iltasyazilim
FD Üye
Asya Hunları
Türk göçlerinin doğu yönünde devam ettiği asırlarda Çin'de kurulan Chou devletinin (MÖ 1050256) Türklerle ilgisi üzerine uyarı çekilmiş, hükümdar sülalesinde Gök dini, Güneş ve yıldızlann kutlu sayılması gibi inançlarla, askerî kuvvette harp arabalannın bulunması ve devletin daha çok Türklerle meskün bölgede (Şensi, Batı Şansi, Kansu) kurulmuş olması değişik ilim dallarından bir takım bilginleri (F Hirth, B Karlgren, Ed Chavannes, J C Anderson, R Wilhelm, W Eberhard vb) bu hanedanın aslen Türk olabileceği, veyahut devlette Türk unsurunun baskın bulunduğu düşüncesine sevk etmiçtir (61) Aynı Zamanda, gerçekten daha ziyade Türk kültürü tesiri fazla kayıtlı bir Çin devlet ve cemiyeti gibi görünen Chou devletine ait bu f araziye kesinlik kazanınc Avuç Içi dek asya Türk tarihini Hunlaria başlamak uygun olacaktır
Çin kaynaklarında MÖ 4 asırdan itibaren Türklerle birlikte Moğol, Tunguz soyundan bir takım gruplann başındaki Kuzey barbarları hanedanını saptamak üzere Hiungnu (Hsiungnu) diye anılan kütlenin hangi soydan oldukları hakkında türlü düşünceler ileri sürülmüştür: Bu görüşlerde, bir zamanlar, Çin kaynaklannın Hiungnularla ilgili olarak verdikleri örf, adet ve Ekonomik faaliyetlere ait iyi incelenmemiş veri dikkate dargın, son zamanlarda ise hayli ilerleyen dil ve kültür araştırmaları teşkil etmiştir Bunlara tarafından, Hiungnular Türk'tür (J De Guignes, 1757; J Klaproth, 1825; F Hirth, 1899; J Marquart, 1903; P Pelliot, 1920; 0 Franke, 1930; Gy Nemeth, 1930; McGovern, 1939; R Grousset, 1942; W Eberhard, 1942; B Szasz, 1943; L Bazin, 1949; F Altheim, 1953; HV Haussig, 1954; W Samolin, 1958; 0 Pritsak, 1959; G Clauson, 1960 vb) K Shiratori (62) önce Türk kabul etmiş, sonradan(63) da Moğol olduklannı söylemiştir(64) L Ligetiye kadar Hiungnuların kimliğini tesbit etmek müşküldür A v Gabain(66) TürkMoğol karışımı oldukları fikrindedir Her ne dek, Hiungnuların büyük imparatorluğunda Türkler yanında Moğol, Tunguz vb tanıdık olmayan kavimlerin de yer almaları tabiî ise de, devleti kuran ve yürüten asıl unsurun Türk olduğunda kesin olmama yoktur Bu devlette, sahiden orman kavmi olan Moğol ve Tunguz değil Türk bozkır kültürü dominant olup(68) Gök Tanrı'ya inanılıyor (gerçekte totemci olan Moğollara Tanrı sözü sonradan Türklerden intikal etmiştir Aile baba hukukuüstüne kurulu bulunuyordu
Nihayet Hiungnu devletınde idareci zümre ve hanedanın dili türkçe idi Siyasî ve kültürel münasebetler vesilesi ile Çin yıllıklarında Hiungnu dilinden zapt edilen şu kelimeler: Tanrı, kut, börü, il (el), ordu, tuğ, kılıç vb Türkçe olup Türk dilinin en eski yadigarlarındandır Ve nihayet devletin sahipleri kendilerine, Türkçe'de kavim, ırkmanasından olan Hün(Khun tüı) diyorlardı Hunadı, bir görüşe göre, MÖ 1 bin başlarında Kwan, Gun, 5 asırdan önce Kun, 43 asırlarda ise Khun telaffuz edilmişti ağırlık merkezinin, OrhunSelenga ırmaklan ve Türklerce kutlu ülke farzedilen Ötüken