iltasyazilim
FD Üye
Anadolu hisarı hakkında kısa bilgi
Anadolu hisarı hangi Padişah döneminde yapılmıştır
Yıldırım Bayezid Hanın İstanbul Boğazının en gizli yerinde yaptırdığı birincil hisar Göksu deresi ile deniz arasında kireç ve şist katmanlarından meydana gelen tepenin üzerindedir Eski kaynaklarda “Güzelhisar, Güzelcehisar, Yenihisar, Yenicehisar, Akhisar isimleriyle de zikredilmektedir
Bizans ’a Karadeniz yoluyla yardım gelmesini durdurmak maksadıyla yapı edilmiştir
Anadolu Hisarı, asıl kale, iç kale duvarları ve üç kuleden meydana kazanç Ana kale, dikdörtgen bir plan üstüne yükselen bir kuledir Kule, üzeri toprakla örtülü yüksekçe bir kayanın üzerine oturtulmuştur Dört katlı olan bu kuleye bugün güneybatıda yer alan bir kapıdan girilmektedir İç kale duvarları ise 23 metre kalınlığında esas kaleyi kuzeybatı ve kuzeydoğudan çevreler Üstünde dört kule vardır İç kale duvarının kapısı, kuzeydoğudaki kulenin kuzeyindedir Stratejik bakımdan yeri ustalıkla seçilen kapıyı, batıdan gelen düşmanın görmesi imkansızdır Dış kale surları, çok kemerli ve çokgen bir surdur İç kale surları ile güneydoğu ve kuzeybatıdan birleşir; üzerindeki 3 kule ile korunur Surların güneyindeki bazı kısımları bugün yıkılmış haldedir Kuleler ise, bedeninden mazgallar yer alan duvarlar üzerinde kuzeyde, kuzeybatıda ve batıda, çevreye ve yollara dominant silindir şeklinde yapılardır
Anadolu Hisarının Osmanlı tarihinde manâlı bir yeri vardır Yıldırım Bayezid Han, Ankara Savaşında mağlub olunca oğlu Süleyman Çelebi bir zaman burada saklanmıştır Sultan İkinci Murad Han devrinde, Haçlı ve Macar ordusunu önlemek üzere yola meydana çıkan ordunun Rumeli ’ye geçmesinde bu hisardan faydalanılmıştır Sultan İkinci Murad Han Yalova yoluyla buraya gelmiş, Çandarlı Halil Paşa da, karşı kıyıdan top ateşiyle padişahı korumuş, Papalık ve Venedik donanmasına karşın rahatlıkla karşısında kıyıya geçilmişti İstanbul ’un fethinden önce Rumeli Hisarı yapı edilmeden bu kale tahkim edilmiş, bu nedenle iki hisar ile boğaz teftiş altında bulundurulmuştur 1452 ’de Sultan İkinci Mehmed tarafından yapılan şartların değişmesi, Anadolu Hisarının mukavemetini inanılmaz şekilde arttırmıştır Bu Nedenle daha önceleri müdafaa maksadıyla yapılan kale, boğazın transit nakliyatını men ettiği gibi, taarruz vasıtası haline de gelmiştir Kalede, hepsi Kocaeli sancağından elde etmek üzere 200 asker vardı Barut depoları, deniz kenarında bulunurdu
İstanbul ’un fethinden sonradan şehre, Karadeniz ’den gelecek saldırıları yerine getirmek üzere kullanılmıştır Karadeniz ’in en ince ayrıntısına kadar Osmanlı Devletinin hakimiyetine geçmesinden sonradan (16 yüzyıl) ehemmiyetini kaybetmiştir Ama on yedinci ve on sekizinci asırlarda Rus Kazaklarının Boğaz ’a kadar uzayan akınlarının karşılanmasında Anadolu Hisarından faydalanılmıştır Sonra ehemmiyetini iyice kaybetmiş, duvarına dayanmış ahşap evler ile hisar romantik bir hal almıştır
Anadolu Hisarı, yerleşme alanı olmaya Fatih Sultan Mehmed Han devrinde başlamıştır Fatih Sultan Mehmed buraya, sultan mahfilli bir cami yaptırmıştır Hisar civarına önce askerler yerleştirilmiş, sonra sivil ırk da iskan edilmeye başlanmıştır *
