iltasyazilim
FD Üye
artvin yöresi halk müziği oyunları,artvin insanlar oyunları,artvin oyunları,artvin oyunları hemşin,artvin yöresine özgü halk müziği oyunu,artvin yöresel oyunları
ARTVİN INSANLAR OYUNLARI VE FOLKLOR
ARTVİN ATABARI:
Atabarı, Atatürk'e atfen ATABARIismini almıştır Oyunda sayı sınırı olmayıp, kızerkekkarma veya yalnız kız, yalnız erkek olarakta oynanır Oyun, sağ yay üstünde yarım daire, açılış ve bitişte düz çizgi halinde oynamaktadır Oyun, günümüze kadar geleneksel forumları içerisinde sergilenmiştir
AHÇİK HIÇ OLMAZSAAKÇİK BARI:
Ahçik barı, atabarı oyununu andırır Öbür olarak figürlerin sağa ve sola yapılarak vuruşları vardır Tek sıra bağımlı, sağ yönden çizilen yay üstünde oynanır Ahçik barı, bir fazla oyunda olduğu gibi tekrar düğün,bayram ve eğlencelerde yalnız kadınlar göre oynanan bir oyundur Oyunun geleneksel tavrı yarım daire şeklinde sağ yay üzerinde oynanan düzenlemeler, oyunun geleneksel tavrı içerisinde yapılmıştır içerisinde yapılmış olup şartların değişmesi söz konusu değildir
CİLVELOY:
Cilveloy, genel olarak halka yapısı biçimde oynanan bir bayan oyunudur Oyun oynanırken, atma türküler söylenerek iki taraflı soru ve cevaplarla oynanan epeyce estetik bir yapıya sahip, sağa sola yürüme ve üçleme figürlerinden oluşur Cilveloy, nikah ve eğlencelerde daha fazla türkü olarak söylenip kadınlar göre oynanır Oyun, ismini türkü sözlerinden almıştır Oyunda anlatılmak istenilen tema beğenme, beğenilme ve kur yapma gibi başlıca nikah ve özel eğlencelerde oynanır Halka yapısı şeklinde oynanmaktadır
COŞKUN ÇORUH:
Yöremizde, bahar aylarında kar sularının erimesi, yağmurun yağması ile farklı alanlara yönlendirilmiş akarsu ve ırmakların Çoruh nehrine dökülmesi sonucu azgın bir ülkü gelen dere, alan halkımıza çoğu zaman mal ve can kaybına neden olmaktadır bu nedenle oyun, Çoruh'u konu alarak, yaz ayları durgunluğu ile bahar aylarındaki azgın anlarını sergilemektedir Oyun kapalı halka içerisinde ağır olarak başlar; hareketler anında hızlanarak devam ettirilir Epeyce sert oynanan bir oyundur Ağır bölümleri ezgi ile oynanır Seri bölümleri ise yalnızca ritim eşliğinde oynanır Oyun, yalnız erkekler tarafında oynanır Oyun anonim olup birincil kuran kişi hakkında emin semptom yoktur Oyunun açılış ve bitişi, düz çizgi olup, halka yapısı içinde oynanır Belli rakam sınırı değil; oysa, fazla kalabalık sayılarla,oyun, süratli olması yüzünden oynanmaz Oyun, herhangi bir düzenlemeyle şekillendirilmemiş, geleneksel formu içerisinde oynanır
DELI HORON:
Deli horon, halka yapısı içinde oynanan, Artvin'in esas oyunlarından biridir Horona Çilginön adının takılması, oyunun çilgin doymuşdiye anlatım tarzı edilen biçimde oynanmasından kaynaklanmaktadır Figürlerin birçok bölümü gerginlik, sertlik ve gerilim içerisinde canlı olarak yapılması, oyuna bu niteliği kazandırmaktadır Oyunda coşkuyu sağlamak için, atılan uzun nağaralar (Kıcına) esastır Komut, veren kadar her figürü belirleyen bölgesel tabirlerle (Yöresel sözlerle) anında verilirMesela : Başla, başlaişle, işle kollar üste, Kollar siyakındır oyna, Dura duraKollar tezGel oguna dizaVuur orta topuk gibi belirli komutlarla oyun yönetilir Oyunu oynayanlar, belirlenmiş bir rakam ile sınırlanamaz; genellikle açık hava ve harman gibi yerlerde oynanır Oyunun kaynakçası hakkında ve hazırlanışı, oynanışı, hareketliliği yörede birlik, beraberlik ve dayanışma sembolü olduğuna, kararlılık ve güçlük ifadesini belirttiği yolunda ortak düşünceye varılmıştır
Halk aralarında bu oyuna ilişkin olarak, çilgin horon oynanan yerde Kırk sene ot bitmezsözü yaygındır Oyun, keza bir takım kesimlerde (Kuçen deli horonu, Kocabey çilgin horonu) gibi isimlerde oynanır Oyun kuran kişi bilinmeyip Artvin ve beldelerinin en güzide oyunudur Yalnız erkekler kadar oynanır
DÖNE:
Döne oyunu, bir genç kızın elinde aynası ile yüzüne bakarak kaşlını, gözünü, saçlarını düzeltmesi ile ve oyun içerisinde de görüldüğü gibi her yöne dönüşü ile, genç kızın kendi kendini süslemesi ile, hoşgörü duyarak endişe içerisinde oynanan bir oyundur
Oyun, tek sıra bağımlı sağ yöne çizilen yay üzerinde oynanır Oyunun içerisinde yer alan döne Dönüşfigürlerinde döne ismini alır Öne çift sol,çift sağ ayak çıkararak sola ve sağa çift sağ etap çekerek yeniden öne ve yana el çırparak, dört yönlü dönerek, öne çöküş yaparak belirlenmiş sırayla oynanır Oyun komutları hopdiye verilir Oyun, beğenme,beğenilme temalarını işleyip sadece kadınlar , genç kızlar tarafından oynanır Belli bir sayı sınırı olmayıp oyunu birincil kuran birey belirli muhakkak olmayıp anonimleşmiş bir oyundur
