Cumhuriyetcilik İlkesi
Cumhuriyetcilik Nedir
Cunhuriyetcilik ilkesinin ozellikleri
Halkin kendi kendisini yonetmesi ilkesine dayanir Cok partili sistemi ongorur turk Inkilabinin siyasal gorunusudur
Cumhuriyetcilik; devlet baskaninin belli bir sure icin secilerek is basina geldigi devlet ya da yonetim bicimidir
Cumhuriyet yonetimlerinin temeli secimdir
Egemenligin halka ait oldugu tek yonetim bicimidir
Cumhuriyet rejiminde yasalari koyacak kisiler, yani meclis secim ile belirlenir
Sinif ve cins ayrimi olmaksizin herkesin yonetime katildigi yonetim bicimidir
Kisaca halkin kendi kendisini yonetebildigi, egemenligin ulusa ait oldugu ve herkesin esit haklara sahip ve ozgurce haklarini kullandigi yonetim bicimidir
Cumhuriyetcilik :
Demokrasi ilkesinin en yeni ve akılcı uygulamasını sağlayan hukumet bicimi Cumhuriyettir
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra yapılan Turk devrimlerinin en buyuk temeli Cumhuriyet'tir Cumhuriyetcilik ilkesi, yeniden kurulan Turkiye Devleti'nin bir yonetim ve rejim bicimi olarak saptanmış bir prensiptir Cumhuriyetcilik; Turk Ulusu'nun Kurtuluş Savaşı yıllarının başından itibaren ihaneti ortaya cıkan Padişahlık yonetimine karşı duyduğu tepkinin sonucudur
Ataturk, Cumhuriyet yonetimini, ulusal karakterimize en uygun duşen bir yonetim bicimi olarak gormektedir Turk Ulusu'nun doğa ve torelerine en uygun olan yonetim, Cumhuriyet yonetimidirdemektedir
Butun dunya bilsin ki, benim icin bir taraflılık vardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikirsel ve sosyal ve inkılap taraftarlığı Bu noktada yeni Turkiye toplumunda bir kişinin bile bunun dışında kalacağını duşunmuyorum
Kemalizm'in ilkelerinden Cumhuriyetcilik, bir anlamda milliyetciliğin doğal sonucu gibi gorulebilir Eğer egemenlik ulusa ait ise, ulkenin kimler tarafından hangi kurallara gore yonetileceği de ulus tarafından belirlenecek demektir Kemalist ideoloji icinde Cumhriyetcilik, giderek demokrasiile butunleşmekte, eş anlamlı hale gelmektedir Cumhuriyetcilik aynı zamanda, siyasal iktidarın dinsel kokenli olmaktan cıkması, laikleşmesi, siyasal rejimin cağdaşlaşması demektir Bu ilke, iktidarın dinsel kokenli olmaktan cıkmasıyla Laiklik ilkesiyle, meşruluğunun temelini halk desteğinin oluşturmasıyla da, Halkcılık ilkesiyle yakından ilgilidir
Mustafa Kemal'e gore, Yeni Turkiye Devletibir halk devletiydi Oysa gecmişteki devlet, bir kişi devletiidi Cumhuriyet rejiminden ne anladığını ise şoyle anlatıyordu: Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir Biz Cumhuriyeti kurduk, on yaşını doldururken demokrasinin butun gereklerini sırası geldikce uygulamaya koymalıdır Milli egemenlik esasına dayanan memleketlerde siyasi partilerin var olması tabiidir Turkiye Cumhuriyeti'nde de birbirini denetleyen partilerin doğacağına şuphe yoktur
Cumhuriyet ile demokrasiyi ayrı duşunmeyen Ataturk, 1930'lar Avrupası'nda neredeyse yaygın olarak gorulen baskıcı rejimlerin hepsini de eleştirmiştir Faşist, Komunist ya da mesleklerin temeline dayalı kooperatif sistemlerin Turkiye acısından ozenilir olmadıklarını vurgulamıştır Oysa o donemde etrafındaki bir cok kişi, ozellikle faşist nazist modelden etkilenmişlerdi
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın bile oldukca demokratik bir mecliste tartışılarak, zaman zaman sert bicimde eleştirilerek, denetlenerek yurutulmuş olması son derece onemli ve anlamlıdırMustafa Kemal bu tercihi yaparken,elbette ki harekete icte ve dışta belirli bir meşruluk kazandırmak amacıyla da hareket etmişti Ama Kurtuluş Savaşı sonrasında izlediği yol da,demokrasinin O'nun acısından bir temel tercih sorunu olduğunu ortaya koyuyordu Devrimin tehlikeye duşmesi nedeniyle zaman zaman sert onlemlere başvurmak zorunda kaldığı zaman bunu saymıyor: Onlar ancak başka onlemlerle onune gecilemeyecek buyuk tehlikeler karşısında kalındığı zaman, zorunlu olarak onaylanırdiyordu
