atatürkle ilgili kompozisyon

Atatürk ile ilgili kompozisyon lazım bulabilirmisiniz ödevim var da!


Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk,sadece bir asker,komutan, diplomat,politikacı ve devlet adamı değildi O,bir düşünürdü de Onun, ulusumuzun toplumsal yapısı,medenilik ve çağdaşlık anlayışı, dinsel uygarlık ve çağdaşlık anlayışı, dinsel olmanın anlamı konusunda yazdığı kimi yazılar, yaptığı kimi konuşmalar, üzücüdür oysa, Türk halkına ulaştırılmamıştır Türk halkının büyük bir bölümü,böylece, Mustafa Kemal Atatürkü, tanıması gerektiği düzeyde tanıyabilme
ve Onu anlaması gerektiği düzeyde anlayabilme olanaklarından mahrum bırakılmıştır Aşağı Ondan kalan elyazısı belgeli Bilim ve Teknolojihakkındaki görüşlerini okuyacaksınız Dünyada herşey için, medeniyet için, yaşam için, başarı için en reel yol göstericisi ilimdir, fendir İlim ve fennin dışarıya yol gösterici seslenmek gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini çakmak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır Bin, iki bin, binlerce sene önceki ilim ve fen lisanınınkoyduğu kuralları, şu değin bin yıl sonra bugün aynen uygulamaya meydan okumak kuşkusuz ilim ve fennin içinde bulunmak değildirGözlerimizi kapayıp tek başımıza yaşadığımızı düşünemeyiz Memleketimizi bir çember içine alıp dünya ile ilgisiz yaşayamayız Aksine yükselmiş,ilerlemiş, uygar bir insanlar olarak medeniyet düzeyinin üstünde yaşayacağız Hiçbir tutarlıkanıta dayanmayan birtakım geleneklerin, inanışların korunmasında ısrar eden milletlerin ilerlemesi fazla zorlama olur; ola ki de hiç olmaz İlerlemede geleneklerin tescil ve şartlarını aşamayan milletler, hayatı akla ve gerçeklere uygun bir şekilde göremez Yaşam felsefesini geniş bir açıdan görebilen milletlerin egemenliği ve boyunduruğu altına girmeye mahkumdur
başarmak için kültürlü sınıf ve halkın zihniyet ve hedefi aralarında doğal bir harmoni karşılamak lazımdır Yani aydın sınıfın halka öneri edeceği idealler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalıdır Halka yakınlaşmak ve halkla kaynaşmak daha
fazla aydınlara yöneltilen bir vazifedir Gençlerimiz ve aydınlarımız neden yürüdüklerini ve
ne yapacaklarını önce kendi beyinlerinde adamakıllı kararlaştırmalı, onları ahali tarafından en ince ayrıntısına kadar benimsenip kabul edilebilecek bir ışık halkası getirmeli, onları ancak ondan sonradan ortaya
atmalıdır

Ilerlemek yolunda yapılacak her önemli teşebbüsün, kendine göre kayda değer sakıncaları vardır Bu sakıncaların en düşük dereceye indirilmesi için tedbir ve teşebbüslerde
hata yapmamak lazımdırİnsanların hayatına, faaliyetine egemen olan baskı, yaratma ve icad yeteneğidir Manevi baskı ise özellikle ilim ve iman ile yüksek bir şekilde gelişir Her işin esas hedefine kısa ve sezme yoldan varmak arzu edilmekle beraber, yolun makul, mantıki ve özellikle ilmi olması şarttır Her yeni yetişen kendinden
eskisini beğenmeyecek kadar yükselirse o süre, oysa o zaman gelecek nesiller birbirinden aşama kademe yüksek seviyede bir artma grafiği meydana
getirebilir ancak, insanlığın ilerlemesinin amacı da budur Bir halk için mutluluk olan bir şey öteki halk müziği için afet olabilir Aynı sebep ve koşullar birini mutlu ettiği halde diğerini mutsuz edebilir Onun için bu millete gideceği yolu gösterirken dünyanın her türlü ilminden, buluşlarından, ilerlemelerinden istifade edelim, ama unutmayalım fakat, asıl temeli kendi içimizden içeri almamak mecburiyetindeyizMilletimizin tarihini, ruhunu, geleceklerini hakiki, sağlam, doğru bir görüşle görmeliyiz Taassup cahilliğe dayanır
Bundan nedeniyle taassubu olan cahildir İlim mutlaka cahilliği yener, o halde halkı aydınlanmak lazımdır