ARTVİN DÜZ HORON (VARAGELA):
Yukarıda üç ad altında toplanan bu oyun, yörede değişik isimlerle oynanmasına karşın, aynı karakteri içeren bir oyundur Düz horon, genel olarak düğünlerde kız ve erkek tarafından birleşerek, dostluklarının sembolü olarak, başlıca yüz açımı törenlerinde oynanan bir nesil oyundur Düz horon, halka yapısı biçiminde oynanan esas oyunlardan olup, hareketli, estetik, epeyce canlı bir oyundur Oyuna düz horon denmesinin (Bazı yerlerde sıradan horonda) iki neden olabileceği kanısındayız Birincisi, çoğunlukla düz horon , düz bir alanda (Harman) da oynanmasından benzetilmiştir İkincisi ise, Çoruh nehrinin sakin anlarını sembolize etmiş olması, oyuna, vakit zamanda durgun Çoruh'ta söylenir Oyunun başlangıcından bitişine dek, belirli bir tempo ve heyecan ile oynanması, uzun nağraları ile oldukça estetik bir yapıya sahiptir Oyun, kesin bir sayı ile sınırlanamaz Yörede en çok oynanan bir oyundur ve en topluluk kitlenin katılımıyla, büyük bir coşkuyla oynanır Oyun, dağıtılmış isimler aşağıda tek karakterde oynanan oyundur
HEMŞİN OYUNU:
Hemşin horonu, yörede yaşayan hemşinlilergöre oynanan bir oyundur Daha fazla sahil kesmi , Hopa civarında, halka yapısı içerisinde, genelde tulum eşliğinde oynanır Oyun 78 ritimle (78'lik) oynanır Artvin civarlarında, bir düğünde gençlerden kurulu bir oyun ekibinin, gösterisinde oyunun oynandığı yerin tahtadan; yani ağaçtan yapılan bir zemin üstüne sertçe vurmaları, sıçrayıp düşmeleri sonucunda sahnenin çökmesi, bir benzetme ile oyuna Atomdenmesine niçin olmuştur Hemşin oyunu, yeniden kendi komutlarıyla yönlendirilir Mesela: Siya, siyaSavuş, savuşGeldum, geçGeçte,duraGeldi Hemşin gibi tabirlerle söylenip belirli bir sayı ile oyuncular sınırlanamaz Oyunun oldukça sert ve akan olması, yöre oyunlarının tipik örneğidir Oyun, yalnız erkekler tarafından oynanır
KARABAĞ:
Yöremizin coğrafi konumu , arazi ve iş gücünün fazla engebeli şartlar içerisinde yapılması nedeni ile uğurlu işler, kız köçürme, erkek çocuk evlenmelerde nikah ve nişan gibi törenler genelde iş gücünün eksik olduğu sonbahar aylarına bırakılır Ancak, gönül ferman dinlemezdeyiminden yola meydana çıkan bir genç erkek çocuk, bir kıza çilgin gibi vurulur Kara sevdaya düşer Meslek, güç, yaz, kış, bahar, dinlemez; yaz aylarında aile büyüklerini kız evine elçiliğe gönderir Lakin, yukarıda bahsettiğimiz gibi tabiatı ile kız evi büyükleri, yaylalar insin, bağlar bozulsun hele bir bakalımgibi sebeplerle geri çevrilir Yaylaların bozulması, bağlardaki hasatın toplanması, kız hazırlığının tamamlanması, aleyhinde dağlara kar yağması ile muhakkak olurmuş Aşık genç, hergün kalkıp dağlara bakarmış; kar ne süre yağacak diye Nihayet bir sabahtan kalkar fakat, aleyhinde dağlara kar yağmış; gencin aşırı haz duyması ve sevinci ile dağa dürüst kara bak! Karabağdiyerek, hem oynayıp hemde bağırarak dağa doğru koşmasıyla sevincinden kaynaklanan bir aşık oyunudur Karadağ, tema olarak Azeri kökenli olup, benzer sevinci paylaşan kızın da öyküsünü konu olarak, iki taraflı oynanan bir oyundur Oyunu birincil kuran kişi bilinmemekte, oyun bir kızbir erkek tarafından solo davet nitelikli, beğenme, beğenilme sevgi ve aşkı konu alır Düğün ve özel eğlencelerde fazla oynanır Kesin rakam sınırlamadan, isteyen kızlıerkekli kalkıp oynarlar
KOBAK:
Kobak bölgemizde bir köy adıdır Oyun halka yapısı şeklinde genellikle tulum eşliğinde erkekler kadar oynanır Bu oyun Yusufeli ilçemizin yakınında Kobak köyünden adını almıştır Oyun içerisinde, emin bir yerde, ezgi değişir ve bu bölümde türkü söylenir Daha Sonra yeniden oyun müziğine geçilerek, oyuna devam edilir Oyunun kaynaklanması Çoruh nehri ile de ilgilidir Oyun içerisinde bir takım figürler, Çoruh nehri üstünde kürek çekme hareketlerini gösterir Kobak oyunu, başlıca komutlarla, Topal, topaİşle, işleüç vur sağa, üçte sola çek kürek çekha vurdu kobak gibi terimlerle kendine özgü bir oyundur Oyun, insanlar arasında çoğu kez olarak başlıca erkekler kadar oynanır; kızerkek karmada oynanabilir Daha fazla düğünlerde harmanda oynanır Belli bir sayı sınırı yoktur Oyun, halka yapısı şeklinde oynanır Oyun, ismini bir köy adıyla almıştır Oyunu birincil kuran kişinin o köyden olması gibi, belirlenmiş bir belirti yoktur
KOÇERİKOÇÇARİ:
