Ceset algisi ve Ruh sagligi Vücut algısı, çocuğun kendisini kendi olmayanlardan ayırt etmeye başladığı birinci yaştan itibaren ortaya çıkar ve yaşam boyu kesintisiz gelişerek değişir Yalnızca günümüzde değil geçmişte de hemencecik bütün toplumların dış görünüşe, güzellik, hoş ve yakışıklı olmaya verdikleri tartı ister istemez derhal herkeste hoş ve beğenilir olma arzusunu yaratmış bu nedenle de ahali sağlıklarının korkutma edilmediği durumlarda zeka daha güzel görünmek uğruna estetik ameliyatlara yönelmişlerdir Maddesel görünüşe bahşedilen yük başlıca kitle irtibat araçlarıyla bütün toplumlara, dolayısıyla da tek tek bireylere ulaştırılırken halk da bu tür bakış ve değerlendirmelere koşullanmışlardır Görünüşe bahşedilen manâ ve görünüşle ilgili değerlendirmeler, içinde bulunulan zamana ve toplumun kültürüne tarafından değişebilmektedir Eski çağlarda tanrıçalar fazla şişman ve bu halleriyle beğeni toplarken günümüzde kadınlar ince ve narin bir vücut yapısına özendirilmekte ve bu uğurda da kadınların öyle çok sıkıntıya katlanabildikleri gözlemlenmektedir Bir dönem ince dudak yapısı revaçta iken bir başka dönem buruşuk dudak, bir dönem kemikli sivri burun yapısı çekici bulunurken, bir diğer dönem düzgün, ucu kalkık ufak bir burun tercih edilmektedir Bu tercihler daha çok içinde bulunulan dönemim gözde artistlerinin, mankenlerinin, sanatçılarının veya ün sahibi olmuş şahısların bedensel özelliklerinin medya göre beğenilir bulunulup ön plana çıkartılmasıyla belirlenir olmuştur Bu durum, o günler için öbür bir fizik inşa içerisinde olan şahısların kendilerini beğenmemelerine ve her fırsatta öne çıkarılan bu fiziki özelliklere sahip edebilmek için olanaklarının tümünü kullanmaya çalışmalarına yol açmıştır Fiziki durumlarında herhangi bir değişime gidemeyenler ise özgüvenlerini yitirmiş, kendilik algılarında değişiklik ve ego saygılarında düşüş yaşamışlardır Farklı Alanlara Yönlendirilmiş psikolojik sorunlar içinde ego algısı bozulan gençler artan bir şekilde kendilerini beğenmez ve sevmez olmuşlardır Kendilerine sunulan ideal ölçülere göre bedenleriyle ilgili duygu ve tavır geliştiren insanlarda İdeal ölçülerden sapma, bireyin kendilik değerlendirmesinde değişmeye yol açmaktadır Çünkü bireyin kendi bedenini ve ceset parçalarını algılayarak onlara emin anlamlar vermesi kendine güven, kendine hürmet, kendilik algısı, kimlik ve karakter kavramları ile yakından ilişkilidir Kendini fiziksel açıdan olumlu değerlendirenler kişiler arası ilişkilerde daha tehlikesiz ve işlerinde daha başarılı olurken, kendini beğenmeyen, kendinde bir çok kusurlu yanın bulunduğunu düşünen ahali ise yaşamlarının farklı alanlara yönlendirilmiş dönemlerinde veya sürekli olarak sıkıntılı, güvensiz ve anlamsızlık duyguları içindedirler Diğer yana maddesel açıdan kendini beğenmediği ve idareli yetersizlik sebebiyle de istediği gibi giyinip davranamadığı halde bu durumu fazla önemsemeyen, sahip olduğu diğer ruhsal özellikleri ile birlikte kendisini sevmesini haberdar olan ve ilişkilerinde dar, güvenli ve olumlu davranan kişiler de vardır Elbette burada insanın maddesel özellikleri algılaması ve değerlendiriş biçimi önemlidir Aslında birey maddi özelliklerin önemli olduğu görüşü ile çok erken yaşlarda karşılaşmaktadır Çocuk hikaye kitaplarındaki kahramanlar genellikle yakışıklı, hoş ve zinde kişilerdir İzlediğimiz filmlerdeki halk müziği defalarca güzel bir fiziğe sahiptir Bir insandan söz ederken ilk olarak maddesel özelliklerinden hareket edilir ve bunun için de önce güzel yanlar vurgulanır veya çirkin olduğu düşünülen organlar