“Analık nedir Annem? derdim de anacığıma; “Ben ol da bil derdi Mevlanaca
Ben ol da bil!
“Sen oldum annem bak!
“Sen oldum ve bildim neymiş bu işin yurekcesi
Hani “Kopekler bile “ana olmasın derdin ya hep, o ızdıraplı yureğinle, o engin şefkatinle
Anlamazdık o zaman biz zamaneler
“Zor kızım, cok zor analık derdin ardından derin bir ic cekişle
Zormuş anam
Ana olmak “Hic ken “Hep olmakmış meğerCoğalmakmış durmadan
Dunyaya meydan okumak, mazi ve istikbali sırtlamak, pervasız bir gozu karalıkmış
Zormuş AnnemOlduk, gorduk, bildik bak
Ana olmak meğer; Kor ateşlerde uşumesi, kara kışlarda buz kesmesiymiş yureğin
Hep; “Ben! derken,
Artık; “O, “İlla O! demesiymiş
Hic varmayacağı kapıları calması, hic ederek omrunu, adanmasıymış
Hic kızmaması yureğin, almayı hic duşunmeden hep vermesiymiş
Hep sarıpsarmalaması, hic hesap sormadan, hep dost hep yar olmasıymış
Zormuş Anam
Meğer olumune bir kara sevdaymış analık
Olduk, gorduk, bildik bak
Gozlemleyin kadınları; Değişirler hep “Anne olunca
Bir metamorfoz belki analık; Tırtılken kelebek olmak
Artık gozleri, elleriayakları, akıl ve yureği tum azaları ve dahi hayalleri, tum vakitleri ve hayata dair hesapları O’na ait değildirKarşılıksızhesapsız ve de gonullu olarak bağışlar yavrusuna tum varlığını Anne
Ve dikkat edin, her kadın bir başka guzelleşir “Anne olunca
Ezelden bicilen bir kostum gibi, “Analık yakışır her kadına
O, artık “Anne gibi guler, “Anne gibi bakar, “Anne gibikokar
Ve hayatta hic kimse ne “Anne gibi kokar ne “Anne gibi bakar ne de onun gibi yanar
Ve boylelikle tum anneler, Yaratan’dan kokular, esintiler taşırlar dunyamıza
Her Anne Yaratıcı’ya ayinedir
En cok Halıq ve Vedud ismi yansır onlarda
Ve hayat boyu, binbir esmayı seyrederiz o kocaman yureklerde
İşte bu yuzden, kac yaşında olursak olalım, bizler icin hep,
Hic eskimeyen bir ihtiram, coşkun bir muhabbet, hep meylettiren bir cekim alanıdırlar
İşte bu tutkunluk, hesapsız adanışlarının karşılığıdır onlara, Yaradan’dan
Ve bir gun bizden gittiklerindeİcimizin bir yanı, omur boyu hep titreşir onlar icin
Hic sonmeyen bir yangın, zaman zaman yakar alevlenir, asla dolmaz boşlukları
Alıp gitmişlerdir cunku canlarımızın bir parcasını
Oyledir, her Anne giderken, yureğini emanet bırakır yavrusuna ve bir parca yavrusundan alır da oyle gider cunku
Ve bu yurek aktarımı, annenin sesi, nefesi, gozleri, sozleri ve o kocaman yureği, ezeli bir miras gibi devredilir nesilden nesile
İşte dunyayı imar eden, ayakta tutan bu Ana Yurekleridir!
Nasıl emanetse yavrular annelerine bir vakit,
Oylece emanettir her anne de yavrusuna
“Of! bile demeden, sakın ha incitmeden,
Sahip cıksın herkes emanetlerine aman!
Yavrularına iki dunya bağışlayan ANAlara
ve cennetlerini kazanan canlara mujdeler olsun
muhabbetle efendim
Ayşe Reşad
Ben ol da bil!
“Sen oldum annem bak!
“Sen oldum ve bildim neymiş bu işin yurekcesi
Hani “Kopekler bile “ana olmasın derdin ya hep, o ızdıraplı yureğinle, o engin şefkatinle
Anlamazdık o zaman biz zamaneler
“Zor kızım, cok zor analık derdin ardından derin bir ic cekişle
Zormuş anam
Ana olmak “Hic ken “Hep olmakmış meğerCoğalmakmış durmadan
Dunyaya meydan okumak, mazi ve istikbali sırtlamak, pervasız bir gozu karalıkmış
Zormuş AnnemOlduk, gorduk, bildik bak
Ana olmak meğer; Kor ateşlerde uşumesi, kara kışlarda buz kesmesiymiş yureğin
Hep; “Ben! derken,
Artık; “O, “İlla O! demesiymiş
Hic varmayacağı kapıları calması, hic ederek omrunu, adanmasıymış
Hic kızmaması yureğin, almayı hic duşunmeden hep vermesiymiş
Hep sarıpsarmalaması, hic hesap sormadan, hep dost hep yar olmasıymış
Zormuş Anam
Meğer olumune bir kara sevdaymış analık
Olduk, gorduk, bildik bak
Gozlemleyin kadınları; Değişirler hep “Anne olunca
Bir metamorfoz belki analık; Tırtılken kelebek olmak
Artık gozleri, elleriayakları, akıl ve yureği tum azaları ve dahi hayalleri, tum vakitleri ve hayata dair hesapları O’na ait değildirKarşılıksızhesapsız ve de gonullu olarak bağışlar yavrusuna tum varlığını Anne
Ve dikkat edin, her kadın bir başka guzelleşir “Anne olunca
Ezelden bicilen bir kostum gibi, “Analık yakışır her kadına
O, artık “Anne gibi guler, “Anne gibi bakar, “Anne gibikokar
Ve hayatta hic kimse ne “Anne gibi kokar ne “Anne gibi bakar ne de onun gibi yanar
Ve boylelikle tum anneler, Yaratan’dan kokular, esintiler taşırlar dunyamıza
Her Anne Yaratıcı’ya ayinedir
En cok Halıq ve Vedud ismi yansır onlarda
Ve hayat boyu, binbir esmayı seyrederiz o kocaman yureklerde
İşte bu yuzden, kac yaşında olursak olalım, bizler icin hep,
Hic eskimeyen bir ihtiram, coşkun bir muhabbet, hep meylettiren bir cekim alanıdırlar
İşte bu tutkunluk, hesapsız adanışlarının karşılığıdır onlara, Yaradan’dan
Ve bir gun bizden gittiklerindeİcimizin bir yanı, omur boyu hep titreşir onlar icin
Hic sonmeyen bir yangın, zaman zaman yakar alevlenir, asla dolmaz boşlukları
Alıp gitmişlerdir cunku canlarımızın bir parcasını
Oyledir, her Anne giderken, yureğini emanet bırakır yavrusuna ve bir parca yavrusundan alır da oyle gider cunku
Ve bu yurek aktarımı, annenin sesi, nefesi, gozleri, sozleri ve o kocaman yureği, ezeli bir miras gibi devredilir nesilden nesile
İşte dunyayı imar eden, ayakta tutan bu Ana Yurekleridir!
Nasıl emanetse yavrular annelerine bir vakit,
Oylece emanettir her anne de yavrusuna
“Of! bile demeden, sakın ha incitmeden,
Sahip cıksın herkes emanetlerine aman!
Yavrularına iki dunya bağışlayan ANAlara
ve cennetlerini kazanan canlara mujdeler olsun
muhabbetle efendim
Ayşe Reşad