Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Ankilozan Spondilit Hastaları için Yaşam İpuçları

Ankilozan Spondilit Hastaları için Yaşam İpuçları
0
132

makaleci

FD Üye
Katılım
Ocak 14, 2020
Mesajlar
87,772
Etkileşim
8
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
68


ANKİLOZAN SPONDİLİT (AS) HASTALARI İÇİN YAŞAM İPUÇLARI

Prof. Dr. Ahmet Mesut Onat

Uzun süreden beri devam eden bel ağrıları, sabahları yataktan sanki donmuşçasına kalkma, zaman zaman kalçalarına giren şiddetli ağrılar ve onlarca tetkik tahlil derken bir gün bu teşhis konulmuştu sonunda.... Namı değer AS, yani kamburluk hastalığı. İşte o andan itibaren eşe, dosta, internete ve dahi kimi görse hastalığını bir şekilde anlatarak kamburluktan kurtulmanın yolunu aramaya başladı...

İşte bu arayıştır bizim hastalarımızı sıklıkla umutsuzluğa ve depresyona iten. İlk zamanlarda yaşanan o araştırma telaşı zamanla insanın en önemli özelliklerinden olan alışma duygusuna bırakır yerini ve zamanla hastalarımıza bir boş vermişlik duygusu çöker. Biz doktorların da bu noktada suçu var, kabul etmeliyiz. Hastalarımıza sorunları hakkında doğru bilgi almalarını sağlamalı ve onları adeta okula başlayan bir çocuk gibi ellerinden tutarak doğru eğitimi vermeliyiz. Peki bu namı değer AS için temel hastalık prensipleri ve ilaçlardan başka ne önermeliyiz, hep birlikte okuyalım isterseniz.

AS aslında standart bir hastalık değildir. Yani her teşhis koyduğumuz kişi kendisini hemen rahmetli Suna Pekuysal ve Ahmet Mete Işıkara ile özdeşleştiriverir. Ancak bu davranış aslında kocaman bir yanlıştır. Her hastamızın ayrı bir seyri vardır ve hastalık kişiye göre ciddi farklılıklar gösterir. Kimin kötü gideceğini Romatoloji uzmanı bilir aslında ve tedaviyi de buna göre ayarlar. Bu yazının konusu da, hastalarımızın nasıl yaşamaları gerektiğidir. Biz bu önerileri verirken, tıbbi referanslara dayalı bir liste hazırladık sizlere.

1. Hayatımızın her anında; yani işte, dinlenirken veya uyurken uygun bir postürümüz yani duruş biçimimiz olmalıdır. Hastalık vücudumuzu öne doğru eğmeye çalışmaktadır. Otururken dik oturmak, çalışma masamızda boynumuzu fazlaca eğerek çalışmaktan kaçınmak, ne yumuşak ne sert bir sandalye seçmek ve belimizi destekleyerek oturmak önemlidir.

Düzenli ve disiplinli bir hayata geçilmelidir. Aşırı yorgunluktan kaçınılmalı ve vücudumuzun dinlenmesi için hayat tarzımız düzenlenmelidir. Sigara mutlaka bırakılmalıdır, bunu tartışmak kendimizi kandırmaktan başka bir şey değildir. Burada en önemli tavsiye iyimser ve güzel gören bir bakış açısını yakalamak olacaktır. Aksi halde en iyi tedavi bile etkisini kaybedebilir.

2. Sandalyemiz düz ve olmalı ve içine gömülen ve geriye eğimi fazla sandalye ve koltuklar kullanılmamalıdır. Uzun süre oturmaktan kaçınmak gerekir. Okurken kitap yukarı doğru bir eğimle desteklenerek boyun rahatlatılabilir.

3. Adımlarımız yeterince büyük olursa kalça hareketlerimiz rahatlayacaktır. Elastik topuklu ayakkabılar sert zeminde yürürken bizleri rahatlatacaktır.

4. Yatağımız aşırı sert veya yumuşak olmamalıdır. Yumuşak yaylı yataklar ve kanepeler uygun değildir.  Uyku öncesinde ve sabah kalkarken en az 20-40 dakika yüzüstü yatmak, yan yatmaktan kaçınmak, kalın yastıkları terk ederek neredeyse incecik yastıkları tercih etmek doğru bir davranışlardır. İmkan varsa yastıksız yatılabilir ve uykuda sırt üstü yatmaya çalışılmalı, yan yatmaktan kaçınılmalıdır.

5. Kuru ve cereyan olarak bildiğimiz hava akımının olmadığı çalışma ortamları uygundur. Eğilerek uzun süre çalışmaktan kaçınılmalıdır. İş ortamında oturma-ayakta kalma ve yürüme zamanları dönüşümlü olarak ayarlanabilir. Öğle arasında kısa süreli sırt üstü ve yüzü koyun uzanarak dinlenebilmek çok rahatlatıcı olur.

