Amat(Tanıtım)

Amat(Tanıtım) Tarih okumayı sevenlere hoş bir roman 1549300758 1549300758 amattanitim5c58741ac8dddamattanitim5c58741ac8dddamattanitim5c58741ac8ddd Kıyıda ise üç direkli, iki güverteli ve 58 toplu bir kalyon, o karanlıkta usturmaçalarını puta edip iskeleye palamar vermişti Yelkenlerin sarılı olduğu serenler hisa edilmiş ve çabuk zamanda yola çıkacağını ilân için mizana direğine mavi sancak çekilmişti Esrarengiz adam, kalabalığı yarıp elinden tuttuğu İsrâfil’le iskeleden gemiye doğru yürümeye başladı Kalyonun dikmesinin palangalarına asılan ve tıraka tutan gemicilere vardiyan, “Yisa, sizi gidi sütü bozuk sünepeler! Yisa beraber! Varda ruhsuzlar! Varda! Bre aman! Laşka! Laşka! diye feryat ediyor ve hurçların, sandıkların ve fıçıların ambarlara usûlünce istifine nezaret ediyordu Güneşin doğmasına 7 saat kala esrarengiz adam, sürme iskeleden kalyonun çukur güvertesine çıkmak istedi Lakin eline ne değin asılırsa asılsın Eşek İsrâfil yerinden bir türlü kımıldamıyordu O karanlıkta eline son bir kez daha asılıp “Gel yâ mübarek! diye nida eyledi Bunun üzerine çocuk her nedense inat etmekten vazgeçti Ne var ki, sürme iskelenin kayganlığından dolayı düşmemek için midir, İsrâfil’in kuşağına 4050 yaşlarında, iri yapılı, sırma işlemeli siyah kaput giymiş biri yapışmıştı İşte bu adam kuşağı bırakıp küpeşteye tutundu ve güverteye bacak bastı Bunun ilâhî düzenin bozulması çağırmak olduğunu hiç kimse bilmeyecekti Kitabın içinden Süleyman şaşırmıştı Kaptan efendimiz çivi gibi bakan küçük kara gözlerini ona dikip, “Ne dersin? diye sordu, “Karar vermen için sana zaman de tanıyayım mı? 15 dakika yeter mi? Ne diyorsun bu teklife? Bunları söyledikten daha sonra paraketecilerin kullandığı ufak bir kum saatini alıp zıt çevirerek masanın üstüne koydu ve kum daha alçak hazneye akmaya başladı Bir zaman sonradan bunalmış olacak ama, o kapkara ağzını eliyle kapatıp esnedi, arkasından da uzun uzun sırtını kaşıdı Saatin üst haznesindeki kumun bitip tükeneceği değil gibiydi Neden sonradan, gözlerini ovuşturup çenesini kütürdetircesine her tarafta esnedi Sıkıntıyla bir öf çektikten daha sonra yeniden doğrulup kamaranın kıç tarafındaki kapıyı açtı ve denizci dilinde “bahçe denilen yere, yani geminin kıçında, kendisi ve zabitlerin hava alması için üretilmiş ahşap balkona çıkarak, karanlık gökkubbe aşağı uzanan o muazzam şehri, Konstantiniye’yi seyretmeye başladı (sayfa 27) Kitabın Künyesi Yazarı: İhsan Oktay ANAR Yayınevi: Iletişim Yayınları Sayfa Sayısı: 235 Kitabın adı: Amat ISBN: 9750503724 Basım Tarihi: 2006 Roman