iltasyazilim
FD Üye
Atatürk eğitime niçin tartı vermiştir, Atatürkün öğrenime verdiği tartma nedir, Atatürk neden eğitim öğretime tartı vermiş, Atatürkün öğrenim için yaptığı araştırmalar neler
Atatürk, kurduğu modern devletin devamlılığının, çağdaş ve çağdaş bir eğitimle muhtemel olabileceğini düşünüyordu bu nedenle Birinci Dünya Savaşı yıllarından başlayarak, çeşitli vesilelerle öğretmenlere ve halka seslenmiş, eğitimle ilgili konuşmalar yapmıştır Okulları ziyaret etmiş, derslere girip öğretmenleri izlemiş ve onların kendilerini geliştirmesine tartı vermiştir Atatürk ün eğitime verdiği ağırlık ve bununla gerçekleşen olumlu gelişmeler, öteki milletlere de örnek olmuştur
Atatürk ün de bizzat içinde bulunduğu eğitim seferberliğinde çok kısa sürede kayda değer gelişmeler sağlandı Halkın okumayazma seviyesini kuvvetlendirmek ve halka yeni harfleri aydınlatmak için millet mektepleri açıldı Böylece, topyekun bir okuma yazma seferberliği başlatıldı Bunlara ast olarak, askerliklerini onbaşı ve çavuş olarak yapanların öğretici olarak katıldıkları eğitmen kursları ve köy öğretmen okulları açıldı Bu okullarda, esas eğitimin yanı sıra, köylümüzün temel ihtiyacı olan tarım bilgileri ve marangozluk, demircilik, duvarcılık gibi el sanatlarının öğretilmesine önem verildi
Keza 19 Şubat 1932 de yine bu eğitim seferberliğine tabi olarak, büyük merkezlerde Halkevleri, ufak merkezlerde ise Halkodaları kuruldu Bu kurumlar, çalışmalarına 9 bambaşka alanda etkinlik göstererek başlamışlardır
Halkevlerinin Alıştırma Alanları
1 Dil, edebiyat, tarih
2 Güzel sanatlar
3 Temsil
4 Spor
5 İçtimai destek
6 Insanlar dersaneleri
7 Kütüphane ve neşriyat
8 Köycülük
9 Müze ve sergi alanlarıdır
Halkevleri;
okullarını tüketen vatandaşlarımızın, mektep sonrası da kültür seviyelerini sağlamlaştırmak, Atatürk prensip ve inkılaplarını halka açıklamak için de atama yapmıştır Sonraki yıllarda bir siyasi partinin etkisiyle faaliyetlerini sürdürmeye başlayan Halkevleri, fazla partili hayata geçişten sonradan kapatılır 1960 yılından daha sonra, özel izinle tekrar açılan Halkevleri, eski işlerliğini yeniden yakalayamaz
Sürdürülen milli eğitim faaliyetleri neticesinde;
1927 yılında okuma yazma bilenlerin oranı %106 iken bu oran 1935 yılında %192 ya yükselmiştir
Okuma yazma bilenlerin nüfusa tarafından bayan ve erkek oranları 1935 yılında, bayan: %82, erkek: %293 ve toplamda %192 olarak saptama edilmiştir
Yukarıdaki tablolardan, Atatürk ün ulusal eğitime vermiş olduğu siklet açık açık belli olmaktadır
Atatürk ün öğrenime verdiği önemi, aşağıdaki sözlerine bakarak da anlamaya çalışabiliriz:
En önemli ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer elde etmek lâzımdır Bir milletin hakikî kurtuluşu oysa bu suretle olur
İlim ve fenle ilgili teşebbüslerin faaliyet merkezi ise mekteptir Bu sebeple mektep lazımdır Mektep adını defalarca beraber hürmetle, saygıyla analım! Mektep genç beyinlere, insanlığa hürmeti, millet ve memlekete sevgiyi, şerefi bağımsızlığı öğretir Özgür tehlikeye düştüğü vakit onu kurtarmak için izlenmesi uygun olan en içten yolu belletir Memleket ve milleti kurtarmağa çalışanların aynı zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer işine düşkün bilgin olmaları lâzımdır Bunu tedarik eden mekteptir Ama bu şekilde her türlü teşebbüslerin mantıkî neticelere erişmesi muhtemel olur
Memleketimizi, topluluğumuzu hakiki hedefe mutluluğa eriştirmek için iki orduya gereklilik vardır: Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin istikbalini yoğuran kültür ordusu Bu iki ordunun her ikisi de kıymetlidir, yücedir, verimlidir, saygıdeğerdirBu iki ordunun ikisi de hayatidir Yalnız siz, kültür ordusu mensupları, sizlere bağlı olduğunuz ordunun kıymet ve kutsiyetini anlatmak için size şunu söyleyeyim ki, sizler ölen ve öldüren birinci orduya neden öldürüp niçin öldüğünü öğreten bir ordunun fertlerisiniz *
