nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Yaz gününde nara düştüm
Gülistanda hara düştüm
Hal bilmeyen yara düştüm
Ben, zamansız misafirim yalan dünyada
Gurbetî bıktım aymazdan
İnsanı insan saymazdan
Kulun hakkıyla doymazdan
Ben, zamansız misafirim yalan dünyada
Belli Başlı adı Bilal Çamlık olan Aşık Gurbetî, 691958'de İsmail ve Selver Çamlık'ın dördüncü çocukları olarak Sivas'ın Kangal ilçesine bağlı Soğukpınar(Mamaş) köyünde doğdu İki yaşında iken Pozantı'ya(Adana), altı yaşında iken Ankara'ya geldi Çalgı ile ilk tanışması altı yaşında mandolinle oldu 12 yaşında iken büyük ablasının satın aldığı cura sazla bağlama çalmaya başladı ve kendi kendine bağlama çalmayı öğrendi
Birincil, orta, lise ve üniversite öğrenimini Ankara'da tamamladı 1977 'de Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne girdi Üniversite öğrencisi iken, Alman Yüksekokul Başkalaşım Hizmeti bursuyla Trier Üniversitesi'nde derslere katıldı Dillerin Ortaya Çıkışıyla İlgili Teoriler konulu lisans tezini hazırladı ve 1981 yılında Ankara Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun oldu
Değişik üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalıştı 1982 yılında yukarıda anılan kuruluşun bursuyla Bremen'de germanistler seminerine katıldı 1983 yılında dilbilimi alanında (grafemik) yüksek lisans çalışmasını tamamladı Vatani görevini 198687 yıllarında asteğmen olarak Ankara'da yerine getirdi
1987 yılında açılan Dışişleri Bakanlığı sınavını kazanarak anılan bakanlığa geçti 1989 yılında Ataşe olarak Arnavutluk'un başkenti Tiran'a gitti Daha Sonra Almanya (Berlin), Beyaz Rusya(Minsk), bitmiş Almanya'da(Nürnberg) Ataşelik görevlerini sürdürdü Halen Tiran'daki Türk Büyükelçiliğinde ataşe olarak tayin yapmaktadır Almanca , Arnavutça ve orta düzeyde İngilizce ve Rusça bilen Bilal Çamlık evlidir ve Duygu(18) adında bir kız ve Dorukhan Barış(8) adında bir oğul sahibidir
SANATSAL ETKİNLİKLERİ: Amatörce yaptığı beste çalışmaları başta 1990 yılında Tiran'da ürün verdi Paris'te orkestra şefi olarak çalışan Genci Tuqiçi göre kısmen çoksesli olarak aranje edilen İNANMAM adlı yapıtı Arnavutluk Radyo Televizyon Kurumu Senfoni Orkestrası'nca icra edildi ve Arnavutluk'un meşhur sanatçısı İrma Libohova ile bu şarkıyı bağlaması eşliğinde yorumladı Bu durum, yumuşama sürecine girmiş Arnavutluk rejiminin sanatsal ilk açılımı oldu Zira Arnavutluk'un geleneksel kış festivalinde yıllarca hiç bir tanıdık olmayan misafir yer almamıştı Türk basınında da yer alan bu faaliyet, dünya basınına da yansımıştır Arnavut gazetelerinde çoğu röportajı ve şiiri yayımlandı ırk tabanlı birkaç ezgisi çok seslendirilerek operada kuartetlerce çalındı Bazı ezgileri piyanoya uyarlandı Piyanoya uyarlanan yapıtı Roma Operası'nda Arnavut Piyanist Egland Hasa tarafından yorumlandı Bir eseri yaylı sazlar kuvarteti göre Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da çalındı 1992 ve 1993 bahar festivallerinde davetli besteci olarak yer aldı Yunus'a Atfen adlı ezgisi, operaya uyarlandı , Prof Hikmet Şimşek göre yönetilecek olan eser, Arnavutluk Opera sanatçılarının greve gitmeleri nedeniyle icra edilemedi Hafif müzik dalındaki besteleri, Arnavutça sözlerle Arnavut medyasında halen yayınlanmaktadır
Üstünde altı sene çalıştığı ArnavutçaTürkçe Karşılaştırmalı Dilbilgisi kitabını 1996 yılında Ankara'da yayımladı
Beyaz Rusya'da Minsk Devlet Üniversitesi Yabancı Diller Fakültesi Türkçe Bölümü'nde bir yıl Türk Dili dersleri verdi ve öğrencileri ile birlikte, metodolojik olarak mevcutlardan epeyce ayrı bir dış görünüş arz eden ve halen yayıma hazırlanan Rusça Gramer kitabını yazdı Minsk Devlet Radyosunda bağlamayı tanıttı ve iki türkü seslendirdi
