Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Arif Nihat Asya Seccaden Kumlardı Şiiri

Arif Nihat Asya Seccaden Kumlardı Şiiri
0
97

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
87
Puan
48
F-D Coin
0
Seccaden Kumlardı Şiiri


Seccaden Kumlardı Şiiri Arif Nihat Asya


SECCADEN KUMLARDI

Seccaden kumlardı
Devirlerden, diyarlardan
Gelip goklerde buluşan
Ezanların vardı!

Mescit mu'min, minber mu'min
Taşardı kubbelerden Tekbir,
Dolardı kubbelere Amin!

Ve mubarek geceler, dualarımız,
Geri gelmeyen dualardı
Geceler ki pırıl pırıl,
Kandillerin yanardı!

Kapına gelenler, ya Muhammed,
Uzaktan, yakından
Mu'min donduler kapından!

Besmele, ekmeğimizin bereketiydi;
İki dunyada aziz ummet,
Muhammed ummetiydi

Konsun yine pervazlara
Guvercinler;
hu hulara karışsın
Aminler
Mubarek akşamdır;
Gelin ey Fatiha'lar, Yasin'ler!

Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi
Ey yetimler yetimi,
Ey garipler garibi;
Duşkunlerin kanadıydın,
Yoksulların sahibi
Nerde kaldın ey Resul,
Nerde kaldın ey Nebi?

Gunler, ne gunlerdi, ya Muhammed;
Cağlar ne cağlardı;
Daha dunyaya gelmeden
Muminlerin vardı
Ve birgun, ki gaflet
Coller kadardı,
Halime'nin kucağında
Abdullah'ın yetimi,
Amine'nin emaneti ağlardı!

Hatice'nin koncası,
Aişe'nin guluydun
Ummetinin gozbebeği,
Goklerin resuluydun
Elci geldin, elciler gonderdin
Ruhunu Allah'a,
Elini ummetine verdin
Beşiğin, yurdun, yuvan
Mekke'de bunalırsan
Medine'ye gocerdin

Biz dunyadan nereye
Gocelim ya Muhammed?
Yeryuzunde riya, inkar, hıyanet
Altın devrini yaşıyor
Diller, sayfalar, satırlar
(Ebu Leheb oldu) diyorlar:
Ebu Leheb olmedi, ya Muhammed;
Ebu Cehil, kıtalar dolaşıyor!

Neler duydu şu dunyada
Mevlid'ine hayran kulaklarımız:
Ne adlar ezberledi, ey Nebi,
Adına alışkın dudaklarımız!
Artık, yolunu bilmiyor;
Artık, yolunu unuttu
Ayaklarımız!
Kabe'ne siyahlar
Yakışmamıştır, ya Muhammed,
Bugunku kadar!

Haset, gururla savaşta;
Gurur, Kafdağında derebeyi
Onu da yaralarlar kanadından,
Gelse bir şefkat meleği
İyiliğin turbesine
Turbedar oldu iyi!

Vicdanlar sakat
Cıkmadan yarına
İyilikler getir, guzellikler getir
Adem oğullarına!

Şu gorduğun duvarlar ki
Kimi Taif'tir, kimi Hayber'dir
Fethedemedik, ya Muhammed,
Senelerdir!
Ne doğruluk, ne doğru;
Ne iyilik, ne iyi
Bahcende en guzel dal,
Unuttu yemiş vermeyi
Gunahın kursağında
Haramların peteği!

Bayram yaptı yabanlar:
Semave'yi boşaltıp
Save'yi dolduranlar
Atını hendeklerden bir atlayışta
Aşırdı aşıranlar
Ağlasın Yesrib,
Ağlasın Selman'lar!

Gozleri perdeliyen toprak,
Yuzlere serptiğin topraktı
Yere dokulmeyecekti, ey Nebi
Yabanların gozunde kalacaktı!
Konsun yine pervazlara
Guvercinler;
hu hulara karışsın
Aminler
Mubarek akşamdır;
Gelin ey Fatiha'lar, Yasin'ler!

