iltasyazilim
FD Üye
Aşık Ömer Biyografisi
Aşık Ömer Hayatı
Aşık Ömer Doğum yeri ve tarihi hakkında değişik rivayetler vardır bunların içinde doğruya en yakın görüneni, onun Konya'nın Hadim ilçesinin Gezleve köyünde 1651 yılında doğmuş olduğu yolundaki rivayettir
Düzenli bir medrese tahsili görmediği anlaşılmakla birlikte devrin kültür muhitleri içinde bulunmak suretiyle kendi kendini yetiştirmiş ve benzer devrin öteki aşıklarına kadar daha seçkin bir yer kazanmıştır
Şerifî adlı bir şairden ders aldığı, ilk olarak Fuzuli elde etmek üzere olağan edebiyatın belli başlı büyük şahsiyetleri yanına Hâfız'ın anı ile Sa'dî'nin Gülistân'ını okuyacak kadar Farsça öğrendiği anlaşılmaktadır
Yazdıklarına ve rivayetlere bakılarak orduya girdiği, hudut kalelerinde bulunduğu, hatta bir takım savaşlara katıldığı tahmin edilmektedir IV Mehmed'in 1678'de Çehrin Kalesi'ni fethi münasebetiyle bir manzume yazdığı gibi, II Ahmed'in saltanat yıllarındaki Rus, Venedik ve Avusturya seferleri ve II Mustafa'nın bir gazasıyla ilgili bazı manzumeler de yazmıştır Şiirlerinden İstanbul, Bursa, Yama, Sakız, Sinop ve Bağdat gibi yerleri dolaştığı anlaşılmaktadır Başlangıçta an şairlerini taklide özenerek Adlî mahlasını kullanmış, Ömer mahlasını sonra benimsemiştir Şiirlerinde Bağdat'tan Tuna'ya kadar uzanan geniş bir coğrafya yer almakla beraber bir takım şiirlerinin düş mahsulü olduğu tahmin edilmektedir 1707'de İstanbul'da öldüğü ve Yemiş İskelesi'nde bir türbesinin bulunduğu da yeniden rivayetler arasındadır
Kendisinden önce gelen saz şairlerinden ayrı olarak alışılmış Türk edebiyatından büyük ölçüde etkilenen Aşık Ömer, bilhassa aruz vezniyle yazdığı an'larda an şiirinin kalıplaşmış mazmun ve hayal dünyasına büyük ölçüde yer vermiştir Daha sağlığında üstat kabul edildiği için kendisinden sonraki şairler arasında onun gibi kâğıda dökmek bir moda haline gelmiş, bu da ırk şiirinin kendi içinde natürel bir şekilde gelişmesini engellemiştir Onun açmış olduğu an şiirini taklit cereyanı yüzünden saz şiirinin eski saflığı ve dili farkedilir şekilde bozulmuştur Geriye Doğru bırakmış olduğu 2000'den pozitif şiirle Türk edebiyatının en çok yazar şairlerinden biri olarak belli Aşık Ömer hece vezniyle söylediği şiirlerde daha başarılıdır
Aşık Ömer anının en manâlı iki yazmasından biri Konya Mevlana Müzesi Müzelik Eserler bölümünde yer alan, Hüseyin Ayvansarayanin istinsah ettiği nüsha ile Envanter nr 99 acilen Süleymaniye Kütüphanesi'nde bulunan İstanbul Yahya Efendi Dergahı nüshasıdır *
Aşık Ömer Hayatı
Aşık Ömer Doğum yeri ve tarihi hakkında değişik rivayetler vardır bunların içinde doğruya en yakın görüneni, onun Konya'nın Hadim ilçesinin Gezleve köyünde 1651 yılında doğmuş olduğu yolundaki rivayettir
Düzenli bir medrese tahsili görmediği anlaşılmakla birlikte devrin kültür muhitleri içinde bulunmak suretiyle kendi kendini yetiştirmiş ve benzer devrin öteki aşıklarına kadar daha seçkin bir yer kazanmıştır
Şerifî adlı bir şairden ders aldığı, ilk olarak Fuzuli elde etmek üzere olağan edebiyatın belli başlı büyük şahsiyetleri yanına Hâfız'ın anı ile Sa'dî'nin Gülistân'ını okuyacak kadar Farsça öğrendiği anlaşılmaktadır
Yazdıklarına ve rivayetlere bakılarak orduya girdiği, hudut kalelerinde bulunduğu, hatta bir takım savaşlara katıldığı tahmin edilmektedir IV Mehmed'in 1678'de Çehrin Kalesi'ni fethi münasebetiyle bir manzume yazdığı gibi, II Ahmed'in saltanat yıllarındaki Rus, Venedik ve Avusturya seferleri ve II Mustafa'nın bir gazasıyla ilgili bazı manzumeler de yazmıştır Şiirlerinden İstanbul, Bursa, Yama, Sakız, Sinop ve Bağdat gibi yerleri dolaştığı anlaşılmaktadır Başlangıçta an şairlerini taklide özenerek Adlî mahlasını kullanmış, Ömer mahlasını sonra benimsemiştir Şiirlerinde Bağdat'tan Tuna'ya kadar uzanan geniş bir coğrafya yer almakla beraber bir takım şiirlerinin düş mahsulü olduğu tahmin edilmektedir 1707'de İstanbul'da öldüğü ve Yemiş İskelesi'nde bir türbesinin bulunduğu da yeniden rivayetler arasındadır
Kendisinden önce gelen saz şairlerinden ayrı olarak alışılmış Türk edebiyatından büyük ölçüde etkilenen Aşık Ömer, bilhassa aruz vezniyle yazdığı an'larda an şiirinin kalıplaşmış mazmun ve hayal dünyasına büyük ölçüde yer vermiştir Daha sağlığında üstat kabul edildiği için kendisinden sonraki şairler arasında onun gibi kâğıda dökmek bir moda haline gelmiş, bu da ırk şiirinin kendi içinde natürel bir şekilde gelişmesini engellemiştir Onun açmış olduğu an şiirini taklit cereyanı yüzünden saz şiirinin eski saflığı ve dili farkedilir şekilde bozulmuştur Geriye Doğru bırakmış olduğu 2000'den pozitif şiirle Türk edebiyatının en çok yazar şairlerinden biri olarak belli Aşık Ömer hece vezniyle söylediği şiirlerde daha başarılıdır
Aşık Ömer anının en manâlı iki yazmasından biri Konya Mevlana Müzesi Müzelik Eserler bölümünde yer alan, Hüseyin Ayvansarayanin istinsah ettiği nüsha ile Envanter nr 99 acilen Süleymaniye Kütüphanesi'nde bulunan İstanbul Yahya Efendi Dergahı nüshasıdır *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.