Hamilelikte bebeğin sağlığı için istenmeyen bir durum olan erken doğum, 37. haftadan önce doğan bebeklerde gerçekleşir. Erken ve geç doğum olmak üzere aşamaları olan doğum eyleminde her anne ve baba adayının bilmesi gereken bilgileri sizler için araştırdık. Peki erken doğum nedir? Erken doğum belirtileri nelerdir, ne zaman başlar? Erken doğum olmaması için ne yapılmalı? Sağlıklı bebek kaçıncı haftada doğar?
Bebeğini kucağına almayı sabırsızlıkla bekleyen anne ve baba adayları, ilk defa anne ve baba olacak olmanın mutluluğuna erişmek isterken bu duruma bazen bebekler de eşlik etmek isteyebilir. Normal şartlar altında doktorun bebeğin doğum tarihi için hesapladığı tarih son adet dönemi tarihinin ilk gününden bu yana ki 280 gün yani 40 haftaya tekabül ettiği vakittir. Sağlıklı bir bebeğin doğumu 37-42 hafta aralığında gerçekleşirken riskli bebek grubu 37. haftadan önce erken doğum ile doğanlardır. Beklenen vakitten çok daha erken bir zamanda doğmak isteyen miniklerin bu durumu kulağa her ne kadar hoş gelse de bazı sağlık problemleri ile karşılaşmaları kaçınılmaz olacağı için uzmanlar tarafından önerilmemektedir. 37. haftadan önce dünyaya gelen bebeklerin dünyaya gelmesi erken doğum, 42. haftadan sonra doğmaları ise geç doğum olarak nitelendirilmektedir. Peki sağlıklı bir bebek tam olarak kaçıncı haftada doğmalı? Her hamilenin erken doğum riski ile ilgili bilmesi gerekenler...
ERKEN DOĞUM NEDİR? ERKEN DOĞUM BELİRTİLERİ NELERDİR?
İstatiksel verilere baktığımızda her 100 doğumdan 13'ünde erken doğumun olduğunu görüyoruz. Kadınlarda bu durumu tetikleyen faktörler arasında tüp bebek yönteminin yaygınlaşması ve beraberinde ise çoğul gebeliklerin artması gelmektedir. 37. haftadan önce doğan bebeklerin doğumuna erken doğum denir iken bu duruma eşlik eden erken doğum belirtilerini de iyi bilmek gerekir. Normal doğum zamanı ile aynı belirtileri gösteren doğumun erkenden olabileceğinin sinyallerini veren ilk işaretler...
Düzenli ya da devamlı olarak görülen sık kasılmalar (kasılmalar gittikçe şiddetlenir)
Vakitsiz bir şekilde ansızın görülen sırt ve bel ağrısı (özellikle sırt ağrıları)
Regl dönemindeki ağrıya benzer sancılar
Hafif karın krampları
Vajinal lekelenme ya da hafif kanamalar
Suyun gelmesi (bebeğin içinde olduğu ve çevresini saran kesenin zarı yırtılınca akan sıvı)
Vajinal akıntı tipinde değişiklik
ERKEN DOĞUM NEDEN OLUR? ERKEN DOĞUM RİSK FAKTÖRLERİ
Hamilelikte istenmeyen bir durum olan erken doğum bebekler için olumsuz durumları beraberinde getirebilecek bir problemdir. Bebeğin anne karnındaki yolculuğundan bu yana dış dünyaya adapte olabilmeleri için gerekli olan organların gelişimi tamamlanmalıdır. Organ gelişimi yetersiz olan bebeklerin dünyaya geldikten sonra hayatları boyu yaşayabilecekleri bazı sorunlar ya da çocukluk evresinde ortaya çıkabilecek öğrenme güçlükleri gibi durumlar kendini gösterebilecektir.
Erken doğumu tetikleyen riskli durumlar:
Anne adayının öncesinde erken doğum yapması,
Rahim ağzının kısa olması,
Geçirilen her iki hamilelik arasının kısa olması,
Rahim ya da rahim ağzında yapılan ameliyat,
Çoğul gebelik,
Kanamalar,
Yeterli kilo alımının sağlanamaması.
ERKEN DOĞUM NASIL ANLAŞILIR? ERKEN DOĞUM OLMAMASI İÇİN NE YAPILMALI?
Hamilik döneminde anne adaylarının karşılaşabilecekleri erken doğum riskinin teşhisi yalnızca doktorlar tarafından uygulanacak Vajinal muayenedeki rahim ağzı açıklığının ölçülmesi ile değerlendirilebilir. Herhangi bir yumuşama veya açılma oluşmuşsa, bir süre doktor kontrolü ile sıkı takibe alınır. Bu takip sırasında rahim kasılmalarının şiddeti, sıklığı ve bebeğin kalp atımı izlenir. Anne ve baba adaylarının bilmesi gereken önemli bir konu da 37. haftadan önce görülen her kasılma ya da doğum eylemi erken doğumu beraberinde getirmez.
Doğum eylemi başlayan hamilelerin sadece yüzde 10'luk dilimi durdurulamaz ve kendisini takip eden ilk haftada doğum meydana gelir. Ortalama yüzde 30'unda ise doğum kendiliğinden durur.
Erken doğumu önlemek için yapılabileceklerin başında magnezyum sülfat gibi ilaçların kullanımı idealdir. Bu ilaçlar kasılmaları durduracağı için erken doğum riskini de önler. Erken doğumu durdurmadaki asıl amaç kortizon tedavisinin bebeğin akciğerlerinin gelişimi için etkili olmasıdır. Kortizon tedavisi 24-34. hafta aralığında etkisini gösteren bu tedavinin dışında erken doğum belirtilerine saptanırsa derhal başlanmalıdır.
ERKEN DOĞUM NE KADAR ERTELENEBİLİR?
Kesin olarak ne kadar ertelendiği belli olunmayan erken doğumda bebeğin rahimde duracağı gün hem hayatta kalma hem de sağlıklı doğması için doğumu geciktirmek için müdahale edilmesi ile gerçekleştirilebiliyor. Erken doğum sinyali olarak kasılmalar başladıysa yatak istirahatinde bulunulabilir veya damardan sıvı enjekte edilebilir. Erken doğumu tetikleyen şeyin enfeksiyon olduğu düşünülüyorsa doktor antibiyotik verebilir.
Erken doğumun önüne geçilemiyorsa veya akciğerlerin gelişmesi isteniyorsa steroid verilebiliyor.
ERKEN DOĞUMDA YALANCI SANCI GÖRÜLÜR MÜ? BRAXTON KASILMASI NEDİR?
Hamilelik döneminde anne adaylarının karşılaşabildikleri Braxton kasılması yani yalancı kasılmalar genelde erken doğumla karıştırılır. Anne adayını normal doğuma hazırlayan ama erken doğumu getirmeyen bu kasılma türünde gerçek sancılarla yalancı sancılar arasındaki farkları bilmek gerekir. Peki gerçek sancılarla yalancı sancılar hangi belirtilerle kendini gösterir?