Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Atatürkün İlkeleri
Atatürkün İlkeleri Neler
Atatürk ilkeleri sırasıyla nelerdir
Atatürk ilkeleri, çağdaşlaşma yönünü belirleyen ve Atatürk Devrimleri'ne temel teşkil eden akıl ve düşüncelerdir Atatürkçü Düşünce Sistemi içinde birbirine alt bir tüm yaratıcı Atatürk Prensip ve Devrimleri, Türkiye'yi modern uygarlık düzeyine ulaştirabilmek için bilimsel düşünceyi esas alan aklın ve mantığın çizdiği yollardır bu nedenle Atatürk ilke ve devrimlerinin felsefesinde yapıcılık, en doğruya, faydalıya yöneliş yatar Atatürk ilkeleri, başlangıcından itibaren Türk Devrimi içinden doğmuş ve onun uygulamalarına yön vermiştir Atatürkçülük konularını araştıran bilim adamları bu ilkeleri Esas İlkeler ve Bütünleyici İlkeler olarak iki başlıkta toplarlar
Bu ilkeler, Atatürkün devlet anlayışına etken olan milli devlet, bütün özgürlük, ulusal egemenlik ve çağdaşlaşma (medenileşme) hedefinden kaynaklanmaktadır Atatürk ilkeleri, önce dönemin tek partisi olan Cumhuriyet Ahali Fırkasının program ilkeleri olarak benimsenmiştir 1937de çıkarılan bir kanunla 1924 Anayasasına eklenen ilkeler, bu başvuru formu ile hukuken Türk milletine mâl edilmiştir
Temel İlkeler
Cumhuriyetçilik:
Atatürk devrimleri siyasi nitelik taşır Çok uluslu bir İmparatorluktan kamu devlete geçiş gerçekleştirilmiş ve böylece modern Türkiye'nin milli kimliği oluşturulmuştur Bu kimliğin oluşmasında, kul nitelikli insanların vatandaşkişi niteliği kazanması manâlı bir noktadır Atatürk bunun yolunu, kısaca halkın kendi kendisini idaresi, yani demokrasi demek olan Cumhuriyette görmüştür
Halkçılık:
Lüzum içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Cumhuriyet Devrimi keza bir sosyal ihtilal niteliği de taşır Ilk Kez İsviçre Medeni Kanunu almak üzere, Batı kanunlarının Türkiye'de uygulamaya konulmasıyla birlikte kadınların statüsünde köklü değişiklikler olmuş, 1934 yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme ve seçilme hakkını almışlardırAtatürk değişik ortamlarda, Türkiye'nin hakiki yöneticilerinin köylüler olduğunu söylemiştir Gerçekte bu durum Türkiye için bir reel olmaktan çok bir maksat niteliğindedir Halkçılık ilkesi derslik ayrıcalıklarına ve derslik farklılıklarına karşı gelmek ve hiçbir bireyin, ailenin,sınıfın ya da organizasyonun diğerlerinin daha üstünde olmasını kabul etmemek demektir Halkçılık, Türk vatandaşlığı olarak ifade
edilen bir fikre dayanır Gurur ile birleşen yurttaşlık fikri,halkın daha pozitif çalışması için gerekli psikolojik teşviki sağlar, birlik fikrinin ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına tezgâhtar olur
Laiklik:
Laiklik sadece devlet ve dinin birbirinden ayrılması anlamına gelmez keza eğitim, kültür ve yasama alanlarının da dinden egemen olması anlamını taşır Laiklik, devletin dini hafıza ve dini kuruluşların etkisinden bağımsız olması, ve çoğunlukla düşünce özgürlüğü anlamına gelmektedirDevrimlerin birçoğu laikliği gerçekleştirmek amacıyla üretilmiş ve diğerleri ise laikliğe ulaşılmış olması doğru gerçekleştirilebilmiştir Laiklik ilkesi akılcı ve dini siyasetin açık havada tutan bir ilkedirOsmanlı döneminde matbaanın geciktirilmesinde olduğu gibi dinin yenilikler aleyhinde nasıl bağnaz bir tabanca haline geldiğini yaşayan olan Türkiye Cumhuriyeti kurucuları açısından dinin din dışı sivil yapı üzerinde yaratabileceği baskıları önlemenin bir aracıdır
