Bank of America analistlerine göre, altın piyasası 1.800 doların altında kalmaya devam ediyor ve yükselen stagflasyon riski bile kısa vadede fiyatları desteklemek için yeterli olmayacak. Geçen hafta yayınlanan bir raporda analistler, merkez bankalarının para politikalarını normalleştirme planlarını ilerlettiği için değerli metalin önemli ters rüzgarlarla karşı karşıya kalmaya devam ettiğini belirtiyor. Son gelişmeler eşliğinde Bank of America analistlerinin altın tahmini ve piyasaya ilişkin değerlendirmelerini Kriptokoin.com olarak sizler için derledik.
Altın tahmini için hangi gelişmeler takip edilmeli?
Altın fiyatları, yazının yazıldığı sıralarda günlük %0,94 artışla 1.780,90 dolardan işlem görüyordu. Analistler, mevcut stagflasyon tehdidini altın için yükseliş gösteren diğer dönemlerden farklı kılan şeyin, işgücü piyasasının nispeten iyi durumda kalmaya devam etmesi olduğunu söylüyor ve tüm stagflasyon dönemlerinin aynı olmadığını belirtiyorlar. Analistlerin değerlendirmesi şu yönde:
Stagflasyonu, enflasyon ve işsizlik oranının bir bileşimi olan ‘Sefalet Endeksi’ni kullanarak ölçüyoruz. Sefalet 1971 ve 1981 yılları arasında iki altın boğa piyasasını tetiklerken, altın fiyatları ve ‘Sefalet Endeksi’ son aylarda birbirinden ayrıldı. Aslında, ‘Sefalet Endeksi’, sarı metali geçmişte sürekli olarak yukarıya iten %12,5 seviyesinin altında kalmaya devam ediyor.
Petrol fiyatlarındaki ani yükseliş makro oynaklığı da beraberinde getiriyor. Ancak enflasyon çoğunlukla geçici olarak algılanıyor. Sıkılaşan çıktı açıkları merkez bankalarını politika faiz oranlarını normalleştirmeye itebilir. Petrol talebi ve fiyatları buradan daha yükseğe çıkabilir. Yine de, altın fiyatlanmadan önce bunun gerçekleşmesi gerekiyor.
Bank of America değerli metal için bir miktar potansiyel görüyor
Analistler, artan enflasyonun hem nominal hem de reel faiz oranlarını yükselttiğini ve bunun altının fırsat maliyetlerini artırdığını söylüyor. Bank of America, ABD tahvil getirilerinin 2022’nin dördüncü çeyreğine kadar %1,90’a kadar yükselmesini bekliyor. Aynı zamanda, ABD TÜFE’sinin gelecek yılın sonunda %2,4 civarında olacağını tahmin ediyor.
Faiz oranlarına ilişkin araştırmadaki meslektaşlarımız, yakın zamanda, ödenmemiş borç seviyesinin ve bir ekonominin kaldırabileceği borç servisi maliyetlerinin, faiz oranlarının artırılıp artırılamayacağını belirlemede, önemli faktörler olduğunu buldu.
Analistler, ABD ekonomisi ve hisse senedi piyasaları için sorunlara yol açmadan önce tahvil faizlerinin %2 ile sınırlandırılabileceğini söylüyor. Analistler, “TÜFE enflasyonunun yakın vadede muhtemelen %2’nin üzerinde kalmasıyla, bu, negatif reel faiz oranlarının ileriye dönük bir gerçeklik olarak kalabileceği anlamına geliyor” değerlendirmesini yapıyor.