Bediüzzaman sözleri bediüzzaman sözleri bediüzzamanın sözleri bediuzzaman sozleri bediüzzaman aşk ın İnternette araştırırken buldum arkadaşlarım ediüzzaman Said Nursi'nin ahir zamanda Hz Mehdi'nin ortaya çıkışı ve İslam ahlakını tüm dünyaya baskın kılması konusunda yapmış olduğu izahlar, bütün Müslümanlara yol gösterecek kayda değer bilgiler içermektedir Ama her konuda olduğu gibi, Bediüzzaman'ın bu açıklamalarında da göz önünde bulundurulması gereken çok kayda değer bir husus vardır Bediüzzaman'ın anlattıklarını anlayabilmek için, onun açıkça sözleri üzerinde her tarafta bir tefsir yapılmasına gerek yoktur Bu tür yöntemlerle, sözlerinin reel anlamlarının dışarıya çok bambaşka yorumlarda bulunulması son derece yanlıştır Bediüzzaman eserlerinde fazla kere bu konunun ehemmiyeti üstünde durmuş; sözlerinin tevile ve tefsire ihtiyacı olmadığını, eğer böyle bir ihtiyaç olacak olursa bunu tekrar bu metinler üstünde yapılacak ek açıklamalarla izah etmenin yerinde olacağını belirtmiştir Hatta eğer böyle bir tefsir anlayışına gidilecek olunursa, bunun suistimale açık ışık halkası geleceğini ve bu yolla risalelerde anlatılan hakikatlerin aslından uzaklaşıp değişeceğinihatırlatmıştır (Emirdağ Lâhikası Elyazma, sf 661) Dolayısıyla Bediüzzaman'ın her sözü, bu kavrama içerisinde değerlendirilmeli; anlattığı bir konunun yanıtı, yine onun risalelerdeki hikmetli sözlerinde aranmalıdır Bediüzzaman'ın sözlerine karşı, köşe yazarlarının izahlarıyla yanıt verilmesi ya da bazı kimselerin bu konuda risalelerde bu konunun açıkçası değil; gelin biz size yazılarımızla anlatalımdemeleri hiçbir şekilde kabul edilebilecek bir yaklaşım değildir Bediüzzaman'ın sözleri son derece açık ve anlaşılırdır Bediüzzaman'ın her bir sözü belirtilmiş bir hikmet üzerine yazılmıştır Her kelimesi gerçekleri içeren bu risaleler, Bediüzzaman Said Nursi hayattayken yay?nlanm?ş, eserlerindeki her bir sözü Bediüzzaman bizzat kendisi tashih etmiş ve düzeltmiştir Bir konuda, Bediüzzaman'ın tüm bu sözlerinden istifade ederek gerçekleri orjinal kaynaklarından anlamaya hedeflemek yerine, 'gelin bunları köşe yazarlarının fikirleri ile anlayın' seslenmek; 'risaleler yerine köşe yazarlarının yazılarından faydalanın' aramak Bediüzzaman'ın sözlerini kavrayış konusunda son derece hatalı bir yaklaşımdır Bunun yanı sıra, Bediüzzaman'ın sözlerinin doğruluğunu bilmek için araştırma imkanı da vardır Bediüzzaman eserlerinde kendisinin Hz Mehdi olmadığını dobra dobra ifade etmiş ve bunun delillerinden birinin de kendisinin seyyid olmadığını belirtmiştir Bediüzzaman'ın bu sözlerini tevil etmeye kastetmek; açık beyanlarına rağmen, fiilen seyyid olduğunu lakin çeşitli nedenlerle bunu gizlediğini iddia etmek yanlıştır Bu konuyu araştırmak hiç güç değildir Bediüzzaman Bitlis'in Hizan ilçesine bağl? İsparit kasabasının Nurs köyünde dünyaya gelmiştir Nurs köyünün nüfus kayıtları ortadadır Bediüzzaman'ın bana kalırsa kendisinin de eserlerinde böylece fazla kez ifade ettiği gibi, Bediüzzaman'ın tüm ailesi Kürt'cins Bütün ailesinin Kürt olup bir tek Bediüzzaman'ın seyyid veya şerif olması ise hiçbir şekilde söz konusu değildir Hem eğer bu konunun aksini ispatlayan bir belge varsa, hiçbir delil olmadan uzun uzun bu mesele hakkında hafıza yürütmektense, Bediüzzaman'ın nüfus kayıtlarının, buna ait belgelerin ortaya konması gerekir Zira Bediüzzaman'ın sözlerine de