Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Arif Nihat Asya Kimdir

Arif Nihat Asya Kimdir

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
ARİF NİHAT ASYA

7 Şubat 1904'te İstanbul Çatalca'da doğdu, 5 Ocak 1975'te Ankara'da yaşamını yitirdi İstanbul Üniversitesi Yüksek Öğretmen Okulu EdebiyatBölümü'nü bitirdi Adana, Malatya, Edirne, Tarsus, Ankara ve Kıbrıs'taki liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı 19501954 arasında Seyhan (Adana) milletvekili olarak Türkiye Büyük Ahali Meclisi'nde bulundu Milletvekilliğinden sonradan bitmiş öğrtemenliğe döndü Ankara Gazi Lisesi edebiyat öğretmeni iken 1962'de emekliye ayrıldı İstanbul'a döndü Yeni İstanbul ve Babıli'de Sabahtan gazetelerinde yazılar yazdıAruzla başladığı şiirde rubailer, gazeller yazdı Özellikle rubailere büyük yük verdi Rubailerden oluşan 5 öbür kitap yayınladı daha sonra hece vezniyle ve serbest vezinli şiirler de yazdı Ulusçu şiirleriyle dikat çekti Yurdun güzelliklerini, doğasını anlatan, kimi zaman hiciv yazarı fakat Türklüğü yücelten şiirleriyle bilinir


ESERLERİ:

Şiir:
Heykeltıraş (1924)
Yastığımın Rüyası (1930)
Ayetler (1936)
Bir Sancak Rüzgar Bekliyor (1946)
Kubbei Hadrâ (Mevlana üstüne, 1956)
Kökler ve Dallar (1964)
Emzikler (1964)
Dualar ve Aminler (1967)
Aynalarda Kalan (1969)
Bütün Eserleri (19751977)
Rubaiyyatı Ârif (rubailer, 1956)
Kıbrıs Rubaileri (rubailer, 1964, 1967)
Nisan (rubailer, 1964)
Kova Burcu (rubailer, 1967)
Avrupa'dan Rubailer (1969)
Şiirler (Ahmet Kabaklı derledi, 1971)
Bütün Eserleri (19751977, Ötüken Yayınları)

Düzyazı:
Kanatlar ve Gagalar (özdeyişler, 1946)
Enikli Kapı (makaleleri, 1964)



BAYRAK

Ey,mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kızkardeşimin gelinliği,şehidimin son örtüsü!
Işık ışık, dalga dalga bayrağım,
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım

Sana benim gözümle bakmayanın
mezarını kazacağım
Seni selamlamadan uçan kuşun
yuvasını bozacağım

Dalgalandığın yerde ne nefret, ne üzüntü
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabahtan olmasın, günler doğmasın ne çıkar
Yurda ay yıldızın ışığı yeter



Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün

Kızıllığında ısındık,
Dağlardan çöllere düşürdüğü gün
Gölgene sığındık

Ey, şu anda süzgün, rüzgarlarda dalgalan;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim;
Senin aşağıda doğdum,
Senin dibinde öleceğim

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen !
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim




FETİH MARŞI
Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek;
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek

Yürü, hala ne diye oyunda oynaştasın?
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın!

Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serden
Senin de destanını okuyalım ezbere
Haberin yok gibidir taşıdığın değerden

Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baştasın
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın!

Yüzüne çarpmak lüzum zamanenin fendini
Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini?
Ufak görme, küçümseme, delikanlım kendini

Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın;
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın!

Bu kitaplar Fatihtir, Selimdir, Süleymandır
Şu mihrap Sinanüddin, şu minare Sinandır
Haydi artık uyuyan destanını uyandır!

Bilmem, niçin gündelik işlerle telaştasın
Kızım, sen de Fatihler doğuracak yaştasın!

Delikanlım, dikkat çekici aldığın gün atandan
Yürüyeceksin Halk Müziği yürüyecek arkandan!
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasandan

Sen ama burçlara sancak olacak kumaştasın;
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın!

Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin!
Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın!
Yürü aslanım, fetih hazırlığı başlasın

Yürü, hala ne diye kendinle savaştasın?
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! *
 
858,478Konular
981,317Mesajlar
29,570Kullanıcılar
samsungcloudSon üye
Üst Alt