Koçeri, adını bir erkek isminden almıştır Bu kişi , çok gezen, çok dolanan, uygun durmayan bir kişidir Hâlende günümüzde fazla gezenlere derler ama tabiri caize Koçeri misin, ne gezip duruyorsun?Bölgede, genç kızların bir kahramana olan duygu ve çağrısını dile getirir bir oyundur Genç kızların bir koçeriye vurulmasıyla onun gördükleri süre takdir edilmek maksadıyla oynadıkları bir oyundur Oyun oynanırken bu kahramanı da şöyle eğlence ederler Oy ninni koçeri, sallanda gel içeridiye oynanıp söylenerek, mısralarla kahramanı ağırlama ederler Oyun, halay yürüyüşü gibi başlar; hızlanma çapraz ve çökme figürlerinden oluşur Oyun, halka yapısı şeklinde oynanıp muhakkak bir sayı sınırı yoktur Oyunu kuran birey (Koççari) isimli bir erkek olduğu araştırılmış olup, genç kızların bu koççariye karşısında duygularını dile getirmeye çalıştıkları bir oyundur
MENDO BARI:
Araştırmalara kadar Mendo, bir erkek ismidir Benzer kişinin, oyunu, kendisinin uyarladığı bilinmektedir Kişinin, hoşgörü duyarak oynadığı söylenmektedir Oyun ağır hareketlerle başlar; pat diye hızlanan bir tempo ile devam eder Oyun içerisinde çok yönü olan dönüşler olup, tek sıra bağımlı ve sağ yöne çizilen yay üzerinde oynanır Oyunun içindeki üçleme figürleri, diğer oyunların bir çoğunda görülen tipik figürlerinden biridir Yürüyerek etap çekme, üçleme, çökme gibi figürlerin belirlenmiş bir sırayı takip ederek, yavaş ve seri bir şekilde oynanmasından oluşur Oyun, kişinin adını konu alan bir oyundur Oyun, kızlıerkekli ya da yalnız erkekler kadar da oynanır Oyun kişinin kendini görüş amacı ile daha çok düğünlerde oynanır
SARI ÇİÇEK (SARI KIZ):
Sarı çiçek, yörede fazla yaygın bir oyundur Yörede, sarı kızın,etkin olması konusunda çoğu rivayetler vardır Fakat bunlardan biri, en sağlıklısıdır Yaptığımız araştırmalara göre 1124 senesinde Çoruh boylarında yerleşen Hıristiyan Kipçak Türklerini, müslüman yerine getirmek maksadıyla Mısır'dan, adı Şehsanolan Şeyh, kuvvetleri ile Çoruh vadisine gelirler Orada yer alan Benek hakimin,sarışın,gökyüzü kadar güzel,sarı saçlı kızını görür görmez aşık olur Şehsan ile kızın aralarında büyük bir aşk başlar Kız, müslümanlığı kabul eder; fakat, babası buna asla razı olmaz Kızın babası Şehsan'ın kuvvetleri ile çarpışmaya başlar Benek hakimi üstün kuvvetleri ile çarpışma sonucunda Şehsan'ın ordusunu bozguna uğratır Şehsan sevgilisini yanında alarak, bütün ordusu kılıçtan geçirilir Şehsan ve sevgilisi sarı kız, kurtulma ümidi ile dağın yamaçlarına doğru kaçmak isterler Benek hakimi askerleri göre görülür ve peşlerine düşülerek şehit edilirler Oyunun bu olaydan kaynaklandığı, Şehsan'ın sevgilisi Sarı kızın nazı ve daha sonra aşklarının birleşmesi arasındaki öyküyü temsil ettiği kabul edilir Oyun, düğün ve daha fazla eğlencelerde oynanır Bir kız, bir erkek kadar sevgiyi, aşkı ve naz yapmayı konu almıştır
ŞAHLAN (ŞEYHA):
Şahlan, yörede daha fazla yükselmeyi, büyümeyi, onuru,gururu, kahramanlığı simgeleyen bir sözcük olarak kullanılır Taşımacılık,ulaşım ve çete savaşlarında At' ın önemi büyük olan bu bölgemizde de hayvanın şahlanıp iki bacak üstüne kalkması, yükseliş ve sevinci tanımlamasıyla, oyundaki yükseliş anındaki bağırmalar, buradaki mertlik duygusunun sembolüdür Açılış ve bitiş hariç, kapalı halka halinde oynanır Oyun içerisindeki yaylanma, halay karakterine sekmeli koşma (Sağ yana doğru), çöküşleri ve topuk üçlemelerinden oluşur Arkasından anlaşıldığı gibi oyun, (Şahlanmayı,yükselmeyi) sevinci simgeler Oyun oynanırken bu şahlanış açık açık görülür Erkeklik ve kadınlık varlığının sağlanması, yiğitlik duygularının vurgulanmasıdır
Oyun, Hop, hopdekomutları ile oynanır Oyun, anonim olup, kuran kişinin muhakkak bulgusu yoktur Öteki oyunlar gibi fazla artı oynanan bir oyun değildir Kızerkek karma oynandığı gibi yalnız erkek olarakta oynanır
ŞAVŞAT BARI (Çift Jandarma):
Şavşat Barı, genelde türküsü söylenerek oynanan öteki bar türlerinden, üç etap,ağır bar gibi isimler altında toplanıp oynanan bir oyundur
Oyunun bulgusu ise, fazla eski tarihlere dayalı bir aşk öyküsüdür İki genç arasında büyük bir aşk başlar Bu karasevdayı bilmeyen kalmaz Çoğu insan, bu gençler için nağmeler yapıp türküler söylerler Bundan Böyle kızı istemenin zamanı gelmiştir Genç oğlan, kızı istetir; ancak, kız babasının emin razılığı olmaz Herşeye karşın geri çevirir Kızını bir başkasına (Beşik kertmesi) sözlemiştir Bahar ayları gelince köylerden, yaylalardan göç başlar Bu göçler ahali arasında büyük eğlencelerle tertiplenir; bunlarda yer yer isimlendirilir Bu mevkideki ismi ise (Vargoda) yayık yaylamak, yayla zamanı eğlenceleri olarak bilinir İşte bu tarihlerde, genç oğlan,sevdiği kızın verileceği genci vurur ve köyden kaçar Köy halkının yaylaya çıkmasını bekler ve o gün kazanç Köy halkı, binbir