Anadolu hisarı hangi Padişah döneminde yapılmıştır
Yıldırım Bayezid Hanın İstanbul Boğazının en gizli yerinde yaptırdığı birincil hisar Göksu deresi ile deniz arasında kireç ve şist katmanlarından meydana gelen tepenin üzerindedir Eski kaynaklarda “Güzelhisar, Güzelcehisar, Yenihisar, Yenicehisar, Akhisar isimleriyle de zikredilmektedir
Bizans ’a Karadeniz yoluyla yardım gelmesini durdurmak maksadıyla yapı edilmiştir
Anadolu Hisarı, asıl kale, iç kale duvarları ve üç kuleden meydana kazanç Ana kale, dikdörtgen bir plan üstüne yükselen bir kuledir Kule, üzeri toprakla örtülü yüksekçe bir kayanın üzerine oturtulmuştur Dört katlı olan bu kuleye bugün güneybatıda yer alan bir kapıdan girilmektedir İç kale duvarları ise 23 metre kalınlığında esas kaleyi kuzeybatı ve kuzeydoğudan çevreler Üstünde dört kule vardır İç kale duvarının kapısı, kuzeydoğudaki kulenin kuzeyindedir Stratejik bakımdan yeri ustalıkla seçilen kapıyı, batıdan gelen düşmanın görmesi imkansızdır Dış kale surları, çok kemerli ve çokgen bir surdur İç kale surları ile güneydoğu ve kuzeybatıdan birleşir; üzerindeki 3 kule ile korunur Surların güneyindeki bazı kısımları bugün yıkılmış haldedir Kuleler ise, bedeninden mazgallar yer alan duvarlar üzerinde kuzeyde, kuzeybatıda ve batıda, çevreye ve yollara dominant silindir şeklinde yapılardır
Anadolu Hisarının Osmanlı tarihinde manâlı bir yeri vardır Yıldırım Bayezid Han, Ankara Savaşında mağlub olunca oğlu Süleyman Çelebi bir zaman burada saklanmıştır Sultan İkinci Murad Han devrinde, Haçlı ve Macar ordusunu önlemek üzere yola meydana çıkan ordunun Rumeli ’ye geçmesinde bu hisardan faydalanılmıştır Sultan İkinci Murad Han Yalova yoluyla buraya gelmiş, Çandarlı Halil Paşa da, karşı kıyıdan top ateşiyle padişahı korumuş, Papalık ve Venedik donanmasına karşın rahatlıkla karşısında kıyıya geçilmişti İstanbul ’un fethinden önce Rumeli Hisarı yapı edilmeden bu kale tahkim edilmiş, bu nedenle iki hisar ile boğaz teftiş altında bulundurulmuştur 1452 ’de Sultan İkinci Mehmed tarafından yapılan şartların değişmesi, Anadolu Hisarının mukavemetini inanılmaz şekilde arttırmıştır Bu Nedenle daha önceleri müdafaa maksadıyla yapılan kale, boğazın transit nakliyatını men ettiği gibi, taarruz vasıtası haline de gelmiştir Kalede, hepsi Kocaeli sancağından elde etmek üzere 200 asker vardı Barut depoları, deniz kenarında bulunurdu
İstanbul ’un fethinden sonradan şehre, Karadeniz ’den gelecek saldırıları yerine getirmek üzere kullanılmıştır Karadeniz ’in en ince ayrıntısına kadar Osmanlı Devletinin hakimiyetine geçmesinden sonradan (16 yüzyıl) ehemmiyetini kaybetmiştir Ama on yedinci ve on sekizinci asırlarda Rus Kazaklarının Boğaz ’a kadar uzayan akınlarının karşılanmasında Anadolu Hisarından faydalanılmıştır Sonra ehemmiyetini iyice kaybetmiş, duvarına dayanmış ahşap evler ile hisar romantik bir hal almıştır
Anadolu Hisarı, yerleşme alanı olmaya Fatih Sultan Mehmed Han devrinde başlamıştır Fatih Sultan Mehmed buraya, sultan mahfilli bir cami yaptırmıştır Hisar civarına önce askerler yerleştirilmiş, sonra sivil ırk da iskan edilmeye başlanmıştır *