Nürnberg'de müzik çevresiyle yakın ilişkide bulundu TEMA VAKFI için sözünü de kendi yazdığı TEMA MARŞI'nı besteledi ve Nürnbergli özverili 28 kişiden oluşan Türk ve tanıdık olmayan müzisyenlerle TEMA VAKFI'na hediye ettiği TEMA MARŞI CD'sini çıkardı Marş, Türk Alman basını ve vatandaşlarca beğeniyle karşılandı ve ilk kez RTLTV Bavyera kanalında bir söyleşi ile birlikte yayınlandı Alman lokal basınında da olumlu tepki bulan TEMA MARŞI, vakfın marşı olarak halen Türkiye radyolarında ve TEMA etkinliklerinde kullanılmaktadır
Bilal Çamlık, Türk halk kültürünün tanınmasıtanıtılması ve bir sonraki kuşaklara aktarılması katkısını, ömrünün yarısından çoğunu geçirdiği gurbetten nedeniyle ve sahiden bu dünyanın bizatihi kendisinin GURBET olduğunu düşündüğünden, seçtiği GURBETî mahlasıyla sürdürmektedir
SANAT ANLAYIŞI: Bağımsızlık ölçülerle de şiir yazar GURBETî, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı; her türlü insanın her türlü manevi inancına, bu inanç,topluma, devletin genel yapısına ve uzun vadede insanlığa zarar vermediği sürece saygı duyan; insanın tavır sınırını yasalar ve teamüllerle çizilmiş ve en az rahatsız etmemek biçiminde algılayan; sevgide limit tanımayan, özde tüm varlıkların iyi olduğuna inanan, yanlış eğitim ve öğretimin insan genetiğine işleyerek toplumları dejenere ettiğini düşünen; iki sınırsız olgu olarak Tanrı'yı ve sevgiyi görebilen ve bunu yalnız insanda yok, aynı zamanda her nesnede, her varlıkta hisseden; sanatı, insanın mayasından sancılı ve duygusal bir doğum, doğuran kişiyi de sanatkâr olarak adlandıran, doğayı ve insanı çelişkili düzen içinde gören ve yazdığı dizelerinde; sevgi, barış, samimiyet, hakta denge ve doğayı işleyen çağdaş bir ahali ozanıdır Sanat yaşamına yapıtlarından hiçbir fiziki kazanç sağlamadan tevazu ölçülerinde devam etmektedir *
Gülistanda hara düştüm
Hal bilmeyen yara düştüm
Ben, zamansız misafirim yalan dünyada
Gurbetî bıktım aymazdan
İnsanı insan saymazdan
Kulun hakkıyla doymazdan
Ben, zamansız misafirim yalan dünyada
Belli Başlı adı Bilal Çamlık olan Aşık Gurbetî, 691958'de İsmail ve Selver Çamlık'ın dördüncü çocukları olarak Sivas'ın Kangal ilçesine bağlı Soğukpınar(Mamaş) köyünde doğdu İki yaşında iken Pozantı'ya(Adana), altı yaşında iken Ankara'ya geldi Çalgı ile ilk tanışması altı yaşında mandolinle oldu 12 yaşında iken büyük ablasının satın aldığı cura sazla bağlama çalmaya başladı ve kendi kendine bağlama çalmayı öğrendi
Birincil, orta, lise ve üniversite öğrenimini Ankara'da tamamladı 1977 'de Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne girdi Üniversite öğrencisi iken, Alman Yüksekokul Başkalaşım Hizmeti bursuyla Trier Üniversitesi'nde derslere katıldı Dillerin Ortaya Çıkışıyla İlgili Teoriler konulu lisans tezini hazırladı ve 1981 yılında Ankara Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun oldu
Değişik üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalıştı 1982 yılında yukarıda anılan kuruluşun bursuyla Bremen'de germanistler seminerine katıldı 1983 yılında dilbilimi alanında (grafemik) yüksek lisans çalışmasını tamamladı Vatani görevini 198687 yıllarında asteğmen olarak Ankara'da yerine getirdi
1987 yılında açılan Dışişleri Bakanlığı sınavını kazanarak anılan bakanlığa geçti 1989 yılında Ataşe olarak Arnavutluk'un başkenti Tiran'a gitti Daha Sonra Almanya (Berlin), Beyaz Rusya(Minsk), bitmiş Almanya'da(Nürnberg) Ataşelik görevlerini sürdürdü Halen Tiran'daki Türk Büyükelçiliğinde ataşe olarak tayin yapmaktadır Almanca , Arnavutça ve orta düzeyde İngilizce ve Rusça bilen Bilal Çamlık evlidir ve Duygu(18) adında bir kız ve Dorukhan Barış(8) adında bir oğul sahibidir