Ne oldu, ey bulut,
Golgelediğin başlar?
Hatırında mı, ey yol,
Bir aziz yolcuyla
Aşarak dağlar taşlar,
Kafile kafile, kervan kervan
Şimale giden yoldaşlar?

Ucsuz bucaksız collerde,
Yine, izler gelenlerin,
Yollar gideceklerindir

Şu Tekbir getiren mağara,
Orumceklerin değil;
Peygamberlerindir, meleklerindir
Orumcek ne havada,
Ne suda, ne yerdeydi
Hakkı goremiyen
Gozlerdeydi!

Şu kutu, cinlerin mi;
Perilerin yurdu mu?
Şu yuvaki bilinmez,
Kuşları hudhud mudur, guvercin mi, kumru mu?
Kuşlarını, bir sabah,
Medine'ye ucurdu mu?

Ey Abva'da yatan olu
Bahcende actı dunyanın
En guzel gulu;
Hatıran, uyusun collerin
Ilık kumlarıyla ortulu!

Dinleyene hala,
Coller ses verir:
Yaleyl!susar,
Uğultular gelir
Mersiye okur Uhud,
Kaside soyler Bedir
Sen de, bir hac gunu,
Başta Muhammed, yanında Ebubekir;
Gidenlerin yuzbin olup donuşunu
Destan yap, ey şehir!

Ebubekir'de nur, Osman'da nurlar
Kureyş uluları karşılarında
Meydan okuyan bir Omer bulurlar;
Ali'nin onunde kapılar acılır,
Ali'nin onunde eğilir surlar
Bedir'de, Uhud'da, Hayber'de
Hak'kın yiğitleri, şehid olurlar
Bir mutlu gunde, ki olum tatlıydı;
Yerde kalmazdı ruh kanadlıydı

Konsun yine pervazlara
Guvercinler;
hu hulara karışsın
Aminler
Mubarek akşamdır;
Gelin ey Fatiha'lar, Yasin'ler!

Vicdanlar, sakat cıkmadan,
Ya Muhammed, yarına;
İyiliklerle gel, guzelliklerle gel
Adem oğullarına!

Yureklerden taşsın
Yine imanlar!
Itri, bestelesin Tekbir'ini;
Evliya, okusun Kur'an'lar!
Ve Kur'an'ı goznuruyla coğaltsın
Kayışzade Osmanlar!

Na'tini Gaalip yazsın,Mevlid'ini Suleyman'lar!
Sutunları, kemerleri, kubbeleriyle
Geri gelsin Sinan'lar!
Carpılsın, hakikat niyetine
Cenaze namazı kıldıranlar!

Gel, ey Muhammed, bahardır
Dudaklar ardında saklı
Aminlerimiz vardır!
Hacdan doner gibi gel;
Mi'rac'tan iner gibi gel;
Bekliyoruz yıllardır!

Bulutlar kanad, ruzgar kanad;
Hızır kanad, Cibril kanad;
Nisan kanad, bahar kanad;
Ayetlerini ezber bilen
Yapraklar kanad
Acılsın goklerin kapıları,
Acılsın perdeler, kat kat!
Collere dokulsun yıldızlar;
Dizilsin yollarına
Yetimler, gunahsızlar!
Col gecelerinden, yanık
Turkuler yapan kızlar
Sancağını saclarıyla dokusun;
Bilali Habeşi sustuysa
Ezanlarını Davud okusun!

Konsun yine pervazlara
Guvercinler;
hu hulara karışsın
Aminler
Mubarek akşamdır;
Gelin ey Fatiha'lar, Yasin'ler!


Arif Nihat ASYA
 
858,496Konular
982,297Mesajlar
30,194Kullanıcılar
berk3134Son üye
Üst Alt