Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

B İle Başlayan Efsaneler

B İle Başlayan Efsaneler
0
102

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
85
Puan
48
F-D Coin
0
B Harfi İle Başlayan Efsaneler


B İle Başlayan Şehir Efsaneleri


Burhaneddin Koyu Efsanesi – Ordu

93 Harbi adı da verilen OsmanlıRus Savaşından sonra, Ordu topraklarına Kafkas bolgesinden bircok gocmen ailesi gelmişti Bunların bir kısmı Ordunun ic bolgelerine, bircoğu de kıyı toraklarına yerleştirilmişlerdi

Kafkas gocmenlerinden bir topluluk, bugunku Ocelli koyu ile Nizamettin Mahallesi arasındaki sahada oturmakda idi O yıllarda, bu bolgenin belirli bir adı yoktu Gocmenlerin, henuz yeni evbark kurmaya başladıkları yıllardı O sırada 2 Abdulhamidin bir oğlu dunyaya gelmiş ve adı da burhaneddin konmuştu Gocmenler, ana vatandan yeryurt sahibi olmalarını sağlayan Sultan 2Abdulhamide şukran borclarını eda icin, yerleştirdikleri yere, yeni doğan bu cocuğun adının verilmesini ilgili makamlardan istemeye karar verdiler Bu isteklerini, Ordu Kaymakamlığı vasıtasıyla Trabzon Valiliğine duyurdular Oradan da İstanbula ulaştırılan bu istek kısa bir sure sonra kabul edildi ve bu suretle Kafkaslı gocmenlerin oturdukları yer Burhanettin Kariyesi adıyla resmen ilan edilir Yuzyılı aşkın bir zamandan beri bu topraklar Burhaneddin Koyu adıyla anılmaktadır


Bayraklı Sultan Efsanesi – Kastamonu

Bayraklı Sultan ,Kastamonu Kalesinin batı burclarında bir yatır turbesidirKastamonulular buraya mum yerine bayrak dikerlerBuna ilişkin anlatılanlar şoyledir:

Kastamonu Kalesi Selcuklularca kuşatılmıştırKuşatma uzamış yiğitlerin sabrı tukenmiştirGunun birinde toplanır karar alırlar:Ertesi gun guneş doğmadan kaleye saldırı duzenlenecek ,ne olursa olsun kale alınacak,bayrağı kaleye ilk diken yiğide armağan edilecektir

Ertesi sabah zorlu bir saldırıya girişilirOğleye doğru savaş iyice kızışmıştırBu sırada unlu yiğit Yunus Murebbi Haykırır:Ardımdan gelin,Beni kollayınbu kaleye sancağı ilk ben dikeceğim ok gibi fırlayıp elindeki ipi burcun sivri dişlerine takar,kaşla goz arasında burca tırmanırKoynundan kılıcını cıkarıp yiğitce dovuşurArdındakiler de burca cıkarVuruşmaya başlarYunus Murebbi sancağı kaleye dikmiştirsavaş bitmiş sancak kalede dalgalanmaktadırAma Yunus Murebbi gorunmezAdamları onu bulduklarında ,kanlar icinde yatmaktadırBedenine sakladığı sancağı hala sımsıkı tutmaktadırBu yuzden adı Bayraklı Sultan olurHalk dileği gercekleşsin diye ona bayrak adar

Barh (Balcılı) Koyundeki Deliklikaya Efsanesi – Artvin

Eski Kral Yolu guzergahının Parh (Balcılı) koyu icinden gectiği soylenir Bu guzergahta “Deliklikaya vardır Efsaneye gore, Kral askerleriyle beraber bu yoldan gecerken, buyuk bir kaya kutlesinin uzerlerine doğru duşmekte olduğunu gorunce, “Dur mubarek taş! Askerim altında kalacak! deyip, eli ile kayanın duşmesini engeller Kral ve askerleri gecene kadar da duşmez Kral ve askerleri gectikten sonra duşen bu kayanın uzerinde Kralın eli ile yaptığı beş parmak bicimindeki goruntu halen canlılığını korumaktadır


Baba İlyas Efsanesi – Eskişehir

Şucaeddini Veli Horasandan geldiği zaman su yokmuş Halk suyun olmayışından cok zorluk cekiyormuş Velinin başparmağını soktuğu yerden sular akmağa başlamış Buraya Cille Han demişler Şimdi burada beş koldan su akmaktadır

Şucaeddini Veli Hazretleri bir gun dışarı cıkmış Cimenliğe oturmuş Yanına bir tabur asker gelmiş Ac kaldıklarını soylemişler Bunu duyan Veli Hazretleri, şimdi Bal Pınarı olarak anılan yere gitmiş İki parmağını yere sokmuş demiş Dediği olmuş Birinciden yağ, diğerinden bal akmağa başlamış Gelen tabur karnını doyurup gittikten sonra, buranın başında kavga olmasın diye demiş İşte o zamandan beri buradan su akar

Kenara cekilmiş Altına bir post yaymış oturmuş “Bunun altından cıkan arpaları askerin atları yesin demiş Bir de baksalar ki bir yılan ağzından arpa akıyor Yuzlerce hayvan yemiş, bitirivermiş Sonra arpalarda ortadan kaybolmuş

