iltasyazilim
FD Üye
Atatürkün anıları
KAHRAMAN TÜRK KADINI
Mart 1923 Tarsus:
Mustafa Kemal İstasyon'dan şehre içten, bir zaman olarak yürüdü O'nu bakmak için sabah itibaren yolları dolduran Tarsusluların arasından neşe ile selamlar vererek, ilerledi O sırada birdenbire bir olayla karşılaştı
Ulusal Mücadele'deki çete giysili bir kadın, Atatürk'ün yolunu keserek ayağına kapandı Gözyaşlarıyla şöyle haykırıyordu:
Bastığın toprağa kurban olayım Paşam!
Mustafa Kemal onu yerden kaldırmak için eğilirken kulağına bu kadının Kurtuluş Savaşında cephelerde çarpışmış olan (Adile Çavuş) olduğunu fısıldadılar
Gözlerinden iki damla yaş düşen Mustafa Kemal, bu güneşten yüzü yanmış kadının elinden tutup ayağa kaldırdı ve ona şöyle seslendi:
Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye yok, omuzlar üstünde yükselmeye layıksın
Taha TOROS
Kurtuluş savaşından bir anı
Izmir kurtuldu, cok tatli bir bitkinlik,Ankara'ya hareket edecekler Ertesi gun kompartimanin kapisini calar yaveri, açar yorgun, halsiz, kravatini yikamaktadir Ataturk
Yaveri ya pasam bu ne hal hic uyumadiniz nasıl olursa olsun niye boylesinizder
Ya çocuk kompartimanima yastikla battaniye koymayi unutmussunuz Kolumu yastik yaptim agridi setremi yastik yaptim usudum bende uyumadim kalktimder
Yaveri; aman pasam! Birimize haber vereydiniz derhal size bir yastikla battaniye getirirdikder
Ve bir ulke kurtarmaktan donen komutan soyluyor bunlari tarihi bir cevap der fakat Gec farkettim hepiniz asgari benim değin yorgundunuzHicbirinize kiyamadim
Onemli olan benim uyumam degil milletimin rahat uyumasi
ASKERLE GÜREŞ
Bir gezisinde, Kolordu binasının kapısında aslan yapılı bir Mehmetçik gördü Çağırdı ve güler yüzle sordu:
Sen güreş bilir misin?
Yanındakilerden en kuvvetli görünenlerle Mehmetçiği güreştirdi Genç asker tekrar tekrar üstün geliyordu
Çok neşelendi, ayağa fırladı
Ceketini çıkarıp Mehmet'e ense tuttu:
Haydi, üstelik benimle güreş!
Katıksız ve pak Anadolu çocuğu Ata'sının yüzüne hayranlıkla baktı:
Atam,dedi Senin sırtını yedi düvel yere getiremedi Bir Mehmet mi bu işi başarır?
Gözleri doldu ve ağlamamak için gülmeye çalıştı
Tahsin UZER
Kaynak: Millet Dergisi, 1946
TEVAZU
Atatürk'ü, 1938 Gençlik ve Spor Bayramı günü, son defa, 19 Mayıs Stadyumu'nda gördüm Haysiyet tribünü kapısında o vakit küçük bir çocuk olan kızıma o günün anısı olan rozetini taktırmayarak bir şeyler söylüyordu Güçsüz ve yorgundu
Kızımdan Atatürk'ün kendisine neler söylediğini sordum:
Rozette resmim varmış, nasıl takarım? dedi
Zeki ve alçakgönüllü Atatürk rozetteki devlete ait görmüştü
Bu, O'nun stadyuma ilk ve son gelişi, güya gençliğe vedası oldu
Nasuhi BAYDAR
GÖMÜLECEĞİ YER
Atatürk'ün gömüleceği yer ve toprak:
O'nun kabri Ankara'da olacaktır Lakin bu şehrin neresinde? Çünkü O' nun en son kuvvetli isteği bir an önce Ankara'ya dönebilmekti Biri Büyük Irk Meclisi'nden İstasyon'a inen sokak üzerindeki dairesel yer, diğeri Çankaya'daki yeni köşkün bilye havuzu Bu yerler şu nedenle konuşulmuştur:
Bir akşam Atatürk'ün etrafında toplananlar arasında, O'nun ölümlü oluşu üstünde durulmuş ve özellikle kendisi 1926 suikast girişiminden daha sonra söylediği cümleyi tekrar etmişti Benim naçiz vücudum bir gün şüphesiz toprak olacaktır Fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek payidar kalacaktırdedikten sonra Milletim beni istediği yerde yatırsın, yeter oysa beni unutmasın,demişti Meclisin altındaki yuvarlak yeri ortaya atan kişiye ise, iyi ve topluluk bir yer, ama ben böyle bir arzumu milletime vasiyet edememOysa, gene o akşam ileri sürülen bir fikrin kendisini fazla
duygulandırdığını, bugün bile hatırlıyorum
Memleketin bütün hudut boylarından getirilecek toprak üzerinde yatmak Recep Peker, hararetle bu fikrin sembolik savunmasını yapmıştı
Atatürk, böyle bir fikrin uygulanmasından ama, ölümlü vücudu için hoşlanacağını ve kibir duyacağını anlatırken bana bakarak: Bunu unutma!demişti
Prof Dr Felaket İNAN *
KAHRAMAN TÜRK KADINI
Mart 1923 Tarsus:
Mustafa Kemal İstasyon'dan şehre içten, bir zaman olarak yürüdü O'nu bakmak için sabah itibaren yolları dolduran Tarsusluların arasından neşe ile selamlar vererek, ilerledi O sırada birdenbire bir olayla karşılaştı
Ulusal Mücadele'deki çete giysili bir kadın, Atatürk'ün yolunu keserek ayağına kapandı Gözyaşlarıyla şöyle haykırıyordu:
Bastığın toprağa kurban olayım Paşam!
