Bilal Erdoğan’ın kurduğu vakfın başkanı, dolandırıcılığa ilişkin ifade verdi

Dolandırma savlarına ismi karışan İnsan ve İrfan Vakfı'nın kurucuları ortasında Bilal Erdoğan da var. 

Cumhuriyet'ten Seyhan Avşar'ın haberine nazaran, Çıtlak, hakkındaki argümanları reddetti.

Dolandırılarak 19 milyon ziyana uğratıldığını sav eden Mahmut Çelik, “Mehmet Fatih Çıtlak’ın da katıldığı 3 toplantı yaptık. İnsan ve İrfan Vakfı’na ilişkin et şubeleri açılacağı ve 200 şehit ailesinin bu işte çalıştırılacağı söylendi. Bu süreçte Bakırköy Başsavcı Vekili, BBDK Lideri üzere isimleri daima birlikte ziyaret ettik. Dolandırıldığımı anlayınca şikâyetçi oldum” dedi.

Kendilerini “Sancaktepe’de bulunan Donuksa Besin isimli firmanın” yetkilileri olarak tanıtan Hamit Avcı, Yusuf Aydın, 2 yıl evvel hayvan alım satımı yapan tüccarlarla bağlantıya geçti. Argümana nazaran, Avcı ve Aydın, AKP’de kıymetli bir siyasi pozisyonda bulunduklarını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da çok yakın olduklarını ileri sürdü. 



Yusuf Aydın, besicilere, kendisininErdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a, “sütoğlu” kadar yakın olduğu argümanında bulundu. Soruşturma belgesindeki tabirlere de yansıyan argümana nazaran, besiciler temin ettikleri tonlarca eti bu firmaya teslim etti. Başlangıçta ödenen paralar bir mühlet sonra durdu.

Kendilerine verilen milyonlarca liralık çeklerin karşılıksız çıkması üzerine dolandırıldıklarını anlayan besiciler şikâyetçi oldu. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı.

Kendisi üzere et ticareti yapan Cahit Demirel tarafından arandığını ve kelam konusu şahıslarla tanıştırıldığını lisana getiren Çelik, “12 yıllık AKP üyesiyim. Devlet yetkilileriyle toplantılar yapıldı. Birinci vakitler ödemeler sistemli yapıldı. Sonrasında karşılıksız çekler verdiler. Dolandırılacağımız hiç aklımdan geçmedi. Şikâyetçi oldum” diye konuştu.

Çelik, İstanbul Organize Hatalarla Gayret Şube Müdürlüğü’nde verdiği tabirinde şöyle dedi:

“İrfan Vakfı Mütevelli Heyeti Lideri Mehmet Fatih Çıtlak, Vakfın Dış Sorumlusu Yusuf Aydın, vakıf vazifelisi Hamit Avcı, Yaşar Eti, Fatih Dündar, Hakan Adıgüzel ve Cahit Demirel ile tanıştım. Bu şahıslar vakfın ismine toptan et işi yapmayı önerdi. Beni İstanbul Vilayet Tarım ve Orman Müdürü’nün iştirakiyle gerçekleşen bir toplantıya çağırdılar. Bu toplantıda şehit aileleri için bir projeden bahsedildi. Toplantının kaydının Emine Erdoğan’a gönderileceği söylendi. Daha sonra beni Bakırköy Başsavcı Vekili Z.K’nin yanına götürdüler. Bu projeyi onun yanında da anlattılar. Projeye nazaran, kelam konusu vakfa ilişkin et şubeleri açılacağı ve 200 şehit yakınının bu işte çalıştırılacağı söylendi. Vakfın Donuksa Besin üzerinden bu işi yapacağı söylendi. Daha sonra beni Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BBDK) Lider Yardımcısı’nın yanına götürdüler. Yapacağımız işi anlattılar. BBDK Lideri ise bu iş için 12 milyon kredi çıkabileceğini söyledi. Gelinen süreçte bu işe girdim ve dolandırıldım. Hata duyurusunda bulundum. Lakin uzunca bir müddet evrakım açılmadı. Vefatla tehdit edildim. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir mektup yazdım. Bunun üzerine polisler gelip tabirimi aldı.” 



Şüpheliler ortasında yer alan ve tutuklanan Yusuf Aydın, sulh ceza hâkimliğinde verdiği ifadesinde Mehmet Fatih Çıtlak ve Hamit Avcı’yı suçladı. Çıtlak ve Avcı ortasında ticari bir alaka olduğunu belirten Aydın, “Ben kimseyi dolandırmadım. Çıtlak ve Avcı, ticari bağlantılarında beni kurban seçtiler. Bana şehit ailelerine yardımcı olacağız dediler. Benim bu ticarette bir işim yok” dedi.

Kuşkulu Mehmet Fatih Çıtlak Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na, “Donuksa Besin isimli firma ile hiçbir bağım yok. Vakfımızın rastgele toptan bir et alım işi yoktur. Yalnızca Kurban Bayramı’nda Afrika’ya yardımlarda bağış almışlığı vardır. Esasen vakıfların ticaret yapma yasağı vardır. Benim bu olaylarla bir işim yoktur” biçiminde tabir verdi.