Serbest Fırka'nın kurulması aşamasında Ataturk'un Fethi Bey'e yazdığı mektuplarda şu satırlar vardı: Buyuk Millet Meclisi'nde ve millet onunde millet işlerinin serbest olarak munakaşası ve iyi niyet sahibi zatların ve fırkaların duşuncelerini ortaya koyarak milletin yuksek menfaatlerini aramaları benim gencliğimden beri aşık ve taraftar olduğum bir sistemdirKendi partisi icinde en sert muhalefete bile hoşgoru gosteren Ataturk, Ozgurluklerin temel olduğu bir demokrasi anlayışına sahiptiOzgurluk anlayışı ise, sadece başkasına zarar vermemek anlamında bir negatif ozgurlukanlayışıyla da sınırlı değildi İnsanın kendi yeteneklerini gercekleştirmesi anlamındaki bir cağdaş ozgurluk anlayışını daha 1930'larda savunmaktaydı
Ataturk'un yaptığı ve yapmaya ozen gosterdiği bazı şeyler var ki, gunumuzun katılımcı demokrasi anlayışını daha o zamanlar, sezgileriyle benimsediğini duşundurmektedir Dunyada ilk kez bir bayram cocuklara armağan edilmiş ve o vesile ile onlara, ulkenin gelecekteki sahipleri oldukları bilinci aşılanmaya calışılmıştır 23 Nisan gunleri cocukların, kentlerdeki onemli kamu gorevlilerinin makamlarına oturmalarının, onların gorevlerini gecici olarak devralmış gibi davranmalarının, bir oyun havasının otesinde anlamı olduğu acıktır Belki yine ilk kez bir onder, devrimini genclere emanet etmiş ve onlardan, gerektiğinde ulkede siyasal iktidara sahip olanlara karşı cıkmalarını istemiş, 1924'te secmen yaşını 18'e indirmiştir Daha o yonde hicbir istek, hicbir gereksinim yokken, Turk Kadını'na siyasal hak ve ozgurluklerini demokrasinin ana yurdu sayılan bazı batı ulkelerinden once veren, kadının siyasal yaşamda ağırlık kazanmasına caba gosteren de Ataturk'tur
Ataturk, bununla da yetinmemiş, gercekleştirdiği buyuk kultur devrimi acısından onem taşıyan kurumların bağımsız ve demokratik bir yapıya sahip olmalarına ozen gostermiştir Herşeyin devlet icinde ve devlet icinolduğu faşizmin yukselme doneminde bile, Turk Dil ve Tarih Kurumlarısiyasal iktidardan bağımsız birer dernek olarak kurulmuş ve yaşamlarını surdurmuşlerdir
Mustafa Kemal, demokrasinin herşeyden once bir ozgurluk sorunu olduğuna inanıyor ve şoyle diyordu: İrade ve egemenlik milletin tumune aittir ve ait olmalıdır Demokrasi sosyal yardım veya iktisadi teşkilat sistemi değildir Demokrasi maddi refah meselesi de değildir Boyle bir nazariyat vatandaşların siyasi hurriyet ihtiyacını uyutmayı amaclar Bizim bildiğimiz demokrasi siyasidir Onun hedefi, milletin idare edenler uzerindeki muhakemesi sayesinde siyasi hurriyeti sağlamaktır Turk demokrasisi, Fransa İhtilali'nin actığı yolu takip etmiş, ama kendisine ozgu niteliği ile gelmiştir Zira her millet devrimini toplumsal ortamın baskı ve ihtiyacına gore () yapar Demokrasi prensibi, ulusal egemenlik şekline donuşmuştur Bir ulusu oluşturan bireylerin o ulus icinde, her ceşit ozgurluğu, yaşamak ozgurluğu, calışmak ozgurluğu, duşunce ve vicdan ozgurluğu guven altında bulunmalıdır
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir ( 1933 )
Turk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare; Cumhuriyet idaresidir ( 1924 )
Butun dunya bilsin ki, benim icin bir taraflılık ardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikirsel ve sosyal inkılap taraftarlığı Bu noktada yeni Turkiye toplumunda bir kişinin bile bunun dışında kalacağını duşunmek istemiyorum ( 1924 )
Bugunku hukumetimiz, devlet teşkilatımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hukumet teşkilatıdır ki, onun ismi Cumhuriyettir Artık hukumet ile millet arasında gecmişteki ayrılık kalmamıştır Hukumet millet ve millet hukumettir Artık hukumet ve hukumet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır ( 1925 )
