Ankilozan Spondilit halk arasında iltihaplı kalça ve omurga romatizması olarak da bilinen kronik romatizmal bir hastalıktır. Hastalık her iki cinsiyette de görülmüş olmasına rağmen erkeklerde daha ağır olarak seyretmektedir. Hastalığın tipik olarak başladığı yaşlar 20 li yaş grubudur. Tedavi edilmediği takdirde hastalık sakatlık yapıcı özelliğe sahiptir.
Ankilozan Spondilit Hastalarının Şikayetleri Nelerdir ?
Hastalık çoğunlukla 20 li yaşlarda başlangıç göstermektedir ve en önemli şikayet geceleri yada sabahları ortaya çıkan kalça ve bel üzerindeki ağrıdır. Bu ağrının bir diğer önemli özelliği ise hareketle yakınmaların azalmasıdır. Sabahları yarın saati geçen ağrılar tipiktir. Kalça ve bel ağrısı dışında hastalık diğer eklemlerde de ortaya çıkabilmektedir. Diz ekleminde, ayak bileği ekleminde ve omuz ekleminde ağrı şişlik ile kendini gösterebilir. Bazı hastalarda topuklarda ağrı şişlik gibi yakınmalarda olabilmektedir.
Ankilozan spondilit çoğunlukla eklem rahatsızlığı yapmış olmasına rağmen göz bağırsak gibi organlarda da tutulum yapabilir. Örneğin gözde üveit oalrak adlandırılan göz tabakalarının iltihabı bazen hastalığın ilk bulgusu bile olabilmektedir.
Hastalığın Tanısı Nasıl Konulmaktadır ?
Ankilozan Spondilit toplumda sık görülen hastalıklardan biridir. Yukarıda bahsettiğim gibi en önemli şikayet gece ve sabahları olan ağrı ve tutukluk yakınmalarıdır. Diğer eklemlerde şişlik ya da göz bulgusu ile hasta gelebilir. Bu yakınmaları ile gelen hastada muayene, kan tetkikleri ve daha da önemlisi röntgen veya manyetik rezonans (MR) gibi görüntüleme yöntemleri ile tanıya gidilmektedir. Bazı seçilmiş vakalarda HLA B27 genetik testi tanıda yardımcı olmaktadır. Özetle uygun şikayeti olan hastalarda görüntüleme yöntemlerinin de katkısıyla tanı konulmaktadır.
Hastalığın Tedavisi Nasıl Yapılmaktadır ?
Ankilozan spondilit hastalarında tedavi diğer hastalıklarımızda olduğu gibi hastalığın şiddetine ve hastaların durumuna bağlıdır. Her hastaya aynı tedavi verilmemektedir. Çoğu hastada ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçlar ilk seçenek olmaktadır. Hastalığı şiddetli gidecek ve yahut dirençli vakalarda biyolojik tedavi tedavi ilaçları kullanabilmekteyiz.
İlaç tedavisi sıklıkla başvurduğumuz bir yöntem olmasına karşılık hastaların yaşam stili değişikliklerini sıklıkla istemekteyiz. Egzersiz, yüzme gibi mutlaka bir spor faaliyeti öneriyoruz. Fazla kiloların verilmesi, sigara kullanılmaması da önerilmektedir.