ön plana çıkartılarak birey tanıtılmaya çalışılır Mesela; “hani saçları kısa, boylu boslu, kalın dudaklı bir kız vardı ya işte ondan laf ediyorum veya “ iri burunlu, göbekli, çirkin adam gibi tanımlamalarla ırk birbirine hatırlatılmaya çalışılır Bireyin beden algısının gelişiminde bedenle ilgili eski ve yeni tüm duygu, tutum ve algıları değin başkalarının ya da başkasının bakış açısı da ağırlık taşır Bu algı, zaman içerisinde değişikliğe uğrayabilir, sosyokültürel değerler beden algısına yansıtılabilir ve cisim algısı kişinin hakiki yapısıyla ahenkli olabileceği gibi uyumsuz da olabilir Mesela kuvvetsiz olduğu halde kendisini şişman olarak görebilen ya da vücudunda herhangi bir önemli hata olmadığı halde yine de kendini kusurlu bulup beğenmeyen kişiler vardır Hemencecik herkesin ceset parçalarına ve onların işlevlerine verdiği kasıt ve layık farklıdır bu nedenle de bireyin kendi vücut imgesi kavramıyla başkalarının onun bedeniyle ilgili değerlendirmeleri öbür olabilir Bedenin gelişmesi, büyümesi ve değişmesi öteki halk müziği ve çevreyle olan ilişkiler sonucu belirleneceğinden yakınların çocuğun bedenine ve maddi özelliklerine karşı tutumu fazla önemlidir Ergenlik dönemi bu değişme ve düzenlemelerin yoğun olarak yaşandığı bir dönemdir Ergen bu dönemde kendisini başkalarıyla karşılaştırır ve başkalarının görüşlerine layık verir Oysa bedensel değişimlerle nasıl baş edeceği konusunda da ciddi güçlükler yaşar İşte bu dönemde yakınların alaka ve desteğinin yanı sıra gencin bedeninde ortaya çıkan değişiklikler konusunda bilgilendirilmesi de şarttır Karın ve baldırlardaki yağlanma vücudun görüntüsünü değiştirirken yüzde ve özellikle burunda ortaya çıkan şişlik, irileşme, sivilceler ve ses çatlaklığı gencin ruhsal durumunu bozar Özellikle göğüsleri yeni belirmeye başlayan kızların bu durumdan utanarak göğüslerini gizlemek için kambur bir duruş içerisinde olduklarına sık rastlanır Böyle bir duruş ise gelecekte gerçek bir kamburluğu ortaya çıkartacaktır Doğal gelişimin sonucu olan bu değişimler genç kadar evvelden bilinmez ise sağlıksız tepkiler ortaya çıkabilir Kendisini beğenmeyen, vücudundan hoşlanmayan, yüzündeki değişikliği hatta bazen bakışımsız oluşu panikle tedarik eden genç yakınları göre alaya alınır ve kışkırtılırsa o zaman huzursuzluğu ve gerginliği giderek artar Bu durumda genç ya kişiler arası ilişkilerden kaçarak herhangi bir guruba yeralma istemez ya da katıldığında kendini mutlu ve kuytu hissedemez Maddi görünüş şayet ilk anda insanı cezbedebilir ve insanda birincil anda hoş duygular yaratabilir Fakat sonradan karşılıklı bir ilişki başladığında ve insan ortaya bir tavır koyduğunda birincil anda duyulanlar değişikliğe uğrayabilir ve başlangıçta hayranlık uyandıran bir insan sonradan beğenilmeyebilir Benzer şekilde tersine ilk olarak fizik olarak beğenilmeyen bir insan, sonradan davranışlarıyla güzel duygular yarattığında fizik olarak da hoş bulunabilir Manâlı olan, kusurluhatasız bütün yönlerimizle bedenimizi sevmemiz ve kabul etmemizdir fiziksel olarak beğenmediğimiz yanlarımızı gözümüzde büyütmek yerine ortaya koyduğumuz davranış, duygu ve düşüncelerimizle sağlıklı bir karakter olarak kendimizi göstermemiz, ilişkilerimizde daha düzenli ve daha huzurlu olmamızı sağlayacaktır id Unutulmamalıdır fakat insanın sevimli olması ve başkalarınca da şirin bulunup beğenilmesi, ortaya konulan konuşma, iletişim ve kişilikle ilgilidir Ayrıca, başkaları göre mutlaka beğenilmek ve sevilmek gibi bir amacımız da olmamalıdır Çünkü bu düşünce, gerçekleşmesi muhtemel olmayan mantıkdışı bir düşüncedir