havalisiOngm ırmağı üzerindeki Karakum ile Ordos bölgesi arasında bulunduğu görünen o ki Hun siyasî birliğinin belli tarihini MÖ 4 asırdan itibaren takip etmek mümkün olmaktadır Hunlarla ilgili en eski yazılı vesika olarak MÖ 318 yılında yapılan bir anlaşma zikredilmiştir O zaman Chou iktidarının zayıflaması sonucu meydana çıkan 14 kadar büyük derebeyliğin çaba sahası olan Çin'de birbirleri ile Savaş halindeki bu feodal muharip devletlerden Ch'in (Ts'in)'in gitgide kuvvetlenmesinden endişelenen komşu beş krallık(derebeylik) zikredilen yılda Hun birliği (Hiungnu) ile ittifak andlaşması yapmıştı Hunlar sonra Çin topraklarında baskıyı artırdılar
Mahallî hanedanlar, uzun müdafaa savaşları sırasında, korunmak maksadı ile, meskün sahaları ve askerî yığınak yerlerini surlarla çeviriyorlardı Chou'lardan iktidan MÖ 256'da en ince ayrıntısına kadar devralan Ch'in devleti(Şensi'de)'nin ünlü hükümdan Shihhuangti (MÖ 247210) kuzey taarruzlarına aleyhinde sınırlarını büsbütün engellemek için, surların iç kısımlarını yıktırarak elde ettiği araç gereç ile dış surları birbirine bağlamak ve abes yerleri tamamlatmak sureti ile meşhur Çin Seddi'm (15 m doruk, 9 m genişlik, düz bir hat halinde uzunluk 1845 km) meydana getirdi (MÖ 214)Böylece Çinlilerin en tesirli korunma tedbiri aldıklarına kanaat getirdikleri bu sırada iki mühim hadise vuküa geldi: Çin'de uzun müddet dirayetli imparatorlar yetiştiren Han sülalesi (îlk Han MÖ 206 MS 22, İkinci Han MS 24220)'nin kurulması ve Hun devletinin başına da Motun (ya da Maotun, Mavdun; eski okunuşlar: Moduk, Meitei, Mote, Mete)' un geçmesi (MÖ 209)
Çin kaynaklarında Hunların Tuku Türk adlı aile ya da kabilesine mensup olduğu bildirilen Motun (Beğtun), kendi oğlunu tahta getirmeği tasarlayan üvey anasmın teşviki ile babası T'uman göre tahttan mahrum bırakılması teşebbüsü karşısında, bağlı demir disiplin aşağı yetiştirilmiş 10 bin atlı ile katıldığı bir sürek avında Tuman'ın öldürülmesi üzerine Hun hükümdan bildiri edilerek (MÖ 209174), Hun dilinde imparatormanasında sonsüz genişlik, yucelik, ululukifade eden ve Asya Türk devletlerinde 6 yüzyıl değin kullanılan Tanhu (türlü okuyuşlar: Tanju, Jenuye, Şanu ve son olarak, aynı Çince işaretin bugünkü söyleniçi ile Şanyü, Şany) unvanını aldı(78) Devletini baştan düzenledi ve kendisini iyi tanımadıkları görünürde Tunghu'lann (doğudaki MoğolTunguz kabileler birliği) ısrarla toprak talepleri karşısında savaş açarak onları perişan etti Böylece hakimiyetini kuzey Peçili'ye dek genişlettikten sonra, Orta Asya'da Tanrı dağlarıKan su havalisindeki, HindAvrupa menşeli sayılan Yüeçi (Yüehch'ih)leri (79) mağlüp etti (MÖ 203) O sırada Hun devleti Sol Bilge elig'inin Shangku'da Sağ Bilge elig'inin Shangkün(Şensi)'de ikamet ettiği tahmin edildiği bu dönemde Motun, sonradan, Çin topraklanna yöneldi, 3 sene dek sürdüğü görünen o ki (201199) bu savaşlarda Mai, Taiyuan bölgelerini zapt etti Han sülalesinin kurucusu împarator Kaoti (MÖ 206195)'nin 320 bin şahsiyet ordusunu, Paiteng'de bozkır usülü sahte ric'at gösterisi (Türan Taktikibk aş Kültür: Ordu) ile çember içine aldı împarator, bozkır bölgelerinin Hun devletine terki, gıda ve ipekli verilmesi ve takvim ücret şartları ile kendini ve ordusunu kurtarmağa muvaffak oldu81