gösteri masallarıyla göçe koyulur Uzunca bir yol aldıktan sonra, birincil konaklayacakları mevkiye gelirler O düzlüğün, yani mevkinin ismi (Vaket)'tir Vaket'e gelirler Genç erkek çocuk, sevdiği kızında orada olacağını bildiğinden, bunu peşine düşüp takip eder Köy halkı burada eğlenmeye başlar Davul,zurnalar çalınır;türküler söylenir; oynanır; koçlar kesilir; kebaplar vurulur; yiyilip içilir Genç oğlan, halkın arasına kazanç; uzaktan sevdiği kızı gözler,kızda sevdiğini görür fakat, bir türlü yaklaşamazlar Bakışıp hasret giderirler O arada genç kız, birde ne görsün, karşıdan iki jandarma geliyor; sevdiğini götürecekleri genç kızın içine doğuyor Genç kız, acılar ve üzüntüler içerisinde ağlayarak jandarmanın görünmesiyle ağıt yakarak bu türküyü söylüyor ve ağlıyor
Oyunun türkü sözlerinde ise, Çift jandarma geliyor kaymakam konağından, Fiske vursam kan damlar, kırmızı yanağından,böyle esinlendiği gibi birde, Cebi dolu paketi, giyme yeşil caketi, Yar Allah'ın seversen, gel dolanak Vaketi'nde ise sevdiği genç, yeşil bir ceketle oraya kazanç; bu, tanınırsın anlamında Gel dolanak vaketi ise, firar etmek anlamında sevdiği gence çağrı yaparak söylenen bir türküdür sonra bu öyküyü yaşayanlar, gençlere atfen ve anımsamak, yaşatmak maksadıyla millet aralarında türküsü söylenip oyuna dökmüşlerdir Oyun, millet aralarında sık sık oynanan bir oyundur Muhakkak bir rakam sınırı yoktur; kızerkek çoğunlukla karma olarak oynanır Oyun, çizgi ile başlayıp yarım daire sağ yay üstünde oynanır
TEŞİ:
Artvin ve civarında, genelde iç kesimlerde, toplu meslek gücüne dayalı birlikte yapılan çalışmalara Meciİmeceadıyla toplanırlar Yöre halkı kış gecelerinin boş geçmesi, gece eğlenceleri yapılması nedeniyle, yün eğirme, mısır ayıklama, tütün doğrama gibi bazı işlerini kış gecelerinde, komşuları eğlence ederek hem çalışır; keza de gece eğlenceleri düzenlerler Bunlar maniler, bilmeceler,iki taraflı atma türküler ve orta oyunları gibi eğlencelerden oluşur
Teşi ise yün eğirmeye yarayan aracın ismidir Teşi, ağarşak ve iğden oluşan, ağaç bir araçtır Bu araçla, yünden iplik yapılmasını canlandıran yün eğirmeyi temsilci bir oyundur Oyun oynanırken bacak, el figürleri ile adeta yün eğiriyormuş gibi reel figürlerle gösterilirOyun figürleri, estetik yönden siklet taşır; üçgenin taban olmayan kenarı üstünde esneyerek yürünür ve elde teşi ile yün eğrilir Teşi oyunu, kadınlar göre oynanır Emin bir sayı sınırlaması olmayı genel olarak bağımsız ferdi olarak oynanır Teşhi havası olarak ta anılan oyuna ait ilk nota derlemesi 1945 yılında Muzaffer SARISÖZEN kadar üretilmiş ve TRT Repertuarına kazandırılmıştır
UZUN DERE:
Uzun nehir, yörede, gelinin (Puhaça) yoğururken genç kız ve kadınlar göre oynanan bir oyundur Uzun akarsu İnce nehir, yörede bir yer ismidir Oyun İçerisinde anlatımı bu yörede daha fazla yapıldığı için, ismini bu bölgeden almıştır Uzun akarsu oyununu oynayan oyuncuların ellerinde buğday, arpa daneleri, oyunla birlikte gelinin başına serpiştirilir İnanışa tarafından gelinin rızıklı, bereketli olması inancı ile temsilcilik edilir
Gelin, hamur yoğururken teknenin içine lira ya da bozuk para atılır Bu da aynı manâ içerisinde, gelinin, bolluk bereketlilik getirme inancını simgeler Hamur pişirildikten sonra etrafındakilerce yenmesi için parça parça kırılıp dağıtılır Ekmeğin içindeki para kime çıkarsa, şanslı sayıldığından saklanır Ekmeğin içinde para meydana çıkan kişi genç kız ya da erkekse, bu parayı gece yastığının altına koyup yattığı vakit, kendi kısmetini görürmüş diye inanılır Oyun, düğünlerde yüz açımı töreninden daha sonra damat evinde, puğaça yoğrulup, gelinin bereketli olması dileğiyle oynanan , emin rakam sınırı olmayıp genç kız ve kadınlar göre oynanır Oyun ferdi hareketlerle oynanır Oyunu kuran kişi fazla eski bulgulara dayalı olup gerçek kaynağı bilinmektedir
ARTVİN ÜÇ BUT AĞIR BAR:
Yurdumuzun bir fazla yöresinde adımlardan ismini bölge, bölgemizde de benzer isim aşağıda bar türünde oynanan bir oyundur Oyunun davet, hoplatma, hızlanma bölümleri vardır Oyunun üç üçgenin taban olmayan kenarı adında oynanması, üç adım kuralına alt olmasındandır Oyun, tek sıra bağımlı, sağ yöne çizilen tek sıra halinde oynanır Bölgemizde bu cins oyunlar, bir fazla isim altında oynansa bile, hepsini toplayıcı özellik olarak üç ayak ismi kullanılır
Yörede, ağırlama bölümlerinde, bu tür oyunlarda kadınlar ve erkekler tarafından, karşılıklı atma türküleri söyleyerek oynanabilmektedir Oyun, sağ yay üstünde yarım daire formunda oynanır Kızerkek karma ya da yalnız bilinmemektedir Insanlar aralarında düğünlerde, harmanda sık sık oynanılan bir oyundur *