Atatürk, kurduğu modern devletin devamlılığının, çağdaş ve çağdaş bir eğitimle muhtemel olabileceğini düşünüyordu bu nedenle Birinci Dünya Savaşı yıllarından başlayarak, çeşitli vesilelerle öğretmenlere ve halka seslenmiş, eğitimle ilgili konuşmalar yapmıştır Okulları ziyaret etmiş, derslere girip öğretmenleri izlemiş ve onların kendilerini geliştirmesine tartı vermiştir Atatürk ün eğitime verdiği ağırlık ve bununla gerçekleşen olumlu gelişmeler, öteki milletlere de örnek olmuştur
Atatürk ün de bizzat içinde bulunduğu eğitim seferberliğinde çok kısa sürede kayda değer gelişmeler sağlandı Halkın okumayazma seviyesini kuvvetlendirmek ve halka yeni harfleri aydınlatmak için millet mektepleri açıldı Böylece, topyekun bir okuma yazma seferberliği başlatıldı Bunlara ast olarak, askerliklerini onbaşı ve çavuş olarak yapanların öğretici olarak katıldıkları eğitmen kursları ve köy öğretmen okulları açıldı Bu okullarda, esas eğitimin yanı sıra, köylümüzün temel ihtiyacı olan tarım bilgileri ve marangozluk, demircilik, duvarcılık gibi el sanatlarının öğretilmesine önem verildi
Keza 19 Şubat 1932 de yine bu eğitim seferberliğine tabi olarak, büyük merkezlerde Halkevleri, ufak merkezlerde ise Halkodaları kuruldu Bu kurumlar, çalışmalarına 9 bambaşka alanda etkinlik göstererek başlamışlardır
Halkevlerinin Alıştırma Alanları
1 Dil, edebiyat, tarih
2 Güzel sanatlar
3 Temsil
4 Spor
5 İçtimai destek
6 Insanlar dersaneleri
7 Kütüphane ve neşriyat
8 Köycülük
9 Müze ve sergi alanlarıdır
Halkevleri;
okullarını tüketen vatandaşlarımızın, mektep sonrası da kültür seviyelerini sağlamlaştırmak, Atatürk prensip ve inkılaplarını halka açıklamak için de atama yapmıştır Sonraki yıllarda bir siyasi partinin etkisiyle faaliyetlerini sürdürmeye başlayan Halkevleri, fazla partili hayata geçişten sonradan kapatılır 1960 yılından daha sonra, özel izinle tekrar açılan Halkevleri, eski işlerliğini yeniden yakalayamaz
Sürdürülen milli eğitim faaliyetleri neticesinde;
1927 yılında okuma yazma bilenlerin oranı %106 iken bu oran 1935 yılında %192 ya yükselmiştir
Okuma yazma bilenlerin nüfusa tarafından bayan ve erkek oranları 1935 yılında, bayan: %82, erkek: %293 ve toplamda %192 olarak saptama edilmiştir
Yukarıdaki tablolardan, Atatürk ün ulusal eğitime vermiş olduğu siklet açık açık belli olmaktadır
Atatürk ün öğrenime verdiği önemi, aşağıdaki sözlerine bakarak da anlamaya çalışabiliriz:
En önemli ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer elde etmek lâzımdır Bir milletin hakikî kurtuluşu oysa bu suretle olur
İlim ve fenle ilgili teşebbüslerin faaliyet merkezi ise mekteptir Bu sebeple mektep lazımdır Mektep adını defalarca beraber hürmetle, saygıyla analım! Mektep genç beyinlere, insanlığa hürmeti, millet ve memlekete sevgiyi, şerefi bağımsızlığı öğretir Özgür tehlikeye düştüğü vakit onu kurtarmak için izlenmesi uygun olan en içten yolu belletir Memleket ve milleti kurtarmağa çalışanların aynı zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer işine düşkün bilgin olmaları lâzımdır Bunu tedarik eden mekteptir Ama bu şekilde her türlü teşebbüslerin mantıkî neticelere erişmesi muhtemel olur
Memleketimizi, topluluğumuzu hakiki hedefe mutluluğa eriştirmek için iki orduya gereklilik vardır: Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin istikbalini yoğuran kültür ordusu Bu iki ordunun her ikisi de kıymetlidir, yücedir, verimlidir, saygıdeğerdirBu iki ordunun ikisi de hayatidir Yalnız siz, kültür ordusu mensupları, sizlere bağlı olduğunuz ordunun kıymet ve kutsiyetini anlatmak için size şunu söyleyeyim ki, sizler ölen ve öldüren birinci orduya neden öldürüp niçin öldüğünü öğreten bir ordunun fertlerisiniz *