Allah'ın bir olduğuna delilin nedir?

Allah'ın bir olduğuna delilin nedir?

Varın ispatı, yokun ispatından daima daha kolaydır Bir elma cinsinin yeryüzünde bulunduğunu, bir tek elmayı göstermekle ispat edebiliriz Halbuki yokluğunu iddia eden kimse tüm yeryüzünü, hatta kainatı dolaşıp, ancak ondan sonra onun yokluğunu kanıt edebilir Bu ise, olanaksızlık çapında bir zorluk demektir Öyleyse diyebiliriz ama; yok, hiçbir süre ispat edilemez

Bir sarayın kapılarından 999'u açık, biri kapalı olsa, kimse o saraya girilemeyeceğini bahis edemez İşte inkarcı, sürekli surette kapalı olan o bir tek kapıyı nazara verip onu kullanmak ister Sahiden o kapı da, o inkarcı ve onun gibi olanların gözlerine çekilmiş perde sebebiyle onların ruh dünyalarına kapalıdır Mümin için kapalı kapı yoktur Yeter ama gözlerini yummasın! Zaten 999'u herkese açıktır Ayrıca de sonuna kadar

İşte o kapı ve delillerden birkaçı :

İmkân Delili: İmkân, birşeyin olması ile olmamasının eşdeğer ihtimale sahip olması demektir Günlük konuşmalarımızda da muhtemel derken olabilir de olmayabilir de manasını kast ederiz Yaratılmış olan her varlık bize şu gerçeği haykırır: Benim olmamla olmamam eşit idi Şu an ben varsam, var olmamı yoklukta kalmama tercih eden biri var demektir O ise oysa Allahtır

Hudus delili: Hudus, sonra olma demektir Hudusun en büyük delili değişmedir Bir varlıkta değiştirme varsa, bu hareketin bir ilk noktası olacaktır İşte o noktadan önce o şey varlık sahasına çıkmamıştı Demin yoklukta iken var olmayı kendi kendine irade edemeyeceğine ve buna şiddet yetiremeyeceğine göre bu var oluş Allah ’ın yaratmasıyla gerçekleşmiş demektir Maddenin termodinamik kanununa tarafından aralıksız yokluğa doğru kayması, kainatın defalarca genişlemesi, güneşin hızla tükenişe dürüst yol alması gibi hadiseler, bu varlık aleminin bir başlangıcı olduğunu gösteriyor

San'at: Atomdan insana, hücreden galaksilere dek bütün kainatta, ince ve şaşkın bir sanat göze çarpmaktadır Evet, bir her tarafta bir başa kainattaki her eser şu özelliklere sahiptir:
• Büyük sanat değeri taşır
• Fazla kıymetlidir
• Çok kısa zamanda ve fazla kolay yapılmaktadır
• Fazla sayıda olmaktadır
• Girift ve çeşit çeşittir
• Devamlıdır

Halbuki, kısa zamanda, fazla sayıda, kolay ve girift yapılan işlerde san'at ve kıymet olmaması gerekir Oysa yapan Allah (cc) olursa, o zaman her şey değişir ve zıtlar bir araya gelebilir!

Tayin ve Teselsülün Muhal olması: Devrin muhal olduğu şu misalle açıklanıyor Bir yumurtayı tavuğun yaptığını bahis eden adama soruyorsunuz Tavuğu kim yaptı? Buna karşılık onun çıktığı yumurtayı gösteriyor Buna kadar tavuğu aradan çıkardığımızda yumurta yumurtayı yapmış oluyor Bu ise muhaldir Teselsül ise bir şeyin silsile halinde ta birincil noktasına değin gidip o birincil varlığı kimin yaptığını sormak suretiyle Allah ’ın varlığını kanıt metodudur Yani bu meyveyi şu ağaç yaptı, o bir önceki meyveden oldu, o da bir önceki ağaçtan Bu Nedenle ilk ağaca yahut ilk meyveye dek varıyor ve soruyoruz : Bunu kim yarattı diye

Kur'lahza yolu ödev ve teselsülden fazla farklıdır Yumurtayı kim yaptı? Yahut meyveyi kim yaptı? sorusunun cevabı, doğrudan doğruya, “Allah yarattı diye yanıt verilir İlim, irade, şefkat, acınacak şey kavramlarından bir nasibi olmayan, insanı tanımayan, hikmetten, sanattan anlamayan bu sebeplerin (tavuğun ve ağacın) sonucun yaratılmasında hiçbir tesirleri olmadığı kanıt edilir Böylece ödev yahut teselsül deliline lüzum duyulmaz