Turkiye Cumhuriyeti yalnız iki şeye guvenir Biri milletin kararı, diğeri en acı ve zor şartlar icinde dunyanın takdirlerini hakkı ile kazanmaya layık olan ordumuzun kahramanlığı; bu iki şeye guvenir ( 1924 )
Yolunda calıştığınız buyuk kutsal ideali halkın kalbinde bir fikir halinden bir his haline getirmelisiniz Demokrasinin ne olduğunu halka anlatmak, madde madde acıklamak lazımdır Cumhuriyeti, onun gereklerini yuksek sesle anlatınız Onlara Cumhuriyet prensiplerini sevdiriniz Bunu kalplere yerleştirmek icin hicbir fırsatı kacırmayınız ( 1930 )
Cumhuriyet yuksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir iradedir Cumhuriyet fazilettir Cumhuriyet idaresi, faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir ( 1925 )
Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Turk milletini guvenli ve sağlam bir gelecek yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı guvenlik itibarıyla, busbutun yeni bir hayatın mujdecisi olmuştur ( 1936 )
Cumhuriytin ic ve dış siyaseti; gelecekte bile onuru, kuvveti ve yonu ile ve Turk milletinin guclerini onun refahı ve gelişmesi icin yoneltmesi ve bir noktada birleştirilmesi ve toplanması ile seckinleşecektir ( 1927 )
Cumhuriyetin ic siyaseti vatandaşın yaşayışını hicbir etki, baskı ve sataşmanın tesirinde bırakmaksızın sağlamaktır ( 1929 )
Milletin uyanıklığına, milletin ilerlemesine, olgunlaşmasına ve yeteneğine guvenerek, milletin azminden asla şuphe etmeyerek Cumhuriyetin butun gereklerini yapacağız ( 1924 )
Milli azim ve bilincin kıymetli eseri olan değerli Cumhuriyetin bugunku ve yarınki neslin demir ellerinde her an yukselip sağlamlaşacağına guvenim tamdır ( 1927 )
Benim naciz vucudum birgun elbet toprak olacaktır, fakat Turkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır ( 1926 )
Cumhuriyetcilik Nedir
Cunhuriyetcilik ilkesinin ozellikleri
Halkin kendi kendisini yonetmesi ilkesine dayanir Cok partili sistemi ongorur turk Inkilabinin siyasal gorunusudur
Cumhuriyetcilik; devlet baskaninin belli bir sure icin secilerek is basina geldigi devlet ya da yonetim bicimidir
Cumhuriyet yonetimlerinin temeli secimdir
Egemenligin halka ait oldugu tek yonetim bicimidir
Cumhuriyet rejiminde yasalari koyacak kisiler, yani meclis secim ile belirlenir
Sinif ve cins ayrimi olmaksizin herkesin yonetime katildigi yonetim bicimidir
Kisaca halkin kendi kendisini yonetebildigi, egemenligin ulusa ait oldugu ve herkesin esit haklara sahip ve ozgurce haklarini kullandigi yonetim bicimidir
Cumhuriyetcilik :
Demokrasi ilkesinin en yeni ve akılcı uygulamasını sağlayan hukumet bicimi Cumhuriyettir
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra yapılan Turk devrimlerinin en buyuk temeli Cumhuriyet'tir Cumhuriyetcilik ilkesi, yeniden kurulan Turkiye Devleti'nin bir yonetim ve rejim bicimi olarak saptanmış bir prensiptir Cumhuriyetcilik; Turk Ulusu'nun Kurtuluş Savaşı yıllarının başından itibaren ihaneti ortaya cıkan Padişahlık yonetimine karşı duyduğu tepkinin sonucudur
Ataturk, Cumhuriyet yonetimini, ulusal karakterimize en uygun duşen bir yonetim bicimi olarak gormektedir Turk Ulusu'nun doğa ve torelerine en uygun olan yonetim, Cumhuriyet yonetimidirdemektedir
Butun dunya bilsin ki, benim icin bir taraflılık vardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikirsel ve sosyal ve inkılap taraftarlığı Bu noktada yeni Turkiye toplumunda bir kişinin bile bunun dışında kalacağını duşunmuyorum