ARTVİN INSANLAR OYUNLARI VE FOLKLOR
ARTVİN ATABARI:
Atabarı, Atatürk'e atfen ATABARIismini almıştır Oyunda sayı sınırı olmayıp, kızerkekkarma veya yalnız kız, yalnız erkek olarakta oynanır Oyun, sağ yay üstünde yarım daire, açılış ve bitişte düz çizgi halinde oynamaktadır Oyun, günümüze kadar geleneksel forumları içerisinde sergilenmiştir
AHÇİK HIÇ OLMAZSAAKÇİK BARI:
Ahçik barı, atabarı oyununu andırır Öbür olarak figürlerin sağa ve sola yapılarak vuruşları vardır Tek sıra bağımlı, sağ yönden çizilen yay üstünde oynanır Ahçik barı, bir fazla oyunda olduğu gibi tekrar düğün,bayram ve eğlencelerde yalnız kadınlar göre oynanan bir oyundur Oyunun geleneksel tavrı yarım daire şeklinde sağ yay üzerinde oynanan düzenlemeler, oyunun geleneksel tavrı içerisinde yapılmıştır içerisinde yapılmış olup şartların değişmesi söz konusu değildir
CİLVELOY:
Cilveloy, genel olarak halka yapısı biçimde oynanan bir bayan oyunudur Oyun oynanırken, atma türküler söylenerek iki taraflı soru ve cevaplarla oynanan epeyce estetik bir yapıya sahip, sağa sola yürüme ve üçleme figürlerinden oluşur Cilveloy, nikah ve eğlencelerde daha fazla türkü olarak söylenip kadınlar göre oynanır Oyun, ismini türkü sözlerinden almıştır Oyunda anlatılmak istenilen tema beğenme, beğenilme ve kur yapma gibi başlıca nikah ve özel eğlencelerde oynanır Halka yapısı şeklinde oynanmaktadır
COŞKUN ÇORUH:
Yöremizde, bahar aylarında kar sularının erimesi, yağmurun yağması ile farklı alanlara yönlendirilmiş akarsu ve ırmakların Çoruh nehrine dökülmesi sonucu azgın bir ülkü gelen dere, alan halkımıza çoğu zaman mal ve can kaybına neden olmaktadır bu nedenle oyun, Çoruh'u konu alarak, yaz ayları durgunluğu ile bahar aylarındaki azgın anlarını sergilemektedir Oyun kapalı halka içerisinde ağır olarak başlar; hareketler anında hızlanarak devam ettirilir Epeyce sert oynanan bir oyundur Ağır bölümleri ezgi ile oynanır Seri bölümleri ise yalnızca ritim eşliğinde oynanır Oyun, yalnız erkekler tarafında oynanır Oyun anonim olup birincil kuran kişi hakkında emin semptom yoktur Oyunun açılış ve bitişi, düz çizgi olup, halka yapısı içinde oynanır Belli rakam sınırı değil; oysa, fazla kalabalık sayılarla,oyun, süratli olması yüzünden oynanmaz Oyun, herhangi bir düzenlemeyle şekillendirilmemiş, geleneksel formu içerisinde oynanır
DELI HORON:
Deli horon, halka yapısı içinde oynanan, Artvin'in esas oyunlarından biridir Horona Çilginön adının takılması, oyunun çilgin doymuşdiye anlatım tarzı edilen biçimde oynanmasından kaynaklanmaktadır Figürlerin birçok bölümü gerginlik, sertlik ve gerilim içerisinde canlı olarak yapılması, oyuna bu niteliği kazandırmaktadır Oyunda coşkuyu sağlamak için, atılan uzun nağaralar (Kıcına) esastır Komut, veren kadar her figürü belirleyen bölgesel tabirlerle (Yöresel sözlerle) anında verilirMesela : Başla, başlaişle, işle kollar üste, Kollar siyakındır oyna, Dura duraKollar tezGel oguna dizaVuur orta topuk gibi belirli komutlarla oyun yönetilir Oyunu oynayanlar, belirlenmiş bir rakam ile sınırlanamaz; genellikle açık hava ve harman gibi yerlerde oynanır Oyunun kaynakçası hakkında ve hazırlanışı, oynanışı, hareketliliği yörede birlik, beraberlik ve dayanışma sembolü olduğuna, kararlılık ve güçlük ifadesini belirttiği yolunda ortak düşünceye varılmıştır
Halk aralarında bu oyuna ilişkin olarak, çilgin horon oynanan yerde Kırk sene ot bitmezsözü yaygındır Oyun, keza bir takım kesimlerde (Kuçen deli horonu, Kocabey çilgin horonu) gibi isimlerde oynanır Oyun kuran kişi bilinmeyip Artvin ve beldelerinin en güzide oyunudur Yalnız erkekler kadar oynanır
DÖNE:
Döne oyunu, bir genç kızın elinde aynası ile yüzüne bakarak kaşlını, gözünü, saçlarını düzeltmesi ile ve oyun içerisinde de görüldüğü gibi her yöne dönüşü ile, genç kızın kendi kendini süslemesi ile, hoşgörü duyarak endişe içerisinde oynanan bir oyundur
Oyun, tek sıra bağımlı sağ yöne çizilen yay üzerinde oynanır Oyunun içerisinde yer alan döne Dönüşfigürlerinde döne ismini alır Öne çift sol,çift sağ ayak çıkararak sola ve sağa çift sağ etap çekerek yeniden öne ve yana el çırparak, dört yönlü dönerek, öne çöküş yaparak belirlenmiş sırayla oynanır Oyun komutları hopdiye verilir Oyun, beğenme,beğenilme temalarını işleyip sadece kadınlar , genç kızlar tarafından oynanır Belli bir sayı sınırı olmayıp oyunu birincil kuran birey belirli muhakkak olmayıp anonimleşmiş bir oyundur
ARTVİN DÜZ HORON (VARAGELA):