Devrimcilik:
Atatürk'ün ortaya koyduğu en manâlı ilkelerden birisi de devrimciliktir Bu ilkenin anlamı Türkiye'nin devrimler yaparak geleneksel kuruluşlarını çağdaş kuruluşlarla değiştirmiş olmasıdır
Geleneksel kavramların bir kenara itilip modern kavramların benimsenmesi demektir Devrimcilik ilkesi, üretilmiş olan devrimlerin tanınıp kabul edilmelerinin çok ötesine geçmiştir
Milliyetçilik:
Cumhuriyet devrimi hem milliyetçi bir devrimdir Bu milliyetçilik ırkçı bir yapıda değildir; yurtseverlikle sınırlıdır Bu devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığının korunması ve keza Cumhuriyetin siyasal yönden gelişmesidirBu milliyetçilik, bütün öteki ulusların serbest haklarına saygılıdır; sosyal içeriklidir;sadece anti emperyalist olmayıp, aynı zamanda gerek hanedan yönetimine,gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu yönetmesine de karşıdır ve nihayet bu milliyetçilik Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün olduğu ilkesine inanmaktadır
Devletçilik:
Mustafa Kemal Atatürk yapmış olduğu açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin bir tamamen modernizasyonunun hesaplı ve teknolojik gelişmeye önemli ölçüde ast olduğunu ifade etmiştir Bu bağlamda, devletçilik ilkesini de devletin, ülkenin genel ekonomik faaliyetlerinin düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği ya da beceriksiz kaldığı ya da ulusal çıkarların zorunlu kıldığı alanlara girmesi anlamında yorumlamaktadır Fakat, devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet sadece hesaplı faaliyetlerin temel kaynağını teşkil etmemiş, bununla birlikte ülkenin büyük sanayi kuruluşlarının da sahibi olmuştur *
Atatürkün İlkeleri Neler
Atatürk ilkeleri sırasıyla nelerdir
Atatürk ilkeleri, çağdaşlaşma yönünü belirleyen ve Atatürk Devrimleri'ne temel teşkil eden akıl ve düşüncelerdir Atatürkçü Düşünce Sistemi içinde birbirine alt bir tüm yaratıcı Atatürk Prensip ve Devrimleri, Türkiye'yi modern uygarlık düzeyine ulaştirabilmek için bilimsel düşünceyi esas alan aklın ve mantığın çizdiği yollardır bu nedenle Atatürk ilke ve devrimlerinin felsefesinde yapıcılık, en doğruya, faydalıya yöneliş yatar Atatürk ilkeleri, başlangıcından itibaren Türk Devrimi içinden doğmuş ve onun uygulamalarına yön vermiştir Atatürkçülük konularını araştıran bilim adamları bu ilkeleri Esas İlkeler ve Bütünleyici İlkeler olarak iki başlıkta toplarlar
Bu ilkeler, Atatürkün devlet anlayışına etken olan milli devlet, bütün özgürlük, ulusal egemenlik ve çağdaşlaşma (medenileşme) hedefinden kaynaklanmaktadır Atatürk ilkeleri, önce dönemin tek partisi olan Cumhuriyet Ahali Fırkasının program ilkeleri olarak benimsenmiştir 1937de çıkarılan bir kanunla 1924 Anayasasına eklenen ilkeler, bu başvuru formu ile hukuken Türk milletine mâl edilmiştir
Temel İlkeler
Cumhuriyetçilik:
Atatürk devrimleri siyasi nitelik taşır Çok uluslu bir İmparatorluktan kamu devlete geçiş gerçekleştirilmiş ve böylece modern Türkiye'nin milli kimliği oluşturulmuştur Bu kimliğin oluşmasında, kul nitelikli insanların vatandaşkişi niteliği kazanması manâlı bir noktadır Atatürk bunun yolunu, kısaca halkın kendi kendisini idaresi, yani demokrasi demek olan Cumhuriyette görmüştür
Halkçılık:
