gök fiziği verdana, tahoma, Geneva, Arial, Helvetika 1Evden yıldızları izlemenin güçlüğü İşin gerçeği şu: Kentlerde gökyüzü falan değil bundan böyle İnsanoğlunun ürettiği enerjiyi sakınmasızca tüketen bilhassa büyük kentlerde, ilk kez yanlış ve gereğnden fazla yakma, gökyüzüne larşı körelmemize niçin oluyor Bir neden gökyüzüne salınan ışıklar evet lakin biricik neden bunlar değil, bir de bu kentlerde üretilen gaz ve toz katmanlarının atmosferde birikmesi Işık kirliliği, gökyüzünü, yıldızları ve Samanyolu galaksiyi basit olanaklarla ve kentteki sıcak mekanımızdan izlemeyi biz meraklılara unutturdu Gelecek kuşaklar ise daha da bahtsız, onlar yıldızları sadece yıldızevlerinde görebilecekler Bilim insanları, gece elde edilen uydu görüntüleri sayesinde atmosferdeki gazların ve tozların yol açtığı ışık kırılmasının etkilerini, ince ayrıntılarını da gözeterek, gökyüzünün aydınlığını hesapladılar Buna kadar, uzaydan dünyamıza bakılınca böylece aydınlık olmayan bölgeler de komşu (gelişmiş) yörelerin ışık kirliliğinden negatif etkilenebiliyor Şehirlerden uzaya doğru saçılan ışıklar nedeniyle gökyüzünü yapay olarak aydınlatmış oluyoruz Bu durumda, Güneş Sisteminde doğal olarak yer alan ışık, Dünya'nın atmosferi atmosferdeki doğal maddeler haricinde insanın uygar faaliyetleri sebebiyle havada bulunan gaz ve tozlar ile son olarak uygarlık göstergesi kentlerin yaydığı ışık, üst üste binmiş filtreler görevi görüyor ve bu nedenle doğal koşullarda görebileceğimizden fazla daha azını izleyebiliyoruz Zelzele günlerine dönersek, o gün gökyüzünün yeryüzüne hemen hemen değdiğini, ömürlerinde bu denli çok yıldız görmediklerinisöylediklerini anımsayacaklardır Ancak bu denli fazla yıldızdefalarca vardı, onlar da yerli yerinde duruyordu ve yalnızca, İstanbul'dan Bolu'ya dek olan sanayi bölgesinin hep elektriği kesilmişti! Yani gökyüzünü kirleten büyük kasaba ışıkları yoktu Sadece geceleri sokak lambalarının neden olduğu fazla aydınlık bile, gelişmiş ve kalabalık merkezklerde Samanyolu'nun görülmesini engelleyen ilk etken Işık kirliliğiyle ilgili veriler, Batı Avrupa ve ABD'de yaşayan nüfusun hemen hemen onda birinin hiçbir zaman bütün karanlığıyaşayamadıklarını gösteriyor Dünya nüfusunun yüzde 60'ı da gerçek anlamda ışıksızgecelerden mahrum bulunuyor Işık kirliliği önemli bir sorun haline gelmesine karşın böylece fazla ülkede şehir ışıklandırmasıyla ilgili düzenlemeler yok Fransızlar, Fransa'daki tüm cadde lambalarının, ışığı yere içten yönelten deflektörlerle donatıldığında, yüzde 20 oranında enerji tasarrufu yapılabileceğini hesaplamışlar: Yılda 1 milyar kilovat saat tasarruf Işık kirliliği yalnızca enerji israfı aramak değil Canlı türlerinin yönlerini şaşırmasına, yaşam döngülerinin faklılaşmasına da niçin olabiliyor Mesela, sahillerde yumurtadan meydana çıkan minik deniz kaplumbağaları, geceleri ay ve denizden yansıyan ışıkları izleyip denize yönelmek yerine, şehir ışıklarından dolayı yönlerini şaşırabiliyorlar Yahut, yönlerini yıldızlara göre belirleyen göçmen kuşlar da şehir halkı ışıkları yüzünden yanılabiliyor Peki insan sağlığı gece aydınlatmasından nasıl etkileniyor? Bir tehlikenin varlığı hemen şimdi tüm adamakıllı kanıtlanmış yok Bilim adamları, ışıklı ortamlarda uykuya dalanlarda miyopi gibi göz bozukluklarına daha sık rastlandığını söyleseler de, belli kanıtlar için daha uzun incelemeler gerekiyor Deneyler ışığın, beynin ürettiği bir hormon olan ve biyolojik saatin düzenlenmesinde rol oynayan melatonin üretimini azalttığını gösteriyor Bu hormonun salgılanması aksarsa, uyku bozukluklarına, hatta bağışıklık sisteminde de sorunlar yaratabileceğinden endişe ediliyor Melatonin azalmasının göğüs kanseri gibi bir takım kanser türlerinin gelişiminde rol oynayabileceği de düşünülüyor oysa bu varsayımları doğrulayabilecek herhangi bir veri şimdilik değil