SANATSAL ETKİNLİKLERİ: Amatörce yaptığı beste çalışmaları başta 1990 yılında Tiran'da ürün verdi Paris'te orkestra şefi olarak çalışan Genci Tuqiçi göre kısmen çoksesli olarak aranje edilen İNANMAM adlı yapıtı Arnavutluk Radyo Televizyon Kurumu Senfoni Orkestrası'nca icra edildi ve Arnavutluk'un meşhur sanatçısı İrma Libohova ile bu şarkıyı bağlaması eşliğinde yorumladı Bu durum, yumuşama sürecine girmiş Arnavutluk rejiminin sanatsal ilk açılımı oldu Zira Arnavutluk'un geleneksel kış festivalinde yıllarca hiç bir tanıdık olmayan misafir yer almamıştı Türk basınında da yer alan bu faaliyet, dünya basınına da yansımıştır Arnavut gazetelerinde çoğu röportajı ve şiiri yayımlandı ırk tabanlı birkaç ezgisi çok seslendirilerek operada kuartetlerce çalındı Bazı ezgileri piyanoya uyarlandı Piyanoya uyarlanan yapıtı Roma Operası'nda Arnavut Piyanist Egland Hasa tarafından yorumlandı Bir eseri yaylı sazlar kuvarteti göre Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da çalındı 1992 ve 1993 bahar festivallerinde davetli besteci olarak yer aldı Yunus'a Atfen adlı ezgisi, operaya uyarlandı , Prof Hikmet Şimşek göre yönetilecek olan eser, Arnavutluk Opera sanatçılarının greve gitmeleri nedeniyle icra edilemedi Hafif müzik dalındaki besteleri, Arnavutça sözlerle Arnavut medyasında halen yayınlanmaktadır
Üstünde altı sene çalıştığı ArnavutçaTürkçe Karşılaştırmalı Dilbilgisi kitabını 1996 yılında Ankara'da yayımladı
Beyaz Rusya'da Minsk Devlet Üniversitesi Yabancı Diller Fakültesi Türkçe Bölümü'nde bir yıl Türk Dili dersleri verdi ve öğrencileri ile birlikte, metodolojik olarak mevcutlardan epeyce ayrı bir dış görünüş arz eden ve halen yayıma hazırlanan Rusça Gramer kitabını yazdı Minsk Devlet Radyosunda bağlamayı tanıttı ve iki türkü seslendirdi
Nürnberg'de müzik çevresiyle yakın ilişkide bulundu TEMA VAKFI için sözünü de kendi yazdığı TEMA MARŞI'nı besteledi ve Nürnbergli özverili 28 kişiden oluşan Türk ve tanıdık olmayan müzisyenlerle TEMA VAKFI'na hediye ettiği TEMA MARŞI CD'sini çıkardı Marş, Türk Alman basını ve vatandaşlarca beğeniyle karşılandı ve ilk kez RTLTV Bavyera kanalında bir söyleşi ile birlikte yayınlandı Alman lokal basınında da olumlu tepki bulan TEMA MARŞI, vakfın marşı olarak halen Türkiye radyolarında ve TEMA etkinliklerinde kullanılmaktadır
Bilal Çamlık, Türk halk kültürünün tanınmasıtanıtılması ve bir sonraki kuşaklara aktarılması katkısını, ömrünün yarısından çoğunu geçirdiği gurbetten nedeniyle ve sahiden bu dünyanın bizatihi kendisinin GURBET olduğunu düşündüğünden, seçtiği GURBETî mahlasıyla sürdürmektedir
SANAT ANLAYIŞI: Bağımsızlık ölçülerle de şiir yazar GURBETî, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı; her türlü insanın her türlü manevi inancına, bu inanç,topluma, devletin genel yapısına ve uzun vadede insanlığa zarar vermediği sürece saygı duyan; insanın tavır sınırını yasalar ve teamüllerle çizilmiş ve en az rahatsız etmemek biçiminde algılayan; sevgide limit tanımayan, özde tüm varlıkların iyi olduğuna inanan, yanlış eğitim ve öğretimin insan genetiğine işleyerek toplumları dejenere ettiğini düşünen; iki sınırsız olgu olarak Tanrı'yı ve sevgiyi görebilen ve bunu yalnız insanda yok, aynı zamanda her nesnede, her varlıkta hisseden; sanatı, insanın mayasından sancılı ve duygusal bir doğum, doğuran kişiyi de sanatkâr olarak adlandıran, doğayı ve insanı çelişkili düzen içinde gören ve yazdığı dizelerinde; sevgi, barış, samimiyet, hakta denge ve doğayı işleyen çağdaş bir ahali ozanıdır Sanat yaşamına yapıtlarından hiçbir fiziki kazanç sağlamadan tevazu ölçülerinde devam etmektedir *