Alişan Kapaklıkaya kimdir? Alişan Kapaklıkaya, dizilerin aile yaşantısına olan etkisini anlattı

Ünlü eğitimci ve muharrir Alişan Kapaklıkaya, gençlerin evlilik konusunda daha ileri yaşları tercih etmeleri ve Türk serilerinin aile yaşantısına ve evlilik kurumuna karşı olumsuz tesirlerini, kendine has üslubu ve deneyimleriyle anlattı. Kapaklıkaya, reyting uğruna Türk topluluğunun yozlaştırıldığını belirtti.

Yasemin.com/ÖZEL

Ünlü eğitimci ve müellif Alişan Kapaklıkaya, son devirlerde sıkça gündeme gelen gençlerin genç yaşta evliliği tercih etmemesi ve serilerin aile yaşantısına olan tesirleri konusundaki görüşlerini Yasemin.com editörlerinden Hüsna Köşger'e anlattı:



'GENÇLERİMİZİN RUHLARI, KÜRSEL GÜÇLERİN DİZAYNINA NAZARAN ŞEKİLLENİYOR.'

- Gençler artık evlilik konusunda en erken 30 yaşı tercih ediyor. Genç yaşta evlilik nispetinde bir düşüş hakim. Siz bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?

Birincisi, kendi ana ve pederlerinin devam eden mutsuz evliliklerine bakıyorlar. İkincisi, televizyon serilerinde daima var olan entrikaların, aldatmaların, şatafatlı hayatların olduğu bir ortama bakıp gerçek hayatta bunun karşılığını göremeyince, bir ikileme düşüyorlar. Yaşadığı muhitte, serilerde seyrettiği üzere bir konut, eşya, yaşantı yok. Bu, gençleri çelişkiye düşürüyor.

Erken boşanmaların sebebinin ise şu olduğunu düşünüyorum. Örneğin bir telefon alınıyor, 1 yıl sonra yenisi çıkıyor. Daima olarak bir üstü bir modeli diyerek gençler değişime yönlendiriliyor. Yani her sene bir telefon değiştiren birinin, birebir eşle ömür uzunluğu kalması mümkün yönetici?

Binaenaleyh gençlerimizin ruhları, global güçlerin dizaynına nazaran şekilleniyor. Manevi kıymetlerimiz ve kültürümüz, global güçlerin sunuş biçiminin gerisinde kaldığı ve kendimizi güncelleyemediğimiz için gençler bu hususta zahmet yaşıyor.


'CEHENNEME GİDEN YOLLAR, GÜLLERLE SÜSLÜ.'

- Yapılan istatistiklerde, çiftlerin yarısından birden fazla boşanma nedeni olarak toplumsal medyayı ve onun sebep olduğu, eşlerin birbirlerine olan ilgisizliğini gösteriyorlar. Çevre medyanın, evlilik üzerindeki tesirini nasıl yorumluyorsunuz?

Kişiler içtimaî medyada kendilerini oldukları üzere değil, hayal ettikleri üzere oraya koyuyorlar. Peşmülde halini paylaşan hiç görmedim güya herkes 4/4'lük hayatlar yaşıyor. Hasebiyle çevre medyada hareket, yenilik var. Eşler birbirlerine karşı kendini yenilemediği, dikkatini çekmediği ve gönlüne dokunmadığı vakit, toplumsal medyada o'nun gönlüne dokunacak farklı manzaralarla karşılaşıyor.

Hanede monoton bir hayat, şurada hareketli, dinamik, daima gelişip dikkat çeken bir hayat var. İnsanın dikkati velev istemez harekete hakikat kayıyor. Tahlil olarak ne yapılabilir? Çevre medyada birtakım olumsuz pratiklere kısıtlama getirilebilir. Beşerler, yaptıkları esprilerle okudukları kitaplarla kendilerini içtimaî medyadan daha farklı hale getirebilirler.

Cennete giden yolların dikenlerle kaplandığı, cehenneme giden yolların güllerle süslendiği bir yerkürede yaşıyoruz. Çevre medya, insan hayatını cehenneme çeviren bir yerküre lakin giriş kapısında binlerce güller bulunuyor. Öbür tarafta ise güya diken üzere monotonluklar durursa, bizim cennet üzere bir hayat yaşamamız zorlaşır.


'AİLE BİLİNCİ SERILERLE YOK EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR.'

- Evlilik tartışmalarıyla ilgili TÜİK birtakım olgular yayımladı:

1) Beşerler giderek daha geç yaşta evleniyorlar.

2) Evlilik sayısı ve suratı azalırken, boşanma sayısı ve suratı artıyor.

3) Orta yaş kümelerinde hiç evlenmeyenlerin nispetinde, istikrarlı bir artış var.

Bu olguları nasıl okuyorsunuz?

Tanınan kültür kişisi ben merkezli yapıyor. Kişiler evlendiklerinde, özgürlük yerlerinin kısıtlandığını düşünebiliyorlar. Günümüzde olgunlaşma süreci biraz gecikiyor üzere geliyor. Sorumluluk alma bilinci gelişmemiş beşerler, evlilikten korkuyorlar. İnsan kendisini tanımazsa niye evlensin ki? Sevgi mayası çalınmış, huzur hamuru âlâ yoğrulmamış evlatlar büyüdüklerinde, evliliği huzur hanesi olarak algılamayıp evlenmeyi düşünmüyorlar.

Aile bilinci, içtimaî medyada ya da yayınlanan serilerle yok edilmeye çalışıyor. Ben bunun global güçlerin bir oyunu olacağını da düşünüyorum. Bizim aile bedellerini ön plana çıkarıp bağlantıları düzgün işleyen seriler yapmamız gerekiyor. Reyting uğruna Türk topluluğunun geleceği yok ediliyor diye düşünüyorum.


'NASİHAT VERMEMİZ YERLİ BÖLGESINDE OLMUYOR.'

- Serilerin evlilik hayatına tesirini nasıl görüyorsunuz? Ölçüsünü hangi boyutta tutmak gerekir?

Topluluğu neye alıştırırsanız, onu seyreder. Muhabere becerilerinin en yüksek kalitede verildiği bu serilerden sonra, kalkıp da bizlerin sevimsiz bir biçimde nasihat vermemiz hiç de yerli tarafında olmuyor diye düşünüyorum. Topluluğa model olarak cazip, çatışmacı, ilgi uyandıran karakterler sunuluyor.


ALİŞAN KAPAKLIKAYA KİMDİR?

1962 yılında Eskişehir'in Sivrihisar kazasında yerküreye geldi. 1985 yılında Marmara Üniversitesi'nden mezun oldu. 2000 yılına kadar Adana'da lise hocalığı yaptı. 1987 - 1992 yıllarında Çukurova Üniversitesi'nde akademisyenlik de yaptı.


2000 yılında NLP sahasında eğitimler aldı ve uluslarlararası çalışmalar yaptı. NLP sahasında eğitimler verdi. Bu devrana kadar 7 kitap yazdı. Televizyonda anlattığı siyah pantolon hikayesiyle büyük tanınırlık kazandı.