iltasyazilim
FD Üye
Güneş Dil Teorisi
Atatürkün Güneş Dil Teorisi Hakkında Data
Güneş dil teorisi, 1930'lu yıllarda Mustafa Kemal Atatürk tarafından desteklenen ve kanımca geliştirilen dil teorisidir
Filoloji teorisi; Türkçe'nin dünya tarihindeki ilk dillerden biri olduğunu savunur
Güneş Dil Teorisinin tarih içerisinde oynadığı rol, Atatürk Devrimleri'nin ideolojik hattını çakmak açısından önemlidir
Teori, 1930'lu yıllarda Mustafa Kemal Atatürk göre desteklendi ve şahsen geliştirildi fakat dilbilimciler kadar kabul görmedi ve kısa sürede önemini yitirdi Atatürk'ün 1938 yılında vefatının ardından İbrahim Necmi Dilmen Ankara Üniversitesindeki GüneşDil Teorisi ile ilgili derslerine son verdi Öğrencileri bunun sebebini sorduklarında Güneş öldükten sonra onun teorisi nasıl hayatta kalabilirdi diye cevap vermişti
1935 yılında herkesin anlayamadığı bir dil ortaya çıktı Zaten Osmanlı Türkçesinden şikayet şuydu: Yazılıp da konuşulamayan bir yazınsal Türkçe, bir de konuşulup yazılmayan ahali dili vardı Bunun birleştirilmesi gerekiyordu Dil devriminde de niyet buydu zaten Bunda da büyük ölçüde galibiyet sağlandı
III Türk Dil Kurultayı 2431 Ağustos 1936 tarihleri aralarında yapılmıştır Yurtdışından gelen 13 dil bilgininin de katılımıyla gerçekleşen kurultayda, cemiyetin adı Türk Dil Kurumu olarak değiştirilmiştir Bu kurultayda, egzersiz esasları, diğer iki kurultaydakinden bambaşka olmuştur: Bundan Böyle Güneş Dil Teorisi üstünde durulmaya başlanmış, yabancı kelimelere Türkçe karşılık aranmasına son verilerek yaşamış dil kabul edilmiştir
1990'lı yıllarda bazı yazarlar göre, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş ilkeleri, birincil yıllarındaki icraatları ve Atatürk İlkeleri hakkında, GüneşDil Teorisi çalışmaları misal verilerek, resmi devlet ideolojisi, Kemalist ırkçılık ve etnisitenin inkâr edilmesi gibi yorumlama ve yorumlar getirilmiştir Bu amaçla Atatürk'ün sahiplendiği GüneşDil Teorisi ve Türk Tarih Tezi hakkında zihin dışı rivayetler uydurulduğu ve Atatürk'ün, safsatalara inanan biri olarak sergilemek istendiği yazılmıştır Bunların, Atatürk Devrimlerini ve onların etkilerini eleştirme maksadı taşıdığı ve postmodernist dalganın etkisiyle yapılan yayınlar olduğu savunulur *
Atatürkün Güneş Dil Teorisi Hakkında Data
Güneş dil teorisi, 1930'lu yıllarda Mustafa Kemal Atatürk tarafından desteklenen ve kanımca geliştirilen dil teorisidir
Filoloji teorisi; Türkçe'nin dünya tarihindeki ilk dillerden biri olduğunu savunur
Güneş Dil Teorisinin tarih içerisinde oynadığı rol, Atatürk Devrimleri'nin ideolojik hattını çakmak açısından önemlidir
Teori, 1930'lu yıllarda Mustafa Kemal Atatürk göre desteklendi ve şahsen geliştirildi fakat dilbilimciler kadar kabul görmedi ve kısa sürede önemini yitirdi Atatürk'ün 1938 yılında vefatının ardından İbrahim Necmi Dilmen Ankara Üniversitesindeki GüneşDil Teorisi ile ilgili derslerine son verdi Öğrencileri bunun sebebini sorduklarında Güneş öldükten sonra onun teorisi nasıl hayatta kalabilirdi diye cevap vermişti
1935 yılında herkesin anlayamadığı bir dil ortaya çıktı Zaten Osmanlı Türkçesinden şikayet şuydu: Yazılıp da konuşulamayan bir yazınsal Türkçe, bir de konuşulup yazılmayan ahali dili vardı Bunun birleştirilmesi gerekiyordu Dil devriminde de niyet buydu zaten Bunda da büyük ölçüde galibiyet sağlandı
III Türk Dil Kurultayı 2431 Ağustos 1936 tarihleri aralarında yapılmıştır Yurtdışından gelen 13 dil bilgininin de katılımıyla gerçekleşen kurultayda, cemiyetin adı Türk Dil Kurumu olarak değiştirilmiştir Bu kurultayda, egzersiz esasları, diğer iki kurultaydakinden bambaşka olmuştur: Bundan Böyle Güneş Dil Teorisi üstünde durulmaya başlanmış, yabancı kelimelere Türkçe karşılık aranmasına son verilerek yaşamış dil kabul edilmiştir
1990'lı yıllarda bazı yazarlar göre, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş ilkeleri, birincil yıllarındaki icraatları ve Atatürk İlkeleri hakkında, GüneşDil Teorisi çalışmaları misal verilerek, resmi devlet ideolojisi, Kemalist ırkçılık ve etnisitenin inkâr edilmesi gibi yorumlama ve yorumlar getirilmiştir Bu amaçla Atatürk'ün sahiplendiği GüneşDil Teorisi ve Türk Tarih Tezi hakkında zihin dışı rivayetler uydurulduğu ve Atatürk'ün, safsatalara inanan biri olarak sergilemek istendiği yazılmıştır Bunların, Atatürk Devrimlerini ve onların etkilerini eleştirme maksadı taşıdığı ve postmodernist dalganın etkisiyle yapılan yayınlar olduğu savunulur *