Atatürkün Milli Egemenlikle İlgili Sözleri

Atatürkün Ulusal Egemenlikle İlgili Sözleri, Atatürkün Ulusal Bağımsızlık Hakkında Söylediği Sözler, Atatürkün Ulusal Egemenlik için Söyledikleri,




Atatürk'ün Ulusal Hakimiyet İle İlgili Özdeyişleri

Bağımsızlık hiçbir mâna hiçbir şekil ve hiçbir renkte ve işarette ortaklık kabul etmez
1922

Toplumda en yüksek hürriyetin en yüksek denklik ve adaletin devamlı şekilde sağlanması ve korunması ancak ve oysa tam ve katî mânasiyle millî egemenliğin yerleşmiş bulunmasına bağlıdır Bundan ötürü hürriyetin de eşitliğin de adaletin de destek noktası millî egemenliktir Toplumumuzda devletimizde hürriyet sonsuzdur Ama onun hududu onu ölümsüz yapan esasın korunmasıyla mevcut ve çevrilidir
1923

Bir insan belki kendi arzusiyle şahsî hürriyetini imha etmek ister ama bu girişim koca bir milletin hayatına ve hürriyetine zarar verecekse heybetli ve şerefle dolu bir halk hayatı bu yüzden sönecekse ve o milletin çocukları ve torunları bu yüzden değil olacaksa bu teşebbüsler hiçbir süre yasal ve kabule layık olamaz Ve hele böyle bir hareket hiçbir vakit hürriyet adına hoşgörü ile telâkki edilemez
1923

Hiç tereddüd değil devletimizin baki müddet yaşaması için memleketimizin kuvvetlenmesi için milletimizin huzur ve mutluluğu için hayatımız namusumuz şerefimiz geleceğimiz için ve tüm kutsal kavramlarımız ve nihayet her şeyimiz için mutlaka en kıskanç hislerimizle tüm uyanıklığımızla ve bütün kuvvetimizle millî egemenliğimizi muhafaza ve müdafaa edeceğiz
1923

Millî emeller millî irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil tüm ahali fertlerinin arzularının emellerinin bileşkesinden ibarettir
1923

Bağımsızlık dikkatsiz ve kayıtsız şartsız milletindir
1923

Zor birdir ve o milletindir
1937

Millî hakimiyet böylece bir nurdur oysa onun karşısında zincirler erir taç ve tahtlar yanar değil olur Milletlerin esareti üstüne belirlenmiş müesseseler baştan yıkılmağa mahkûmdurlar
1929

Bir halk müziği varlığı ve hukuku için tüm kuvvetiyle bütün fikri ve maddî güçleriyle alâkadar olmazsa bir millet kendi kuvvetine dayanarak varlığını ve bağımsızlığını tedarik etmezse şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz Millî hayatımız tarihimiz ve son devirde yöneticilik tarzımız buna o kadar güzel delildir Bu sebeple teşkilâtımızda millî güçlerin faktör ve millî iradenin hâkim olması esası kabul edilmiştir Bugün bütün cihanın milletleri yalnız bir egemenlik tanırlar: Millî egemenlik
1920

Dünyanın asıl milletlerini esaretten kurtarmak için egemenliklerine kavuşturan büyük zihin akımları yıkık dökük müesseselere ümit bağlayanların çürümüş yöneticilik usullerinde kurtuluş kuvveti arayanların amansız düşmanıdır
1923

Arkadaşlar! Türkiye devletinde ve Türkiye devletini kuran Türkiye halkında tacidar yoktur dikte eden kimse yoktur! Tacidar yoktur ve olmayacaktır Çünkü olamaz
1923

Bütün âlem bilmelidir fakat artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir baskı yoktur hiçbir makam yoktur Yalnız bir kuvvet vardır O da millî egemenliktir Yalnız bir makam vardır O da milletin kalbi vicdani ve mevcudiyetidir
1923

Egemenliğine direkt sahip olmanın kıymetini o kadar iyi anlayan ve böylece iyi haberdar olan halk müziği bu mukaddes egemenliğine karşısında başgösterecek her tehliaaai kahredecektir
1923

Millî egemenlik uğrunda canımı atamak benim için vicdan ve namus borcu olsun
1923

Kendilerine bir milletin tahili bırakılan adamlar milletin zorlama ve kudretini yalnız ve oysa yeniden milletin hakikî ve elde edilmesi olası menfaatleri yolunda kullanmakla görevli olduklarını bir an hatırlarından çıkarmamalıdırlar Bu adamlar düşünmelidirler ama bir memleketi zabt ve işgal etmek o memleketin sahiplerine hâkim olmak için kâfi değildir Bir milletin ruhu zabtolunmadıkça bir milletin azim ve iradesi kırılmadıkça o millete hâkim olmanın imkânı yoktur Halbuki asırların getirdiği bir millî ruha hiçbir güç mukavemet edemez
1924

Mahkûm elde etmek istemeyen bir milleti esareti aşağı tutmağa gücü yetecek kadar kaslı müstebitler artık dünya yüzünde kalmamıştır
1924

Büyük Insanlar Meclisi Türk milletinin asırlar süren aramalarının özeti ve onun bizzat kendisini yönetmek şuurunun canlı bir timsalidir
1923

Türk milleti mukadderatını Büyük Halk Meclisinin kifayetli ve vatanperver eline tevdi ettiği günden itibaren karanlıkları sıyırıp kaldırmış ve ümitle istikbale yönelmiştir
1923

Yeni Türkiye Hükümetinin öz cevheri millî hâkimiyettir Milletin ilgisiz ve kayıtsız şartsız hâkimiyetidir
1923

Lüzum askerlik gerekse siyaset hayatımın bütün tayin ve safhalarını dolduran mücadelelerimde her zaman hareket düsturum millî iradeye dayanarak milletin vatanın yoksul olduğu gayelere yürümek olmuştur
1920 *