Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Diyetisyen Merve Sayın Ramazan Bayramı’ndan önce kilo kontrolü ve sağlıklı beslenme için altın niteliğinde öneriler sundu.
Bedenimizin ve ruhumuzun temizlendiği, nefsimizi kontrol altında tutmaya çalıştığımız, manevi anlamda bize güzellikler katan Ramazan ayı her sene olduğu gibi bu yılda tüm bereketiyle hem evlerimize hem sofralarımıza geldi. Nasıl geçer diye düşündüğümüz uzun süren oruç günlerinin yarısı bitti bile. Peki, bu zamana kadar olan iftar-sahur sofralarımızda ağır yemeklere yer verip, öğün düzenlerimize dikkat etmedik mi? İşte Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Diyetisyen Merve Sayın Ramazan Bayramı’na gelmeden kilo kontrolü sağlayabileceğiniz 10 altın öneri hakkında bilgi verdi.
1) Yemekleri İyice Çiğneyin;
Öncelikli olarak, dikkat edilmesi gereken nokta yediğiniz yemekleri çok çiğnemenizdir. Normalde sağlıklı olarak belirtilen çiğneme sayısı 25-30 kere olacak şekildedir. Siz normal beslenme şeklinizde çiğneme sayınızı ne kadar arttırabilirseniz yemekleri hazmetmeniz de o kadar kolay olacaktır
.
2) Mutlaka sahur yapın;
Uykumuzun bölünmesi sebebiyle önemsemediğimiz sahur Ramazan ayının en önemli öğünüdür. Oruç tutanların mutlaka imsak vaktine yakın bir zamanda sahur yapmaları sağlığın korunması için önemlidir. 17 saatlik sahur yapmadan tutulan oruç bitkinlik, sinirlilik, baş dönmesi ve aşırı susama gibi sorunlara yol açar.
3) Sıvı tüketiminizi dikkat edin;
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte vücudumuzun sıvı ihtiyacında da artış meydana gelir. Genellikle iftar sonrası içilen çay- kahve ile sıvı ihtiyacımızı karşıladığımızı söyleriz. Bu yanlış bir düşüncedir. Hatta İçtiğiniz her çay-kahve için su tüketiminizi bir bardak daha artırmanızda fayda vardır. Sıvı ihtiyacımızı su olmak üzere sebze, salata gibi sıvı içeriği yüksek besinlerle, bitki çayları, soda, komposto, ayran gibi içeceklerle sağlayabilirsiniz. Bu içecekleri hem ana öğünlerde hem ara öğünlerde rahatlıkla tüketebilirsiniz. İftar-sahur arası Aralıklarla 2-2,5 lt su tüketmenizde sağlık açısından büyük önem taşır.
4) Mineral kayıplarına dikkat edin;
Vücutta ter ve idrar atımı ile oluşan mineral kayıpları sebebiyle günlük bir tane sade maden suyu içmenizde fayda vardır. Böbrek rahatsızlığı ve tansiyon problemi olanlar maden suyunu uzman tavsiyesine göre tüketmelidirler.
5) Yemek pişirme yöntemlerinden sağlıklı olanları tercih edin;
İftarın geç saatlerde olması sebebiyle yemek pişirme yöntemlerine edilecek dikkat iki kat daha artmaktadır. Herhangi bir şekilde sindirim problemi yaşamamak için ana yemekleri haşlama, buğulama, ızgara ya da fırında olacak şekilde tercih etmeniz rahat bir İftar geçirmenizi sağlayacaktır. Elinizden geldiğince kızartmalardan uzak durun.
6) Fiziksel aktiviteyi ihmal etmeyin;
Ramazan ayında uzun süreli açlıklarla birlikte düşen vücut çalışma hızımızı yükselten en etkili çözümlerden birisi iftardan 1-1,5 saat sonra yapacağınız orta tempolu bir yürüyüştür. Yürürken yanınıza su almayı ve her 15-20 dakikada bir su içmeyi unutmayın.
7) Protein tüketiminize özen gösterin;
Ramazan ayında uzun süreli açlık sonrası kas kütlesinin korunması çok önemlidir. Bu nedenle iftar menülerinde ana yemek olarak et/tavuk/balık/ kurubaklagil tüketimine, sahur da ise peynir/yumurtaya ve ek olarak yoğurt/süt tüketimine önem verilmelidir.
8) Ara öğün yapmayı unutmayın;
İftardan sahura kadar olan süreçte diyetisyeninizle belirlediğiniz 1 ya da 2 ara öğünü mutlaka yapın. Bu şekilde öğünler arası dengeyi sağlayarak sahura yüklenmenizi engellemiş olursunuz. Ayrıca canınızın istediği tatlı ya da meyve tüketimini de iftardan hemen sonra değil de bir saat sonra yapmanız sizin için daha sağlıklı olacaktır. Ara öğün olarak tercihinizi şerbetli tatlılar yerine Ramazan klasiği olan hem kalori açısından düşük hem de besleyici özelliği bulunan güllaçtan yana kullanabilirsiniz. Bunun yanı sıra dondurma, sütlü tatlı ve meyve+süt şeklinde ara öğün planlayabilirsiniz.
9) İftarda yemeğe ara verin;
Orucunuzu 1 bardak su + 1 kâse çorba + salatayla açtıktan sonra 10-15 dakikalık bir ara verin. Bu şekilde hem uzun süre boş kalan midenize bir anda yüklenmemiş olursunuz hem de tokluk hissini daha rahat bir şekilde sağlamış olursunuz
.
10) Oruç tutmak, kendini tutmaktır.
Ramazan ayını nasıl geçirmemiz gerektiğinin farkına vararak yeme düzenlerimizi bu şekilde geçirmemiz; hem sağlık açısından faydalı olur hem de Ramazan ayının amacına ulaşmış oluruz.