Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Analiz: Özel ve yabancı sermayeli bankaların çekilmesi hızlanabilir

Analiz: Özel ve yabancı sermayeli bankaların çekilmesi hızlanabilir

teknolojiuzmani

FD Üye
Katılım
Ocak 9, 2022
Mesajlar
38,200
Etkileşim
1
Puan
36
Yaş
36
F-D Coin
99
Banka%2DGenel%2DMudurleri%2Dkendilerine%2Dbonkor%2Dyardimda%2Dcimri%2D234004%2D20200407125053%2Ejpg

Corona virüsü krizinin finansal sektör üzerindeki yansımalarının, Türkiye’nin bazı özel ve yabancı sermayeli bankaların birleşmesini veya çekilmesini hızlandırabileceğini belirten analistler, kamu bankalarının pazar payı kaptığı bir ortamda bazı bankaların mücadeleden çekilebileceğini söylüyor.

Reuters’in konuştuğu çok sayıda banka yöneticisi, danışman ve analiste göre, bu ortamda ana hissedarların yeni sermaye artırımlarına sıcak bakmaları ve pazar payı için mücadele etmeleri olası görünmüyor.

Hazine, bankaların krizlerde bile dış borcu çevirmekte başarılı olduğunu ve ekonomik gerilemede kredi akışını sağlamak için yeterli likiditeye sahip olduğunu ifade ediyor.



Bu gerekçeyle, geçen ay özel bankaları daha fazla kredi vermeye ve daha fazla devlet tahvili almaya zorlayan bir düzenleme yürürlüğe kondu. Diğer yandan, kredi genişlemesini ve kur seviyesini desteklemek için kamu bankalarına da 21 milyar lira (yaklaşık 3 milyar dolar) sermaye enjeksiyonu sağlandı.

Ancak analistlere göre özel bankaların yaklaşımı hükümetten farklı olaiblir.

Hermes Investment Management üst düzey analisti Filippo Alloatti ekonomideki zorlu durumun özel bankalar için ‘orta vadede birleşmeleri daha cazip hale getireceğini’ ifade etti.

Son altı ay içinde, İtalyan UniCredit Yapı Kredi’deki payını azaltırken, HSBC de Türkiye’den çıkmayı değerlendiriyor.

İsmini açıklamak istemeyen bir banka yöneticisi, özel bankaların kredi vermek ve sermaye artırımı yapmak ile ‘harekete geçmeme‘ arasında seçim yapmak zorunda kalacağını söyledi.

Üst düzey bir banka danışmanı da Türkiye’de iş yapma riskleri göz önüne alındığında hissedarların sermaye artırımı yapmalarının ‘söz konusu olmadığını’ belirterek şunları söyledi: “Şu anda özel bankalarda ve yabancı ortaklı bankalarda ana ortakların sermaye artışı yapması neredeyse imkansız. Özel banka sahiplerinin de bir pencere açıldığında hızlıca çıkacağını düşünüyorum. Ancak devam eden salgın, varlıkların gerçek değerlemesininin şu an zor olması ve potansiyel alıcı bulunmamasından dolayı şu an böyle bir pencere yok.”

Banka çıkışları

Borsa İstanbul’da işlem gören banka hisseleri bu yıl yüzde 26 düştü. Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank pazar payını artırdı. Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank’ın 2014 sonunda yüzde 30 olan toplam kredilerden aldığı pay şu an itibariyle yüzde 48 seviyesine kadar yükseldi.



Bankacılık sektörünün özsermaye karlılığı, yabancı ortaklıkların yoğun şekilde Türkiye’ye girdiği 2007 yılında yaklaşık yüzde 25 seviyesindeydi. Ancak özsermaye karlılığı azalarak yüzde 11.5 seviyesine kadar geriledi.

Öte yandan Türkiye’nin 40 civarındaki özel bankası 2018 krizinden sonra milyarlarca dolarlık batık kredi (NPL-takipteki kredi) ile de karşı karşıya kaldı.

Bir bankacılık kaynağı “Sektör hükümet tarafından giderek daha fazla kontrol ediliyor ve bu özel banka çıkışlarını tetikleyebilir” dedi.

Değişimi tetikleyebilecek bir diğer faktör ise, Ankara’nın geçen yıl döviz piyasaları ve bankalar üzerindeki kontrolünü sıkılaştıran bir dizi düzenlemelerin yarattığı maliyet.

İlk çeyrek verilerine göre kamu bankalarının net karı yüzde 83 artış gösterirken, yerli özel bankaların net karı yüzde 9.3 yabancı bankaların ise yüzde 3.6 arttı.

Üst düzey bir banka yöneticisi şunları söyledi: “Son yıllarda artan maliyetler ve getirilen düzenlemelerin de etkisiyle bu sürece ayak uyduramayanlar sektörden çıkabilir; bu maliyeti yönetmeyenlerin paylarını, bu süreci daha iyi yönetenler alabilir. Haftada bir regülasyon degişmez, bu biraz sık olmaya başladı bankacılık sektöründe, bunun artık oturması gerekiyor.”



Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Yönetici Direktörü Francis Malige ise Türk şirketleri iyi durumda olduğu için bu durumun kısa vadede birleşme baskısını azalttığını söyledi.

Malige, “Bir konsolidasyon olursa şaşırmam ama hemen olmasını beklemiyorum çünkü konsolidasyon genellikle finansal krizlerin akut aşamasından sonra olur” dedi.
 

Similar threads

Aydınlık yazarı Ufuk Söylemez, bugünkü köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Ufuk Söylemez, “Yönetim kurullarına soruşturma açılabilir” başlıklı yazısında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun CHP’li 11 büyükşehir belediyesine kamusal sermayeli bankaların kredilerinin kesildiği, yeni...
Cevaplar
0
Görüntüleme
31
Koronavirüs salgının ekonomiye etkilerini minimize etmek için bir dizi önlemler açıklanırken, gözler stratejik sektörlerin başında gelen bankacılığa çevrildi. Bankaların, şirketlerin ve bireylerin borçlarını öteleyeceği açıklamaları bir biri ardına gelirken, iş dünyasının çatı örgütlerinden de...
Cevaplar
0
Görüntüleme
60
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı sermayeli 9 bankanın kredi notu görünümünü düşürdü. Reuters'un haberine göre, Fitch'in kredi notunu görünümünü düşürdüğü bankalar arasında ING Bank, Denizbank, QNB Finansbank, Türk Ekonomi Bankası (TEB), ICBC...
Cevaplar
0
Görüntüleme
44
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Mehmet Ali Akben, yeni düzenleme ile bankaların kaynaklarını daha verimli kullanacağını belirterek, "Reel sektör ihtiyacı olan finansmana daha rahat erişebilecek." dedi. Akben, AA muhabirinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kapsamında atılan...
Cevaplar
0
Görüntüleme
51
SEFER YÜKSEL Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), 1 Mayıs itibarıyla uygulamaya koyduğu ve her ay için bakacağını açıkladığı bankaların Aktif Rasyosu (AR) hesaplamasında değişikliğe gitti. BDDK'nın yaptığı değişikliklerle, AR oranını tutturmak için bankaların bulduğu ara...
Cevaplar
0
Görüntüleme
48
858,496Konular
981,666Mesajlar
29,738Kullanıcılar
myanardag0Son üye
Üst Alt