risalelerde verdiği bilgilere de inanılmıyorsa, bu, Bediüzzaman gibi yaşadığı asrın müceddidi olarak bütün Müslümlanlara ışık tutmuş büyük bir İslam alimini yalan söylemekle itham etmekanlamına kazanç fakat bu da koskocoman bir iftira olur bu nedenle Bediüzzaman'ın seyyid olduğu halde, eserlerinde bunun tam tersi izahlarda bulunarak bu gerçeği gizlediğini bahis eden kimselerin ilk olarak, bu iddialarını geçerli kılacak belgeleri ortaya koymaları gerekmektedir Bediüzzaman risalalerde Peygamberimiz (tez)'in hadisini hatırlatarak seyyid olan bir kişinin seyyidliğini gizlemesinin laf konusu olamayacağını Seyyid olmayan seyyidim ve seyyid olan değilim diyenler, ikisi de günahkar ve duhul ve huruc (isyan) haram oldukları gibi hadis ve Kuran'da deha, ziyade veya noksan etmek memnudur (yasaklanmıştır)(Muhakemat, s 52) sözleriyle ifade etmiştir Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri'nin dürüstlüğü ve dürüst sözden asla ayrılmayışı onun tüm hayatına dominant olan fazla kayda değer bir özelliğidir Allah korkusu son derece şiddetli olan Bediüzzaman gibi cana yakın bir şahsın, keza seyyid ayrıca şerif olduğu halde yalan söyleyerek bu özelliğini reddettiğini söylemek, hiçbir şekilde kabul edilebilir bir girişim değildir Bediüzzaman mahkemelerde dürüst söylemesiyle ve dürüstlüğüyle bilinmektedir İstiklal mahkemelerinde bile bu özelliğinden hiçbir şekilde ayrılmamış, defalarca doğruları söylemiştir Doğru söylediği için karşılaşabileceği hiçbir zorluktan korkmadığını ise mahkeme müdafaalarında geçen bir sözünde Başım gövdemden ayrılmadıkça veya boynuma ip takılıp asılmadıkça bu teklifinizi bana dilekçe edemezsiniz!(Bediüzzaman ve Talebelerinin Mahkeme Müdafaaları, s 379) diyerek ifade etmiştir Ayrıca Bediüzzaman'ın duruşma müdafaasında seyyidliğini reddetmesi için hiçbir sebep yoktur Zira 'bir insanın yalnızca seyyid olması, onun Mehdi olduğunu bildiren bir alamet değildir' Bir insanın Mehdi olduğundan bahsedebilmek için, öncelikle bu şahsın Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde ve Bediüzzaman izahlarında da açıklanan üç büyük görevibirarada yerine getirmiş; İslam Birliği'ni oluşturmuş, bu birlik neticesinde Hıristiyan dünyasıyla ittifak kurmuş, İslam ahlakını tüm dünyada dominant kılmış ve Hz İsa'yla biraraya gelmiş olması gerekir Bu özellikler oluşmadan yalnızca seyyidlik bir kişinin Mehdi olduğunu göstermez Nitekim dünya üzerinde milyonlarca seyyid vardır ve herkes, böyle bir hatalı anlaşılma endişesi taşımadan bu özelliklerini iftiharla dile getirmektedirler Buraya dek anlatılanlar, Bediüzzaman'ın son derece açık ifadelerle ortaya koyduğu bir takım gerçekleri, hiçbir kanıt olmadan, 'sadece yorum, tevil ya da tefsir adı altında örtmeye çalışmanın yanlışlığını gözler önüne sermektedir BEDİÜZZAMAN, 'HER ASIRDA MEHDİYET KONUSUNDAN BAHSEDİLMESİNE IHTIYAÇ OLDUĞUNU' BELİRTMİŞ; MEHDİYET'İN GİZLENECEK BİR MESELE OLMADIĞINI AÇIKLAMIŞTIR Tüm bunların yanı sıra, zaman zaman dağıtılmış çevreler göre Bediüzzaman'ın eserlerinde geniş yer verdiği Mehdiyet konusundan aleni şekilde bahsedilmesinin hatalı ve sakıncalı olacağı, bu sebeple Mehdi konusunun açılmaması gerektiğidile getirilmektedir Ama Mehdiyet meselesi gizlenmesi, örtbas edilmesi yok; müjdelenmesi gereken bir konudur Hz Mehdi'nin gelişi kanımca Peygamberimiz (iddia) tarafından müjdelenmiştir ve Peygamberimiz (tez)'in