Hikmet ve niyet delili: Her varlıkta kendisine kasıtlı olarak bir hedef, bir hedef, bir üstünlük takip edildiği göze çarpmakta ve hiçbir şeyde gayesizlik, manasızlık ve savurganlık sayılacak herhangi bir şart müşahede edilmemektedir Hâlbuki, ne madde aleminde, ne bitki ve hayvanat dünyasında, ne de eşya ve hadiselerde şuur ve algı mevcut değildir ancak, bu gayeler silsilesi takip edilebilsin Böylece ise, kainattaki bu şuurlu işleyişi ve bu hikmet ve gayeleri fakat Allaha isnat etmekle akla uygun bir yol tutmuş olabiliriz

Yardımlaşma delili: Yağmurun toprağın imdadına, güneşin gözlerin yardımına koşmalarından, ta havanın kanı temizlemesine kadar, bu alem bir yardımlaşma hareketiyle adeta dolup taşmaktadır Bu yardımlaşmayı yapan taraflar birbirlerini tanımamakta, bilmemektedirler O Kadar ise bu merhametli icraatı sebeplere devretmek mümkün değildir

Temizleme: Kainattaki nezafet ve temizleme, başlı başına bir delil olarak, bize Kuddüs ismiyle müsemma bir Zat'ı (cc) anlatmaktadır Toprağı temizleyen bakteriler, böcekler, karıncalar ve nice yırtıcı kuşlar; rüzgar, yağmur ve kar; denizlerde buzullar ve balıklar; gezegenimizde atmosfer, uzayda kara delikler; bünyemizde kanımızı temizleyen oksijen ve ruhumuzu sıkıntılardan kurtaran manevi esintiler, daima Kuddüs isminden haber vermekte ve o ismin verasındaki Zatı Mukaddes'i göstermektedir

Simalar: Herhangi bir insanın siması, en ince teferruatına dek kendisinden evvel geçmiş milyarlarca insandan hiçbirisine birebir benzememektedir Bu kural, kendisinden daha sonra gelecekler için de tıpkı geçerlidir Bir cihette birbirinin aynı, öteki cihette birbirinden öbür milyarlarca devlete ait minicik bir alanda çizip, daha sonra da kendileri gibi olması mümkün, milyarlarca resimden parçalamak ve her şeyi ölümsüz olasılık yolları içinde bir yola ve bir şekle sokmak, şüphesiz ve muhakkak yarattığı her varlığı, ayrıca de hiç kapalı bir yanı kalmamak üzere bilen ve o varlığa istediği şekli vermeye gücü ve ilmi yeten Cenabı Hakk'ı en sağır kulaklara zeka duyuracak kuvvette bir ilandır

Fıtrat ve Vicdan Delili: Allahı tanımanın sayılamayacak dek çok kanıt ve işaretleri insanın yaratılışında, fıtratında mevcuttur Bunlardan birkaç misal: İnsan fıtratı ve vicdanı her nimetin mutlaka şükür istediğini bilir Bir peygambere kavuşmuş ve hidayete ermişse şükrünü Allaha yapar Somurtkan halde batıl mâbutlara tapar Bu tapma insan vicdanın insanı zorlamasıyla gerçekleşir Güzelliği takdir duygusal de insan fıtratında mevcuttur Sergiler, fuarlar bu his ile gerçekleşir İnsan bu yaratılışının gereği olarak, şu sema yüzünde sergilenen yıldızları, zemin yüzünde doruk gösteren çiçekleri, ağaçları, ormanları dolduran ceylanları, aslanları, denizlerde kaynaşan balıkları bakmak ve onlardaki İlâhî sanatın mükemmelliğini takdir etmek durumundadır

Tarih: Dinler tarihi şahittir ki, insanlık hiçbir devrini dinsiz geçirmemiştir Batıl, hatta gülünç zeka olsa, hemen her devirde bir dine inanmış ve bir manevi sistemi takip etmiştir İnsan fıtratına inanma duygusunu Allah koymuştur ve insan O ’na (Allah ’a) inanmakla mükelleftir

Kur'an: Kur'lahzaı Kerim'in Kelamullah olduğunu kanıt eden bütün deliller, bununla beraber Cenabı Hakk'ın varlığını da kanıt eder durumdadır Kur'lahza'ın Allah kelamı olduğuna dair yüzlerce kanıt vardır Bunlar, Kur ’an ile alakalı İslam kaynaklarında en ince teferruatına dek mevcuttur Tüm bu deliller, kendilerine bilerek dilleriyle Allah vardırderler

Peygamberler: Peygamberlerin ve özellikle Peygamberler Efendisi İki Evren Serveri'nin (asm) peygamberliğini ispat eden bütün deliller de, tekrar Cenabı Hakk'ı anlatan delillere dahil edilmelidir Zira Peygamberlerin varlıklarının gayesi, Tevhid; yani Allah'ın varlık ve birliğini ilan etmektir Öyleyse, her peygamberin kendi peygamberliğini ispat eden tüm delilleri, aynı zamanda, Cenabı Hakk'ın varlığına da delil olmaktadır Bir peygamberin hak nebi olduğunu açıklayan tüm deliller, benzer şiddetle, hatta daha da öte bir şiddetle Allah vardır ve birdirdemektedir *