Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Atatürk'ün Fedaisi Topal Osman

Atatürk'ün Fedaisi Topal Osman

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Atatürk'ün Fedaisi Topal Osman
Atatürk'ün Fedaisi


Atatürk'ün Fedaisi Topal Osman

Osman Ağa Balkan Harbi'ne IDünya Harbi'ne abazıpkalı kıyafetiyle katıldıİki fotoğraf da aynı dakikalarda (zemine ve arkadaki budaklı ağaca dikkat!) Giresun Kalesi'nde çekilmiştirOsman Ağa,toplu resimde soldan dördüncüdür
'Gönüllü gitti harbe Mavzeri var elinde,
Sağ dizinden vuruldu Parabellum belinde,
Osman Ağa'ydı adı, Fildişinden bıçağı,
'Topal' lakabı oldu Cümle alem dilinde'

Sene 1912, yer: Osmanlı tahrir defterlerinde adı Çepni İli diye geçen, OğuzÜçokların Çepni Türkleriyle meskûn Giresun Gözleri anlayışlı olmak anlamak bir yiğit, Hacı Hüseyin Mahallesinde ama dibek taşının üstüne çıkmış, kendisini heyecanla dinleyen gençlere:

‘Geride kalanlardan sıkılmayın Endişe etmeyin Vatan bizden tahsis bekler ’ diye haykırıyordu Giresunlu delikanlılardan Balkan Savaşı için gönüllü asker olmalarını isteyen yiğit, Giresun eşrafından Hacı Mehmed ’in oğlu Feridun zade Osman ’dı O Osman ki babasının askerden muaf olması için 54 altın lira ödediğini duyunca deliye dönmüş, anında askerlik şubesine koşup gönüllü yazılmıştır İşte o Osman ’ın gür sesine kulak veren 63 vatan evladı, cepheye uçarcasına koşmuştu