Kemalizm'in ilkelerinden Cumhuriyetcilik, bir anlamda milliyetciliğin doğal sonucu gibi gorulebilir Eğer egemenlik ulusa ait ise, ulkenin kimler tarafından hangi kurallara gore yonetileceği de ulus tarafından belirlenecek demektir Kemalist ideoloji icinde Cumhriyetcilik, giderek demokrasiile butunleşmekte, eş anlamlı hale gelmektedir Cumhuriyetcilik aynı zamanda, siyasal iktidarın dinsel kokenli olmaktan cıkması, laikleşmesi, siyasal rejimin cağdaşlaşması demektir Bu ilke, iktidarın dinsel kokenli olmaktan cıkmasıyla Laiklik ilkesiyle, meşruluğunun temelini halk desteğinin oluşturmasıyla da, Halkcılık ilkesiyle yakından ilgilidir
Mustafa Kemal'e gore, Yeni Turkiye Devletibir halk devletiydi Oysa gecmişteki devlet, bir kişi devletiidi Cumhuriyet rejiminden ne anladığını ise şoyle anlatıyordu: Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir Biz Cumhuriyeti kurduk, on yaşını doldururken demokrasinin butun gereklerini sırası geldikce uygulamaya koymalıdır Milli egemenlik esasına dayanan memleketlerde siyasi partilerin var olması tabiidir Turkiye Cumhuriyeti'nde de birbirini denetleyen partilerin doğacağına şuphe yoktur
Cumhuriyet ile demokrasiyi ayrı duşunmeyen Ataturk, 1930'lar Avrupası'nda neredeyse yaygın olarak gorulen baskıcı rejimlerin hepsini de eleştirmiştir Faşist, Komunist ya da mesleklerin temeline dayalı kooperatif sistemlerin Turkiye acısından ozenilir olmadıklarını vurgulamıştır Oysa o donemde etrafındaki bir cok kişi, ozellikle faşist nazist modelden etkilenmişlerdi
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın bile oldukca demokratik bir mecliste tartışılarak, zaman zaman sert bicimde eleştirilerek, denetlenerek yurutulmuş olması son derece onemli ve anlamlıdırMustafa Kemal bu tercihi yaparken,elbette ki harekete icte ve dışta belirli bir meşruluk kazandırmak amacıyla da hareket etmişti Ama Kurtuluş Savaşı sonrasında izlediği yol da,demokrasinin O'nun acısından bir temel tercih sorunu olduğunu ortaya koyuyordu Devrimin tehlikeye duşmesi nedeniyle zaman zaman sert onlemlere başvurmak zorunda kaldığı zaman bunu saymıyor: Onlar ancak başka onlemlerle onune gecilemeyecek buyuk tehlikeler karşısında kalındığı zaman, zorunlu olarak onaylanırdiyordu
Serbest Fırka'nın kurulması aşamasında Ataturk'un Fethi Bey'e yazdığı mektuplarda şu satırlar vardı: Buyuk Millet Meclisi'nde ve millet onunde millet işlerinin serbest olarak munakaşası ve iyi niyet sahibi zatların ve fırkaların duşuncelerini ortaya koyarak milletin yuksek menfaatlerini aramaları benim gencliğimden beri aşık ve taraftar olduğum bir sistemdirKendi partisi icinde en sert muhalefete bile hoşgoru gosteren Ataturk, Ozgurluklerin temel olduğu bir demokrasi anlayışına sahiptiOzgurluk anlayışı ise, sadece başkasına zarar vermemek anlamında bir negatif ozgurlukanlayışıyla da sınırlı değildi İnsanın kendi yeteneklerini gercekleştirmesi anlamındaki bir cağdaş ozgurluk anlayışını daha 1930'larda savunmaktaydı
Ataturk'un yaptığı ve yapmaya ozen gosterdiği bazı şeyler var ki, gunumuzun katılımcı demokrasi anlayışını daha o zamanlar, sezgileriyle benimsediğini duşundurmektedir Dunyada ilk kez bir bayram cocuklara armağan edilmiş ve o vesile ile onlara, ulkenin gelecekteki sahipleri oldukları bilinci aşılanmaya calışılmıştır 23 Nisan gunleri cocukların, kentlerdeki onemli kamu gorevlilerinin makamlarına oturmalarının, onların gorevlerini gecici olarak devralmış gibi davranmalarının, bir oyun havasının otesinde anlamı olduğu acıktır Belki yine ilk kez bir onder, devrimini genclere emanet etmiş ve onlardan, gerektiğinde ulkede siyasal iktidara sahip olanlara karşı cıkmalarını istemiş, 1924'te secmen yaşını 18'e indirmiştir Daha o yonde hicbir istek, hicbir gereksinim yokken, Turk Kadını'na siyasal hak ve ozgurluklerini demokrasinin ana yurdu sayılan bazı batı ulkelerinden once veren, kadının siyasal yaşamda ağırlık kazanmasına caba gosteren de Ataturk'tur
