Aşık Celebi Kimdir? Hayatı,
Aşık Celebi Biyografisi,
Aşık Celebi
Asrın hem şair hem munşi olan muhim bir tezkire yazarıdır Aşık Celebi'nin asıl adı Pir Mehmet'tir Dedesinin babası Mehmet Natta, 14 yuzyılın sonunda Emir Sultan ile Bursa'ya gelerek yerleşmiş bir seyyid ailesindendir Babası Seyyid Ali, meşhur alim ve kazasker Mueyyedzade'nin kızı ile evlenmiş ve Aşık Celebi bu izactan doğan cocuklardan biri olarak, babasının Uskup'te kadılık yaptığı bir tarihte Prizen'de doğmuştur
Cocukluğunu Rumeli'de, okuma cağını İstanbul'da geciren Pir Mehmet, Aşık mahlasını kullanmış ve bu mahlasla şiir soylemeye başladığı zaman tanınmıştır Daha cocukluğundan itibaren kendini edebi ve ilmi bir muhit icinde bulan Aşık Celebi ilk bilgileri oğrendikten sonra mesnevi şairi SurUri, Taşkopruluzade, Arapzade, Saclı Emir, Hasan Celebi, EbussuUd Efendi ile eniştesi Muhiddin Fenari gibi buyuklerden ders aldı Tezkiresini yazabilmek icin gereken bilgileri de yine İstanbul'da talebelik yıllarında karıştığı edebi cevrelerde toplamaya başlamıştır Bu devirde başta Zati, Hayali ve Yahya Bey olmak uzere devrin bir cok buyuk şairi ile tanışmıştır
Aşık Celebi once Bursa Mahkemesi'nde katiplik vazifesi aldı Daha sonra Emir Sultan Vakıfları'na mutevelli tayin edildi Burada beş yıl gorev yaptıktan sonra Bursa vakıflarını teftiş eden RUşenizade'nin kendisi hakkında iyi bir rapor vermemesi sonucu bu vazifeden azledildi ve İstanbul'a dondu Eski hocası GisU sayesinde İstanbul'da mahkeme katipliğinde bulundu Daha sonra Ebussuud Efendi'nin fetva katipliğini yaptı Aşık Celebi, hocası Muhyiddin'in olmesi sebebiyle, zorlukla da olsa, icazetnamesini aldı Emir GisU'nun destekleriyle mulazım oldu İlk kadılık gorevine Silivri'de başladı Daha sonra kendisini Silivri'den Priştine'ye naklettirdi Priştine'den Serfice'ye oradan Narda'ya tayin edildi Burada da fazla kalamayan Aşık Celebi, Manavgat'a bağlı Alaiye'ye (Alanya) kadı olarak gonderildi Kanuni Sultan Suleyman'ın
Halk icinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Matlalı gazeline yazdığı tahmis uzerine 1563'te Niğbolu kadılığına tayin edildi Burada cok mutlu olduğunu tezkiresindeki Tuna redifli manzumesinden oğrenmekteyiz Bir hadise uzerine tekrar azledilen Aşık Celebi bu aziller ve tayinlerle bir muddet daha kadılık yaptıktan sonra tezkiresini tamamlayarak I I Selim'e bir Şakayık Zeyl'i yazarak Sokollu Mehmet Paşa'ya takdim etti Bunun uzerine olunceye kadar aynı vazifede kalmak şartıyla Uskup Kadılığına tayin edildi Bir sure sonra da vefat etti
imagesasikcelebikimdir5b10a9d785555
Nesirde olduğu kadar nazımda da maharet sahibi olan Aşık Celebi' nin rind meşreb, hoş sohbet, arkadaş canlısı, vefakar ve zeki şahsiyetinin yanı sıra cok keskin bir gozlemci olduğu unlu eseri Meşairu'şŞuarada acıkca gorulur Mahlas olarak Aşık adını secmesi ise onun guzelliklere duşkunluğunu ve hayata bağlılığını gostermektedir Turkce'den başka Arapca ve Farsca'yı da cok iyi bilen Aşık Celebi asıl şohretini klasik edebiyatımızın gercekten en onemli ve guvenilir kaynaklarından biri olan tezkiresi ile yapmıştır Tezkiresinde kullandığı suslu nesir uslubu da ayrıca eserin bir ozelliğini teşkil etmektedir Arkadaşlarını, eğlence yerlerine kişilerin ozel hayatı ile ilgili ayrıntıları oylesine guzel bir dille anlatır ki canlı tasvirleri ile okuyucuyu adeta cizdiği tablonun icine ceker Nesrine gore, nazmı oldukca basittir