Cepheye vardıkların da Çatalca önlerine dek gelmiş olan düşmanla ölesiye bir harbe tutuşmuşlar, cengin en şiddetli derhal yanına düşen bir gülle kabına sığmayan Osman ’ı vatan toprağının pak sinesine sermişti Gözlerini Şişli Etfal Hastanesi ’nde açan Osman ’ın 10 ’dan artı yarasının en vahimi sağ bacağındaydı Sağ diz kapağı parçalanmış, doktorlar bacağını meslek göremez diye kesmeye karar vermişlerdi Nerden bileceklerdi, o parçalanmış dizle Osman ’ın koca koca devletlerin hain Pontus planlarını Türk Karadeniz ’in azgın sularına gömeceğini, nerden bilsinlerdi vatanın hangi köşesi dardaysa Osman ’ın Hızır gibi yetişeceğini… Velhasılıkelam Osman razı olmadı, bacağının kesilmesine Ameliyatta doktorlar keser diye uyutulmayı veya uyuşturulmayı da istemedi Doktorlar çaresiz Canlı canlı temizlediler şarapnel parçalarını Osman ’ın dizinden Şişli Etfal ’in tarihinde şayet de en çok konuşulan konu olmuştu, Giresunlu Osman ’ın çektiği hafıza almaz acılara nasıl dayandığı, nasıl sesini bile çıkarmadığı
Tarihler 1913 ’ ü gösterdiğinde Osman taburcu olup, memleketine dönüyordu Omzunda kahramanlıklarından dolayı aldığı milis yüzbaşı rütbesi ve hemşehrilerinin O ’na taktığı yeni ismiyle: Topal Osman Ağa Osman, Giresun ’da uzun süre kalamıyordu Dünya ’yı kana bulayan düveli muazzama devletleri Osmanlı ’yı, egemen tek Türk Devleti ’ni haritadan silmek için tüm gücüyle saldırmaktaydı
Seferberlik emri Giresun ’a ulaştığında, Osman Ağa, arkadaşlarını yine etrafına topluyor ve Doğu cephesine savaşa gidiyordu Bu sefer yanına 250 ’den fazla yiğit vardı Teşkilatı Mahsusa alayına yazılan Osman ve arkadaşları gerilla usulleriyle Ruslara karşısında büyük kahramanlıklar göstermiş, sırası gelmişken Osman ağır bir tifoya yakalanmıştı Rus ilerleyişi aleyhinde adamakıllı azıtan yerli Rum ve Ermeniler, yüzyıllardır iyilikten diğer bir şey görmedikleri Türklere saldırılarını artırıyor, köyleri basıp günahsız Türkleri katlediyorlardı Tirebolu önlerinde düşmanı karşılayan ve Bolşevik devriminden daha sonra Batum ’a dek Rus ordusunu kovalayan Türk askerleri arasında, yan 700 ’den fazla gönüllüsüyle Osman Ağa ’da bulunuyordu
Komşusu olan Türkleri arkadan hançerleyen Ermenilerin 1915 ’teki tehcirlerinde Osman Ağa ’da gönüllüleriyle, devlet emrinde ödev yapmıştı Mondros ’ta verdiği yüz binlerce şehide rağmen mağlup farzedilen, başkenti işgal edilmiş Osmanlı Devleti bundan böyle tarih sahnesinden çekiliyordu Zaferleri ne denli şanlı olduysa yenilgileri de o ölçüde destansı olmuştu, son Türk imparatorluğunun Osman Ağa ’nın gölgesinden bile korkan yerli Rumların şikâyetleri üstüne hakkında yakalama emri çıkartıldığında Giresun Belediye Reis ’iydi Osman Ağa ’yı tasfiye ederek Pontus hayallerini gerçekleştireceklerini zanneden Rumların mutlulukları uzun sürmeyecekti Kendine has, etkili yöntemlerle hakkındaki şikâyeti, şikâyeti edenlere geri aldıran Osman Ağa memleketine geri dönecekti Osman Ağa, Pontus selinin önüne set gibi gerilmiş azgın sele geçit vermiyordu Bütün Karadeniz ’de Türkleri insanlık dışı yöntemlerle sindiren Rum çeteciler, Giresun ve havalisinde tutunamıyorlardı Osman Ağa, gönüllüleriyle Rum çetecilerin üzerinde fırtına gibi esiyor, ibretlik dersler veriyordu Bir Türk köyünü içindekilerle yaktıktan daha sonra kaçan Rum çetesini bir tahvil evinde yakalayan Osman Ağa, hainleri gereken cezayı verdikten daha sonra evin duvarına şöyle yazdırıyordu: ‘Bundan sonradan vatana ihanet edenler, görüldükleri her yerde tepelenecektir ’
Sinop ’tan Batum ’a dek bir Pontus Devleti kurma ardından olan Rum ’lar, Giresun ’u özel harekât alanı seçmişlerdi Giresun ’un mukavemeti kırıldıktan sonra önlerinde engel kalmayacağına inanan Yunanistan destekli çeteler bu amaçlarına ulaşmak için her yolu mubah görmekteydiler Taş kışlaya sözde Pontus bayrağını astıkları gün Giresunlu Türkler mateme bürünmüştü Ellerinde ne tabanca ne cephane vardı Gözyaşlarını içlerine akıtıp, başları önde yürüyorlardı Ta fakat o dönem hakkında oysa yakalama emrinden dolayı firari olan Osman Ağa tan ağarmadan gönüllüleriyle Giresun üzerine güneş gibi doğana kadar O güneş Türklerin başını göğe kaldırıyor, yasa bürünen Rumlar ise bayrak olayının baş sorumlusu Balabani Artist ’nın kokmuş leşini günler sonradan denizde buluyorlardı Sayıları onlarla açıklayan Rum çetelerine karşısında Karadeniz ’de sadece Osman Ağa ve gönüllüleri uğraş etmekteydi Ama ne mücadele! Bölgede nerde bir Türk haykırış ediyorsa oraya seğirten, alçak Rumları kendi gölgelerinden korkar ayla getiren bir çaba