Ataturk, bununla da yetinmemiş, gercekleştirdiği buyuk kultur devrimi acısından onem taşıyan kurumların bağımsız ve demokratik bir yapıya sahip olmalarına ozen gostermiştir Herşeyin devlet icinde ve devlet icinolduğu faşizmin yukselme doneminde bile, Turk Dil ve Tarih Kurumlarısiyasal iktidardan bağımsız birer dernek olarak kurulmuş ve yaşamlarını surdurmuşlerdir
Mustafa Kemal, demokrasinin herşeyden once bir ozgurluk sorunu olduğuna inanıyor ve şoyle diyordu: İrade ve egemenlik milletin tumune aittir ve ait olmalıdır Demokrasi sosyal yardım veya iktisadi teşkilat sistemi değildir Demokrasi maddi refah meselesi de değildir Boyle bir nazariyat vatandaşların siyasi hurriyet ihtiyacını uyutmayı amaclar Bizim bildiğimiz demokrasi siyasidir Onun hedefi, milletin idare edenler uzerindeki muhakemesi sayesinde siyasi hurriyeti sağlamaktır Turk demokrasisi, Fransa İhtilali'nin actığı yolu takip etmiş, ama kendisine ozgu niteliği ile gelmiştir Zira her millet devrimini toplumsal ortamın baskı ve ihtiyacına gore () yapar Demokrasi prensibi, ulusal egemenlik şekline donuşmuştur Bir ulusu oluşturan bireylerin o ulus icinde, her ceşit ozgurluğu, yaşamak ozgurluğu, calışmak ozgurluğu, duşunce ve vicdan ozgurluğu guven altında bulunmalıdır
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir ( 1933 )
Turk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare; Cumhuriyet idaresidir ( 1924 )
Butun dunya bilsin ki, benim icin bir taraflılık ardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikirsel ve sosyal inkılap taraftarlığı Bu noktada yeni Turkiye toplumunda bir kişinin bile bunun dışında kalacağını duşunmek istemiyorum ( 1924 )
Bugunku hukumetimiz, devlet teşkilatımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hukumet teşkilatıdır ki, onun ismi Cumhuriyettir Artık hukumet ile millet arasında gecmişteki ayrılık kalmamıştır Hukumet millet ve millet hukumettir Artık hukumet ve hukumet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır ( 1925 )
Turkiye Cumhuriyeti yalnız iki şeye guvenir Biri milletin kararı, diğeri en acı ve zor şartlar icinde dunyanın takdirlerini hakkı ile kazanmaya layık olan ordumuzun kahramanlığı; bu iki şeye guvenir ( 1924 )
Yolunda calıştığınız buyuk kutsal ideali halkın kalbinde bir fikir halinden bir his haline getirmelisiniz Demokrasinin ne olduğunu halka anlatmak, madde madde acıklamak lazımdır Cumhuriyeti, onun gereklerini yuksek sesle anlatınız Onlara Cumhuriyet prensiplerini sevdiriniz Bunu kalplere yerleştirmek icin hicbir fırsatı kacırmayınız ( 1930 )
Cumhuriyet yuksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir iradedir Cumhuriyet fazilettir Cumhuriyet idaresi, faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir ( 1925 )
Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Turk milletini guvenli ve sağlam bir gelecek yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı guvenlik itibarıyla, busbutun yeni bir hayatın mujdecisi olmuştur ( 1936 )
Cumhuriytin ic ve dış siyaseti; gelecekte bile onuru, kuvveti ve yonu ile ve Turk milletinin guclerini onun refahı ve gelişmesi icin yoneltmesi ve bir noktada birleştirilmesi ve toplanması ile seckinleşecektir ( 1927 )
Cumhuriyetin ic siyaseti vatandaşın yaşayışını hicbir etki, baskı ve sataşmanın tesirinde bırakmaksızın sağlamaktır ( 1929 )
Milletin uyanıklığına, milletin ilerlemesine, olgunlaşmasına ve yeteneğine guvenerek, milletin azminden asla şuphe etmeyerek Cumhuriyetin butun gereklerini yapacağız ( 1924 )
Milli azim ve bilincin kıymetli eseri olan değerli Cumhuriyetin bugunku ve yarınki neslin demir ellerinde her an yukselip sağlamlaşacağına guvenim tamdır ( 1927 )
Benim naciz vucudum birgun elbet toprak olacaktır, fakat Turkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır ( 1926 )