Aşık Celebi Biyografisi,
Aşık Celebi
Asrın hem şair hem munşi olan muhim bir tezkire yazarıdır Aşık Celebi'nin asıl adı Pir Mehmet'tir Dedesinin babası Mehmet Natta, 14 yuzyılın sonunda Emir Sultan ile Bursa'ya gelerek yerleşmiş bir seyyid ailesindendir Babası Seyyid Ali, meşhur alim ve kazasker Mueyyedzade'nin kızı ile evlenmiş ve Aşık Celebi bu izactan doğan cocuklardan biri olarak, babasının Uskup'te kadılık yaptığı bir tarihte Prizen'de doğmuştur
Cocukluğunu Rumeli'de, okuma cağını İstanbul'da geciren Pir Mehmet, Aşık mahlasını kullanmış ve bu mahlasla şiir soylemeye başladığı zaman tanınmıştır Daha cocukluğundan itibaren kendini edebi ve ilmi bir muhit icinde bulan Aşık Celebi ilk bilgileri oğrendikten sonra mesnevi şairi SurUri, Taşkopruluzade, Arapzade, Saclı Emir, Hasan Celebi, EbussuUd Efendi ile eniştesi Muhiddin Fenari gibi buyuklerden ders aldı Tezkiresini yazabilmek icin gereken bilgileri de yine İstanbul'da talebelik yıllarında karıştığı edebi cevrelerde toplamaya başlamıştır Bu devirde başta Zati, Hayali ve Yahya Bey olmak uzere devrin bir cok buyuk şairi ile tanışmıştır
Aşık Celebi once Bursa Mahkemesi'nde katiplik vazifesi aldı Daha sonra Emir Sultan Vakıfları'na mutevelli tayin edildi Burada beş yıl gorev yaptıktan sonra Bursa vakıflarını teftiş eden RUşenizade'nin kendisi hakkında iyi bir rapor vermemesi sonucu bu vazifeden azledildi ve İstanbul'a dondu Eski hocası GisU sayesinde İstanbul'da mahkeme katipliğinde bulundu Daha sonra Ebussuud Efendi'nin fetva katipliğini yaptı Aşık Celebi, hocası Muhyiddin'in olmesi sebebiyle, zorlukla da olsa, icazetnamesini aldı Emir GisU'nun destekleriyle mulazım oldu İlk kadılık gorevine Silivri'de başladı Daha sonra kendisini Silivri'den Priştine'ye naklettirdi Priştine'den Serfice'ye oradan Narda'ya tayin edildi Burada da fazla kalamayan Aşık Celebi, Manavgat'a bağlı Alaiye'ye (Alanya) kadı olarak gonderildi Kanuni Sultan Suleyman'ın
Halk icinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Matlalı gazeline yazdığı tahmis uzerine 1563'te Niğbolu kadılığına tayin edildi Burada cok mutlu olduğunu tezkiresindeki Tuna redifli manzumesinden oğrenmekteyiz Bir hadise uzerine tekrar azledilen Aşık Celebi bu aziller ve tayinlerle bir muddet daha kadılık yaptıktan sonra tezkiresini tamamlayarak I I Selim'e bir Şakayık Zeyl'i yazarak Sokollu Mehmet Paşa'ya takdim etti Bunun uzerine olunceye kadar aynı vazifede kalmak şartıyla Uskup Kadılığına tayin edildi Bir sure sonra da vefat etti
imagesasikcelebikimdir5b10a9d785555
Nesirde olduğu kadar nazımda da maharet sahibi olan Aşık Celebi' nin rind meşreb, hoş sohbet, arkadaş canlısı, vefakar ve zeki şahsiyetinin yanı sıra cok keskin bir gozlemci olduğu unlu eseri Meşairu'şŞuarada acıkca gorulur Mahlas olarak Aşık adını secmesi ise onun guzelliklere duşkunluğunu ve hayata bağlılığını gostermektedir Turkce'den başka Arapca ve Farsca'yı da cok iyi bilen Aşık Celebi asıl şohretini klasik edebiyatımızın gercekten en onemli ve guvenilir kaynaklarından biri olan tezkiresi ile yapmıştır Tezkiresinde kullandığı suslu nesir uslubu da ayrıca eserin bir ozelliğini teşkil etmektedir Arkadaşlarını, eğlence yerlerine kişilerin ozel hayatı ile ilgili ayrıntıları oylesine guzel bir dille anlatır ki canlı tasvirleri ile okuyucuyu adeta cizdiği tablonun icine ceker Nesrine gore, nazmı oldukca basittir