Tarih 29 Mayıs 1919, geniş yetkilerle donatılmış 9 Ordu müfettişi Mustafa Kemal Paşa ’nın özel isteğiyle Giresunlu Osman Ağa, Havza ’ya ileride ulusal mücadelenin önderi olacak Paşa ’yla görüşmeye gelmişti Mustafa Kemal Paşa ’nın ‘Yurtsever duyguları taşımaya gençliğinde başlamışsın ’ diyerek övgü ettiği ve Karadeniz ’i korumakla görevlendirdiği Osman Ağa ’ya şu emri veriyordu: ’ Rum çeteler hangi usulleri kullanıyorsa sizde o usulleri kullanın ’ Karadeniz ’i, Mustafa Kemal Paşa ’nın ifadesiyle ‘tecrübeli ellerine ’ bölge Osman Ağa o günden sonradan görünce çok sevdiği Paşa ’sından aldığı güvenle daha bir gayretle müdafaaya başlamıştı Yunanlıların ilerleyişiyle git gide azgınlaşan Rumlarla amansız mücadelesine sürekli Osman Ağa, aynı zamanda gereklilik olan başka vatan topraklarına da şevkle yardıma koşmaktaydı Doğu ’da çıkan Koçgiri ayaklanmasının bastırılmasında da Mustafa Kemal Paşa ’nın emriyle kurulan ve başında Osman Ağa ’nın bulunduğu 47 Giresun Gönüllü Alayı ’nın üstün hizmetleri olmuştur Kazım Karabekir ’in isteğiyle hazırlanan ve Kars ’a gönderilen 900 şahsiyet Giresun birliği de yine Osman Ağa ’nın eseridir Mustafa Kemal Paşa ’nın özel isteğiyle Paşa ’yı korumak üzere ilk Giresun müfrezesinin Ankara ’ya gönderilmesi de bu döneme rastlar Osman Ağa Ankara ’ya yolcu ettiği gönüllülerine ‘ ’Paşa ’nın hayatı ve muhafazası size, yalnız size aittir Onu bitmiş siz koruyacaksınız Olur Ya Mustafa Kemal Paşa ’ya bir şey olursa kendinizi değil bilin Memlekette bıraktıklarınızı da yok bilin ’ ’ diyerek efsanevi bir sadakat örneği sergileyecektir Giresunlu özel korumaların sayısı sonra 300 ’e kadar çıkmıştır 47 Gönüllü Alayın yanında komutanlığını Tirebolulu Binbaşı Hüseyin Avni Alparslan Bey ’in yaptığı bir gönüllü Giresun Alayı daha teşekkül ettirilir Sayısı 6 bini bulan, Pontus ’un kökünü kazıyan, Koçgiri ayaklanmasını bastıran, Mustafa Kemal ’i koruyan, Dumlupınar ’da, Büyük Taarruz ’da destanlar yazar, Sakarya Savaşı ’nın en çetin yerlerinde Mangaltepe ’de, Gökgözü sırtlarında kanlarını aziz vatan toprağına gözünü kırpmadan sunan bu alaylar adlarını Türk tarihine altın harflerle yazdırmıştır Sakarya Savaşı ’nda 42 Alay ’ın az kalsın tamamı, komutanları büyük kahraman Hüseyin Avni Bey ’le beraber şehit olmuş, bu alaydan geriye yalnız epik bir vatansever ruh ve haysiyet kalmıştır, Osman Ağa ’nın kumanda ettiği 47 Alay ’dan da sadece 285 birey hayatta kalabilmiştir
Osman Ağa, düşmanı denize döktükten sonra gönüllülerinden sağ kalanlarla Giresun ’a döndüğünde hemşehrileri O ’nu mükemmel sevgi gösterileriyle karşılıyordu Memleketinde kısacık kalan ve yine fazla sevdiği Gazi Paşa ’sının yanında, Ankara ’ya dönen Osman Ağa, emrindekilerle Mustafa Kemal ’i korumaya devam eder Ta ki o hiç gelmez olası, kara 2 Nisan gününe kadar Mustafa Kemal Paşa ’dan izinsiz nefes almayan yiğit Osman ’ın bir rakip vekili öldürdüğünün anlaşılıp, yeniden muhalefetin baskısıyla şehit edilmesine kadar Falih Rıfkı Atay ’ın Osman Ağa ’nın ölümünden daha sonra ‘ ’Karadeniz kıyılarının destan kahramanı, sonuna kadar Mustafa Kemal ’e ast kalan, adamlarına Çankaya ’da ve köşkle şehir halkı arasındaki yolda nöbet bekleten ’ ’ diye anlattığı Giresunlu Topal Osman Ağa, daha 39 yaşındayken çok sevdiği vatanının uğruna çok çileler çektiği toprağına kavuşuyordu Aldırışsız vatanseverliğin, ölümüne sadakatin, delice cesaretin ve yiğitliğin sembolü Feridunzade Osman, kanlı savaşların, güllelerin yıkamadığı Osman, sükûnet devrinin siyasetine kurban gitmişti Ölümünden sonradan, vatan uğruna yediği kurşunlarla, şarapnellerle dolu olan naşına yapılan soysuzca muamele tarihin asla unutmayacağı ibretlik bir ders olarak kaydedilmiştir Tarih yinelenme etmiş, mert adamın talihi yine namert olmuştur Giresunlu Osman Ağa ’dan geriye katiyen unutulmayacak bir vatan mücadelesi, benzerini bir daha göremeyeceğimiz bir cesaret ve hemşehrilerinin yürekleri dağlayan ağıtları kalmıştır Allah mekanını cennet eylesin… *
 
858,500Konular
982,390Mesajlar
32,980Kullanıcılar
maliaktan71Son üye
Üst Alt