Doğu Asya tarihinde iki büyük devlet arasında akdedilmiş birincil uluslararası antlaşma olduğu açıklanmış bu andlaşma82 (MÖ 201) gereğince Motun'un bir Çin prensesi ile de evlenmesi sonucu Çin ile dostluk havası içinde, împaratoriçe Lü (MÖ 195179) ve împarator Wenti (MÖ 179157) zamanlarında da devam etmiş olan ticarî münasebetler geliştirilirken, Motun, Baykal gölü kıyılanndan îrtiş yatağına değin olan bozkırları ve daha batıdaki Tingling'ler, bir takım Ogur (Hochieh 0k'ue) kollan ile meskün araziyi, kuzey Türkistan'ı zaptetti ve oradaki Yüeçi'lerin komşusu Wusun'lan himayesine aldı Bu suretle büyük Hun hükümdarı o çağda Asya kıt'asında yaçıyan Türk soyundan anında bütün topluluklan kendi idaresinde tek sancak altında toplamış oluyordu împaratorluk sınırlannın doğuda Kore'ye, kuzeyde Baykal gölü ve Ob, îrtiş, îşim nehirlerine, batıda Aral gölüne, güneyde Çin'de Wei ırmağı Tibet yaylası Karakurum dağları hattına ulaştığı bu tarihlerde Hunlara tabi olanlar arasında Moğollar, Tibetliler, Tunguzlar ve Çinliler de vardır Motun tarafından Çin hükümetine gönderilen MÖ 176 tarihli mektuptan anlaşıldığına göre, yalnız îç Asya'da Türk devletine tabi kavim ve şehirdevletçiklerinin sayısı 26 idi ve hepsi, Tanhu'nun ifadesi ile yay gerenlerle tek bir ailehalinde birleşmişlerdi
Motun MÖ 174 yılında öldüğü zaman, sivil ve askerî teşkilatı, iç ve dış siyaseti, dini, ordu su, harp tekniği ve san'atı ile yüksek vasıflı bir cemiyet halinde, daha sonraki bütün Türk devletlerine örnek olan, tarihi belirlenmiş ilk Türk siyasî teşekkülü; Büyük Hun Devletikudretinin zirvesinde bulunuyordu Görüldüğü üzere bu devlet, idaresindeki kısıtlı tarım sahalarına karşılık, daha ziyade, otlağı bol, besiciliğe kullanışlı bozkırlar bölgesinde kurulmuştu Ekonomisinin temeli ilk olarak beygir edinmek üzere, hayvan yetiştiricilik idi Buna tarafından sosyal durumu da, toprağa tabi köylükültüründeki geniş Arazi sahibi Çin gentrytabakası ile esir sınıfından çok öbür idi Ne malikanelere, ne de toprak kölelerine rastlanmayan Hun bölgelerinde ahali, kan akrabalığı ile birbirine bağlı ailelerin meydana getirdiği sosyal ve siyasî birlikler olarak disiplinli ve kendilerini müdafaa için tekrar tekrar silahlı kabileler (boylar) halinde yaşıyor ve devlet bu kabile birliklerinin (bodunlar) kendi aralarında sıkı işbirliği yapmalanndan doğuyordu Devlet, bu kuruluşu icabı ve özellikle ordunun Motun göre tanziminden sonradan merkezden idare edilen bir askerî teşkilatniteliği kazanması sebebi ile askerî karakterde idi ve gerekli şartlar (bozkırda eğitilmiş elde etmek, beygir ve silah) hazır olduğu için de fütühata açıktı Bu yönden de köylüÇin devletinden ayrılıyordu *