bu konuda mütevatir olarak kabul edilen fazla sayıda hadisi vardır Peygamberimiz (iddia) bir hadisinde HZ MEHDİ İLE MÜJDELENİN O Kureyş'ten ve Ehli Beyt'imden bir kişidir(Kitabul Burhan Fi Alametil Ahir zaman, s13) sözleriyle, bu konunun Müslümanlar için bir müjde olduğunu bildirmiştir Bir diğer hadisinde ise Peygamberimiz (tez) Mehdi zuhur eder, CÜMBÜR CEMAAT SADECE O'NDAN KONUŞUR, O'nun sevgisini içer ve O'NDAN BAŞKA BİR ŞEYDEN BAHSETMEZLER(Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s 33) sözleriyle Hz Mehdi'nin ortaya çıkacağı dönemde herkesin bu kutsal şahıstan bahsedeceğini haber vermiştir Peygamberimiz (tez)'in bildirdiği bu hadisler günümüzde gerçekleşmeye başlamıştır ve herkes Hz Mehdi'den bahsetmektedir Bediüzzaman da eserlerinde yüzlerce sayfa baştan başa bu konuyu detaylarıyla birlikte açıklamıştır Fazla açıktır fakat eğer Bediüzzaman da bu konunun gizlenmesi gerektiğini veya okunmasının patavatsız olduğunu düşünseydi, bu açıklamalarını risalelere koymazdı Çünkü Bediüzzaman'ın da söylediği gibi, 'gizli olan yayınlanmaz' (Bediüzzaman ve Talebelerinin Mahkeme Müdafaları, s187) Oysa Mehdiyet konusunda bunun bütün tersi bir durum söz konusudur Bediüzzaman Hz Mehdi'nin gelişini yüzlerce sayfa baştan başa açıklayarak bu konuya aleniyet getirmiş ve bunun gizlenecek bir mesele olmadığını açıkça açıklama etmiştir Nitekim yıllardır risalelerin milyonlarca insan kadar okunuyor olması da bu konunun dar değil, aleniyete dökülmüş bir konu olduğunu açık açık ortaya koymaktadır Hz Mehdi ile ilgili sözlerinden birinde, Bediüzzaman bu gerçeği şöyle ifade etmiştir: Hem şu sırdandır ancak; Mehdi, Süfyan gibi âhir zamanda gelecek eşhasları (şahısları) çok vakit evvel hattâ Tâbiîn vaktinde onları beklemişler, tutmak emelinde bulunmuşlar Hattâ bazı ehli velayet (veli olan kimseler) Onlar geçmişdemişler İşte bu da, kıyamet gibi, hikmeti İlahiye (İlahi maksat) iktiza eder oysa (gerektirir fakat); vakitleri taayyün etmesin (ortaya çıkmasın) ÇÜNKİ HER ZAMAN, HER ASIR, KUVVEİ MANEVİYENİN (manevi kuvvetin) TAKVİYESİNE (güçlendirilmesine) MEDAR (vesile) OLACAK VE YEİSTEN (ümitsizlikten) KURTARACAK MEHDİMANASINA MUHTAÇTIR BU MANADA, HER ASRIN BİR HİSSESİ BULUNMAK LÂZIMDIR (Sözler, s 344) Bediüzzaman bu sözlerinde Mehdi konusu açmayındiyen kimselere en hoş yanıtı vermiştir Bediüzzaman Mehdilik konusu gizleyin dememekte; tam aksine, her asırda ve bu yüzyılda da müminlerin her yönde buna ihtiyacı olduğunu söyleyerek, bu konunun gündeme getirilmesinin gerekliliğini hatırlatmaktadır Umarım hoşunuza gider 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c543686dbf6cbediuzzamansozleri5c543686dbf6c http:img66imageshackusimg6664480013kd 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c5436891bab7bediuzzamansozleri5c5436891bab7 http:img66imageshackusimg6665120025wb 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c5436899984abediuzzamansozleri5c5436899984a http:img256imageshackusimg25634340031pg 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c54368ac3e8abediuzzamansozleri5c54368ac3e8a http:img256imageshackusimg25661940064tz 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c54368b52cbfbediuzzamansozleri5c54368b52cbf http:img256imageshackusimg25688710084hp 1548187943 1548187943 bediuzzamansozleri5c54368bd7e03bediuzzamansozleri5c54368bd7e03 http:img256imageshackusimg25651100128yz