Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Anne sütü mucizesi

Anne sütü mucizesi
0
129

makaleci

FD Üye
Katılım
Ocak 14, 2020
Mesajlar
87,772
Etkileşim
8
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
68
~~Anne sütü mucizesi

2000 Sonbahar mevsimi, Ankara. Üniversite son sınıftaki Klinik Beslenme Evlat Stajı esnasında saygıdeğer tedrisat üyemiz Prof. Dr. Gülden Köksal’ı Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’ndeki odasında her sabah ziyaret ederdik. Mütemadi olarak haber alışverişinde bulunur, her bahiste can kulağıyla bizi dinler, en mutsuz anımızda bile bizi o denli bir motive eder ve kendisi üzere meslek aşkıyla çalışmamızı sağlardı ki odasından çıktığımızda merdiven basamaklarını ikişer üçer tırmanırdık.

Her tarafıyla kendisini örnek aldığım Gülden Imamım, özeklikle bebek ve evlat beslenmesi üzerine o denli hoş canlı örnekler sunar, ilmî araştırmalar ışığında bizi aydınlatır ve deneyimlerini paylaşırdı ki kendisine hayran kalmamak mümkün değildi. Hele ki ana sütünün mucizelerini anlattığı vakit gözlerinin içi parıldar, velev o parıltılar bize de bulaşırdı. Güneşli fakat biraz soğuk bir Ankara sabahında staj öncesi Gülden Hanım’ın odasında toplanmıştık. Imamımız elinde bir sürprizle bizleri karşıladı: Bir poşet dolusu tek tasarrufluk plastik tatlı kaşığı ve yaklaşık yarım kase ana sütü. Daha ne olduğunu bile anlamadan poşetin içerisinden teker teker kaşıkları çıkarıp hiç tanımadığımız (!) bir validenin sütünü biz stajyer talebelerine takdim etmeye başladı. Bir anda herkes göz göze geldi, fakat reaksiyon bile veremeden “bir kişi hariç” hepimizin eline kaşık dolusu ana sütünü uzattı. Imamımız sırayla herkese ikramda bulunurken benim almadığımı fark etti ve “Turgay nerede?” diyerek sağını solunu denetim etti. O esnada tam ardında gizleniyordum ve “buradayım hocam” diye cevap verdim. “Al bakalım, sen de tatmalısın” diyerek kaşık dolusu ana sütünü elime uzattığında “hocam içmesem olmaz mı?” diye bir soru yönelttim. “Önerdiğiniz her besinin tadını da bilmek zorundasınız” diyerek doyurucu bir cevap verdi. “Ama imamım ben ana sütünün tadını hatırlıyorum!” diye espri yapmama fırsat kalmadan elimi ağzıma gerçek götürmemi sağladı ve akabinde hepimize bir soru yöneltti: “Anne sütünün tadını nasıl buldunuz?”

Bizler için çok enteresan bir deneyimdi. Zira o güne kadar farklı kişilerden farklı duyumlar almıştık. Kimisi “çok tatlı” derken, kimisi de “metalik bir tada sahip” üzere yakıştırmalarda bulunuyordu. Artık bizim de ana sütünün tadına dair bir fikrimiz vardı. O gün öğretmenimizden çok hoş bir haber öğrenmiştik: Yaklaşık 20 yılı aşkın bir devir sonra tekrar tattığımız ana sütünün, sıklıkla tüketilen rafine şeker ve şekerli besinlerle kıyaslanamayacak kadar farklı bir tada sahip olduğunu ve bir kez tatlı tadı öğrenen bebeğin, sonrasında ana sütüne burun kıvırabileceğini…

Yapılan ilmî bir araştırmada, standart ölçüde mama katılarak sulandırılmış 1 biberon dolusu mama ile doyan bebeklere, düşük ve yüksek kuvvet içerikli mamaların nasıl bir tesir yaratacağı izlenmiş. Mamanın çok, suyun az katılması sonucu elde edilen ağır haldeki 1 biberon mamayı büsbütün bitiremeyen bebeklerin; suyun çok, mamanın az eklenmesiyle hazırlanan kuvveti seyreltilmiş mamanın 1 biberonu ile doymayarak 2. biberonu istedikleri görülmüştür. Yani yüksek dansiteli formülayı az ölçüde tüketen bebekler, düşük dansiteli formülayı çok ölçüde tüketerek kuvvet alımlarını ayarlamışlar. Ama yaşla birlikte ana ve peder sayesinde bu mekanizma bozulmaktadır. Yemek masasında “ben doydum” diyen evlada “o yemek bitecek!” denilirse şiddetli besin alımına teşvik edilmiş demektir. “Ben acıktım” diyerek yemek isteyen evlat “bekle, yemek vakti gelmedi” diye terslendiği takdirde ise “her istediğinde yemek bulamayabilirsin, buldukça ye” mütalaası ile gereksiz alana fırsatçı yeme davranışı geliştirecektir. O yüzden “bebekler yahut evlatlar ne anlar” gözüyle bakılmamalıdır. Onların yanında asitli içecek tarafına pekmezli su; dondurma yanına dondurulmuş yoğurt; cips alanına tam taneli kahvaltılık tahıl gevrekleri tüketerek birinci adımı atabilirsiniz. Evlatların nasihatten fazla uygun örneğe muhtaçlığı vardır.

 
858,497Konular
982,009Mesajlar
29,991Kullanıcılar
bazousSon üye
Üst Alt