Bu insanlar ve memleket ilme, irfana çok fakir; tahsil yapmış, diploma almış gelmiş olanları korumak kadar doğal ve lüzumlu bir şey olmaktan başka, parti parti eğitim ve öğretim bakmak için ilim ve fen olmak için Avrupaya, Amerikaya ve her tarafa çocuklarımızı göndermeye mecburuz ve göndereceğiz İlim ve fen ve uzmanlaşma nerede varsa, sanat nerede varsa gidip, öğrenmeye mecburuz bu nedenle artık himaye fazla kuvvetsiz kalır Bunun yerine mecburiyet geçerli olur Yaşamsal gerçekleri bile bile, bilmeyenlere de uygun bir yol ile ya da zorlama ile anlatarak amacımıza yürüyeceğiz Bizi o amaca varmaktan alıkoyan iki zorlama vardır Biri dış düşmanlardır Bunlar bizi bir sömürge haline ayarlamak için ilerlememizi istemeyenlerdir Ama çiftlik sahibi arkadaşlar, muhterem babalar,
bizim için bunlardan daha zararlı, daha öldürücü bir sınıf daha vardır: O da içimizden çıkması olası olan hainlerdir Aklı eren, memleketini seven, gerçeği görebilen kimselerden böyle bir düşman çıkmaz İçimizden böyleleri çıkarsa onlar ya aklı ermeyen cahiller, ya memleketini sevmeyen kötüler, ya gerçeği görmeyen körlerdir Biz cahil dediğimiz vakit mutlaka okula gitmemiş olanları kastetmiyoruz Kastettiğim ilim,gerçeği bilmektir Yoksa açık fikirli olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de, bilhassa sizlerin içinizde görüldüğü gibi, gerçeği gören gerçek bilginler çıkar

Sanayileşmek, en büyük ulusal davalarımız aralarında yer almaktadır Çalışması ve yaşaması için ekonomik elemanları memleketimizde mevcut olan büyük, ufak her çeşit sanayii kuracağız ve işleteceğiz En öncelikle vatan savunması elde etmek üzere, ürünlerimizi değerlendirmek ve en kısa yoldan en ileri ve mutlu Türkiye idealine ulaşabilmek için, bu bir zorunluluktur

Memleket için zorunlu olan sanayiinin kurulması bitmedikçe, her yönden yürek huzuru bulmamıza imkân yoktur Bu sebeple, memleketin sanayiye ait donanımını bitirmek için, tüm gayret ve dikkatimizi çekmeyi yerinde buluyorum Türkiyede devlet madenciliği, ulusal kalkınma hareketi ile yakından ilgili, manâlı konulardan biridir Genel sanayileşme düşüncemizden başka, maden arama ve işletme işine, herşeyden önce dış
ödeme vasıtalarımızı, döviz gelirimizi artırabilmek için devam etmeye ve özel bir önem vermeye mecburuz Maden Tetkik ve Arama Dairesinin çalışmalarına en yüksek gelişme hızını vermesini ve bulunacak madenlerin, verimlilik hesapları yapıldıktan daha sonra planlı şekilde derhal işletmeye konulmasını tedarik etmemiz lazımdır Elde yer alan madenlerin en önemlileri için, üç yıllık plan yapılmalıdır İtiraf ederim ama, düşmanlarımız çok çalışıyor Biz de onlardan daha fazla çalışmaya mecburuz Çalışmak çağırmak, boşu boşuna yorulmak, terlemek değildir Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü madeni buluşlardan azami derecede adet edinmek zorunludur

Harp sanayi kuruluşlarımızı, daha fazla geliştirme ve genişletme için alınan tedbirlere devam edilmeli ve sanayileşme çalışmamızda da ordu ihtiyacı ayrıca gözönünde tutulmalıdır Tüm uçaklarımızın ve motörlerinin memleketimizde yapılması ve hava harp sanayiimizin de bu esasa tarafından geliştirilmesi gerekir Hava kuvvetlerinin kazandığı önemi
gözönünde tutarak, bu çalışmayı planlaştırmak ve bu konuyu değer olduğu önemle milletin görüşünde canlı yetişmek lazımdırİlim, tercüme ile olmaz, çözümleme ile olur İlim ve özellikle sosyal bilimler dalındaki işlerde ben dikte vermem Bu alanda isterim ancak, beni bilim adamları aydınlatsınlar Onun için siz kendi ilminize, irfanınıza güveniyorsanız, bana söyleyiniz, sosyal ilimlerin güzel (yapıcı) yönlerini gösteriniz, ben peşine düşüp takip edeyim Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum Benim manevi mirasım ilim ve akıldır Benden sonrakiler, bizim geçirmek zorunda olduğumuz çetin ve köklü zorluklar aleyhinde, belki gayelere ayrıntılarıyla eremediğimizi, fakat katiyen taviz (ödün) vermediğimizi düşünce ve ilmi kılavuz edindiğimizi onay edeceklerdir Vakit çabucak ilerliyor,milletlerin,toplumların, kişilerin sevinç ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyorBöyle bir dünyada,katiyen değişmeyecek hükümler getirdiğini bahis etmek,aklın ve ilmin gelişimini inkâr etmek olur Benim Türk milleti için
yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır Benden sonradan beni kabul etmek isteyenler, bu temel mihver (eksen) üstünde fikir ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar *