iltasyazilim
FD Üye
Bedrin Aslanları Ancak Bu Kadar Şanlı İdi
Bedir'de de sayı ve silah bakımından çok üstün müşrik topluluğuna karşı, sayı ve silah bakımından zayıf, inanç ve itaat bakımından yıkılmaz bir kale gibi dimdik duran sahabe ordusu Aynı Çanakkale de olduğu gibi Her biri ayrı bir kahraman İçlerinde Allah'ın habibim dediği Peygamberi, “sen olmasaydın bu alemleri yaratmazdım dediği iki cihan serveri, gözümüzün nuru, ashabının “ sen emret, seninle ölüme gideriz dediği, bu gün bile ismi anıldığında, kalplerimiz titreyerek salatü selemlar getirdiğimiz kainatın efendisi Hz Muhammed Mustafa (sav) Peygamberin başka hiç kimse için söylemediği “ at Saad at, anam babam sana feda olsun diyerek ok verdiği Saad Bin Ebi Vakkas (ra) Saad her attığını vuruyor adeta Müşrikler birer birer yere düşüyor Peygamber Efendimiz ona dua ediyor O gün Cenabı Allah yardımını gönderiyor ve HakBatıl mücadelesinin bir zaferi daha tarihe şerh düşülüyor O gün o zaferi yaşayan sahabeye ve daha sonra gelecek biz kullarına ihtar mahiyeti taşıyan ve Bedir savaşının nuzül sebebi olarak inen Enfal suresinde bakın Rabbimiz biz kullarının dikkatini neye çekiyor
Onları siz öldürmediniz, ama onları Allah öldürdü; attığın zaman da sen atmadın, ama Allah attı Mü'minleri kendinden güzel bir imtihanla imtihan etmek için (bunu yaptı) Hiç şüphesiz ki Allah İşitendir, bilendir(Enfâl, 817)
Kur'anı Kerim cihan şumul olduğuna, bütün zamanlara hitap ettiğine göre şimdi size soruyorum 276 Kiloluk mermiyi, dört hamal askerin kaldırarak ancak calaskara kadar götürebildiğini düşünürsek, bataryanın nişancısının da şehit olduğu düşünüldüğünde, pehlivan olmasına rağmen hamal askerlerin içerisinde olmayan ve nişancıda olmayan, vazifesi mesafe tayini olan, daha sonra ki günlerde fotoğraf çekilmek üzere tekrar mermiyi kaldırması istendiğinde kaldıramayan, o günkü ruh halini kendisi dahi açıklayamayan, lakin bu durumun ona Rabbinin bir lütfu olduğuna kanaat getiren Koca seyit, zahirde o mermiyi atan gibi görünsede, gerçekte o mermiyi atan kimdir ?
Elbette, Kudret ve kuvvete sahip tek güç, Cenabı Allah (cc)
Rabbimizin, görmeyi bir türlü istemeyen, Kur'an ın “ kördürler dediği, aynı zamanda sağır ve dilsiz de olan kalpleri mühürlü bazı çevrelerin adeta gözlerinin içine sokar gibi gösterdiği Feraset ve basiret sahibi kullarına da kalpleri mutmain olsun diye murat ettiği olaylardan biri de Nusret Mayın Gemisinin adıdır Nusret arapça da yardım manasına gelir ki ; Kur'an da Allah'ın Yardımı geçen bir çok yerde bu kelimeye rastlarız Çanakkale'de ki vazifesinden yıllar önce ismi konulmuş bu gemi sizce Allah'ın Yardımının Şüheda dedelerimizin üzerinde olduğunun delili değil de nedir ?
Düşmanın bile; “ Devasa armadayı yenenin küçük bir mayın gemisi olduğuna inanamıyoruz ve “ Biz o gün aslında Türklerle değil, onların Allah'ı ile harbettik tespitini yapabilmiş olması bizlere yetmez mi ?
Sizde artık Kur'an Şairimiz Mehmet Akif ERSOY gibi düşünüyor ve SAAD ile SEYİT'i (ra) aynı misyonu yüklenmiş iki kahraman olarak görüyormusunuz ?
