teknolojiuzmani
FD Üye
Bilinçdışını anlamak için rüyalarımızı düşünmek yeterlidir. Çünkü o anda bilinç ortamdan kalkmıştır ve rüyalar bilinç dışımızın o an nasıl bizi ele geçirdiğini bize anlatır ama olaylar yaşam içindeki zaman ve mekan algısından farklıdır. Bilinçdışıyla keşfedilen diğer bir durumsa her anımızın en ufak ayrıntıya kadar kaydediliyor olmasıdır. Derin trans altında yapılan çalışmalar bunu kanıtlamıştır. Geçmişte yaşadığımız olumlu yada olumsuz her deneyimimiz,anılarımız,travmalarımız bilinç dışımızda mevcuttur. Buna fiziki travmalarda dahildir.Bilinç dışındaki kısımlarda olanları farkedebilirsen ve yaşananları bilince çıkarabilirsek o zaman hissettiklerimizin ,yaşananların bir izdüşümü olduğunu fark ederiz.
Danışanlar kendilerini derinlemesine terapilerde incelemeleri sonunda içlerinde daha önce farketmedikleri farklı seslerin olduğunu farkederler.Kişiye kendisini değersiz,yetersiz gibi hissettiren bu sesler,çocukluğunda başkalarından duyduğu, bir süre sonrada kendi kendine söylemeye başladığı bilinç dışına kayıtlı iç seslerdir. Yetişkinlikte farkedilmeyecek hızla zihinden geçen bu sesler zayıf benlik tarafından fark edilemeyeceği için yönetilemez ve kişiyi etkisi altına alır. Danışan içindeki iç seslere kulak kabarttığında “sen beceremezsin” “sen yapamazsın” “sen yetersizsin” gibi fısıltılar şeklinde sesler olduğunu terapötik çalışmalarla farkeder. Terapötik çalışmalarla bu yanılsamalar danışanlara fark ettirilmektedir. Rüyanın etkisinden kurtulan kişinin bunun bir yanılsama olduğunu fark etmesi, gibi çalışmalarla danışanlarda bambaşka kendi gerçekliklerine uyanırlar.
Geçmişte yaşanmış ve çözülmemiş her olay vücuttaki oluşan apseye benzer.apse gibi bunlarda açılıp temizlenmesi ve gereken pansumanların yapılmasıyla devam eden bir süreçten geçmesi gerekir ruhtaki bu birikintilerden doğan,kişinin hissettiği her huzursuzluk, sebepsiz sıkıntılar, mutsuzluk,depresyonlar, somatizasyon bulgular onun kendisine dikkatle bakmasını gerektiren uyaranlardır.
BİLİNÇALTIMIZI BİR EVİN BODRUMUNA BENZETEBİLİRİZ
Her şeyi depoladığımız,zamanla orada ne olduğunu bile hatırlamadığımız bir alan gibi.Yapılması gereken buraya bir ışık tutup neler olduğunu görmek ve orada olanları temizlemektir. Her birikeni ortaya çıkarıp bakmak lazımdır gerekli olanları almak olmayanları atmak o alanın rahatlamasını sağlayacaktır. Oradan işe yarayan şeyleri gün yüzüne çıkarmak arızası olanları tamir edip işlev kazandırmak hayatımızın üretkenliğini artıracaktır.