Türk göçlerinin doğu yönünde devam ettiği asırlarda Çin'de kurulan Chou devletinin (MÖ 1050256) Türklerle ilgisi üzerine uyarı çekilmiş, hükümdar sülalesinde Gök dini, Güneş ve yıldızlann kutlu sayılması gibi inançlarla, askerî kuvvette harp arabalannın bulunması ve devletin daha çok Türklerle meskün bölgede (Şensi, Batı Şansi, Kansu) kurulmuş olması değişik ilim dallarından bir takım bilginleri (F Hirth, B Karlgren, Ed Chavannes, J C Anderson, R Wilhelm, W Eberhard vb) bu hanedanın aslen Türk olabileceği, veyahut devlette Türk unsurunun baskın bulunduğu düşüncesine sevk etmiçtir (61) Aynı Zamanda, gerçekten daha ziyade Türk kültürü tesiri fazla kayıtlı bir Çin devlet ve cemiyeti gibi görünen Chou devletine ait bu f araziye kesinlik kazanınc Avuç Içi dek asya Türk tarihini Hunlaria başlamak uygun olacaktır
Çin kaynaklarında MÖ 4 asırdan itibaren Türklerle birlikte Moğol, Tunguz soyundan bir takım gruplann başındaki Kuzey barbarları hanedanını saptamak üzere Hiungnu (Hsiungnu) diye anılan kütlenin hangi soydan oldukları hakkında türlü düşünceler ileri sürülmüştür: Bu görüşlerde, bir zamanlar, Çin kaynaklannın Hiungnularla ilgili olarak verdikleri örf, adet ve Ekonomik faaliyetlere ait iyi incelenmemiş veri dikkate dargın, son zamanlarda ise hayli ilerleyen dil ve kültür araştırmaları teşkil etmiştir Bunlara tarafından, Hiungnular Türk'tür (J De Guignes, 1757; J Klaproth, 1825; F Hirth, 1899; J Marquart, 1903; P Pelliot, 1920; 0 Franke, 1930; Gy Nemeth, 1930; McGovern, 1939; R Grousset, 1942; W Eberhard, 1942; B Szasz, 1943; L Bazin, 1949; F Altheim, 1953; HV Haussig, 1954; W Samolin, 1958; 0 Pritsak, 1959; G Clauson, 1960 vb) K Shiratori (62) önce Türk kabul etmiş, sonradan(63) da Moğol olduklannı söylemiştir(64) L Ligetiye kadar Hiungnuların kimliğini tesbit etmek müşküldür A v Gabain(66) TürkMoğol karışımı oldukları fikrindedir Her ne dek, Hiungnuların büyük imparatorluğunda Türkler yanında Moğol, Tunguz vb tanıdık olmayan kavimlerin de yer almaları tabiî ise de, devleti kuran ve yürüten asıl unsurun Türk olduğunda kesin olmama yoktur Bu devlette, sahiden orman kavmi olan Moğol ve Tunguz değil Türk bozkır kültürü dominant olup(68) Gök Tanrı'ya inanılıyor (gerçekte totemci olan Moğollara Tanrı sözü sonradan Türklerden intikal etmiştir Aile baba hukukuüstüne kurulu bulunuyordu
Nihayet Hiungnu devletınde idareci zümre ve hanedanın dili türkçe idi Siyasî ve kültürel münasebetler vesilesi ile Çin yıllıklarında Hiungnu dilinden zapt edilen şu kelimeler: Tanrı, kut, börü, il (el), ordu, tuğ, kılıç vb Türkçe olup Türk dilinin en eski yadigarlarındandır Ve nihayet devletin sahipleri kendilerine, Türkçe'de kavim, ırkmanasından olan Hün(Khun tüı) diyorlardı Hunadı, bir görüşe göre, MÖ 1 bin başlarında Kwan, Gun, 5 asırdan önce Kun, 43 asırlarda ise Khun telaffuz edilmişti ağırlık merkezinin, OrhunSelenga ırmaklan ve Türklerce kutlu ülke farzedilen Ötüken havalisiOngm ırmağı