iltasyazilim
FD Üye
Atatürkün Şiirleri
Atatürk'ten şiirler
BİR ASKERİN MEZARINA
Şurada, kabrin üzerinde konulmuş bir,
Beyaz taş var, onun aşağı bayraklar
Temevvüç ederken, kelleler uçuşurken
Celâdeti tâbân olurken aldığı cerîhai mevt
İle bu âlemi hîçîye vedâ etmiş bir
Asker yatıyor
Onun hâbı istirahate çekildiği şu
Makberin üzerine rüfekası eşki teessür döktüler
Kadınlar dümü rizi mâtem oldular İhtiyarlar
Nâle eylediler, çocuklar ağladılar
Şu söğüt ağacının nim setreylediği senin
Mezarın üstüne bir zırh başlık ile kılıç yargı,
Olunmuştur İşte orası o kahramanı muhteremin
Câyi istirahatidir Ne mutlu ki, hâki pâye vatan
Ona nâilini intizar olmuş!
REALITE NEREDE?
Tedbirsiz, hangi üç yüzyıl, hangi on yüzyıl
Tuna ezelden Türk diyarıdır
Tanıdık tarihler söylememiş bunu
Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak,
Dinleyin sesini doğan tarihin,
Aydınlıkta karaltı, karaltıda şafak
Yalan tarihi gömüp, içten tarihe gidin
Asya'nın ortasında Oğuz oğulları,
Avrupa'nın Alplerinde Oğuz torunları
Doğudan meydana çıkan biz
Nerde olsa, ne olsa kendimizi biliriz
Türk yalnızca bir milletin adı yok,
Türk tüm adamların birliğidir
Ey birbirine diş bileyen yığınlar,
Ey istif yığın insan gafletleri
Yırtılsın gözlerdeki gafletten perde,
Hakikat nerede?
BEŞİKE HÂDİSESİ İÇİN
Çıkıyor gönüllere istimdadı
Sâmiamda vatanın feryâdı
Çıkıyor gönüllere istimdadı
Zarar Görmüş bir ananın evlâdı
Etmesin mi anaya imdadı?
Rumeli can veriyor değil mu ilaç
Edelim sıhhatini istimzaç;
Etmeyelim kimseyi izaç?
Zırhlılar her yeri tehdit ediyor,
Makedonya bunu tes'it ediyor
İnkırazı bize teyit ediyor
Yemenin purişi malumu evren
Ne için eyledi insanlar isyân?
Zulme ister mi bu yoldan burhan
Turuşkalar bile aldı meydan
Hani kânunu adaâlet nerede?
Malü millette himâye saadet nerede?
Dışarıya mülkü himaye nerede?
Bizde evvelki şecaat nerede?
Gelse Ertuğrul şani pervas
Eder kuşkusuz tahayyür ibraz
Vatanın feyzine kâdir olamaz
Her Tarafta fethine verseydi cevâz
Şimşek görse şu ahvâlimizi
Ateş kahrı yakar hâlimizi,
Bağışlama eder mi bizim efâlimizi,
Mahveder cumlei emsâlimizi,
Ey büyük Fâtih'i İstanbul'un
Bu revş olmadı mı makbulün
Sây ile toplanılan mahsulün
Berhava oldu lakin meçhulün
Eyvah oldu Vatana âh eyvah
Her ağızdan çıkıyor: Eyvâh eyvah!
Acısın bizlere, âh yazık!
HAYAT SERENADI
Hayat kısadır,
Azıcık düş,
Azıcık aşk
Ve sonra Allahaısmarladık
Diğeri de :
Yaşam boştur
Biraz kin,
KASİDEİ İSTİBDAT YAHUT KIRMIZI İZLER
Bir yıkık dökük kadit parçası, bir çehrei menhus,
Zulmetler içinde mütereddit, mütelâşi,
Daim mütefekkir görünen, kendine kasten
Efkârı sakimane ile âleme karşı
Alev saçarak etmede her gün bizi korkutma,
Âmali harisanesini eyledi tezyit
Gördükçe bu mazlumlarını, sinesi mağrur,
Tırnaklarını aileler kalbine saplar;
Mağdurlarının her biri bir kûşede ağlar,
Katlandı vatan görmeğe evlâdını makhur
Birçoklarımız mahpesü menfada süründük
Ey gazii mecruhu vega dideye döndük
Ey kanlı eliyle vatan âmaline hail,
Ey enmilei sürbu cinayata delâil
Teşkil eden ey köhne kadit, katili efkâr,
Ey katili şübbanı vatan, katili ahrar,
Ey varlığı bir halk için bâdii zillet
Ey çehresi ifrite veren dehşeti vahşet,
Zindanları, menfaları, mahpesleri doldur,
Ziniciri esaretle tüm hisleri dondur
Tesmimi nefes, nefyi ebet, sonradan denizler
Her girdiğin evlerde durur kırmızı izler
Kâbusi hiyanetle vatan can çekişirken
Âtimizi dendanı harisin kemirirken
Bir gün Rumeli dağları envara boyandı;
Hürriyetin enfası ile herkes uyandı
*
Atatürk'ten şiirler
BİR ASKERİN MEZARINA
Şurada, kabrin üzerinde konulmuş bir,
Beyaz taş var, onun aşağı bayraklar
Temevvüç ederken, kelleler uçuşurken
Celâdeti tâbân olurken aldığı cerîhai mevt
İle bu âlemi hîçîye vedâ etmiş bir
Asker yatıyor
Onun hâbı istirahate çekildiği şu
Makberin üzerine rüfekası eşki teessür döktüler
Kadınlar dümü rizi mâtem oldular İhtiyarlar
Nâle eylediler, çocuklar ağladılar
Şu söğüt ağacının nim setreylediği senin
Mezarın üstüne bir zırh başlık ile kılıç yargı,
Olunmuştur İşte orası o kahramanı muhteremin
Câyi istirahatidir Ne mutlu ki, hâki pâye vatan
Ona nâilini intizar olmuş!
REALITE NEREDE?
Tedbirsiz, hangi üç yüzyıl, hangi on yüzyıl
Tuna ezelden Türk diyarıdır
Tanıdık tarihler söylememiş bunu
Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak,
Dinleyin sesini doğan tarihin,
Aydınlıkta karaltı, karaltıda şafak
Yalan tarihi gömüp, içten tarihe gidin
Asya'nın ortasında Oğuz oğulları,
Avrupa'nın Alplerinde Oğuz torunları
Doğudan meydana çıkan biz
Nerde olsa, ne olsa kendimizi biliriz
Türk yalnızca bir milletin adı yok,
Türk tüm adamların birliğidir
Ey birbirine diş bileyen yığınlar,
Ey istif yığın insan gafletleri
Yırtılsın gözlerdeki gafletten perde,
Hakikat nerede?
BEŞİKE HÂDİSESİ İÇİN
Çıkıyor gönüllere istimdadı
Sâmiamda vatanın feryâdı
Çıkıyor gönüllere istimdadı
Zarar Görmüş bir ananın evlâdı
Etmesin mi anaya imdadı?
Rumeli can veriyor değil mu ilaç
Edelim sıhhatini istimzaç;
Etmeyelim kimseyi izaç?
Zırhlılar her yeri tehdit ediyor,
Makedonya bunu tes'it ediyor
İnkırazı bize teyit ediyor
Yemenin purişi malumu evren
Ne için eyledi insanlar isyân?
Zulme ister mi bu yoldan burhan
Turuşkalar bile aldı meydan
Hani kânunu adaâlet nerede?
Malü millette himâye saadet nerede?
Dışarıya mülkü himaye nerede?
Bizde evvelki şecaat nerede?
Gelse Ertuğrul şani pervas
Eder kuşkusuz tahayyür ibraz
Vatanın feyzine kâdir olamaz
Her Tarafta fethine verseydi cevâz
Şimşek görse şu ahvâlimizi
Ateş kahrı yakar hâlimizi,
Bağışlama eder mi bizim efâlimizi,
Mahveder cumlei emsâlimizi,
Ey büyük Fâtih'i İstanbul'un
Bu revş olmadı mı makbulün
Sây ile toplanılan mahsulün
Berhava oldu lakin meçhulün
Eyvah oldu Vatana âh eyvah
Her ağızdan çıkıyor: Eyvâh eyvah!
Acısın bizlere, âh yazık!
HAYAT SERENADI
Hayat kısadır,
Azıcık düş,
Azıcık aşk
Ve sonra Allahaısmarladık
Diğeri de :
Yaşam boştur
Biraz kin,
KASİDEİ İSTİBDAT YAHUT KIRMIZI İZLER
Bir yıkık dökük kadit parçası, bir çehrei menhus,
Zulmetler içinde mütereddit, mütelâşi,
Daim mütefekkir görünen, kendine kasten
Efkârı sakimane ile âleme karşı
Alev saçarak etmede her gün bizi korkutma,
Âmali harisanesini eyledi tezyit
Gördükçe bu mazlumlarını, sinesi mağrur,
Tırnaklarını aileler kalbine saplar;
Mağdurlarının her biri bir kûşede ağlar,
Katlandı vatan görmeğe evlâdını makhur
Birçoklarımız mahpesü menfada süründük
Ey gazii mecruhu vega dideye döndük
Ey kanlı eliyle vatan âmaline hail,
Ey enmilei sürbu cinayata delâil
Teşkil eden ey köhne kadit, katili efkâr,
Ey katili şübbanı vatan, katili ahrar,
Ey varlığı bir halk için bâdii zillet
Ey çehresi ifrite veren dehşeti vahşet,
Zindanları, menfaları, mahpesleri doldur,
Ziniciri esaretle tüm hisleri dondur
Tesmimi nefes, nefyi ebet, sonradan denizler
Her girdiğin evlerde durur kırmızı izler
Kâbusi hiyanetle vatan can çekişirken
Âtimizi dendanı harisin kemirirken
Bir gün Rumeli dağları envara boyandı;
Hürriyetin enfası ile herkes uyandı
*