Yukarıda üç ad altında toplanan bu oyun, yörede değişik isimlerle oynanmasına karşın, aynı karakteri içeren bir oyundur Düz horon, genel olarak düğünlerde kız ve erkek tarafından birleşerek, dostluklarının sembolü olarak, başlıca yüz açımı törenlerinde oynanan bir nesil oyundur Düz horon, halka yapısı biçiminde oynanan esas oyunlardan olup, hareketli, estetik, epeyce canlı bir oyundur Oyuna düz horon denmesinin (Bazı yerlerde sıradan horonda) iki neden olabileceği kanısındayız Birincisi, çoğunlukla düz horon , düz bir alanda (Harman) da oynanmasından benzetilmiştir İkincisi ise, Çoruh nehrinin sakin anlarını sembolize etmiş olması, oyuna, vakit zamanda durgun Çoruh'ta söylenir Oyunun başlangıcından bitişine dek, belirli bir tempo ve heyecan ile oynanması, uzun nağraları ile oldukça estetik bir yapıya sahiptir Oyun, kesin bir sayı ile sınırlanamaz Yörede en çok oynanan bir oyundur ve en topluluk kitlenin katılımıyla, büyük bir coşkuyla oynanır Oyun, dağıtılmış isimler aşağıda tek karakterde oynanan oyundur
HEMŞİN OYUNU:
Hemşin horonu, yörede yaşayan hemşinlilergöre oynanan bir oyundur Daha fazla sahil kesmi , Hopa civarında, halka yapısı içerisinde, genelde tulum eşliğinde oynanır Oyun 78 ritimle (78'lik) oynanır Artvin civarlarında, bir düğünde gençlerden kurulu bir oyun ekibinin, gösterisinde oyunun oynandığı yerin tahtadan; yani ağaçtan yapılan bir zemin üstüne sertçe vurmaları, sıçrayıp düşmeleri sonucunda sahnenin çökmesi, bir benzetme ile oyuna Atomdenmesine niçin olmuştur Hemşin oyunu, yeniden kendi komutlarıyla yönlendirilir Mesela: Siya, siyaSavuş, savuşGeldum, geçGeçte,duraGeldi Hemşin gibi tabirlerle söylenip belirli bir sayı ile oyuncular sınırlanamaz Oyunun oldukça sert ve akan olması, yöre oyunlarının tipik örneğidir Oyun, yalnız erkekler tarafından oynanır
KARABAĞ:
Yöremizin coğrafi konumu , arazi ve iş gücünün fazla engebeli şartlar içerisinde yapılması nedeni ile uğurlu işler, kız köçürme, erkek çocuk evlenmelerde nikah ve nişan gibi törenler genelde iş gücünün eksik olduğu sonbahar aylarına bırakılır Ancak, gönül ferman dinlemezdeyiminden yola meydana çıkan bir genç erkek çocuk, bir kıza çilgin gibi vurulur Kara sevdaya düşer Meslek, güç, yaz, kış, bahar, dinlemez; yaz aylarında aile büyüklerini kız evine elçiliğe gönderir Lakin, yukarıda bahsettiğimiz gibi tabiatı ile kız evi büyükleri, yaylalar insin, bağlar bozulsun hele bir bakalımgibi sebeplerle geri çevrilir Yaylaların bozulması, bağlardaki hasatın toplanması, kız hazırlığının tamamlanması, aleyhinde dağlara kar yağması ile muhakkak olurmuş Aşık genç, hergün kalkıp dağlara bakarmış; kar ne süre yağacak diye Nihayet bir sabahtan kalkar fakat, aleyhinde dağlara kar yağmış; gencin aşırı haz duyması ve sevinci ile dağa dürüst kara bak! Karabağdiyerek, hem oynayıp hemde bağırarak dağa doğru koşmasıyla sevincinden kaynaklanan bir aşık oyunudur Karadağ, tema olarak Azeri kökenli olup, benzer sevinci paylaşan kızın da öyküsünü konu olarak, iki taraflı oynanan bir oyundur Oyunu birincil kuran kişi bilinmemekte, oyun bir kızbir erkek tarafından solo davet nitelikli, beğenme, beğenilme sevgi ve aşkı konu alır Düğün ve özel eğlencelerde fazla oynanır Kesin rakam sınırlamadan, isteyen kızlıerkekli kalkıp oynarlar
KOBAK:
Kobak bölgemizde bir köy adıdır Oyun halka yapısı şeklinde genellikle tulum eşliğinde erkekler kadar oynanır Bu oyun Yusufeli ilçemizin yakınında Kobak köyünden adını almıştır Oyun içerisinde, emin bir yerde, ezgi değişir ve bu bölümde türkü söylenir Daha Sonra yeniden oyun müziğine geçilerek, oyuna devam edilir Oyunun kaynaklanması Çoruh nehri ile de ilgilidir Oyun içerisinde bir takım figürler, Çoruh nehri üstünde kürek çekme hareketlerini gösterir Kobak oyunu, başlıca komutlarla, Topal, topaİşle, işleüç vur sağa, üçte sola çek kürek çekha vurdu kobak gibi terimlerle kendine özgü bir oyundur Oyun, insanlar arasında çoğu kez olarak başlıca erkekler kadar oynanır; kızerkek karmada oynanabilir Daha fazla düğünlerde harmanda oynanır Belli bir sayı sınırı yoktur Oyun, halka yapısı şeklinde oynanır Oyun, ismini bir köy adıyla almıştır Oyunu birincil kuran kişinin o köyden olması gibi, belirlenmiş bir belirti yoktur
KOÇERİKOÇÇARİ:
