iltasyazilim
FD Üye
Bu hayvanın dünyaca bilinen adı AyeAye ’dır Kendi dilimizde de Ayay olarak nitelendirilir Uzun parmaklıgiller familyasının üyeleri aralarında yer alır Daha doğrusu bu familyanın yaşayan tek üyesidir Büyük Ayay olarak adlandırılan Daubentonia robusta ’nın soyu ne yazık ancak tükenmiştir
Ayay Madagaskar ’da yaşayan bir makimsi maymun türüdür Islak burunlu maymunlar yada eski sınıflandırmalarda ön maymunlar takımı arasında yer alır Genellikle gece ortaya meydana çıkan en zeki memelilerdendir Boyu takriben 40 cm uzunluğundadır Dikkatli bakıldığındığında yetişkinlerinin kocaman bir kedi büyüklüğünde olduğu fark edilebilir Kürkünün rengi koyu kahverengi yada siyahtır
Sürekli gelişen zinde,kesici dişlere sahiptir Bu durum Ayay ’a bir kemirgenimsi dış görünüş katmıştır Ağırlığı 25 kilograma yakındır Parlayan kocaman gözlere ve fark edilebilen sivri bir burna sahiptir Büyük ve geniş iki kulağı vardır Yüzünün kısa ve çeneye doğru küçük olması onun duyma yetisinin gelişmiş olduğunu gösterir Zaten bu sebeple kulakları yüzüne oranla büyüktür El ve üçgenin taban olmayan kenarı parmakları çok uzundur ama orta parmakları diğerlerine oranla üç kat daha uzundur Etap baş parmakları hariç bütün tırnakları uzun ve pençe şeklindedir Kuyruğu büyük,tüylü ve kalındır Sincap yada sansar kuyruğuna benzetilebilir fakat kendine özgüdür
Ayay kesici dişlerini Hindistan cevizi oymada ve ağaç kabuklarını soymada kullanabilir Bunlar haricinde kurtcukları fazla sever Böcek larvaları da hoşuna dışarı giden gıda kaynaklarındandır Kurtçukları ve larvaları yemek için sahip olduğu uzun orta parmaklarını kullanır Ağaç gövdelerine yada dallarına orta parmağıyla vurarak böcek yumurtalarının yerini tespit eder Onları bulduğunda ise yeniden orta parmağının yardımı ile beslenmesini gerçekleştirir
Ayay ’lar ağaç dalları ve yaprakları üstünde yaşarlar Yuvalarını dairesel biçimde yapmaya özen gösterirler Yavrulama dönemleri geldiğinde yalnızca tek bir yavru doğururlar Ayay günümüzde fazla azaldığından soyu tükenme tehlikesi altına girmiştir Bu olumsuz durumu alıkoymak amacıyla bazı sivil hayvan kuruluşları ve Madagaskar dışındaki hayvanat bahçeleri harekete geçerek neslin yeryüzünden kaybolmasını engellemişlerdir
Ayay Madagaskar ’da yaşayan bir makimsi maymun türüdür Islak burunlu maymunlar yada eski sınıflandırmalarda ön maymunlar takımı arasında yer alır Genellikle gece ortaya meydana çıkan en zeki memelilerdendir Boyu takriben 40 cm uzunluğundadır Dikkatli bakıldığındığında yetişkinlerinin kocaman bir kedi büyüklüğünde olduğu fark edilebilir Kürkünün rengi koyu kahverengi yada siyahtır
Sürekli gelişen zinde,kesici dişlere sahiptir Bu durum Ayay ’a bir kemirgenimsi dış görünüş katmıştır Ağırlığı 25 kilograma yakındır Parlayan kocaman gözlere ve fark edilebilen sivri bir burna sahiptir Büyük ve geniş iki kulağı vardır Yüzünün kısa ve çeneye doğru küçük olması onun duyma yetisinin gelişmiş olduğunu gösterir Zaten bu sebeple kulakları yüzüne oranla büyüktür El ve üçgenin taban olmayan kenarı parmakları çok uzundur ama orta parmakları diğerlerine oranla üç kat daha uzundur Etap baş parmakları hariç bütün tırnakları uzun ve pençe şeklindedir Kuyruğu büyük,tüylü ve kalındır Sincap yada sansar kuyruğuna benzetilebilir fakat kendine özgüdür
Ayay kesici dişlerini Hindistan cevizi oymada ve ağaç kabuklarını soymada kullanabilir Bunlar haricinde kurtcukları fazla sever Böcek larvaları da hoşuna dışarı giden gıda kaynaklarındandır Kurtçukları ve larvaları yemek için sahip olduğu uzun orta parmaklarını kullanır Ağaç gövdelerine yada dallarına orta parmağıyla vurarak böcek yumurtalarının yerini tespit eder Onları bulduğunda ise yeniden orta parmağının yardımı ile beslenmesini gerçekleştirir
Ayay ’lar ağaç dalları ve yaprakları üstünde yaşarlar Yuvalarını dairesel biçimde yapmaya özen gösterirler Yavrulama dönemleri geldiğinde yalnızca tek bir yavru doğururlar Ayay günümüzde fazla azaldığından soyu tükenme tehlikesi altına girmiştir Bu olumsuz durumu alıkoymak amacıyla bazı sivil hayvan kuruluşları ve Madagaskar dışındaki hayvanat bahçeleri harekete geçerek neslin yeryüzünden kaybolmasını engellemişlerdir