üzerindeki Karakum ile Ordos bölgesi arasında bulunduğu görünen o ki Hun siyasî birliğinin belli tarihini MÖ 4 asırdan itibaren takip etmek mümkün olmaktadır Hunlarla ilgili en eski yazılı vesika olarak MÖ 318 yılında yapılan bir anlaşma zikredilmiştir O zaman Chou iktidarının zayıflaması sonucu meydana çıkan 14 kadar büyük derebeyliğin çaba sahası olan Çin'de birbirleri ile Savaş halindeki bu feodal muharip devletlerden Ch'in (Ts'in)'in gitgide kuvvetlenmesinden endişelenen komşu beş krallık(derebeylik) zikredilen yılda Hun birliği (Hiungnu) ile ittifak andlaşması yapmıştı Hunlar sonra Çin topraklarında baskıyı artırdılar
Mahallî hanedanlar, uzun müdafaa savaşları sırasında, korunmak maksadı ile, meskün sahaları ve askerî yığınak yerlerini surlarla çeviriyorlardı Chou'lardan iktidan MÖ 256'da en ince ayrıntısına kadar devralan Ch'in devleti(Şensi'de)'nin ünlü hükümdan Shihhuangti (MÖ 247210) kuzey taarruzlarına aleyhinde sınırlarını büsbütün engellemek için, surların iç kısımlarını yıktırarak elde ettiği araç gereç ile dış surları birbirine bağlamak ve abes yerleri tamamlatmak sureti ile meşhur Çin Seddi'm (15 m doruk, 9 m genişlik, düz bir hat halinde uzunluk 1845 km) meydana getirdi (MÖ 214)Böylece Çinlilerin en tesirli korunma tedbiri aldıklarına kanaat getirdikleri bu sırada iki mühim hadise vuküa geldi: Çin'de uzun müddet dirayetli imparatorlar yetiştiren Han sülalesi (îlk Han MÖ 206 MS 22, İkinci Han MS 24220)'nin kurulması ve Hun devletinin başına da Motun (ya da Maotun, Mavdun; eski okunuşlar: Moduk, Meitei, Mote, Mete)' un geçmesi (MÖ 209)
Çin kaynaklarında Hunların Tuku Türk adlı aile ya da kabilesine mensup olduğu bildirilen Motun (Beğtun), kendi oğlunu tahta getirmeği tasarlayan üvey anasmın teşviki ile babası T'uman göre tahttan mahrum bırakılması teşebbüsü karşısında, bağlı demir disiplin aşağı yetiştirilmiş 10 bin atlı ile katıldığı bir sürek avında Tuman'ın öldürülmesi üzerine Hun hükümdan bildiri edilerek (MÖ 209174), Hun dilinde imparatormanasında sonsüz genişlik, yucelik, ululukifade eden ve Asya Türk devletlerinde 6 yüzyıl değin kullanılan Tanhu (türlü okuyuşlar: Tanju, Jenuye, Şanu ve son olarak, aynı Çince işaretin bugünkü söyleniçi ile Şanyü, Şany) unvanını aldı(78) Devletini baştan düzenledi ve kendisini iyi tanımadıkları görünürde Tunghu'lann (doğudaki MoğolTunguz kabileler birliği) ısrarla toprak talepleri karşısında savaş açarak onları perişan etti Böylece hakimiyetini kuzey Peçili'ye dek genişlettikten sonra, Orta Asya'da Tanrı dağlarıKan su havalisindeki, HindAvrupa menşeli sayılan Yüeçi (Yüehch'ih)leri (79) mağlüp etti (MÖ 203) O sırada Hun devleti Sol Bilge elig'inin Shangku'da Sağ Bilge elig'inin Shangkün(Şensi)'de ikamet ettiği tahmin edildiği bu dönemde Motun, sonradan, Çin topraklanna yöneldi, 3 sene dek sürdüğü görünen o ki (201199) bu savaşlarda Mai, Taiyuan bölgelerini zapt etti Han sülalesinin kurucusu împarator Kaoti (MÖ 206195)'nin 320 bin şahsiyet ordusunu, Paiteng'de bozkır usülü sahte ric'at gösterisi (Türan Taktikibk aş Kültür: Ordu) ile çember içine aldı împarator, bozkır bölgelerinin Hun devletine terki, gıda ve ipekli verilmesi ve takvim ücret şartları ile kendini ve ordusunu kurtarmağa muvaffak oldu81