Koçeri, adını bir erkek isminden almıştır Bu kişi , çok gezen, çok dolanan, uygun durmayan bir kişidir Hâlende günümüzde fazla gezenlere derler ama tabiri caize Koçeri misin, ne gezip duruyorsun?Bölgede, genç kızların bir kahramana olan duygu ve çağrısını dile getirir bir oyundur Genç kızların bir koçeriye vurulmasıyla onun gördükleri süre takdir edilmek maksadıyla oynadıkları bir oyundur Oyun oynanırken bu kahramanı da şöyle eğlence ederler Oy ninni koçeri, sallanda gel içeridiye oynanıp söylenerek, mısralarla kahramanı ağırlama ederler Oyun, halay yürüyüşü gibi başlar; hızlanma çapraz ve çökme figürlerinden oluşur Oyun, halka yapısı şeklinde oynanıp muhakkak bir sayı sınırı yoktur Oyunu kuran birey (Koççari) isimli bir erkek olduğu araştırılmış olup, genç kızların bu koççariye karşısında duygularını dile getirmeye çalıştıkları bir oyundur
MENDO BARI:
Araştırmalara kadar Mendo, bir erkek ismidir Benzer kişinin, oyunu, kendisinin uyarladığı bilinmektedir Kişinin, hoşgörü duyarak oynadığı söylenmektedir Oyun ağır hareketlerle başlar; pat diye hızlanan bir tempo ile devam eder Oyun içerisinde çok yönü olan dönüşler olup, tek sıra bağımlı ve sağ yöne çizilen yay üzerinde oynanır Oyunun içindeki üçleme figürleri, diğer oyunların bir çoğunda görülen tipik figürlerinden biridir Yürüyerek etap çekme, üçleme, çökme gibi figürlerin belirlenmiş bir sırayı takip ederek, yavaş ve seri bir şekilde oynanmasından oluşur Oyun, kişinin adını konu alan bir oyundur Oyun, kızlıerkekli ya da yalnız erkekler kadar da oynanır Oyun kişinin kendini görüş amacı ile daha çok düğünlerde oynanır
SARI ÇİÇEK (SARI KIZ):
Sarı çiçek, yörede fazla yaygın bir oyundur Yörede, sarı kızın,etkin olması konusunda çoğu rivayetler vardır Fakat bunlardan biri, en sağlıklısıdır Yaptığımız araştırmalara göre 1124 senesinde Çoruh boylarında yerleşen Hıristiyan Kipçak Türklerini, müslüman yerine getirmek maksadıyla Mısır'dan, adı Şehsanolan Şeyh, kuvvetleri ile Çoruh vadisine gelirler Orada yer alan Benek hakimin,sarışın,gökyüzü kadar güzel,sarı saçlı kızını görür görmez aşık olur Şehsan ile kızın aralarında büyük bir aşk başlar Kız, müslümanlığı kabul eder; fakat, babası buna asla razı olmaz Kızın babası Şehsan'ın kuvvetleri ile çarpışmaya başlar Benek hakimi üstün kuvvetleri ile çarpışma sonucunda Şehsan'ın ordusunu bozguna uğratır Şehsan sevgilisini yanında alarak, bütün ordusu kılıçtan geçirilir Şehsan ve sevgilisi sarı kız, kurtulma ümidi ile dağın yamaçlarına doğru kaçmak isterler Benek hakimi askerleri göre görülür ve peşlerine düşülerek şehit edilirler Oyunun bu olaydan kaynaklandığı, Şehsan'ın sevgilisi Sarı kızın nazı ve daha sonra aşklarının birleşmesi arasındaki öyküyü temsil ettiği kabul edilir Oyun, düğün ve daha fazla eğlencelerde oynanır Bir kız, bir erkek kadar sevgiyi, aşkı ve naz yapmayı konu almıştır
ŞAHLAN (ŞEYHA):
Şahlan, yörede daha fazla yükselmeyi, büyümeyi, onuru,gururu, kahramanlığı simgeleyen bir sözcük olarak kullanılır Taşımacılık,ulaşım ve çete savaşlarında At' ın önemi büyük olan bu bölgemizde de hayvanın şahlanıp iki bacak üstüne kalkması, yükseliş ve sevinci tanımlamasıyla, oyundaki yükseliş anındaki bağırmalar, buradaki mertlik duygusunun sembolüdür Açılış ve bitiş hariç, kapalı halka halinde oynanır Oyun içerisindeki yaylanma, halay karakterine sekmeli koşma (Sağ yana doğru), çöküşleri ve topuk üçlemelerinden oluşur Arkasından anlaşıldığı gibi oyun, (Şahlanmayı,yükselmeyi) sevinci simgeler Oyun oynanırken bu şahlanış açık açık görülür Erkeklik ve kadınlık varlığının sağlanması, yiğitlik duygularının vurgulanmasıdır
Oyun, Hop, hopdekomutları ile oynanır Oyun, anonim olup, kuran kişinin muhakkak bulgusu yoktur Öteki oyunlar gibi fazla artı oynanan bir oyun değildir Kızerkek karma oynandığı gibi yalnız erkek olarakta oynanır
ŞAVŞAT BARI (Çift Jandarma):
Şavşat Barı, genelde türküsü söylenerek oynanan öteki bar türlerinden, üç etap,ağır bar gibi isimler altında toplanıp oynanan bir oyundur
Oyunun bulgusu ise, fazla eski tarihlere dayalı bir aşk öyküsüdür İki genç arasında büyük bir aşk başlar Bu karasevdayı bilmeyen kalmaz Çoğu insan, bu gençler için nağmeler yapıp türküler söylerler Bundan Böyle kızı istemenin zamanı gelmiştir Genç oğlan, kızı istetir; ancak, kız babasının emin razılığı olmaz Herşeye karşın geri çevirir Kızını bir başkasına (Beşik kertmesi) sözlemiştir Bahar ayları gelince köylerden, yaylalardan göç başlar Bu göçler ahali arasında büyük eğlencelerle tertiplenir; bunlarda yer yer isimlendirilir Bu mevkideki ismi ise (Vargoda) yayık yaylamak, yayla zamanı eğlenceleri olarak bilinir İşte bu tarihlerde, genç oğlan,sevdiği kızın verileceği genci vurur ve köyden kaçar Köy halkının yaylaya çıkmasını bekler ve o gün kazanç Köy halkı, binbir gösteri masallarıyla göçe koyulur Uzunca bir yol aldıktan sonra, birincil konaklayacakları