Mustafa Kemal onu yerden kaldırmak için eğilirken kulağına bu kadının Kurtuluş Savaşında cephelerde çarpışmış olan (Adile Çavuş) olduğunu fısıldadılar
Gözlerinden iki damla yaş düşen Mustafa Kemal, bu güneşten yüzü yanmış kadının elinden tutup ayağa kaldırdı ve ona şöyle seslendi:
Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye yok, omuzlar üstünde yükselmeye layıksın
Taha TOROS
Kurtuluş savaşından bir anı
Izmir kurtuldu, cok tatli bir bitkinlik,Ankara'ya hareket edecekler Ertesi gun kompartimanin kapisini calar yaveri, açar yorgun, halsiz, kravatini yikamaktadir Ataturk
Yaveri ya pasam bu ne hal hic uyumadiniz nasıl olursa olsun niye boylesinizder
Ya çocuk kompartimanima yastikla battaniye koymayi unutmussunuz Kolumu yastik yaptim agridi setremi yastik yaptim usudum bende uyumadim kalktimder
Yaveri; aman pasam! Birimize haber vereydiniz derhal size bir yastikla battaniye getirirdikder
Ve bir ulke kurtarmaktan donen komutan soyluyor bunlari tarihi bir cevap der fakat Gec farkettim hepiniz asgari benim değin yorgundunuzHicbirinize kiyamadim
Onemli olan benim uyumam degil milletimin rahat uyumasi
ASKERLE GÜREŞ
Bir gezisinde, Kolordu binasının kapısında aslan yapılı bir Mehmetçik gördü Çağırdı ve güler yüzle sordu:
Sen güreş bilir misin?
Yanındakilerden en kuvvetli görünenlerle Mehmetçiği güreştirdi Genç asker tekrar tekrar üstün geliyordu
Çok neşelendi, ayağa fırladı
Ceketini çıkarıp Mehmet'e ense tuttu:
Haydi, üstelik benimle güreş!
Katıksız ve pak Anadolu çocuğu Ata'sının yüzüne hayranlıkla baktı:
Atam,dedi Senin sırtını yedi düvel yere getiremedi Bir Mehmet mi bu işi başarır?
Gözleri doldu ve ağlamamak için gülmeye çalıştı
Tahsin UZER
Kaynak: Millet Dergisi, 1946
TEVAZU
Atatürk'ü, 1938 Gençlik ve Spor Bayramı günü, son defa, 19 Mayıs Stadyumu'nda gördüm Haysiyet tribünü kapısında o vakit küçük bir çocuk olan kızıma o günün anısı olan rozetini taktırmayarak bir şeyler söylüyordu Güçsüz ve yorgundu
Kızımdan Atatürk'ün kendisine neler söylediğini sordum:
Rozette resmim varmış, nasıl takarım? dedi
Zeki ve alçakgönüllü Atatürk rozetteki devlete ait görmüştü
Bu, O'nun stadyuma ilk ve son gelişi, güya gençliğe vedası oldu
Nasuhi BAYDAR
GÖMÜLECEĞİ YER
Atatürk'ün gömüleceği yer ve toprak:
O'nun kabri Ankara'da olacaktır Lakin bu şehrin neresinde? Çünkü O' nun en son kuvvetli isteği bir an önce Ankara'ya dönebilmekti Biri Büyük Irk Meclisi'nden İstasyon'a inen sokak üzerindeki dairesel yer, diğeri Çankaya'daki yeni köşkün bilye havuzu Bu yerler şu nedenle konuşulmuştur:
Bir akşam Atatürk'ün etrafında toplananlar arasında, O'nun ölümlü oluşu üstünde durulmuş ve özellikle kendisi 1926 suikast girişiminden daha sonra söylediği cümleyi tekrar etmişti Benim naçiz vücudum bir gün şüphesiz toprak olacaktır Fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek payidar kalacaktırdedikten sonra Milletim beni istediği yerde yatırsın, yeter oysa beni unutmasın,demişti Meclisin altındaki yuvarlak yeri ortaya atan kişiye ise, iyi ve topluluk bir yer, ama ben böyle bir arzumu milletime vasiyet edememOysa, gene o akşam ileri sürülen bir fikrin kendisini fazla
duygulandırdığını, bugün bile hatırlıyorum
Memleketin bütün hudut boylarından getirilecek toprak üzerinde yatmak Recep Peker, hararetle bu fikrin sembolik savunmasını yapmıştı
Atatürk, böyle bir fikrin uygulanmasından ama, ölümlü vücudu için hoşlanacağını ve kibir duyacağını anlatırken bana bakarak: Bunu unutma!demişti
Prof Dr Felaket İNAN *