Doğu Asya tarihinde iki büyük devlet arasında akdedilmiş birincil uluslararası antlaşma olduğu açıklanmış bu andlaşma82 (MÖ 201) gereğince Motun'un bir Çin prensesi ile de evlenmesi sonucu Çin ile dostluk havası içinde, împaratoriçe Lü (MÖ 195179) ve împarator Wenti (MÖ 179157) zamanlarında da devam etmiş olan ticarî münasebetler geliştirilirken, Motun, Baykal gölü kıyılanndan îrtiş yatağına değin olan bozkırları ve daha batıdaki Tingling'ler, bir takım Ogur (Hochieh 0k'ue) kollan ile meskün araziyi, kuzey Türkistan'ı zaptetti ve oradaki Yüeçi'lerin komşusu Wusun'lan himayesine aldı Bu suretle büyük Hun hükümdarı o çağda Asya kıt'asında yaçıyan Türk soyundan anında bütün topluluklan kendi idaresinde tek sancak altında toplamış oluyordu împaratorluk sınırlannın doğuda Kore'ye, kuzeyde Baykal gölü ve Ob, îrtiş, îşim nehirlerine, batıda Aral gölüne, güneyde Çin'de Wei ırmağı Tibet yaylası Karakurum dağları hattına ulaştığı bu tarihlerde Hunlara tabi olanlar arasında Moğollar, Tibetliler, Tunguzlar ve Çinliler de vardır Motun tarafından Çin hükümetine gönderilen MÖ 176 tarihli mektuptan anlaşıldığına göre, yalnız îç Asya'da Türk devletine tabi kavim ve şehirdevletçiklerinin sayısı 26 idi ve hepsi, Tanhu'nun ifadesi ile yay gerenlerle tek bir ailehalinde birleşmişlerdi
Motun MÖ 174 yılında öldüğü zaman, sivil ve askerî teşkilatı, iç ve dış siyaseti, dini, ordu su, harp tekniği ve san'atı ile yüksek vasıflı bir cemiyet halinde, daha sonraki bütün Türk devletlerine örnek olan, tarihi belirlenmiş ilk Türk siyasî teşekkülü; Büyük Hun Devletikudretinin zirvesinde bulunuyordu Görüldüğü üzere bu devlet, idaresindeki kısıtlı tarım sahalarına karşılık, daha ziyade, otlağı bol, besiciliğe kullanışlı bozkırlar bölgesinde kurulmuştu Ekonomisinin temeli ilk olarak beygir edinmek üzere, hayvan yetiştiricilik idi Buna tarafından sosyal durumu da, toprağa tabi köylükültüründeki geniş Arazi sahibi Çin gentrytabakası ile esir sınıfından çok öbür idi Ne malikanelere, ne de toprak kölelerine rastlanmayan Hun bölgelerinde ahali, kan akrabalığı ile birbirine bağlı ailelerin meydana getirdiği sosyal ve siyasî birlikler olarak disiplinli ve kendilerini müdafaa için tekrar tekrar silahlı kabileler (boylar) halinde yaşıyor ve devlet bu kabile birliklerinin (bodunlar) kendi aralarında sıkı işbirliği yapmalanndan doğuyordu Devlet, bu kuruluşu icabı ve özellikle ordunun Motun göre tanziminden sonradan merkezden idare edilen bir askerî teşkilatniteliği kazanması sebebi ile askerî karakterde idi ve gerekli şartlar (bozkırda eğitilmiş elde etmek, beygir ve silah) hazır olduğu için de fütühata açıktı Bu yönden de köylüÇin devletinden ayrılıyordu *