mevkiye gelirler O düzlüğün, yani mevkinin ismi (Vaket)'tir Vaket'e gelirler Genç erkek çocuk, sevdiği kızında orada olacağını bildiğinden, bunu peşine düşüp takip eder Köy halkı burada eğlenmeye başlar Davul,zurnalar çalınır;türküler söylenir; oynanır; koçlar kesilir; kebaplar vurulur; yiyilip içilir Genç oğlan, halkın arasına kazanç; uzaktan sevdiği kızı gözler,kızda sevdiğini görür fakat, bir türlü yaklaşamazlar Bakışıp hasret giderirler O arada genç kız, birde ne görsün, karşıdan iki jandarma geliyor; sevdiğini götürecekleri genç kızın içine doğuyor Genç kız, acılar ve üzüntüler içerisinde ağlayarak jandarmanın görünmesiyle ağıt yakarak bu türküyü söylüyor ve ağlıyor
Oyunun türkü sözlerinde ise, Çift jandarma geliyor kaymakam konağından, Fiske vursam kan damlar, kırmızı yanağından,böyle esinlendiği gibi birde, Cebi dolu paketi, giyme yeşil caketi, Yar Allah'ın seversen, gel dolanak Vaketi'nde ise sevdiği genç, yeşil bir ceketle oraya kazanç; bu, tanınırsın anlamında Gel dolanak vaketi ise, firar etmek anlamında sevdiği gence çağrı yaparak söylenen bir türküdür sonra bu öyküyü yaşayanlar, gençlere atfen ve anımsamak, yaşatmak maksadıyla millet aralarında türküsü söylenip oyuna dökmüşlerdir Oyun, millet aralarında sık sık oynanan bir oyundur Muhakkak bir rakam sınırı yoktur; kızerkek çoğunlukla karma olarak oynanır Oyun, çizgi ile başlayıp yarım daire sağ yay üstünde oynanır
TEŞİ:
Artvin ve civarında, genelde iç kesimlerde, toplu meslek gücüne dayalı birlikte yapılan çalışmalara Meciİmeceadıyla toplanırlar Yöre halkı kış gecelerinin boş geçmesi, gece eğlenceleri yapılması nedeniyle, yün eğirme, mısır ayıklama, tütün doğrama gibi bazı işlerini kış gecelerinde, komşuları eğlence ederek hem çalışır; keza de gece eğlenceleri düzenlerler Bunlar maniler, bilmeceler,iki taraflı atma türküler ve orta oyunları gibi eğlencelerden oluşur
Teşi ise yün eğirmeye yarayan aracın ismidir Teşi, ağarşak ve iğden oluşan, ağaç bir araçtır Bu araçla, yünden iplik yapılmasını canlandıran yün eğirmeyi temsilci bir oyundur Oyun oynanırken bacak, el figürleri ile adeta yün eğiriyormuş gibi reel figürlerle gösterilirOyun figürleri, estetik yönden siklet taşır; üçgenin taban olmayan kenarı üstünde esneyerek yürünür ve elde teşi ile yün eğrilir Teşi oyunu, kadınlar göre oynanır Emin bir sayı sınırlaması olmayı genel olarak bağımsız ferdi olarak oynanır Teşhi havası olarak ta anılan oyuna ait ilk nota derlemesi 1945 yılında Muzaffer SARISÖZEN kadar üretilmiş ve TRT Repertuarına kazandırılmıştır
UZUN DERE:
Uzun nehir, yörede, gelinin (Puhaça) yoğururken genç kız ve kadınlar göre oynanan bir oyundur Uzun akarsu İnce nehir, yörede bir yer ismidir Oyun İçerisinde anlatımı bu yörede daha fazla yapıldığı için, ismini bu bölgeden almıştır Uzun akarsu oyununu oynayan oyuncuların ellerinde buğday, arpa daneleri, oyunla birlikte gelinin başına serpiştirilir İnanışa tarafından gelinin rızıklı, bereketli olması inancı ile temsilcilik edilir
Gelin, hamur yoğururken teknenin içine lira ya da bozuk para atılır Bu da aynı manâ içerisinde, gelinin, bolluk bereketlilik getirme inancını simgeler Hamur pişirildikten sonra etrafındakilerce yenmesi için parça parça kırılıp dağıtılır Ekmeğin içindeki para kime çıkarsa, şanslı sayıldığından saklanır Ekmeğin içinde para meydana çıkan kişi genç kız ya da erkekse, bu parayı gece yastığının altına koyup yattığı vakit, kendi kısmetini görürmüş diye inanılır Oyun, düğünlerde yüz açımı töreninden daha sonra damat evinde, puğaça yoğrulup, gelinin bereketli olması dileğiyle oynanan , emin rakam sınırı olmayıp genç kız ve kadınlar göre oynanır Oyun ferdi hareketlerle oynanır Oyunu kuran kişi fazla eski bulgulara dayalı olup gerçek kaynağı bilinmektedir
ARTVİN ÜÇ BUT AĞIR BAR:
Yurdumuzun bir fazla yöresinde adımlardan ismini bölge, bölgemizde de benzer isim aşağıda bar türünde oynanan bir oyundur Oyunun davet, hoplatma, hızlanma bölümleri vardır Oyunun üç üçgenin taban olmayan kenarı adında oynanması, üç adım kuralına alt olmasındandır Oyun, tek sıra bağımlı, sağ yöne çizilen tek sıra halinde oynanır Bölgemizde bu cins oyunlar, bir fazla isim altında oynansa bile, hepsini toplayıcı özellik olarak üç ayak ismi kullanılır
Yörede, ağırlama bölümlerinde, bu tür oyunlarda kadınlar ve erkekler tarafından, karşılıklı atma türküleri söyleyerek oynanabilmektedir Oyun, sağ yay üstünde yarım daire formunda oynanır Kızerkek karma ya da yalnız bilinmemektedir Insanlar aralarında düğünlerde, harmanda sık sık oynanılan bir oyundur *