Kaynak Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
Bedir'de de sayı ve silah bakımından çok üstün müşrik topluluğuna karşı, sayı ve silah bakımından zayıf, inanç ve itaat bakımından yıkılmaz bir kale gibi dimdik duran sahabe ordusu Aynı Çanakkale de olduğu gibi Her biri ayrı bir kahraman İçlerinde Allah'ın habibim dediği Peygamberi, “sen olmasaydın bu alemleri yaratmazdım dediği iki cihan serveri, gözümüzün nuru, ashabının “ sen emret, seninle ölüme gideriz dediği, bu gün bile ismi anıldığında, kalplerimiz titreyerek salatü selemlar getirdiğimiz kainatın efendisi Hz Muhammed Mustafa (sav) Peygamberin başka hiç kimse için söylemediği “ at Saad at, anam babam sana feda olsun diyerek ok verdiği Saad Bin Ebi Vakkas (ra) Saad her attığını vuruyor adeta Müşrikler birer birer yere düşüyor Peygamber Efendimiz ona dua ediyor O gün Cenabı Allah yardımını gönderiyor ve HakBatıl mücadelesinin bir zaferi daha tarihe şerh düşülüyor O gün o zaferi yaşayan sahabeye ve daha sonra gelecek biz kullarına ihtar mahiyeti taşıyan ve Bedir savaşının nuzül sebebi olarak inen Enfal suresinde bakın Rabbimiz biz kullarının dikkatini neye çekiyor
Onları siz öldürmediniz, ama onları Allah öldürdü; attığın zaman da sen atmadın, ama Allah attı Mü'minleri kendinden güzel bir imtihanla imtihan etmek için (bunu yaptı) Hiç şüphesiz ki Allah İşitendir, bilendir(Enfâl, 817)
Kur'anı Kerim cihan şumul olduğuna, bütün zamanlara hitap ettiğine göre şimdi size soruyorum 276 Kiloluk mermiyi, dört hamal askerin kaldırarak ancak calaskara kadar götürebildiğini düşünürsek, bataryanın nişancısının da şehit olduğu düşünüldüğünde, pehlivan olmasına rağmen hamal askerlerin içerisinde olmayan ve nişancıda olmayan, vazifesi mesafe tayini olan, daha sonra ki günlerde fotoğraf çekilmek üzere tekrar mermiyi kaldırması istendiğinde kaldıramayan, o günkü ruh halini kendisi dahi açıklayamayan, lakin bu durumun ona Rabbinin bir lütfu olduğuna kanaat getiren Koca seyit, zahirde o mermiyi atan gibi görünsede, gerçekte o mermiyi atan kimdir ?
Elbette, Kudret ve kuvvete sahip tek güç, Cenabı Allah (cc)
Rabbimizin, görmeyi bir türlü istemeyen, Kur'an ın “ kördürler dediği, aynı zamanda sağır ve dilsiz de olan kalpleri mühürlü bazı çevrelerin adeta gözlerinin içine sokar gibi gösterdiği Feraset ve basiret sahibi kullarına da kalpleri mutmain olsun diye murat ettiği olaylardan biri de Nusret Mayın Gemisinin adıdır Nusret arapça da yardım manasına gelir ki ; Kur'an da Allah'ın Yardımı geçen bir çok yerde bu kelimeye rastlarız Çanakkale'de ki vazifesinden yıllar önce ismi konulmuş bu gemi sizce Allah'ın Yardımının Şüheda dedelerimizin üzerinde olduğunun delili değil de nedir ?
Düşmanın bile; “ Devasa armadayı yenenin küçük bir mayın gemisi olduğuna inanamıyoruz ve “ Biz o gün aslında Türklerle değil, onların Allah'ı ile harbettik tespitini yapabilmiş olması bizlere yetmez mi ?
Sizde artık Kur'an Şairimiz Mehmet Akif ERSOY gibi düşünüyor ve SAAD ile SEYİT'i (ra) aynı misyonu yüklenmiş iki kahraman olarak görüyormusunuz ?
Kaynak Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız