Asker Mustafa’ya (Sen Kalbimizdesin) Asker Mustafa’ya (Sen Kalbimizdesin) Ahmetler, Selimler, Abidinler, Ferhatlar, Tümü birer Mehmetçik, burası Asker Ocağı Doğduk büyüdük, yedik aşı, azığı Vatana hizmet dedi, uğurladı başlıca kucağı Biz böyle gördük atamızdan, Vatan borcu iffet borcu Yakıldı asker kınası, Varsın beklesin yârin kucağı Önce vatan daha sonra vatan, Geldik teslim olduk, giydik üniformayı Tanıdık komutanımızı, Albayımız Namı değerinde Asker Mustafa’yı Zannettik adı gibi sert! Meğer bir babaymış, daha sonra anladık Evlatlar dedi; — Zordur askerlik, vebali büyüktür, — Sonu mükâfattır, vicdanında rahattır Askerlik kutsaldır! ! id — Uy dedu; Er Mehmet, ben geldum Riza’dan, — Ha bi nehir yapayum içun Çattı kaşlarını Asker Mustafa Ya katlanma, ya dayanıklılık Başladı; Muğla’lı Er Hüseyin, — Yap gari içiverin çayı, — Getir gari ne durup durusun? Sonra kızardı natürel! Ya sabır Asker Mustafa, —Dinden çıkaracaklar beni, —Evlatlar değil! Asker! ! hazır ol! ! ! Verdi tekmili, çekildi geri, İşi işti Mehmetçikle, Okuyanı okumayanı, Hepside bu vatanın evladı, Çaktırmadı, gülümsedi, Evlatlardı, evlatlarıydı, Hepsini tekrar fazla seviyordu Kızabilir miydi? Mehmetçikte onu, tanıdı, çok sevdi Serüven doymuş bir askerlik dönemi Böylece, gelecekte anlatılacak anılarla bitti… Şafak sıfır artık… Ve Asker Mustafa da değil! Ruhun Şad, Mekânın Cennet Olsun Asker Mustafa