6. Fiziksel aktivite çok önemlidir. Gövde hareketlerimizi arttıran, bizleri dik hale getiren yani geren sporlar tercih edilmelidir. Tabi ki hastalığımızın evresine yani erken veya geç hasta olmamıza bağlı olarak yapacağımız spor çeşitleri değişir. Uzun süreli bisiklet kullanımı, boks, futbol, kayak gibi öne eğilmelere ve darbelere açık sporlar tercih edilmemelidir. Boyun, hele de ileri dönem bir hasta için zorlanmaması gereken bir bölgedir. Eğer birlikte eklem şişliğimiz varsa, spor yapacağım diye eklemi zorlamamak gerekir. Bedeni geren sporlar ve özellikle yüzme başta olmak üzere, jimnastik tarzı sporlar önemli fayda sağlar. Sizlere önerdiğimiz egzersizlere sabah-akşam 5’er dakika bile ayırmak hayat kalitemizi arttıracaktır.

Arada derin nefesler alınarak akciğer kapasitemizi arttırmak ve doğru nefes egzersizleri öğrenmek uzun vadede çok fayda sağlayacaktır.

7. Haftalık kırmızı et tüketimi 2 öğün ve balık tüketimi 2 öğün olarak tavsiye edilmekte, aşırı et tüketimi önerilmemektedir. Boyumuza göre kilomuzu korumak önemli olup, tedavilerimizin özellikle kortizon ve anti-TNF olarak adlandırılan ilaçlarımızın iştahımızı açabileceği ve kilo aldırabileceği bilinmelidir.  Kalsiyum ve D vitamini alımımız yeteri kadar olmalıdır. Az kalsiyum ve D vitamini aldığımız takdirde, kemik kalitemiz daha hızlı bir şekilde bozulacaktır.  Vejetaryen bir diyetin inflamasyonu yani hastalık şiddetini azalttığına inanılır.

8. Gebelik ve doğum konusunda rahat davranılabilir. Sezeryan ile doğum zorunluluğunuz yoktur, normal doğum yapabilirsiniz. Tabi ki ilaç tedavilerinizi bu sırada bizlerin ayarlaması gerekir, ancak artık gebelikte ve süt verme döneminde, sizlere verdiğimiz ilaçların çoğunun güvenli olduklarının kanıtlandığını da bilmeli ve Romatoloji doktorunuzla bu konuda yakın diyalog içinde olmalısınız. Bu noktada doğal olana yaklaşmak, en az ilaç ve en çok egzersizle bu dönemi geçirmek ise en doğru hedeftir. Ancak bazen ağır bir hastamızın ilaç ihtiyacı varsa bunu da göz ardı etmek yanlış bir davranış olur.

9. Araba sürerken geniş aynalar kullanmak ve boynu desteklemek gerekir. Bel kısmını ince bir yastıkla desteklemek doğrudur. Uzun yolculuklarda 1-2 saatlik aralarla mola vererek birkaç dakikalık yürüyüş ve gerinme araları verilmesi önerilir.

10. Sosyal olarak aktif egzersiz gruplarında bulunmak ve uygun egzersizleri yapmak önerilir. Sosyal izolasyondan kaçmak gerekir. Güvenilir bilgi kaynakları ile devamlı eğitime devam etmek gerekir.

Ancak tüm bu anlattığımız bilgileri standart ve her hasta için değişmez olarak algılamamalıyız. Her hastamızın ayrı bir birey olduğunu düşünerek bireysel hasta özelliklerini ön planda tutmak gerekir.


 

Similar threads

Ankilozan spondilit (AS) omurga ve leğen kemiği eklemlerini tutan kronik inflamatuvar bir hastalıktır. Erkeklerde bayanlara nazaran daha fazla görülür Daha çok genç yaşlarda görülür ve ileri yaşlarda başladığında spondiloz denilen omurga kireçlenmesi ile karıştırılabilir. İnflamasyon omurga...
Cevaplar
0
Görüntüleme
67
Türkiye ’de en sık görülen romatizmal hastalıklardan biri olan ankilozan spondilit bilhassa 45 yaş altı kişilerde ortaya çıkıyor Üç aydan uzun süren bel, sırt ve boyun ağrılarıyla kendini gösterebilen ankilozan spondilit hastalığı hakkında veri veren Erciyes Üniversitesi İç Hastalıkları ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
73
Spondilit esasında tıp dilinde "omurga romatizması" demektir. Ankilozan Spondilit halk arasında "omurga iltihabı"ya da "iltihaplı bel romatizması" olarak bilinmektedir. Ankilozan Spondilit (AS) omurgaların iltihabi bir hastalığıdır ve genellikle alt belde, pelviste kuyruk sokumu ve leğen kemiği...
Cevaplar
0
Görüntüleme
131
Ankilozan Spondilit halk arasında iltihaplı kalça ve omurga romatizması olarak da bilinen kronik romatizmal bir hastalıktır. Hastalık her iki cinsiyette de görülmüş olmasına rağmen erkeklerde daha ağır olarak seyretmektedir. Hastalığın tipik olarak başladığı yaşlar 20 li yaş grubudur. Tedavi...
Cevaplar
0
Görüntüleme
179
Ankilozan Spondilit, özellikle omurgayı etkileyen süregen, ağrılı, ilerleyici, sadece kas iskelet sistemi ile sınırlı olmayıp bazen cilt, göz, bağırsak ve kalp damar gibi önemli organları da etkileyen, nedeni tam olarak bilinmeyen iltihabi romatizmal bir hastalıktır. Ankiloz; omurgaların...
Cevaplar
0
Görüntüleme
152
858,496Konular
982,164Mesajlar
30,105Kullanıcılar
jactellerSon üye
Üst Alt