Balpınarı yanında bir su vardır Veli “Bu su hastalara şifa olsun demiş Şifa olmuş Suyun adı Sıtma Suyu kalmış

Şucaeddini Veli gelen bir tabur askere iki tencere yemek kaynatıyormuş Altında ise iki mum yanıyormuş Bir taburla gelen Muruvvet Ali Paşa bu duruma kızmış “Bu kadar yemek hangimize yetecek diye soylenmiş O zaman Veli “Yettirecek ben değil miyim? “ karşılığını vermişAskerden et isteyene et, pilav isteyene pilav vermiş Boylece askeri doyurmuş Bu duruma hayret eden Muruvvet Ali Paşa Şucaeddini Velinin elini operek ayrılmış

Bu ayrılıştan kısa bir sure sonra Paşayı ve ordusunu duşmanları bir kulede sıkıştırmışlar Onu duşman, arkası ise ucurum imiş Paşa caresiz kalınca, atını ucuruma surmuş Kaleden onu salimen yere indiren Şucaeddini Velinin eli imiş Elini operken parmağında gorduğu yuzuğunden tanımış

Paşa gorevini yaptıktan sonra Velinin yanına gelmiş Veliye şukranlarını “Senin mezarını altın ve gumuşten yaptırsam azdır şeklinde belirtmiş Paşa olunceye kadar Velinin yanında kalmış Veli olunce onun turbesini ve mezarını yaptırmış Turbe bir sıra sarı taş(altın), bir sıra beyaz taş(gumuş) tır Kendi mezarı da Velinin yanındadır


Babil Kulesi Efsanesi

Yahudi ve Hristiyan kaynaklarında, Tanah ve Eski Ahit hemen hemen aynı olduğu icin her iki dinde Babil bahsi aynıdır Babil kulesinden Tevratın Yaratılış (Tekvin) kısmında bahsedilir ve butun dunyanın sozu bir, dili birdi şarktan goctukleri zaman sinear diyarında bir ova buldular, orada oturdular birbirlerine gelin kerpic yapalım, onları iyice pişirelim onların taş yerine kerpicleri, harc yerine ziftleri vardı yeryuzunde dağılmayalım diye kendimize bir şehir, başı goğe erişecek bir kule yapalım dediler ve ademoğullarının yapmakta olduğu şehri ve kuleyi gormek icin rab* indi onlar bir kavm, hepsinin tek dili var gelin inelim birbirlerinin dilini anlamasınlar diye onların dilini karıştıralım rab onları oradan dağıttı ve şehri bina etmeyi bıraktılar bundan dolayı onun adına babil dendi (Tevrat, Yaratılış(Tekvin); 11:19)

Efsaneye gore tanrı kendisine ulaşmaya calışan insanların kendini beğenmişliğine kızar ve o zamana kadar aynı dili konuşmakta olan insanların dillerini karıştırarak birbirlerini anlamalarını engeller Kulenin yıkılışı Tevratta anlatılmaz ancak Jubilees veya Leptogenesis olarak bilinen Yahudi belgelerinde anlatılır

Dini bir bakış acısıyla bu oyku sıklıkla insanın kusurluluğunu, tanrının kusursuzluğu ile kıyaslamak ve dunyadaki yuzlerce dilin kokenini acıklamak amacıyla kullanılır

İslami kaynaklarda ismi verilmemekle beraber Kuranda Babil Kulesine benzer bir kuleden bahsedilir Hikaye Tevrattaki ile benzer olmasına rağmen Babilde değil, Musanın yaşadığı donemde Mısırda gecer Firavun Hamana, kendisine kilden bir kule inşa etmesini, cıkıp Musanın tanrısına bakacağını soyler

Kuranda Babil şehrinden Bakara Suresi, 102 ayette bahsedilir Harut ve Marut isimli iki melek, insanları imtihan etmek icin Allah tarafından babile gonderilirler Burada insanlara sihir oğretirler sihrin kufur olduğunu soyledikleri halde insanlar sihir oğrenmekte ısrar ederler ve karıkocayı ayırmaya yarayan sihirler oğrenirler

Babilden Yakut elHamavinin yazmalarında ve Lisan elArabda bahsedilir Oykuye gore tum insanlar ruzgarın onune katılarak bir yerde toplanırlar Buraya sonradan Babil denir Babilde insanlara Allah tarafından değişik lisanlar tahsis edilir ve yeniden ruzgarla geldikleri yerlere dağıtılırlar

9 yy İslam tarihcilerinden elTabarinin “Peygamberler ve Krallar Tarihi adlı eserinde daha detaylı bilgi verilir Oykuye gore Nimrod Babilde bir kule inşa ettirir Allah bu kuleyi yıkar ve o zamana kadar aynı dili konuşan insanların dilini 72′ye ayırır 13 yy İslam tarihcilerinden Ebu elFida da aynı oykuden bahseder ve İbrahimin atası Hudun kendi dilini (İbranice) muhafaza etmesine izin verildiğini ekler Zira Hud kulenin inşasına katılmamıştır
 
858,475Konular
981,229Mesajlar
29,547Kullanıcılar
sonertSon üye
Üst Alt