Lüzum içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Cumhuriyet Devrimi keza bir sosyal ihtilal niteliği de taşır Ilk Kez İsviçre Medeni Kanunu almak üzere, Batı kanunlarının Türkiye'de uygulamaya konulmasıyla birlikte kadınların statüsünde köklü değişiklikler olmuş, 1934 yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme ve seçilme hakkını almışlardırAtatürk değişik ortamlarda, Türkiye'nin hakiki yöneticilerinin köylüler olduğunu söylemiştir Gerçekte bu durum Türkiye için bir reel olmaktan çok bir maksat niteliğindedir Halkçılık ilkesi derslik ayrıcalıklarına ve derslik farklılıklarına karşı gelmek ve hiçbir bireyin, ailenin,sınıfın ya da organizasyonun diğerlerinin daha üstünde olmasını kabul etmemek demektir Halkçılık, Türk vatandaşlığı olarak ifade
edilen bir fikre dayanır Gurur ile birleşen yurttaşlık fikri,halkın daha pozitif çalışması için gerekli psikolojik teşviki sağlar, birlik fikrinin ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına tezgâhtar olur
Laiklik:
Laiklik sadece devlet ve dinin birbirinden ayrılması anlamına gelmez keza eğitim, kültür ve yasama alanlarının da dinden egemen olması anlamını taşır Laiklik, devletin dini hafıza ve dini kuruluşların etkisinden bağımsız olması, ve çoğunlukla düşünce özgürlüğü anlamına gelmektedirDevrimlerin birçoğu laikliği gerçekleştirmek amacıyla üretilmiş ve diğerleri ise laikliğe ulaşılmış olması doğru gerçekleştirilebilmiştir Laiklik ilkesi akılcı ve dini siyasetin açık havada tutan bir ilkedirOsmanlı döneminde matbaanın geciktirilmesinde olduğu gibi dinin yenilikler aleyhinde nasıl bağnaz bir tabanca haline geldiğini yaşayan olan Türkiye Cumhuriyeti kurucuları açısından dinin din dışı sivil yapı üzerinde yaratabileceği baskıları önlemenin bir aracıdır
Devrimcilik:
Atatürk'ün ortaya koyduğu en manâlı ilkelerden birisi de devrimciliktir Bu ilkenin anlamı Türkiye'nin devrimler yaparak geleneksel kuruluşlarını çağdaş kuruluşlarla değiştirmiş olmasıdır
Geleneksel kavramların bir kenara itilip modern kavramların benimsenmesi demektir Devrimcilik ilkesi, üretilmiş olan devrimlerin tanınıp kabul edilmelerinin çok ötesine geçmiştir
Milliyetçilik:
Cumhuriyet devrimi hem milliyetçi bir devrimdir Bu milliyetçilik ırkçı bir yapıda değildir; yurtseverlikle sınırlıdır Bu devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığının korunması ve keza Cumhuriyetin siyasal yönden gelişmesidirBu milliyetçilik, bütün öteki ulusların serbest haklarına saygılıdır; sosyal içeriklidir;sadece anti emperyalist olmayıp, aynı zamanda gerek hanedan yönetimine,gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu yönetmesine de karşıdır ve nihayet bu milliyetçilik Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün olduğu ilkesine inanmaktadır
Devletçilik:
Mustafa Kemal Atatürk yapmış olduğu açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin bir tamamen modernizasyonunun hesaplı ve teknolojik gelişmeye önemli ölçüde ast olduğunu ifade etmiştir Bu bağlamda, devletçilik ilkesini de devletin, ülkenin genel ekonomik faaliyetlerinin düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği ya da beceriksiz kaldığı ya da ulusal çıkarların zorunlu kıldığı alanlara girmesi anlamında yorumlamaktadır Fakat, devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet sadece hesaplı faaliyetlerin temel kaynağını teşkil etmemiş, bununla birlikte ülkenin büyük sanayi kuruluşlarının da sahibi olmuştur *
