Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Bediüzzaman Said Nursî'den Müslümanlara Hatırlatmalar #2

Bediüzzaman Said Nursî'den Müslümanlara Hatırlatmalar #2
0
123

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Mümin kardeşinin nefsini kendi nefsine tercih etmek
İman edenlerin sakınması gereken tavırlardan biri de insanın nefsindeki 'cimrilik ve bencillik' duygusudur Allah Gerçekten, insan, 'bencil ve haris' olarak yaratıldı Kendisine bir şer (kötülük) dokunduğu zaman feryadı basar Ona bir hayır dokunduğunda engelleyici olur (veya cimrilik eder)(Mearic Suresi, 1921) ayetleriyle insanın bu özelliğine dikkat çekmiştir İhlası kazanabilmek için insanın nefsindeki bu negatif özelliği yenmesi ve bunun yerine özverili ve fedakar bir ahlakı kendinde yerleştirmesi gerekir Çünkü Allah Kim nefsinin benciltutkularından (ya da cimri tutumundan) korunursa; işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır(Teğabün Suresi, 16) ayetiyle insanın kurtuluşa erebilmesi için bu bencil tutkularından arınması gerektiğini bildirmiştir

İnsanın nefsini bu yönde eğitebilmesi ise son derece kolaydır Önemli olan kendisini yeterli görmemesi, nefsinin sesine her zaman şüphe ile yaklaşmasıdır Ancak bencillik ve cimrilik kavramlarını da yanlış anlamamak önemlidir Cahiliyede bazı insanlar Allah korkusundan ve ahiret inancından yoksun olmaları sebebiyle bencilliği ve cimriliği adeta bir hayat felsefesi haline getirmişlerdir Bu kişiler her zaman önceliği kendilerinde bilmeyi, herkesten çok kendi menfaatlerini koruyup kollamayı uyanıklık olarak algılar ve bunun iyi bir özellik olduğunu zannederler Bu nedenle de yaptıklarıyla Allah katında nasıl bir sorumluluk yüklendiklerini hesaba katmazlar İnsanın Kuran ayetlerini düşünürken, cimri ve bencil tutkuları sadece bu tarz insanlara ithaf edip, konuyu sadece cahiliyedeki insanlarla sınırlaması yanlış olur Bu insanlar bu ahlakı en uç noktasında yaşamaktadırlar, ancak cimriliğiyle ya da bencillikleriyle ön plana çıkmamış pek çok insan da gizli ya da açık olarak nefsinde bu duyguları barındırabilmektedir Bu da bu kimselerin her şart ve durumda ihlaslı davranabilmelerini, olaylar karşısında halisane tavırlar gösterebilmelerini engellemektedir İnsanın nefsini bu kötülüklerden temizleyebilmesi ise son derece kolaydır; bunun için Kuran ahlakını eksiksiz ve kusursuz bir şekilde yaşaması yeterlidir Bediüzzaman Said Nursi, Kuran ayetlerinde bu konuya getirilen çözüme bir sözünde şöyle dikkat çekmiştir:Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yi) hazırlayıp imanı (gönüllerine) yerleştirenler ise, hicret edenleri severler ve onlara verilen şeylerden dolayı içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duymazlar Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) öz nefislerine tercih ederler Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır(Haşr Suresi, 9) sırrıyla ihlası tâmmı kazanınız2

Allah ayetinde müminlerin kendilerinde bir eksiklik, açıklık ya da ihtiyaç olsa bile diğer mümin kardeşlerinin nefislerini kendilerinden üstün tuttuklarını, tercih yapmaları söz konusu olduğunda da kendi nefislerinden değil kardeşlerinden yana tavır koyduklarını bildirmiştir Medine'de yaşamakta olan Müslümanlar, Mekke'den hicret ederek gelen ihtiyaç içerisindeki mümin kardeşlerine infak etmekten, kendileri zor durumda kalarak bile olsa onları yerleştirip barındırmaktan dolayı içlerinde hiçbir sıkıntı duymamışlardır Aksine Allah rızası için nefislerinin bencil ve cimri tutkularını yenmiş olmaktan ve kardeşlerinin nefislerine öncelik tanımış olmaktan dolayı da büyük bir sevinç ve mutluluk duymuşlardır Çünkü söz konusu şartlar altında Kuran'a en uygun, en vicdanlı ve en ihlaslı olan tavrın böylesine bir fedakarlık göstermek olduğunu bilmektedirler Ayrıca Allah bu fedakarlıkların karşılığını dünyada da ahirette de kat kat artıracak ve fazlasıyla onlara geri verecektir Kuran'da Allah'ın bu ahlakı gösteren kimselere vereceğini vaat ettiği karşılık şöyle bildirilmiştir:Eğer Allah'a güzel bir borç verecek olursanız, onu sizin için kat kat arttırır ve sizi bağışlar Allah Şekûr'dur (şükrü kabul edip çok ihsan eden), Halim'dir (cezayı vermekte acele etmeyendir) (Teğabün Suresi, 17)


2 Risalei Nur Külliyatı, 21 Lema, s160



ALINTIDIR


Serinin Diğer Yazıları
| 1 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9| 10 | 11 | 12 | 13 | 14 (Son) |


 
858,496Konular
981,876Mesajlar
29,916Kullanıcılar
murymurySon üye
Üst Alt