal lokma için dokumacılık yapardı Bu sebeple kendisine dokumacıların şeyhi manasına Piri Nessac derlerdi

Bir talebesi kendisine bir yemek getirmişti Ona, Getirdiğin bu yemek, tedirgin bir anımızda imdada yetişti Sen de bizden her ne muradın var ise iste! Çünkü hacet kapısı şimdi açıktırbuyurdu Genç de; İlimde ve evliyalık makamında size benzemekten diğer bir arzum yoktur!dedi O da, Çok baskı ve yükü ağır bir iş arzu ettin Bunun yükünü kaldıramazsınbuyurdu Genç ise; Dünyada tek muradım, tıpkı sizin gibi olmaktır Ama gerçi her emrinize razıyımdedi O da, gence teveccüh etti O genç, bir müddet daha sonra zahir ve batında Allahü teâlânın izniyle hocasının derecelerine kavuştu Ama aşk sarhoşu olup, kendinden geçti Öylece kırk gün sonradan vefat etti Ona aniden kendi makamlarını verip, kendisi gibi yaptığı için, iki aziz manasında, üstadın ismi de Azizanolarak kaldı

Ali Ramiteni hazretleri ömrünün sonlarına dürüst Buhara'dan Harezm'e geldi Sur kapısında konakladı ve oranın padişahına iki talebesini yolladı Sultana gidiniz Yoksul bir dokumacı, şehrinize gelmiştir Izin verirseniz burada kalacak, izin vermezseniz geri gidecektir, deyiniz Eğer müsade verirse, sultanın elinden mühürlü bir doküman alınbuyurdu Talebeleri gidip sultana durumu talep ettiler Sultan böyle bir ricası ilk kere duyduğu için alışılmadık karşıladı ise de, mühürlü bir doküman verdi Bu belgeyi talebeler getirdiler Azizan hazretleri şehrin kenarında bir semte yerleşti

Her gün işçilerin toplandığı pazara gidip, içlerinden birkaç kişiyi alırdı Onlara jurnal yevmiyelerini sorduktan sonradan; Derhal abdest alıp, ikindi namazına değin sohbetimize katılın İkindiden sonradan da ücretlerinizi alıp evlerinize dönünbuyururdu İşçiler, çalışmadan oturmak suretiyle, ibadetlerini de yaparak hiç işitmedikleri şeyleri öğreniyorlar, akşama içten ise ücretlerini almayı ganimet biliyorlardı Sohbetine bir kere katılan, sohbetin lezzetine doyamayıp, bir daha ayrılamıyordu Bu şart, bütün şehre yayıldı Cümbür Cemaat talebesi elde etmek can atıyordu Her gün evi dolup dolup boşaldı, duasını elde etmek için cümbür cemaat birbiriyle yarıştı Nihayet bazıları, durumu sultana şöyle anlattılar:

Şehirde bir öğretmen türedi, herkes akın akın ona koşuyor Onun bir dediği iki edilmiyor Her arzusunu, emirmiş gibi yerine getirmek için yarış ediyorlar Bu gidişle şehirdekiler, onu başlarına sultan seçerler de saltanatınızdan olursunuz

Sultan, da onun şehirden çıkması için bir ferman yazdırıp adamlarıyla gönderdi O da gelenlere, Bizim, şehirde yerleşeceğimize dair imzalı ve mühürlü bir fermanımız var Sultan, eğer kendi imzasını, mührünü ve iznini inkâr ediyorsa, biz de çıkıp gitmeye razıyızcevabını verdi Bu cevabı sultana bildirdiler Sultan, verdiği izni geri elde etmek küçüklüğüne düşmedi Hem gelip sohbetine katıldı Onun sohbetindeki lezzeti ve inceliği iyi anlayan sultan, onun en önde gelen talebelerinden oldu *